köpek ne ilginç bi hayvan,en az kedi gibi he..şeyi düşündüm,niçin en fazla beslenen iki hayvan kedi ve köpekdir ki ? sadakatden mi ? yeap bingo ! bildik..sahiplenme duygusunun arz ve talebiyse sadakat,köpek buna en iyi en yerinde ve en kolay yanıt vereniymiş meğer a dostlar..en çabuk sahiplenebileni,zar zor vazgeçeniymiş..kölenizmiş..ve bizde köpek besleme arzusu taşıyan kediymişiz aslında..ee.. ama kedide bariz olan da hürriyet duygusuydu..sadakat değildi..yine de en az köpek kadar beslenilen hayvan ama..nitekim orada ait olan bizdik..sadık olan da..köpek olan da diyemicem şimdi ayıp kaçar, yazık olur, kaka derler..haa ne diyorduk,yetileri bi kenara koyduğumuz vakit,beslediğiniz hayvanı belirleyenin psikolojiniz olduğunu farkedersiniz bi süre sonra..misal,bir ilişkide her daim,bi baskın taraf bi de baskın düşen taraf yok mudur? o zaman doğru iz üstündeyiz..ne zırvalıyon diyenler,bu el size
düşünmeli yani beslediğimiz hayvanı neden tercih ettiğimizi..niçin kuş,balık ya da bir başka hayvan beslediğimizi-beslemediğimizi düşünmeli..mesela o tür hayvanlarda sadakat özgürlük hürriyet gibi kriterleri psikolojinize yansıtamazsınız belki ama onlarda da size çekici gelen emin olun ki, istediğiniz an istediğiniz gibi denetleme ihtimalidir..kafesinde,yuvasında,akvarayumunda..sonra ne olur? balık susar,kuş öter,hamster ınız tıkırdar falan..gayet estetik birer unsur olarak salonlarınızda ki yerini muhafaza ederler..bi eşya gibi.. bi koltuk..bi biblo...bi camdan çerçeve gibi..
* ben bunları niye anlattım yea..doğru ya,bi "necmiye" m var..onunla oynarken,sadece oynamadığımı,hatta b.kladığı yerleri temizlerken sadece temizlemediğimi, onu neden beslediğimi, sevdiğimi, bende ne ifade ettiğini düşünüyomuşum esasında.. sonrası malum zaten.. sadakat..iyilik.. güzellik..psikoloji...xanax...
***********
ay evet evet.. bende heyecanlandım
susam sokağı bu, evet... minik kuş,edi,büdü,kurabiye canavarı hepsi burda evet..
hiç unutmam,susam sokağının bi bölümünde " böyle olur,şöyle olur,bıdı olur, vıdı olur sonra zil çalar" diye giden bi şarkıyı dinlerken,evin zili çalmıştı..
tamam demiştim yaa..tamam..seçildim ben...zeynep abla,hakan abi,tahsin amca,beni bekleyin,yetiyorum demiştim..olmadı..o müthiş senkronizasyon,geldi hooppp hayal gücümle beraber g.tüme girdi..olmadı..en sevdiğim sayı altı idi ama o zil çalınca o anda olmadı..olamazdı zaten..olmadı
****************
yalnızlığın başkenti olan tuvaletlere için bişey söyleyecem..
neden içine girince senin, kapını kilitleriz ki biz ? bu yurdun insanları bunu haketmek için naapmış olabilir ki sana, ey düşünce odası...allahtan duvarlarının dili yok..öptüm
ohh bieee,bunu hep söylemek istemiştim