Gönderim zamanı 24.01.2008 - 10:54
EŞCİNSELLİK VE EŞCİNSEL İLİŞKİLER
Hz. Lut´un eşcinsel ilişkiler konusunda kavmine yönelik uyarıları Kuran´ın çeşitli surelerinde sıkça yer alır ve örnek olarak gösterilir. Hz. Lut´un Allah´ın elçisi olarak bu konuya karşı duruşundan ibret alınarak eşcinsel ilişkelere günümüzde haklı ve doğal olarak tiksintiyle bakılır. Fakat bu tepkiler bazen sadece eşcinsel ilişkilere olmakla kalmıyor, eşcinsel olduğunu açıklayan veya "eşcinsel görünen" insanlar da hakaretlere maruz kalabiliyor. Burada önemli olan nokta "eşcinsellik" ve "eşcinsel ilişki" gibi iki ayrı olayı birbirinden ayırabilmektir.
Kuran´da hiç bir yerde eşcinsellik, yani eşcinsel olmak yasaklanmaz. Bu konuya dair tek yasak eşcinsel ilişkiye gelmiştir. Bu da önceden de belirttiğimiz gibi öncelikle Hz. Lut´un uyarılarıyla başlayıp, sonra Hz Lut´un sözüne kulak vermeyen kavminin yüce Allah tarafından cezalandırılmasıyla görünür. Günahları kadın yerine cinsel ilişkilerde erkekleri tercih etmeleriydi.
Günümüzde ne yazık ki bu püf noktayı görememiş insanların oranı oldukça fazla.
Bugün istatistiklerin gösterdiğine göre, dünyada her 10 insandan 1´i eşcinsel. Yani 6,5 milyar insanın arasında 650 milyonu eşcinsel demektir bu. Bu müthiş bir rakamdır. Aynı zamanda bu rakam da bir nevi gösteriyor ki, o 650 milyon insanın önemli bir kısmı kendisi seçmemiştir eşcinsel olmayı. Çoğu için doğuştan varolan bir durumdur bu.
Bu durumda konu bir yerde birleşiyor. Bu geçici dünyanın bir imtihan dünyası olması. Her insan çeşit çeşit zorluklarla Allah tarafından test edilir, yani denenir. Eşcinsel insanları bu konu ile bağlayacaksak, onlar için de bir çok deneme vesilesiyle beraber kendilerine eşcinsellik verilmiş diye görmeliyiz.
Denenecekleri konu, bu insanlar eşcinselliklerine boyun eğip eşcinsel ilişkilere girecekler mi? yoksa eşcinselliklerini kabul edip, ama buna yenik düşmeyerek doğal ilişkiyi yanı karşı cins ile olan bağlantıyı mı tercih edecekler?
Yani uzun lafın kısası, eşcinsellik haram değil, bir imtihan vesilesidir, haram olan eşcinsel ilişkidir.
Alt sayafada ve üst sayfada yayınladıklarım bir dini sohbet sitesinden alınmadır dikkatle okuyunuz lütfen saygılar
Yazan: Tamer
Geç de olsa doğruyu buldum sanırım. 22 yaşındayım. Eşcinselim. Ama ben böyle yaratıldım. Ama artık herşeye tövbe ettim. Namaz, oruç, zekat elimden geldiğince uğraşıyorum. Bir ömür boyu yalnızlığa girdim. Aklımda her an ölüm, her an utanç var. Her an tövbe var. Çok zor hayat bilemez kimse bunu. Bir vakit namazımı bile kaçırmamaya çalışıyorum. Elimden geldiğince kötü şeylere bakmamaya çalışıyorum. Hatta bir dağ evinde ömrümü geçirmeyi bile düşünüyorum, insanlardan uzak, günahlardan uzak. Allah tevvabdır. Tövbeleri çok kabul edendir; ama acaba bu tövbe mi kabul eder mi? İnşallah hacca da gideceğim bu sene veya seneye. Acaba kabul eder mi. Yoksa helak olan lut kavmi gibi ben de helak olacak mıyım? Pişmanlığım gitmiyor aklımdan. Utancım hele. Korkum daha fena.
Allah lut kavmini bile affedecekmiş eğer tövbe edip doğru yola gelselermiş. Tek sığınağım, tek dayandığım, içimi tek rahatlatan şey bu. Ben tövbe ettim. Allah kabul eder mi bu lanet işimin tövbesini. Ben ona döndüm artık ebedi. Allah beni kabul eder mi? Ben onu zalim bilmiyorum, ben onu rahman ve rahim biliyorum. Çok bağışlayan biliyorum. Beni bağışlar mı?