İçerik değiştir



- - - - -

Yazarlar ve Şairler


  • Yanıtlamak için giriş yapın
bu konuya 33 yanıt verildi

#1 WaLe

WaLe

    Kimene!

  • Üyeler
  • 6.730 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Eskişehir

Gönderim zamanı 28.12.2003 - 23:59


Her hafta Bir Yazar veya Şair Belirleyip.. Kitapları ve Şiirleri Hakkında Yorumlar Yapalım...

"YURTTA SULH, CİHANDA SULH"
Gönderilen Resim



’Düşüncenin üstesinden gelemeyen‚ düşünenin üstesinden gelmeye çalışır.

Paul Valéry


#2 acemi shifu

acemi shifu

    Burası ona huzur verir

  • Üyeler
  • 325 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:BEYKOZ
  • İlgi Alanları:Özünü yitirmemiş HERSEY

Gönderim zamanı 29.12.2003 - 18:44

tamam o zaman biraz Yakup Kadri'den bahsedelim
NOT: Mümkünse Hiç Büyümeyin Hep Çocuk Kalın ....

#3 WaLe

WaLe

    Kimene!

  • Üyeler
  • 6.730 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Eskişehir

Gönderim zamanı 30.12.2003 - 00:52

Yakup Kadri'yi Sadece Yaban ve Kiralık Konak Kitaplarından tanıyordum... (Bu Kitapları Okumadım).. Bu Hafta Kütüphaneden Yabanı Tedarik Edip Okuyorum... Yorumlarım hafta Sonuna

Ama Hayatını Okudum ilginç ve Dolu Bir hayat... bende Bu Derece Yaşasam Ne Şaheserler yaratırım dım

Adam Kahirede Doğmuş, Tahran ve Bern de Elçilikler Yapmış,bir Ara İşviçrede yaşamış, Meclis Kurucu Üseyesi, Milletvekil Olmuş.. Eski Yunan ve Latin edebiyatıyla İlgilenmiş, Son Olarak Doğru Yolu Bulmuş Bektaşı Tekkesine devam Etmiş. İlginç Bir Hayat....

"YURTTA SULH, CİHANDA SULH"
Gönderilen Resim



’Düşüncenin üstesinden gelemeyen‚ düşünenin üstesinden gelmeye çalışır.

Paul Valéry


#4 acemi shifu

acemi shifu

    Burası ona huzur verir

  • Üyeler
  • 325 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:BEYKOZ
  • İlgi Alanları:Özünü yitirmemiş HERSEY

Gönderim zamanı 30.12.2003 - 16:49

evet Yakup Kadri'nin hayatı gerçekten ilginç.zaten bunu yaban adlı romanındada anlayacaksın.ben yaban'ı okudum ve tek kelimeyle çok hoşuma gitti.herkeze tavsiye ederim :D
NOT: Mümkünse Hiç Büyümeyin Hep Çocuk Kalın ....

#5 WaLe

WaLe

    Kimene!

  • Üyeler
  • 6.730 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Eskişehir

Gönderim zamanı 06.01.2004 - 00:28

Kitabı Sağlık Muhalefeti Nedeniyle Bitiremedim Malesef. İlk Yüz Sayfası İle Yorum Yapıcam Ama.

Yabanda Beni Şaşırtan İlk Nokta, 1. Dünya Savaşı Bitiminden Sonraki Eskişehir Köylüsünü Anlatması.. Bir Eskişehirli Olarak Yazara Bozulmadım Deil.. Bir Aydının; Savaştan Çıkmış, Fakir, Bilinçsiz, Cahil İnsanlar Hakkında ki Düşüncelerini Hakaret Boyutunda Kaleme Alması Bozdu Beni.. Roman Kahramanın Aşık Olduğu Köylü Kızı Dahil Güzel Olan Hiçbirşey Yok Köy ve Köylü Hakkında..

Çirkin, Kısır Bir Doğa, Pis Çevre, illetli Sakat İnsanlar, Cehalet, Kör İnançlar, İçgüdülerin Yön Verdiği Yaşama Biçimi (Bunlar Önsözden)

Romanın İlk Paragrafı; Dünyadan elini eteğini çekmiş bir kimse için Anadolunun bu ücra köşesinden daha uygun neresi bulunabilir ? Ben burada diri diri, bir mezara gömülmüş gibiyim. Hiç bir intihar bu kadar şuurlu, bu kadar iradeli, bu kadar sürekli ve çetin olmamıştır.

Başka Bir Paragraftan Alıntı; Bunlar henüz sosyal bir yaratık haline bile girmemiştir. Ta yontulmamış taş devrindeki insanlar gibi yaşıyorlar..

Anlatım Süper Ama Cümleler Gerçekten Çok Sert Bakalım Kitap sonundada Aynı Şeyleri Düşünecekmiyim Çok Merak Ediyorum..

acemi shifu kardeşim sanada tşk ederim. Sayende Yakup Kadriyi ve Yabanı Tanıyorum.

"YURTTA SULH, CİHANDA SULH"
Gönderilen Resim



’Düşüncenin üstesinden gelemeyen‚ düşünenin üstesinden gelmeye çalışır.

Paul Valéry


#6 acemi shifu

acemi shifu

    Burası ona huzur verir

  • Üyeler
  • 325 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:BEYKOZ
  • İlgi Alanları:Özünü yitirmemiş HERSEY

Gönderim zamanı 06.01.2004 - 13:26

sevgili prens
kitabın sonu benim için hiç beklemedigim bir sondu,senin içinde kitabın sonu hiç beklenmedik olabilir.
bu arada geçmiş olsun
NOT: Mümkünse Hiç Büyümeyin Hep Çocuk Kalın ....

#7 WaLe

WaLe

    Kimene!

  • Üyeler
  • 6.730 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Eskişehir

Gönderim zamanı 10.01.2004 - 17:33

Bunun nedeni, Türk aydını, gene sensin! Bu viran ülke ve yoksul insanlar kitlesi için ne yaptın ? Yıllarca, Yüzyıllarca onun kanını emdikten ve onu bir posa halinde katı toprak üstüne attıktan sonra, şimdi de gelip ondan tiksinmek hakkını kendinde buluyorsun.
Anadolu halkının bir ruhu vardı, nüfuz edemedin. bir kafası vardı aydınlatamadın. Bir vücüdu vardı; besleyenmedin. Üstünde yaşadığı bir toprağı vardı! İşletemedin. Onu, hayvani duyguların, cehaletin, yoksulluğun ve kıtlığın elinde bıraktın. O, katı toprakla kuru göğün arasında bir yabani ot gibi bitti. şimdi, Elinde orak, bueraya hasada gelmişsin. Ne ektinki, ne biçeceksin? BU ısırganları, bu kuru dikenleri mi? Tabii ayaklarına bataak. İşte, her yanın yarılmış bir halde kanıyor ve sen, acıdan yüzünü buruşturuyorsun. Öfkeden yumruklarını sıkıyorsun. Sana ıstırap veren bu şey senin kendi eserindir, senin kendi eserindir.

Şu Gerçekki Kurtuluş Mücadelesi Topyekün bir milletin kurtuluş mücadelesidir. Ve Düşmana Kazma Kürekle Saldırma cesaretini gösteren, Çanakkalede m2' ye 6000 kursun düşerken kaçmayan çanakkale geçilmezi beynine kazıyıp emsali görülmemiş bir zafer kazan Aristokrat kesim deil, yazarın sosyal bir yaratık bile olamayan, yontma taş devrinde gibi yaşayan, çirkin, sakat, kör inançlı cahil die tabir ettiği köylülerdir.

Acaip Gaza Gelmişim :nod:)) Etkilendim Ne Edem...

Yeni Bir Yazar veya Şair Belirleyelim.

"YURTTA SULH, CİHANDA SULH"
Gönderilen Resim



’Düşüncenin üstesinden gelemeyen‚ düşünenin üstesinden gelmeye çalışır.

Paul Valéry


#8 WaLe

WaLe

    Kimene!

  • Üyeler
  • 6.730 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Eskişehir

Gönderim zamanı 17.01.2004 - 17:54

BOŞUNA

Sen yoksun.........
Boşuna yağıyor yağmur...
Birlikte ıslanmayacağız ki.....
Boşuna bu nehir......
Çırpınıp pırpırlanması.....
Kıyısında oturup göremeyeceğiz ki...
Uzar uzar gider..
Boşuna yorulur yollar..
Birlikte yürüyemiyeceğizki..
Özlemlerde ayrılıklar da boşuna
Öyle uzaklardayız..
Birlikte ağlayamayacağız ki
Seviyorum seni boşuna..
Boşuna yaşıyorum
Yaşamı Bölüşemiyeceğiz ki ...




Aziz NESİN

Bu haftaki Yazarımız Aziz NESİN Olsun...

"YURTTA SULH, CİHANDA SULH"
Gönderilen Resim



’Düşüncenin üstesinden gelemeyen‚ düşünenin üstesinden gelmeye çalışır.

Paul Valéry


#9 WaLe

WaLe

    Kimene!

  • Üyeler
  • 6.730 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Eskişehir

Gönderim zamanı 21.01.2004 - 21:22

KİMSE AZİZ NESİN HAKKINDA BİŞEY YAZMAYACAK MI ?

"YURTTA SULH, CİHANDA SULH"
Gönderilen Resim



’Düşüncenin üstesinden gelemeyen‚ düşünenin üstesinden gelmeye çalışır.

Paul Valéry


#10 Denio

Denio

    Kamış Kotak

  • Dokunulmazlar
  • 7.870 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:alayına konum

Gönderim zamanı 21.01.2004 - 21:55

onun hakkında ne yazsak boş be (ehehe nasıl sıyırdım ama)
Sanırım içmek,
ertesi sabah
tekrar hayata
dönülebilen
ve her gün
tekrarlanabilen
bir intihar biçimidir.

Charles Bukowski


Piizan

#11 Catze

Catze

    Hiç gelmiyor desek yeridir

  • Üyeler
  • 11 Mesaj
  • İlgi Alanları:Her Şey!

Gönderim zamanı 22.01.2004 - 17:49

Aziz Nesinin "Tek Yol" Adlı Romanının eleştirisini internette hiç bir kaynakta bulamadım. Sanırım az yapılmış yada hiç yapılmamış. Bir tez çalışması için yardımlarınıza ihtiyacım var. Bir Kaynak önerebilirseniz çok sevinirim. Birde bu kitabın ingilizce çevirisini temin edebileceğim bir yer, özellikle İstanbulda bulunan arkadaş önerirlerse sevinirim. Bildiğiniz kitapçı sahaf ne varsa yazarsanız sevinirim. Yardımlarınız için şimdiden teşekkür ederim. Google Demeyin ama :gangster:)

#12 almira

almira

    Zaman buldukça takılır

  • Üyeler
  • 147 Mesaj
  • Konum:?
  • İlgi Alanları:spor, tenis, kayak vıdı vıdı

Gönderim zamanı 23.01.2004 - 15:57

Her ölüm, hele bir şair ölümüyse bu; kendi ölümünü, kendi bilmeyen sonunu düşündürür insana. Huzurevlerini, yoksul ölümleri, toplumsal kargaşanın örttüğü cenaze merasimlerini... Ve fakat bir şair ölümü, gerçek bir ölüm gibi gelmez bana Ortalıktan kaybolan, sadece bedendir. Şair. o bedenin sahibi, hiç yitmemiş gibi capcanlı dolaşır yanı başımızda, silinmez harflerle zihnimizde kazıdığı altın sarısı dizeleriyle.Hafızalarda bir tek şiir kalsa, dillerde bir tek dizesi bile dolaşsa ,artık ölüm yaklaşamaz onun yöresine.
Ara sıra ayaklaranı imkansızın denizinde yıkadığı için zaman zaman başı bulutlara çarpan.......

#13 WaLe

WaLe

    Kimene!

  • Üyeler
  • 6.730 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Eskişehir

Gönderim zamanı 25.01.2004 - 02:33

En Uzun Maraton

Yüz metrede beni herkes geçer
Dörtyüz metrede pekçokları
Geçer çoğu sekizyüz metrede
Ama ben bırakmam yarısı

Beni bin metrede geçersin
Ben yine koşarım
Onbin metrede öndesin
Koşarım ben yine
Yirmi kilometrede geçersin
Hep koşmaktayım

Otuz kilometrede
Kırk kilometrede de geçersin
Ben koşuyorum hâlâ
Ama ellinci
Yada altmışıncı kilometrede
Soluğun tükenip bir yerde
Dayanamaz düşersin

Bak koşuyorum hâlâ
Çünkü ben bir yaşam maratoncusuyum
Bu yüzden yaşamın en yalnızıyım
Bu sonsuz yarışın sonunda
Beni geçemezsin
Ölümün en büyük ödül olduğunu bilemezsin
Yine ben olurum ilk göğüsleyen ölümü

Aziz Nesin



TELEFON

GELMİYORSUN GELME
SESİNİ GÖNDER YETER
SERUM GİBİ KAN GİBİ
HER TÜRLÜ DERMAN GİBİ
BİR İŞ İCİN DEYİL
SORMAK ÖÐRENMEK İÇİN DEÐİL
HİÇ BİRSEY SÖYLEMEDEN ANLAT HERSEYİ
SALT SESİN SESİN
BİR GÜL BİR DAHA GÜL
SONRA KAPAT TELEFONU
BANA BENDE KALAN SESİN YETER

"YURTTA SULH, CİHANDA SULH"
Gönderilen Resim



’Düşüncenin üstesinden gelemeyen‚ düşünenin üstesinden gelmeye çalışır.

Paul Valéry


#14 WaLe

WaLe

    Kimene!

  • Üyeler
  • 6.730 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Eskişehir

Gönderim zamanı 27.01.2004 - 22:12

Yanyana geldikçe daha uzak
Birlikteyken daha kimsesiz
Bir ağırı sızım sızım yeri belirsiz
O da yalnız
Ben de yalnız
Acılar tütüyor bacamızdan
Görünmeyen taş duvarlar örmüşüz
Duvar olduk kendimize kendimiz
Ne yana dönsek
Kendimize çarparız

Aziz NESİN

"YURTTA SULH, CİHANDA SULH"
Gönderilen Resim



’Düşüncenin üstesinden gelemeyen‚ düşünenin üstesinden gelmeye çalışır.

Paul Valéry


#15 WaLe

WaLe

    Kimene!

  • Üyeler
  • 6.730 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Eskişehir

Gönderim zamanı 05.02.2004 - 23:15

Sunay AKIN Şiirleri Yapıştırıcam bu hafta

YALNIZLIK

Şemsiye yapımcıları
ıslanmaktan
tek kişiyi koruyacak genişlikte
kesince kumaşları
yağmur değil
yalnızlıktır yağan

Daha da hüzünlendirir her gece
kentin sokaklarını
bekçinin nefesiyle
düdüğün içinde dönen
nohut taneciğinin
yalnızlığı

Ne çok sevinirim bilseniz
bir yılan
mezarıma girerde
göğüs kafesimin kemikleri içinde
kış uykusuna
yatarsa

"YURTTA SULH, CİHANDA SULH"
Gönderilen Resim



’Düşüncenin üstesinden gelemeyen‚ düşünenin üstesinden gelmeye çalışır.

Paul Valéry


#16 WaLe

WaLe

    Kimene!

  • Üyeler
  • 6.730 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Eskişehir

Gönderim zamanı 05.02.2004 - 23:16

MEÇHUL
Mahalledeki çocukların
piç diye kızdırdığı
ayakkabı boyacısı
babasının özlemiyle
önüne kurar sandığını
meçhul asker
anıtının!...


ALACAK

Yol kenarlarındaki
yağmur mazgallarını
kumbara sanıp
harçlığımı atardım
bu yüzden en çok
denizden alacaklıyım

"YURTTA SULH, CİHANDA SULH"
Gönderilen Resim



’Düşüncenin üstesinden gelemeyen‚ düşünenin üstesinden gelmeye çalışır.

Paul Valéry


#17 WaLe

WaLe

    Kimene!

  • Üyeler
  • 6.730 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Eskişehir

Gönderim zamanı 16.02.2004 - 22:38

Ahmet TELLİ Bu Hafta..

Su Çürüdü


1

Yetmiş iki gündür bir dolapta kilitliyim. Yalnızca anahtar
deliğinden hava giriyor ve ölü bir ışık sızıyor içeri. Yalnızlık
hiç de tanrısal değil, görkemli değil. O yalnızca geçmişle
gelecek, ölümle yaşam arasında kocaman bir karanlık nokta.
Geçmişi ve geleceği olmayan, ölümle yaşam arasında irinli bir
leke yalnızlık denilen. Şimdi ne varsa, anahtar deliğinden sızan
havayla ışıkta... (Farkına varsalar, kapatırlar mıydı onu da?)
Bütün belleğimdekileri yokettim. Elektrikli bir aygıyla yaktım,
jiletle kazıdım. Çığlıkların aralığından uçurdum hepsini, kül
edip savurdum.

Adımdan gayrısını bilmiyorum.

2

Zamanı yiyip bitirdi karanlık. Gece yoktu. Güneş çoktan
kömürleşmiş ve yeryüzü yapışkan bir karanlıkla örtülmüştü.
Yabanıl sesler geliyordu derinlerden ve karanlığı ince bir bıçak gibi
yırtıyordu. Saklayan kırbaç gibi... Acı duvarını aşan bu
sesler, madeni bir gürültüye dönüyor ve yerkabuğunu
zorluyordu artık. Sesim yoktu. Karanlığın karnında yitirdim
sesimi. Kör bir kuyuda unutulan Yusuf'tum belki. Ama
durmadan soruyorlardı. Tanrılar bilmiyordu sordukları şeyleri,
peygamberler büsbütün hain çıkmıştı. Ama yine de soruyorlar,
soruyorlar, soruyorlar...

Adımdan gayrısını bilmiyorum.

3

Iki şeyi bilmek istiyorum. (Belki aynı şeyi iki kere bilmek
istiyordum.) Duvarların rengi neydi? Derimin rengi neydi?
Dokunuyorum duvarlara; parmak uçlarımla, avuçlarımla,
dilimle dokunuyorum. Duvarların bir rengi olmalı. Ama hiçbir
duvarcının, hiçbir ressamın bu rengi bildiğini sanmam. Adı
yoktu bu rengin, kimyası yoktu. Belki renksizliğin rengiydi bu.
Çürüyen bir bedenin kokusuydu duvarların rengi...

Adımdan gayrısını bilmiyorum.

4

Bir böcek gibi antenlerimi gezdiriyorum bedenimde. Anahtar
deliğinden sızan ölü ışıkta ellerime bakıyorum. Ellerim... Sanki
bir kadının memelerini hiç okşamamış, sicaklığını duymamış.
Ellerim... Her dizesi çığlık olan şiirleri hiç yaratmamış sanki. Ne
beyaz tenliyim artık, ne esmer, ne de kara... Cüzzamlının,
vebalının bir rengi vardır. Irinin bir rengi... Ölünün bile bir
rengi vardır ama derimin rengi yoktu. Belki çürüyen bir kentin
rengiydi bu. Çürüyen bir dünyanın...

Adımdan gayrısını bilmiyorum.

5

Kıllı, ayakları üzerinde duramayan bir yaratıktım artık.
Soyumun neye benzediğini unuttum. "Insana benziyorlardi"
diye duymuştum bir vakitler. Demek ki şimdi maymun
halkasında insanlık...

Adımdan gayrısını bilmiyorum.

6

Ağzımı anahtar deliğine dayayıp havayı emiyorum. Böcek
sokması gibi bir yanma duyuyorum boğazımda. Oysa kuru bir
yaprağı bile dalından düşürecek gibi değil bu esinti. Belki
çöle dönmüş toprağa tek yağmur damlasının düşüşü yalnızca.
Çamur gibi bir yağmur damlası... Ama toprak, bu damlayla
çatlatacak bağrındaki tohumu. Çöl, bütün vahalarını bu
damlayla yeşertecek... Genzim yanıyor. Ince bir kan şeridi
sızıyor dudaklarımdan. Kirli, sıcak ve simsiyah...

Adımdan gayrısını bilmiyorum.

7

Suyum, bir litrelik karton süt kutusu içinde. Yetmiş iki gündür
sakındığım ve hergün ancak bir kere dudaklarımı
değdirdiğim... Dilimi bir köpek gibi değdirdiğim. (Dilin suya
dokunuşu... Bir süngerin denizi yutuşu yani. Bir çölün seraba
kesilmesi bir an için.) Her gün ancak bir kere değdiriyorum
dudaklarımı suya. Dilimi kaçırıyorum artık. Sünger, bütün
vantuzlarını birden uzatmasın diye... Bataklıktaki suyun da bir
su yanı vardır. Çürüyen bir bedenin bile dayanılabilir
kokusuna. Kutuda kalan son bir yudum su, bu bile değildi
artık. Küstü, öldürdü kendini su...
Su çürüdü...

Adımdan gayrısını bilmiyorum…

"YURTTA SULH, CİHANDA SULH"
Gönderilen Resim



’Düşüncenin üstesinden gelemeyen‚ düşünenin üstesinden gelmeye çalışır.

Paul Valéry


#18 WaLe

WaLe

    Kimene!

  • Üyeler
  • 6.730 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Eskişehir

Gönderim zamanı 25.02.2004 - 22:09

İmlasız


Hep denedin. Hep yenildin.
Olsun. Gene dene, gene yenil.
S. Beckett


Ayağı kayan bir çocuk
Kadar şaşkınım, bilemedim
Düz yolda yürümenin imlâsını
Kanayan dizlerime bakıp da
Ağlamayı öğrenemediğim gibi
Sevgilisi değildim kadınlarımın
Bir papağan tüneğiydim belki
Ama birkaç sözcük öğrendiysem
Kadınlardan öğrendim, yine de
Bilemedim sevgilim diyebilmeyi
Büyülendim ama büyüyemedim
Aklım ermedi aynalara ve suya
Yüzümü gösterip kalbimi neden
Sakladıklarını öğrenemedim
Şaşkınım, cahilim ben bu dünyada

"YURTTA SULH, CİHANDA SULH"
Gönderilen Resim



’Düşüncenin üstesinden gelemeyen‚ düşünenin üstesinden gelmeye çalışır.

Paul Valéry


#19 MaryJane

MaryJane

    Forum Şövalyesi

  • Üyeler
  • 2.094 Mesaj
  • Konum:''Fox River''
  • İlgi Alanları:F1, WRC , Eski Mısır , Gothic-Symphonic-Power Metal , Frp, Galatasaray..

Gönderim zamanı 27.05.2004 - 19:31

Bu Hafta...

AHMET HAŞİM:Şair ve Edebiyatçı(1883-1933)

Bir çok bilim adamı ve şair yetiştirmiş soylu bir Irak Türk ailesinin çocuğudur.1885'te Bağdat'tan İstanbul'a gelerek Galatasaray Lisesi'ne girdi.(O zaman Galatasaray Sultanisi deniyordu).Okulda hayli yabancılık çekti,oldukça içe dönük bir çocuktu.Yaşlandıkça dahada duyarlı ve alıngan oldu.
İlk şiirlerini okul sıralarında yayımladı(1901).Galatasaray'ı 1907 de bitirdi.Önce Reji idaresinde çalıştı.Sonra Fransızca öğremeni olarak İzmir'e gitti.Bir süre sonra İstanbul'a döndü ve Maliye Bakanlığı çevirmeni oldu.Bu arada Birinci Dünya Savaşına katıldı.Savaş bitince bir süre Osmanlı Bankası'nda çalıştıktan sonra,Güzel Sanatlar Akademis'ne estetik ve mitoloji öğretmeni olarak girdi.Bir yandan da şiirler yazıyor ve yayımlıyordu.

Yeni Bir Şiir Anlayışı;
1921 'de o zamana kadar yazdığı bütün şiirleri Göl Saatleri adlı bir kitapta topladı.Bu arada bir süre Paris'e gitti.Piyale adlı ikinci kitabını Paris dönüşünde yayımladı.Ahmet Haşim'in şiirleri o güne kadar alışılagelen şiir biçimlerinin hiç birine benzemediği için, yayımlandığı sırada büyük tartışmalara yol açıyordu.Bu tartışmalara verdiği cevapta Haşim, şiiri ve şairi şöyle yanımlıyordu:''Şiir bir hikaye değil sessiz bir şarkıdır; şair de, ne bir gerçek habercisidir, ne güzel konuşan bir insan, ne de bir kanun koyucu.Şiirin dili, düzyazı gibi anlaşılmak değil, duyulmak için oluşmuş, müzikle söz arasında, sözden çok müziğe yakın, arabulucu bir dildir.'' Bu savunmasıyla Haşim, sembolizm yanlısı bir şair olduğunu açıklıyordu.

Ahmet Haşim, bu şiir anlayışıyla kendinden sonra gelen Ahmet Hamdi Tanpınar,Ahmet Muhip Dranas,Cahit Sıtkı Tarancı gibi birçok önemli Türk şairini etkiledi.Haşim'in şiirlerinden başka, düzyazılarıda vardır.

Eserleri:
Şiirler;Göl Saatleri, Piyale. Düz Yazılar;Bize Göre(Fıkra), Gurabahane-i Laklakan(Leylekler Bakımevi)(Fıkra),Frankfurt Seyahatnamesi(Gezi).........

Merdiven

Ağır, ağır çıkacaksın bu merdivenlerden
Eteklerinde güneş rengi bir yığın yaprak
Ve bir zaman bakacaksın semaya ağlayarak.

Sular sarardı... Yüzün perde perde solmakta
Kızıl havaları seyret ki akşam olmakta.

Eğilmiş arza, kanar, muttasıl kanar güller
Durur alev gibi dallarda kanlı bülbüller
Sular mı yandı? Neden tunca benziyor mermer?

Bu bir lisan-ı hafidir ki ruha dolmakta
Kızıl havaları seyret ki akşam olmakta.


-Ahmet Haşim -



''Orada olmayan bir şeyi görmezden gelemezsiniz çünkü 'görmezden gelme'nin anlamı bu değildir ''

Gönderilen Resim

#20 Prozzi

Prozzi

    The aTTaLiaN

  • Üyeler
  • 1.801 Mesaj
  • Konum:aNtaLyA KinGDoM
  • İlgi Alanları:Futbol

Gönderim zamanı 29.05.2004 - 21:33

Gelmeden Evvel, Geldin, Birlikte


Kalbim
Benim bir ormandı,
İsimsiz, asude,
Bir büyük orman;
Ve gölgelerinde revan
Olan hafi suların aks-i şevk-i müttaridi
Dağıtırken sükutu bihude,
Düşünürdüm ki, hangi gün, ne zaman,
Ne zaman
Girecektin o kalb-i mes'ude?

Etmeden zehr-bad-ı fasl-ı elem
Reng-i eşcar ü abı fersude,
Dolacak mıydı seslerin, bilmem
O tehi saye zar-ı mesdude?

Sanki hicrana bir teselliydi
Şeceristan-ı kalb içinde revan
Olan hafi suların musiki-i nevmidi.


GELDİN

Bir gün
Akşamın ölgün
Duran o namütenahi ziya denizlerine
Gark olan eşcar,
Gark olan ovalar
Oluyorken sükut ü hüzne makar
Geldin alam-ı kalbi teskine

Ey şebabın hayal-ı cavidi,
O melul akşamın havası kadar
Gelişin bir sükun-ı saridi...


BİRLİKTE

Bütün bizimçündür
Nukuş-ı encüm-i vahdetle işlenen bir tül
Gibi üstünde titreyen bu sema;
Gecenin dallarında şimdi açan
Bu kamer,
Bu altın gül...

Bütün bizimçündür
Ne varsa aşk ile bidar-ı ra'şe, ya naim,
Ne varsa aid olan leyl-i hande-me'nusa,
Sana aid lebimdeki buse,
Lebinin surh-ı bizevali benim.

Ahmet Haşim
Sana Bitti Diyen Kim ? Ben Sadece Git Demiştim!!!





Benzer Konular Daralt

  Konu Forum Konuyu Açan İstatistikler Son Mesaj Bilgisi

3 kullanıcı bu konuya bakıyor

0 üye, 3 ziyaretçi, 0 gizli