İçerik değiştir



Kimdir Menderes


  • Yanıtlamak için giriş yapın
bu konuya 53 yanıt verildi

#1 waranko

waranko

    Boş vakti boldur

  • Üyeler
  • 760 Mesaj

Gönderim zamanı 22.09.2010 - 10:49


BAŞBAKAN Erdoğan birdenbire Adnan Menderes hayranı kesiliverdi, ilk kez ölüm yıldönümü anma törenine katıldı. Büyük bir duygusallık içinde şiir okudu.


Başbakan'ın bu vefası kuşkusuz güzeldi ama güzel olmayan rahmetli Menderes'i iç politikada figürü olarak kullanmasıydı. Neyse...
Başbakan'ın büyük saygı ile söz ettiği Menderes'i tanımayan genç nesillere anlatmaya çalışalım.

Menderes büyük toprakların sahibi bir ailenin çocuğuydu. Çok küçük yaşta annesi ile babasını yitirdi, onu anneannesi büyüttü.
Ailenin Ege'nin bereketli topraklarında binlerce dönüm arazileri vardı.

Amerikan Koleji'nde okuyan Adnan, 1930'da Fethi Bey'e Atatürk'ün kurdurduğu Serbest Fırka'da politikaya atıldı. Ancak bu partinin ömrü çok kısa oldu. Genç Menderes de CHP'ye girdi ve Aydın İl Başkanı oldu. Bu arada hukuku bitirdi.

Atatürk'ün isteğiyle Aydın'dan milletvekili seçildi ve Meclis'e girdi.

Genç, bilgili, zeki, güzel konuşan, çok şık giyinen Menderes kısa zamanda sivrilerek politikanın ciddi aktörlerden biri haline geldi.

1945'te CHP'nin topraksız köylüleri toprak sahibi yapmak amacıyla getirdiği Toprak Kanunu Tasarısı'na karşı çıktı.

Bunun üzerine iki arkadaşıyla birlikte CHP'den ihraç edildi.

Eski başbakanlardan Celal Bayar da CHP'den istifa ederek bu gruba katıldı. Bu dört kişi Demokrat Parti'yi kurdu.

Demokrat Parti kısa zamanda halkın büyük ilgisini çekti ve 1950 seçimlerinde 27 yıllık tek parti iktidarı olan CHP'yi yenerek iktidara geldi. Bayar Cumhurbaşkanı, Menderes de Başbakan oldu. Menderes koltuğuna oturur oturmaz büyük kalkınma hamlesi başlattı. Amerikan yardımları ve alınan dış kredilerle fabrikaların temelleri atıldı, yol, baraj, liman inşaatları başlatıldı, tarım makineleştirildi. Köylü traktörle tanıştı.

Türkiye bir anda şantiyeye döndü. Halk bu dinamizmin getirdiği refahtan çok mutluydu. 1954 seçimlerinde DP daha fazla milletvekilliği kazandı.

* * *

Ancak plansız programsız bir şekilde yürütülen bu kalkınma hamlesi sonunda ülke döviz sıkıntısına girdi ve borçlarını ödeyemez hale geldi.
İthalat hemen hemen durdu. Bu da yokluklara neden oldu. Kahve yoktu. Halk nohudu kavurup öğüterek kahve niyetine içiyordu. Şeker karneye başlanmıştı.

Halkın sevgisi ve desteği günbegün azalmaya başladı. Muhalefet arttı, gazetelerdeki eleştiriler şiddetlendi.

Menderes bunu önlemek için baskıcı yollara başvurdu. Gazetelere yoğun bir sansür uygulanıyor, özellikle köşe yazarları hapislere atılıyordu.

Başbakan'a bazı akil adamların nasihatleri etkili olmuyordu. O dönemlerde ülkenin tek iletişim organı olan radyo tamamen hükümetin sesi haline gelmişti.

Muhalefetin söyledikleri verilmiyor, tersine onlara Başbakan'ın yanıtları dakikalarca yayınlanıyordu.

CHP Genel Başkanı İsmet İnönü yurt gezilerinde bindirilmiş kıtalar tarafından saldırıya uğruyor, bunun için önlem alınmıyordu.

Bu huzursuzluklar üniversitelerde yoğun tepkilere neden oldu. Ankara ve İstanbul'a on binlerce öğrenci sokaklara dökülerek gösteriler yapmaya başladılar.

Polisle öğrenciler arasında çatışmalar oluyordu.

Bu hava orduda da rahatsızlık yaratıyordu. Sonunda olan oldu ve daha ağırlıklı olarak genç subaylar 27 Mayıs'ta Menderes hükümetini devirdiler.

Türkiye ilk kez darbeyle tanıştı.

Bayar, Menderes, bakanlar ve DP milletvekilleri tutuklanarak Yassıada'ya kapatıldılar ve orada kurulan mahkemede yargılandılar.
Çok sayıda idam ve hapis cezası çıktı. İdamların üçü dışındakiler kaldırıldı.

Başbakan Adnan Menderes, Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu ve Maliye Bakanı Hasan Polatkan idam edildi.

Oysa 27 Mayıs olmasaydı 3 politikacı asılmayacak, DP büyük olasılıkla iktidarı yitirecek, değişim sandıkta gerçekleşecekti.

Sonuç: Politik hataları olan ancak hiçbir yolsuzluğa karışmayan 3 dürüst politikacı ile genç demokrasimiz darbenin kurbanı oldu.

1950-1960 arası Türkiye’yi on yıl süreyle yöneten Başbakan Adnan Menderes’i bugünkü nesillerin tanıması için anlatmaya devam edelim.

Çok çapkın bir insandı. İktidara geldiği ilk yıl bir kokteylde o dönemin en ünlü ve güzel opera sanatçısı Soprano Ayhan Aydan’a rastladı ve anında âşık oldu.
Derhal yanına giderek ondan çok etkilendiğini söyledi ve ünlü sopranoyu kolundan tuttuğu gibi terasa çıkararak ona ilan-ı aşk etti.

Ayhan Hanım evliydi. Adnan Menderes bunu hiç önemsemedi ve onu kocasından boşattı. O sırada Adnan Bey 50, Aydan ise 25 yaşındaydı.

Genç operacı da kısa sürede bu karizmatik adamın etkisine girdi ve ona âşık oldu.

Yassıada Mahkemesi’nde tanık olarak çağrılan Aydan, Menderes’e âşık olduğunu, kendi isteğiyle ondan hamile kaldığını ancak çocuğunun ölü doğduğunu anlattı.

“Yaşadıklarımdan pişman değilim, çünkü onu hâlâ seviyorum” dedi.

Menderes’in aynı dönemde İstanbul’da da bir sevgilisi vardı. Roman yazarı Suzan Sözen. O da çok güzel bir kadındı ve İstanbul Emniyet Müdürü ile evliydi.
Başbakan İstanbul’a geldiği zaman mutlaka Sözen’in Nişantaşı’ndaki evine gider, çoğu kez orada kalırdı.

* * *

Menderes aklına koyduğunu yapan bir insandı. Milliyetçiydi. Kıbrıs’ta Rum yeraltı örgütü EOKA’ya karşı Türk yeraltı örgütü Türk Mukavemet Teşkilatı’nı kurdurdu ve adaya gizlice silah gönderdi.

Kıbrıs olaylarında Rumlarla çarpışan “Mücahitler” Türk Mukavemet Teşkilatı’nın yetiştirdiği milislerdi.

Menderes dönemin ünlü politikacısı Millet Partisi Lideri Osman Bölükbaşı’na oy veren memleketi Kırşehir’i haritadan silmeye karar verdi ve orayı ilçe yaptı.

Bir ili ilçe yapacak kadar kızmasının nedeni şuydu: O dönemde geçerli olan seçim sistemine göre bir ilde en çok oyu alan parti o ildeki bütün milletvekillerini çıkarmış sayılıyordu.

Menderes’in bütün baskılarına karşın Kırşehir, hemşerisi Osman Bölükbaşı’dan vazgeçmiyor, oylarını onun partisine veriyordu.

* * *

Menderes muhalefeti tümüyle silmek amacıyla Vatan Cephesi’ni kurdu. Radyolarda her gün saatlerce Vatan Cephesi’ne katılanların isimleri okunurdu. Üye olmayanların, hatta ölülerin bile isimleri okunurdu.

Suç icat edilerek politikacılar, gazeteciler, yazarlar sürekli hapse atılırdı.

Hemen her gün gazetelerin bazı bölümleri beyaz çıkardı. Son dakikada yasaklanan haber ve yazıların yerine başka haber ve yazı konamayacağı için o bölümler sayfalardan kazınırdı.

Türkiye’nin dünyadaki imajını berbat eden 6-7 Eylül olaylarında Menderes hükümetinin çok büyük ihmali vardı.

Geç alınan önlemler nedeniyle olaylar çok büyüdü ve İstanbul’daki Rumların malları mülkleri yakılıp yıkılarak yağma edildi. Türkiye bunun faturasını çok ağır ödedi.

Menderes despotizminin belki de bardağı taşıran son damlası Tahkikat Komisyonu çılgınlığı oldu.

Başbakan o kadar kontrolden çıkmıştı ki Meclis’te iktidar milletvekillerinin üye olduğu, yargının bütün yetkilerine sahip bir mahkeme kurdurdu.

Demokrasilerde ve hukuk devletinde kabul edilemeyecek olan bu olay tam bir diktatörlüktü.

Tahkikat Komisyonu bir mahkeme gibi yargılama yapıyor ve mahkûmiyet kararı veriyordu.

Menderes’in hazırlattığı yasaya göre Tahkikat Komisyonu’nun kararlarına itiraz da edilemiyordu. Kararlar kesindi.

İşte Menderes’in demokrasisi böyleydi.

O bir konuşmasında muhalefete “Allah bana idam sehpası kurmayı inşallah nasip etmez” diye tehdit savuracak kadar da çıldırmıştı.

Ne acıdır ki bu çılgınlık onun felaketi oldu.


Tufan TÜRENÇ-Hürriyet 22 Eylül 2010

#2 pikaçu

pikaçu

    Onun için takıntı haline geldik

  • Üyeler
  • 2.230 Mesaj
  • Cinsiyet:Bayan
  • Konum:gurup şurup
  • İlgi Alanları:bıdı bıdı

Gönderim zamanı 22.09.2010 - 11:08

:) yazık bunu yazanada okuyanada ki bende okumuş bulundum bana da yazık :)
SABIRRRR SABIRRR SABIR........

#3 ebarah

ebarah

    Onun için takıntı haline geldik

  • Dokunulmazlar
  • 2.132 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Zeytinburnu

Gönderim zamanı 22.09.2010 - 11:57

Bu yazının ikinci bölümü bugün, aynı yazarın köşesinde yer almış. Elbette tarih ve bu tarihi yazanlar sevabıyla günahıyla anılacak, eleştirilecektirler. Fakat boşbakan gibi, seçim öncesi zamanlarda, lehte veya aleyhte malzeme olarak kullanılmamalı. Boşbakan bunu sıkça yapıyor, ben yapmayacağım.

 580023663830.jpg


#4 waranko

waranko

    Boş vakti boldur

  • Üyeler
  • 760 Mesaj

Gönderim zamanı 02.10.2010 - 10:18

:) yazık bunu yazanada okuyanada ki bende okumuş bulundum bana da yazık :)


sevgili pikaçu
Hayat çok acımasız oluyor.

Tufan Türenç Pembe dünyalar da yaşayanlar üzülmesin diye mümkün olduğunca acıtmayacak bir uslup kullanmış. Fakat!!

İnsanlar İçi boş Hayaller Peşinde Koşunca.
Böyle oluyor.
Gerçekler CAN ACITIYOR.
Diğer taraftan yanlış Politikaların ürünü, Şimdi kat ve Kat Güncel olarak Bizim canımızı acıtıyor.

Öbür taraftan, İnsanın İnsan dan can alma Vahşeti Tarih sayfalarımızın Ayıbı olarak yüzümüzü kızartıp, içimizi yakıyor.

Bu mesaj waranko tarafından düzenlendi. Düzenleme zamanı: 02.10.2010 - 10:30


#5 antiqa

antiqa

    Burası olmadan yaşayamaz

  • Yöneticiler
  • 7.424 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay

Gönderim zamanı 02.10.2010 - 10:54

"adnan menderes 27 mayıs 1960 günü türkiye radyolarından albay alparslan türkeş'in sesiyle duyulan ihtilal sonunda asılarak idam edildi. menderes ile birlikte, dışişleri bakanı fatin rüştü zorlu ve maliye bakanı hasan polatkan da asıldı. milli birlik komitesi, öteki ölüm cezalarını ömür boyu hapse çevirdi.

demokrat parti'nin varlığı 27 mayıs ihtilali ile son bulmuştu. ihtilalden sonra kurucu meclis tarafından kabul edilen ve halkoyuna sunulan anayasa'dan sonra genel seçimler yapıldı. adalet partisi, 27 mayıs ihtilalinin genelkurmay başkanlığı'na getirdiği orgeneral ragıp gümüşpala'nın liderliğinde kurularak seçimlere katıldı.

gümüşpala'nın ölümünden sonra ap genel başkanlığına süleyman demirel getirildi. demirel, eline geçen her fırsatta ap'nin demokrat parti'nin devamı olduğunu söyledi. çoğunluk elde ettikleri gün anayasa'yı değiştireceklerini açıkladı.

demirel'in kardeşlerine çıkar sağladığı yolundaki söylentiler, ap'nin bölünmesine yol açtı. millet meclisi eski başkanı ferruh bozbeyli'nin liderliğinde kurulan demokrat parti, ap ile amansız bir savaşa girişti.

her iki parti de demokrat parti'nin mirasını paylaşmak istiyordu.

menderes'in kefeni, hem demirel, hem de bozbeyli için bir seçim bayrağı oldu.

(...) menderes hangi gerekçe ile asılmıştı? "anayasayı ihlal" gerekçesiyle... ne yapmıştı? "tahkikat komisyonu" adıyla yasa dışı bir kurula yargı yetkisi vermişti. başka ne yapmıştı? muhalefete karşı sert tedbirler almıştı. bundan başka suçu neydi? öğrenci ile polis karşı karşıya getirilmişti. her gün yoğunlaşan gençlik olaylarında, o zaman bir öğrenci ölmüştü, bir kaçı da yaralanmıştı.

ihtilal bu gerekçelere dayanıyordu.

menderes, kardeşlerine ve yakınlarına çıkar sağlamış mıydı? hayır! yeğeni, hayali firmalar aracılığı ile mobilya satışından milyonlar kazanmış mıydı? hayır! danıştay kararlarını çiğnemiş miydi? hayır! başbakanlığı döneminde her gün bir öğrenci öldürülmüş müydü? yine hayır!

(...) menderes asıldı gitti.sonra demirel geldi ne değişti?

menderes zengin bir çiftçiydi. demirel ise yoksul bir köylü... demirel ailesi çok kısa sürede ülkemizin milyonerleri arasına katıldı. hangi taşı kaldırsanız, altından, demirel ailesinin milyonları çıkmaktadır. nasıl zengin oldular böyle? demirel başbakan olmadan servetleri neydi, bugün servetleri ne kadar tutuyor? kim zengin etti bu aileyi? nasıl zengin etti? bu soruların gün ışığına çıkması bile başlı başına sorun oldu.

(...) bugün, demirel'in başbakanlığında, yolsuzluk dosyalarını ve kanlı mezar taşlarını gördükçe inanın menderes'e acıyorum. madem bu memlekette cinayetlerin de yolsuzlukların da anayasa'nın da hesabı sorulmayacaktı, neden söyler misiniz, neden menderes'i ipe çektiniz?

bir çiftlik ağasını asıp bir çobanı ailesiyle milyoner yapmak için mi?..."

(uğur mumcu, cumhuriyet, 1 mart 1976)

#6 WaLe

WaLe

    Kimene!

  • Üyeler
  • 6.730 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Eskişehir

Gönderim zamanı 02.10.2010 - 18:03

Tayyip'i yazsa nasıl yazardı diye düşündüm de..

Menderes için yine lütüfkar davranıp ılımlı yazmış.

Liberalleri nasıl bilirsin diye sorun bir de Tufan Abinize..

Yada Tayyip'i sallandırsalar darağacında mutlu olurmuydun die sorun : )

Öyle olsa sonunda olan oldu Tayyibide asıverdiler die yazarmıydın yıllar sonra diye sorun : )

Komik olma Tufan !

Hatta sen yazı da yazma

Sen ayakkabılarını çıkarıp sandalye çık KILIÇDAROĞLU' nu alkışlamaya devam et..

O işi iyi beceriyormuşsun.. Anlattılar bana..

Bu mesaj WaLe tarafından düzenlendi. Düzenleme zamanı: 02.10.2010 - 18:09

"YURTTA SULH, CİHANDA SULH"
Gönderilen Resim



’Düşüncenin üstesinden gelemeyen‚ düşünenin üstesinden gelmeye çalışır.

Paul Valéry


#7 pac

pac

    Burası olmadan yaşayamaz

  • Dokunulmazlar
  • 13.198 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Barcelona
  • İlgi Alanları:Güzel olan herşey =)

Gönderim zamanı 03.10.2010 - 23:48

Çok çapkın bir insandı. İktidara geldiği ilk yıl bir kokteylde o dönemin en ünlü ve güzel opera sanatçısı Soprano Ayhan Aydan’a rastladı ve anında âşık oldu.
Derhal yanına giderek ondan çok etkilendiğini söyledi ve ünlü sopranoyu kolundan tuttuğu gibi terasa çıkararak ona ilan-ı aşk etti.




kamera kaydı varmı :P
YAŞAMAK BİR UMUTTUR...

#8 eneke58

eneke58

    Hiç gelmiyor desek yeridir

  • Üyeler
  • 14 Mesaj

Gönderim zamanı 09.10.2010 - 03:38

menderes mazlum gitmis biridir ahi ustune gelmistir

#9 eneke58

eneke58

    Hiç gelmiyor desek yeridir

  • Üyeler
  • 14 Mesaj

Gönderim zamanı 09.10.2010 - 03:41

Çok çapkın bir insandı. İktidara geldiği ilk yıl bir kokteylde o dönemin en ünlü ve güzel opera sanatçısı Soprano Ayhan Aydan’a rastladı ve anında âşık oldu.
Derhal yanına giderek ondan çok etkilendiğini söyledi ve ünlü sopranoyu kolundan tuttuğu gibi terasa çıkararak ona ilan-ı aşk etti.




kamera kaydı varmı :P



bu konu senin oyle dalga gecebilecegin bir konu degil

burasi siyaset meydani herkes ne dediginin farkinda olmali

#10 pac

pac

    Burası olmadan yaşayamaz

  • Dokunulmazlar
  • 13.198 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Barcelona
  • İlgi Alanları:Güzel olan herşey =)

Gönderim zamanı 09.10.2010 - 04:32

nası yani kamera kaydından benim yaşım kadar siyaset yapmış bi lider gitmedimi daha yeni *fiuv
YAŞAMAK BİR UMUTTUR...

#11 mahfuz

mahfuz

    Zaman buldukça takılır

  • Yasaklılar
  • 133 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay

Gönderim zamanı 10.10.2010 - 12:15

Darbe Yapıp ÜLKEYİ ELE GEÇİRENLERİN İDAM ettiği TC BAŞBAKANIDIR..
HALKIN SEVDİÐİ HİZMETKARI VE CHP tarafından yıllardır uygulanan EZAN yasağını KALDIRAN,ÖZGÜRLÜKÇÜ BAŞBAKANDI ..Mekanı Cennet olsun amin..
Başbakanımız A.Mendersi İdam eden CELLATLARA DA LANETLER OLSUN AMİN...
CHP bu AYIPIN altında TARİH BOYUNCA EZİLECEKTİR...

#12 Do'Urden

Do'Urden

    Boş vakti boldur

  • Üyeler
  • 649 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay

Gönderim zamanı 10.10.2010 - 15:09

Chp mı?
ısmet pasa mı?

Arada fark var..
Zıra sızdekı dusunce tarzı ve beynın calısma mantıgı bıraz garıp.

Chp'yı elestıren mahfuzda dahıl arkadaslara sunu sormak lazım, beyler ne yazdıgınızı anlayabılıyor musunuz?

Chp ıse ulkeyı kurtaran da o Chp ıdı.. Meclısı kuranda o Chp ıdı..Sızı adam yerıne koyan hak verende o Chp ıdı? Ama bunlar konusulmuyor neden? Bunun altına kalkıp Mustafa kemal dıyeceksın..

Ama Basbakanı asan adama Ismet pasa demeyeceksın de Chp dıyeceksın.
Hele bır Ismet pasa de Ismet pasa nın ne oldugunu yazarız *cool
***

Tahkıkat komısyonları kımın ısıydı? amacı neydı?
Cok demokratık o yuzden mı ataturk'un partısını dusman olarak gordu? o yuzden mı onun artık mıladı doldu dıyıp kendı vekıllerını kayırdı?arkadasım o vekıl ya da bu vekıl..halkın temsılcısı degıl mı? sınıf ayrımımı yapıyoruz. Cok demokratık dogru.

Toprak Reformu ısıne kım hayır dedı? Mustafa Kemalın topu topu 2 buyuk Fıkrı vardı bırıde buydu..kım ıstemedı bunu? Kım aydının Toprak Agasıydı? ısmet pasa mı?Tum anayurt mustafa kemal'ın tapulu malı olabılecekken o adam bu yolu secmıyor daha elınde avucunda ne varsa onu da bıtâp dusmus halkı ıcın kullanıyor.. Ama Adnan Menderesler bu ulkede Toprak agası oluyor bır de hurmet goruyor. Hakıkaten agadır zaten.. aga olarak kaldı aga olarak oldu,Basbakan yada devlet adamı olamadı.

Kım "sız ıstersenız hılafetı dahı getırırsınız" dıyıpte halkın aslında neyı ıstedıgını! dıle getırdı?

Mustafa Kemal Cumhurıyetı kurmadan once yaptıgı ılk ıs buydu,cunku cumhurıyete terstı-demokrasıye terstı.
Bu adam Mustafa Kemal'ın sozunu cıgnedı mı?Cıgnedı..

***
Sız demokratık gecınen Beyler, Sonradan gormeler gıbı davranıyorsunuz..Cok okumakta anlasılan bırseye yaramıyor,okudugunuz dahı bombos.. o kadar kor gozle bakıyorsunuz o kadar onyargıyla bakıyorsunuz kı ıse "Sızı ben bıle kurtaramam" uyarısını dahı tehdıt olarak algılıyorsunuz..

Sız boyle bakınca da ne oluyor? Asılıverıyorsunuz.

vatan haını adamın tekıdır. Mustafa Kemal dusmanıdır. Koylu degıl kentlı bır agadır. Kapıtalızm usagıdır.. falan fılan ıste.

Dogru yaptıgı seylerde Mustafa Kemal'ın gelgesınde kalacak kadar cılız unvanı ıse onu gecemeyecek kadar haksız bır Melektır

Seytanda bır melektır fakat okadarını bılmedıgınıze emınım
***
Turkce ezan okunmustur,kaldırılmamıstır.

Bazı beyınden yoksun-zekasında noksan olan kı onlara gerızekalı da dıyebılırız-ınsanlar yada hayvanlar(kı bu nıtel anlamda kullanılmıstır) Tanrı'nın turkce anlayamadıgı,arapcaya daha cok kulak astıgı bu yuzden daha makbul oldugu,daha etkılı oldugunu savunup dusunurler..Bu yuzden araplasmanın dahı onur oldugu kutsal bırsey oldugu gıbı bır yanılgıyada kapılıp Sızı turk olarak yaratan tanrı'yı ıstemeden de olsa elestırmıs olurlar. O kadar beyınden noksan yanı. *drunk
"Partimizin güttüğü bütün bu esaslar, Kamâlizm prensipleridir" M.Kemal

"En iyi kuram 'Zamana bağlı olarak yanlışlanabilir" Karl Popper

"Düşünce özgürlüğü lehindeki temel sav, bütün inançlarımızın kuşku götürür olmasıdır Bertrand Russel

"Soyut ve Somut kavramlar hiçbirşekilde İlişkilendirilemez ve Örneklendirilemezler" Mw

#13 Who am I

Who am I

    Sadık bir ziyaretçidir

  • Üyeler
  • 1.041 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:ça test egale
  • İlgi Alanları:naie pas peur de moi

Gönderim zamanı 19.10.2010 - 22:24

MENDERES GİBİ ADAMI NASIL KINIYORSUNUZ YADA LEKELİYORSUNUZ BUNU ANLAMIŞ DEÐİLİM , BİR İNSAN SUÇSUZ YERE ASILDI VE TÜRKİYE TARİHİNDE OZAMANLAR EN BÜYÜK İHRACATLAR O DÖNEMDE OLMUŞTU MENDERESE HELAL OSLUN KALBİMİZDESİN MENDERES , BİZ KIYMET BİLENİZ TÜKÜRÜK ATAN DEÐİL
Doğa yıllardır bize herşeyi veriyor , peki biz doğaya ne verdik ? Sigara paketine 5 tl yada 7 tl veriyoruz , peki açan olanı görüyormuyuz ? bir hayvan öldürüldüğünde günlerce protesto ediyoruz ,peki bir şehit verdiğimizde kaç gün şehitlerimizi anıyoruz ? dizi yada şarkı sözlerini ezberliyoruz peki , kaç kişi Atatürk ilke ve inkilaplarını biliyor ? Müslümanız diyorsunuz , ama islamın şartlarını yada kurallarını bilmiyorsunuz bu nasıl müslümanlık ? herkes kendini imam sanıp konuşuyor , açın kuranı okuyun ne yazıyor acaba diye,insanları eleştiriyoruz peki kaçımız kendimizi eleştirmeye cesaret buluyor

#14 Do'Urden

Do'Urden

    Boş vakti boldur

  • Üyeler
  • 649 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay

Gönderim zamanı 20.10.2010 - 03:43

Pac sıra sendeydı hanı!
"Partimizin güttüğü bütün bu esaslar, Kamâlizm prensipleridir" M.Kemal

"En iyi kuram 'Zamana bağlı olarak yanlışlanabilir" Karl Popper

"Düşünce özgürlüğü lehindeki temel sav, bütün inançlarımızın kuşku götürür olmasıdır Bertrand Russel

"Soyut ve Somut kavramlar hiçbirşekilde İlişkilendirilemez ve Örneklendirilemezler" Mw

#15 waranko

waranko

    Boş vakti boldur

  • Üyeler
  • 760 Mesaj

Gönderim zamanı 21.10.2010 - 10:10

MENDERES GİBİ ADAMI NASIL KINIYORSUNUZ YADA LEKELİYORSUNUZ BUNU ANLAMIŞ DEÐİLİM , BİR İNSAN SUÇSUZ YERE ASILDI VE TÜRKİYE TARİHİNDE OZAMANLAR EN BÜYÜK İHRACATLAR O DÖNEMDE OLMUŞTU MENDERESE HELAL OSLUN KALBİMİZDESİN MENDERES , BİZ KIYMET BİLENİZ TÜKÜRÜK ATAN DEÐİL

Tamam da Oturup Niyet Okumakla olmuyor.
Şu Söylediklerni Delilleriyle İspatla Hale bir Ortaya Koy da Biz de Öğrenelim.

Ben Biryerden konuya gireyim Mesela.
2. Dünya savaşı sonlarına doğru ABD Dahil bütün dünya da Ekonomik Kriz doğal olarak yaşanıyordu.

ABD Kendi Ekonomisini ve Savaşa Girmiş Ülkeleri Marshall Planı çerçevesinde ayağa kaldırmayı önerdi.

Plan 2. Dünya savaşına dahil olmuş Ülkelere Uygulanacakdı.
İnönü Dünyanın bu değişimine ayak uydurmak için Teslim olmaya hazırlanan Almanyaya Savaş ilan etti.
Bu Yardımdan Türkiyenin de Yararlanmasını sağladı.
Kısa bir süre sonrada İktidara DP Geldi.
Şimdi Sana soruyorum;
Yıkık ve virane olmuş Ülkeler bu yardımı doğru kullanıp Ayağa kalkarken Türkiye neden İlk borcun batağına saplanıp borcun Faizini bile ödeyemeyecek duruma geldi.
Evet ya!
Neden Borcun Fazini Ödeyebilmek için yeniden BORÇ Alıp İlk Halkayı boynumuza dolayıp yine İlk defa ABD'nin Kıllı Kollarına Bizi Bıraktı.
Hıı?

#16 Who am I

Who am I

    Sadık bir ziyaretçidir

  • Üyeler
  • 1.041 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:ça test egale
  • İlgi Alanları:naie pas peur de moi

Gönderim zamanı 21.10.2010 - 11:55

Neden Borcun Fazini Ödeyebilmek için yeniden BORÇ Alıp İlk Halkayı boynumuza dolayıp yine İlk defa ABD'nin Kıllı Kollarına Bizi Bıraktı.
Hıı?


demokrat parti yokken gerçekleşen şeyler bunlar azıcık gerçekleri görelim size direk şu kitaptan bilgileri vericem ,Milli Şef İsmet İnönü Politikası Ve Laiklik ( Genelkurmay Başkanlığı 1949 ) , Türkiye Cumhuriyeti ilk dış borcunu 1930 yılında ABD'den 10 milyon dolar olarak almıştı. Borcu İnönü hükümeti Türk Parasının Kıymetini koruma kanununu çıkardığı dönemde almıştı , 1932 yılında amerikayla yapılan 30 yıllık silah ve askeri eğitim için gerekli tehcizatların alımı antlaşması yapıldı ,1931 yılında MAH ( ozamanki Milli İstihbarat Teşkilatı) tümüylen amerikalı bir komutana bağlıydı ve amerikan sistemine göre eğitiliyordu ,ekim 1947 - eylül 1948 yıllarında ismet inönünün iste ile amerikadan 73 milyon dolar ikinci yardım alındı bu antlaşmaya göre , Genelekurmay Başkanı Orgeneral Salih Omurtak dahil bir çok subay amerikaya eğitime gitti,8 ekim 1948de cumhurbaşkanı ismet inönünün isteği ile istanbul ve ankaradaki askeri gazinoların ve lojmanların artırılması adına dünya baknasından 50 milyon dolar alındı , ve ilk faiz burada işlemeye başlandı , 4 temmuz 1948 yılında ankarada yapılan antlaşma ile Marshall planı yürürlüğe girdi , Türkiye 1948-1950 yılları arasında Marshall planı çerçevesinde 351 700 000 dolar dış yardım aldı bu yardımların %57si askeri alanda kullanıldı %33ü dolmabahçe ve civarına ve istanbula geri kalan %10 luk kısmın ise nereye harcandığı tespit edilemedi , 19 EYLÜL 1949 tarihinde CHP Milletvekili Nihat Erim , Müjdeler olsun Türkiye artık küçük bir amerikan ülkesi olacaktır sözünü T.B.M.M'de söyledi , daha sonraki değişen hükümette başa demokrat parti geldi ,ve MAH'ın başına türk subay geçirildi ve ipler burada koptu çünkü, demokrat parti sovyet rusyaya yöneldi bu yönelmden sonra , amerika bir göz dağı vermek adına ve 1932 yılında yapılan antlaşmayı hatırlatıp türkiye artık küçüm bir amerikan ülkesidir mücjdeler olsun diyen chp milletvekili Nihat Erdimin sözünü öne vurguladı , Başbakan Adnan Menderes tüm baskıya rağmen rusyaya gitti ve tarım için antlaşma imzalandı bu olaydan sonra 3 ekim günü saat 04.35 civarında akdenize bulunan türk savaş gemisi , amerikan gemisi tarafından batırıldı , ve 159 denizci hayatını kaybetti , amerika yaptığı açıklamada , düşman gemisi zannetmiştik müttefik bir ülkenin gemisini vurduğumuz için özür dileriz biz türkiyeyi hala müttefik görüyoruz bu hatadan ötürü donanma komutanı İshak G. Yakop'u kınadıklarını bildirdi , ve üstüne eklediler , Amerika Türkiyenin çıkarlarını düşünmektedir , Amerika ile iplerin kopması kişilerinde kopmasına sebebiyet verir tehtiti savruldu ve nemi oldu , 1961 yılında idamlar gerçekleşti demokrat parti düşürüldü , idam sırasında adnan menderese eşilk eden , rüstem tuğrul ,binbaşı ziya hilal , yüzbaşı recep Sarı olmak üzere toplam 300 subay amerika tarafından , ödüllendirildi , önceki yıllardada yıllarda özel harp dairesininde bu kişiler eğitilmişti ve 6-7 eylül olaylarının yaşanmasına sebeb olmuştu , size bir gazetenin röportajını paylaşıyorum , Sabri Yirmibeşoğlu Özel Harp Dairesinden Orgeneral rütbesi ile emekli olmuştu , 6-7 Eylül olaylarının arkasını gazeteci Fatih Güllapoğluna açıkladı ; 6-7 eylül bir özel harp dairesi işidir müttefik amerikanın ve türkiyenin çıkarları doğrultusunda gerçekleştirilmiştir ....... DARBEYE ZEMİN
Doğa yıllardır bize herşeyi veriyor , peki biz doğaya ne verdik ? Sigara paketine 5 tl yada 7 tl veriyoruz , peki açan olanı görüyormuyuz ? bir hayvan öldürüldüğünde günlerce protesto ediyoruz ,peki bir şehit verdiğimizde kaç gün şehitlerimizi anıyoruz ? dizi yada şarkı sözlerini ezberliyoruz peki , kaç kişi Atatürk ilke ve inkilaplarını biliyor ? Müslümanız diyorsunuz , ama islamın şartlarını yada kurallarını bilmiyorsunuz bu nasıl müslümanlık ? herkes kendini imam sanıp konuşuyor , açın kuranı okuyun ne yazıyor acaba diye,insanları eleştiriyoruz peki kaçımız kendimizi eleştirmeye cesaret buluyor

#17 waranko

waranko

    Boş vakti boldur

  • Üyeler
  • 760 Mesaj

Gönderim zamanı 21.10.2010 - 16:05

Sayın Who am I
1938 Kadar Yapılması gereken fazlasıyla yapıldı.


Atatürk Dönemi, Savaş dan sonraki Maliye Tarihi’ni önemli kılan birinci husus; Ekonomik
bağımsızlığımızın kazanılması mücadelesini kapsamasıdır:

Bunları göz ardı etmek ART Niyetten başka birşey değildir.
Kaldıki Bütün bu Olumsuzluklara rağmen
TAM BAĞIMSIZ TÜRKİYE HAYALİ O GÜNLERDE GERÇEK OLMUŞTUR.
Cumhuriyet Kurulurken Önünde Bulduğu Temel Mali
Sorunlar İLE Osmanlı’dan, Cumhuriyet’e miras kalan mali sorunların başlıcaları
şunlardır:
(a) Maliye İdaresinin modernizasyonu
(b) Vergi Sistemi’nin ıslahı ile gelir yetersizliğine çare bulunması
© Kapitülasyonların kaldırılması
(d) Düyun-u Umumiye’nin tasfiyesi(Osmanlıdan kalan borçlar)
© Yabancıların işlettikleri Doğal Tekeller’in (kamu kolaylıklarının)
Millileştirilmesi
(d) Denk bütçe ve sağlam para politikası yani mali disiplinin
sağlanması
(e) Maliye Politikası’nı destekleyecek, Para Politikası için Merkez
Bankası kurulması
(f) Mubadillerin iskanı ve Savaş yıkımının imarı
(g) Alt yapı yatırımlarının (demiryollarının) finansmanı

Dikkat edilirse bu sayılanların içinde; henüz devlet eliyle kalkınmanın
finansmanı, yer almamaktadır.
Özetle;
Atatürkün 8 saat Ayakta Okuduğu İzmir iktisat kongresindeki vurgulamak istediği Şuydu.
Bağımsızlığımızı Kazandık.
Şimdi Asıl, İkinci ve daha zorlu savaş olan EKONOMİK BAĞIMSIZLIĞIMIZI Kazanmamız gerekmektedir. Söylemidir.
Şimdi Hadef Bağımsız Türkiye Cumhuriyetinden TAM BAĞIMSIZ TÜRKİYE CUMHURİYETİNİ YARATMAKDIR demiştir ve Yukarıda bahsettiklerimi tek tek bedeli ne ise ödeyip gerçekleştirmiştir.


Bu dönemde 1929 Buhranı,Dikkat edilmesi gereken hususla ilgili olarak ; 1930’ların başından itibaren $’ın altın
muhtevasının azaltılması dolayısıyla değerinin düşmesi ile TL’nin
değerlenmesidir.
Bu serinin bize ifade ettiği bir husus; buhran dolayısıyla dış
ticaret hacmimizde 1930-1938 aralığında önemli bir daralma yaşandığıdır.Buna Rağmen %18 Civarı kalkınma sağlanmıştı.
Sağlamak Zorundaydı.
Çünkü Amaç İstihtam yaratmaktı.
Yarattı da.

Şimdi Menderes Zamanına dönersek. Ekonomik buhran yok, Savaş yok, Sel yok Deprem yok Yani Yok oğlu yok.
Hiçbirşey yok.
Üstüne üslük;

b]1948 yılında Ankarada yapılan antlaşma ile Marshall planı yürürlüğe girdi , Türkiye 1948-1950 yılları arasında Marshall planı çerçevesinde 351 700 000 dolar dış yardım aldı[/b]

Demişsin.

Şimdi Bir kalemde Bukadar büyük Yardım alınmışda Bu borcun Vadesi ve Fazi dönüşü neden iyi heaplanmamıştı.
Savaştan Çıkan Avrupa Ülkeleri bu yardımı direk Ağır sanayiye yönlendirip Üretimden gelen Katma değeri geri dönüşüm olarak ayırdı.

Bizde ise Önceliği olmamasına rağmen Ankaradan İstanbula Asvalt yolun yenilenmesine yatırıldı.
Demiryollarına Üvey evlat muamelesi yapıldı.

Yapılan Yol Üzerinden gidecek Kamyon Otobüs olmadığından Ucuz Olsun diye Çoğunluğu ikinci el olan araba alındı.
Zaten eskimiş olan Bu Arabalar Yolda kalınca Yedek Parça Problemi İkinci bir yük yarattı.

Cumhuriyetin Temel İlkesi Eğitim ve Eğitilmiş İnsan üzerine kurulmuştu.

İstihtam alanı yaratılamadığı için Cumhuriyetin Yetiştirdiği bu Kalifiye Elemanlar İş Bulmakda zorlanmaya başladı.

Avrupa ve Özellikle Almanya Marshall Yardımıyla Sanayisini ayağa kaldırmış Savaşta kaybettiği iş gücüne ihtiyaç duymaya başlamışdı.
Nitelikli elemena İhtiyacı için Cumhuriyetin Büyük Paralar Harcayarak Yetiştirdiği Eğitilmiş insan gücü Türkiye ekonomisine hiçibir katkı sağlamadan Direk Avrupanın Sanayisine İtici güç oldu.
Ne demek istediğimi Umarım Anlatabilmişimdir.

Bu mesaj waranko tarafından düzenlendi. Düzenleme zamanı: 21.10.2010 - 16:11


#18 mahfuz

mahfuz

    Zaman buldukça takılır

  • Yasaklılar
  • 133 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay

Gönderim zamanı 21.10.2010 - 19:12

CHP nin kurduğu Ceberrut Devletten KURTULMAK için 90 küsür yıldır MÜCADELE ediliyor...
Türkiye Cumhuriyeti DİKTATÖRLÜK olarak Kurulmuştur...

#19 Melih

Melih

    Giggity Giggity Goo!

  • Kurucular
  • 8.516 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Bahçelievler - İstanbul
  • İlgi Alanları:Sadece Harabe.net :)

Gönderim zamanı 21.10.2010 - 20:17

Şimdi de Cumhuriyet'e mi dil uzatıyorsun sen?
2000 - 2010


bit.gifladybug.gif


#20 mahfuz

mahfuz

    Zaman buldukça takılır

  • Yasaklılar
  • 133 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay

Gönderim zamanı 21.10.2010 - 20:23

MESELE CUMHURİYET değil İNSANA SAYGILI HUKUK DEVLETİ...
İngiltere ve Avrupanın bir çok ülkesinde Krallık var . Seddam Hüseyin İrakı da ,K.Korede CUMHURİYET...
TC Tarihini bilemediğin için beni suçluyorsun...





Benzer Konular Daralt

  Konu Forum Konuyu Açan İstatistikler Son Mesaj Bilgisi

1 kullanıcı bu konuya bakıyor

0 üye, 1 ziyaretçi, 0 gizli