Kuranı Kerim herşeyin Allah tarafından yaratılmadan önce Levh-i Mahfuzda yazıldığını bildiriyor ve buna ilaveten Allahın takdir ettiğinden başka bir şeyin olmayacağının gerçeği açıklanıyor.Konu Peygamberimizin hadisleri konusunda araştırılırsa bazı sahabelerin kaza kader konusuyla ilgilendikjlerini görüyoruz.
hiristiyan münafıklardan bazıları kaza kader konusunda peygamberimizle tartışmaya girip bir kısım müşrikler şirklerinin kaderden olduğunu söylüyorlardı.
Allah,En'am,148.de,aynen şöyle bildirir."Putperestler diyecekler ki :"Allah dileseydi ne biz ortak koşardık ne de atalarımız.Hiçbir şeyi de haram kılmazdık."Onlardan öncekilerde aynı şekilde(peygamberleri)yalanladılar ve sonunda azabımızı tattılar.De ki:Yanınızda bize açıklayacağınız bir bilgi varmı?Siz zandan başka birşeye uymuyorsunuz ve siz sadece yalan söylüyorsunuz."
En'am,149."De ki:Kesin delil,ancak Allah'ındır.Allah dileseydi elbette hepinizi doğru yola iletirdi."
Şimdi burdan anlıyoruzki Allah dileseydi kullarını günaha meyletmeyecek özellikte yaratırdı.Ancak O,bunu dilemedi kullarını hem günah işlemeye hemde sevap kazanmaya kabiliyetli olarak yarattı.Allah kullarına verdiği irade,fıtri kabiliyetlerle kendi dilemesini de kulların iradeleri doğrultısunda yöneltti.Fakat burda hayra razı olurken şerre razı olmadı.Allah yaratan yerleri ve gökleri yaratan O tek Varlık dileseydi kullarındaki kötülük yapma özelliğini kuldan alarak herkezi hidayete erdirirdi.Ancak böyle olduğunda da imtihan hikmeti ortadan kalkardı.
kader konusunda Hz.Ali (r.a) bir hadiste konu şu şekilde açıklanıyo."Bakiul-Garkad denilen yerde bir cenazede idik.Yanımıza Resulüllah da geldi ve oturdu.Bizde etrafına oturduk.Yanında bir asa vardı.Başını eydi ve asasıyla yeri çizmeye başladı.Sonra şöyle buyurdu,"Sizden hiçbir kimse,dünyaya gelen hiçbir nefis yoktur ki,Allah onun cennet veya cehennemden yerini takdir etmemiş olsun ve said veya şaki yazılmış olmasın.Bunun üzerine bir adam.
-Ya Resülullah,biz kitabımız (bize yazılan şey)üzere durarak,ameli bırakmayalım mı?dedi.Bunun üzerine Resülullah,
-Her kim saadet ehlinden ise saadet ehlinin ameline varacak ve her kim şekavet ehlinden ise şekavet ehlinin ameline varacaktır buyurarak şunu ilave etti,
-Amel edin!Herkese imkan verilmiştir.Saadet ehline saadet ehlinin ameli,şekavet ehline de şekavet ehlinin ameli kolaylaştırılmıştır diyerek Leyl,5-10 ayetini okudu,"Her kim atıyye verir korunur ve hüsnayı tasdik ederse,biz ona kolaylığı müesser kılarız."
aslında bu konular incelendiğinde insan kul olmanın yükümlülüğünde olduğunun farkına varıyo.Melekler Allahı tesbih için yaratılmıştır sürekli olarak Allahı tesbih ederler onlar imtihan edilmedikleri için zaten cennetlerini yaşarlar.Bizlerin kul olarak yükümlülüklerimiz var.bizler kul olmamız sebebiyle yani meleklerden ve tüm yaratılanlardan bu vasıfla üstün olmamız sebebiyle Allah melekleri ve cinleri Ademe secde ettirdi.
ilgilenenler kaza ve kader İbn arabi (ferşat yayınları)kitabına bakabilir.
Bu mesaj senaygul tarafından düzenlendi. Düzenleme zamanı: 21.12.2005 - 17:29