Kara Cüneyit 'in Penpe Günlüğüsü
#241
Posted 02.11.2009 - 22:58
#242
Posted 03.11.2009 - 02:10
#243
Posted 03.11.2009 - 14:26
harika valla .....
hahhh bi oğlan eksikti kadro tamam
takipdeyim yaflum
neeeeeeee oğlanmı abuuuuuuuuu şincik bi çocuumu war cüneyitin
Birde oğlan çıktı hemiii
işler karışıyoo
Çok açma arayı cüneyitim
Hepinize teker teker teşekkür ederim dostlarım..
Güç veriyorsunuz salağa...pardon Cüneyİt'e..
#244
Posted 04.11.2009 - 00:32
Ufak tefek bir velet kapıda..
İlk anda sevimli göründü gözüme..
Sevimli olmasa ne olur, Dilaramın her bir parçası benim her iki parçam sayılır, onun her iki parçası benim her üç, onun her üç...Neyse, cıvıtmayalım.
Üstelik bu çocuk kapıyı çalarak beni Dilara'nın karşısında boğazıma kadar battığım bork çukurundan kurtardı ya, yetmez mi?..Oğlum benim, onursal başkanım, grup başkan vekilim.. pardon evladım, ben de sana öz çocuğum gibi bakmazsam, pazardan düzinesi 500 kuruşluk gofretlerden almazsam, piştide yalandan yenilmezsem adam değilim.
"Annem buyda mı?" diye sordu cüssesinden umulmayacak kart bir sesle.
"Burada aslanım, gel içeri" dedim ve tuvalete koştum.
Tuvalette çıkardığım o "şarrr.." sesinin yaşamımın daha önceki bölümlerinde bana bu kadar haz verdiği bir başka anı anımsamıyorum..Ne mutluluktu o anlatamam İprayim, sanki Boğaz'a karşı yayık ayranımı yudumluyordum, sek ayran tabii..
Ama mutluluktan herhalde biraz fazla gürültü patırtı çıkarmışım ki, Şukufe aPPlamın tuvalet kapısını vurup seslendiğini duydum, "Oğlum, hadi şarr sesini anladık, o doğal...Ama 'ohhh' çekerken bari yavaş ol, taa salona geliyor sesler.."
"Tamam bitti.." dedim son "ohh"umla karışık..
"Yine duvara işemedin inşallah, kafanı kırarım valla" deyip uzaklaştı Şukufe aPPlam.
İşimi bitirince terimi sildim, yüzümü yıkadım, çıktım tuvaletten..
Saksafona(bkz: sifon) basmadım anasını satayım, onlar da beni Dilara'yla yalnız bırakmasalardı..
İntikam, hi ho ha!
Şimdi biraz daha rahattım. Pantolonun belini aşağıya düşürüp salona doğru yürüdüm.
Pes be bıruders(bkz: birader), her bölümün sonu temcit pilavı gibi "salona doğru yürürken" diye bitiyor.
Salona doğru yürümekten bıkkınlık geldi.
Bir daha dizide oynayan Kara Cüneyİt'in taaa biip biip biip biip biip...!!!
...Devamı hotanto bushmen !
#245
Posted 04.11.2009 - 15:02
#246
Posted 05.11.2009 - 00:16
#247
Posted 05.11.2009 - 16:14
Ey Allahım kesin bu çocuk veletin tekidir kök söktürür cüneyite
Siz bu diziyi izlediniz daha önce, değil mi?
Hadi itiraf edin lütfen..
hadi hayırlı işler baaam velette geldi ooh ne güsel
Allaaahh, neler olacak kim bilir, değil mi dost?
#248
Posted 05.11.2009 - 16:30
♥
Bu kadar da ısıtmazdı belki de bahar güneşleri,
her kaybedişin ardından hayat yeniden başlamasaydı eğer.
♥
#249
Posted 05.11.2009 - 20:56
Cüneyİt'i gapıp da gaçcan mı ?
("He !.." de)
#250
Posted 05.11.2009 - 21:03
dostt He !...
♥
Bu kadar da ısıtmazdı belki de bahar güneşleri,
her kaybedişin ardından hayat yeniden başlamasaydı eğer.
♥
#251
Posted 05.11.2009 - 21:10
#252
Posted 06.11.2009 - 21:23
Yine esas duruşta başımla selamımı verdim, kimse takmadı bile..
Ve yine kapının dibindeki koltuğa ve paçaları gizleme tiktakıyla(bkz: taktik), yani qıchımın ucuyla iliştim.
O sırada çocuğu farkettim, toz toprak içindeki pabuçlarıyla koltuğun birine çıkmış, dışarıyı seyrediyordu...Şırınga(bkz: şirin) gibi gözükmem için bir şeyler söylemem gerekiyordu, ama ne?..Yaklaşık 4 dakika 61 saniye düşünür gibi yaptıktan sonra buldum ne söyleyeceğimi ve sesimin cortlak çıkmaması için tüm irademi kullanıp sordum, "Adısın nesin senin küçük?" Cortlak değil ama zhurna gibi çıkmıştı sesim bu kez.
Çocuk, yüzüme bakmadan benimkinden bile kalın sesiyle yanıtladı, "Çana ne?" (bkz:S)
5 virgül opus 9'uncu hissim kampana çalmaya, sağ kaba etim de seyirmeye başlamıştı..
İyiye alamet değildi bunlar, kötü gelişmeler olabilirdi mazda(bkz: maazallah)...
Bozulduğumu belli etmemek için, "Ah, ne de şakacı..Heh, huh, hih" yaptım.
Dilara hiç oralı olmadı oğlunun yanıtına.
Zaten çocuğun pabuçlarıyla koltuğa çıkmasına sinirolog olan ama belli etmemeye çalışan Şukufe aPPlam müdahele etti, "Aaa,ne ayıp ama..Ama di mi ama?..Amcayla öyle konuşulur nu?..Söylesene adını.."
"Sölemicem işte laan !"
Ugh manitu(bkz: aman allahım), bu çocuk neydi böyle?..
Şey miydi yoksa meymiydi?(bkz: sözcük bulamadı)
O sırada Şukufe aPPlamın kızısı bir elinde çaylar ve çocuk için gazoz olan tepsi, diğer elinde çörek, kibariye(bkz: kurabiye) ve benim getirdiğim thulumba tatlısı dolu tabaklar olan bir başka tepsiyle içeri girdi, sonra onları masaya koyup, ayrı tabaklarla versace(bkz:servis) yapmaya başladı.
"Ama adını söylemezsen sana kurabiye vermez ablan.." dedi Şukufe aPPlam.
Çocuk bir Şukufe Aplamın yüzüne baktı, bir kibariyelere..
Bana dönüp zoraki "Toyaman" dedi ve ekledi, "bi daa soyma, sölemem".
"Ah, ne de güzel de bir isim..Senin mi?" diye aklımca esporink(bkz: espri) yaptım.
Tabii kimse gülmedi. Esporink kültürü alt yapı meselesi usta, zorla gülünmez, içten gelmeli.
Toraman takmadı bile sorumu, masadaki yiyecek dolu tabaklara koştu.
...Devamı: Ayılana gazoz
#253
Posted 07.11.2009 - 00:13
#254
Posted 07.11.2009 - 23:12
toyamannn
#255
Posted 09.11.2009 - 00:17
açılııın toyomaan geliyooooooo
cüneyite rakip miii wooww
toyamannn
İlginize teşekkürler dostlarım...
#256
Posted 09.11.2009 - 00:20
Saçlar sıfır numara, kaşlar kalın ve çatık..
Ses, daha önce belirttiğim gibi kalın, kart.
Yiyeceklere bir daldı, allaama çöpçü balığı gibi silip süpürüyor.
Bir gazoz yetmedi, bir daha istedi, o da yetmedi, bir daha..Dördüncüde nihayet doydu..Her gazozdan sonra garklamayı da ihmal etmiyor..Ulan ben üç sade gazozla kafayı buluyorum be, bununki nasıl midedir?!..İşin kötüsü benim thulumbayı da çıtır çutur götürüyor..Zaten kaç kıromaj ki ?(bkz: gram)..Annesiyse hala oralı değil.
Neyse herif..pardon oğlan tabakların dibini bulmadan Şukufe aPPlam'ın kızısı bizler için de biraz kırıntı kurtarıp dağıtım yaptı.
O arada Şukufe aPPlam'la Dilara konudan konuya atlayıp saniye sektirmeden çene yapıyorlardı. Birinin lafı bitmeden öteki başlıyordu idi. Şimdiki konuları Deydi Li 'nin(bkz: Lady Di) son gününde giydiği sabahlığın bel ölçüsü..Beni filan unutmuşlar.
Ben de fırsat bu fırsat deyip bahçesinde mini mini yavrularımızın koşuştuğu tek katlı ve pembe fonda çiçekler serpiştirilmiş perdeli evimizle ilgili hayaller kurarak Dilara'yı seyrediyorum doymak bilmeksizin...Penpe pamuk şekeri gibi yanaklar, ciğer kırmızısı dudaklar, 550 nanometre yeşili gözler..Uzun sözün kısası 4x4 viyildırayv bir karı..pardon ba(ğ)yan..
Derken kendisi kendisimden geçmişim.
"Hişt lan!" diye bir ses duydum.
...Devamı: "Benim adım Toyaman!.."
#257
Posted 10.11.2009 - 13:25
"Çana diyoyum lan !" diye yineledi ses.
O anda kendime geldim ve aptallaştım, çünkü Toraman'dı seslenen..
Yanıma kadar gelmiş, meydan okurcasına yüzüme bakıyordu.
"Ne bakıyocun anneme lan?" diye kart sesiyle sordu yine. Öfkeliydi.
Kızardım, "Yok yavrum..Annene bakmıyorum" diye kekeledim.
"Bakma diyoyum anneme lan !" diye üsteledi. Kaşlar iyice çatılmıştı.
Şukufe aPPlam, kızısı ve Dilara gelişmelerden habersiz çalçene devam ediyorlardı sohbete.
"Annene değil, duvardaki resime bakıyorum"
Toraman, Dilara'nın oturduğu yöne döndü baktı, sonra yine bana dönüp, "Duvayda yesim yok, yalancı..Anneme bakıyocun işte" dedi. Doğru, duvarda resim yoktu, velet yememişti..Ben "Başka ne yalan uydurayım" diye düşünürken bir tekme salladı bacaklarıma.
"Ingh !" diye bir ses çıktı ağzımdan. Bacak kadar oğlanın tekmesi sallar mı koca Kara Cüneyİt'i ?!..Salladı ki ne salladı. Yaylıtambur(bkz: kaval) kemiğime bazuka yemiş gibi oldum.
İşte o zaman Dilara döndü bizden yana, "Oğlumun sağı çok kuvvetlidir amcası..Büyüyünce futbolcu olacak" diye gülümsedi..
Ben utanmasam kendimi yere atıp kıvranacak durumdayım, kadın ne diyor yahu?!..İlk gördüğümde beni mest eden gülümsemesi tekmenin acısından mı ne cırıtma gibi göründü gözüme.
Toraman atıldı, "O amca bu muu?" diye sordu annesine.
Dilara, "Amca tabii oğlum " dedi.
Çocuk bana döndü, "Amca size baba diyebiliy miyim?"
Yuh !!!
Bu kez benimle birlikte Dilara da kızardı, morardı, "O da nerden çıktı oğlum?" diye ham hum(bkz: kem küm) etti, sonra bizlere "Filmlerin etkisinde kalıyor işte..Ordaki sözler kafasında yer ediyor" diye durumu kurtarmaya çalıştı.
Kurtaramadı tabii, evde öğrettiği belliydi, ama zamanlamayı şaşırmıştı çocuk, nişandan sonra filan söylemesi gereken sözlerdi bunlar...Hi ho ha !
...Devamı: "Yandı Çukurova, sönmez!"
#258
Posted 10.11.2009 - 13:38
#259
Posted 10.11.2009 - 13:45
♥
Bu kadar da ısıtmazdı belki de bahar güneşleri,
her kaybedişin ardından hayat yeniden başlamasaydı eğer.
♥
#260
Posted 10.11.2009 - 16:44
Similar Topics
Topic | Forum | Started By | Stats | Last Post Info | |
---|---|---|---|---|---|
NASA, Ay'a kadın astronot çıkaracak |
Bilim & Teknoloji Haberleri | Haberci |
|
|
|
Instagram IGTV için radikal karar! |
Bilim & Teknoloji Haberleri | Haberci |
|
|
|
Çin, Ay'ın karanlık yüzüne keşif aracı gönderdi |
Bilim & Teknoloji Haberleri | Haberci |
|
|
|
Kısas Nedir? Bakara 178-179. İsra 33. Maide 45. Ayetler. |
Din & Ahlâk | halukgta |
|
|
|
Bakara,284. Allah İçimizden Geçirdiklerimizden Bizleri Sorumlu Tutar mbakara, suresi, 284 |
Din & Ahlâk | halukgta |
|
|
1 user(s) are reading this topic
0 members, 1 guests, 0 anonymous users