Gönderim zamanı 10.12.2005 - 06:53
Ali-imran,85."Kim,İslam'dan başka bir din ararsa,bilsin ki kendisinden (böyle bir din)asla kabul edilmeyecek ve o,ahirette ziyan edenlerden olacaktır."
Yukardaki ayet açık.Allahın kelamı.İslam tek dindir aslında Peygamber efendimiz (s.a.v) den önce gelen bütün peygamberler de Allah dini Hak dini olan İslamı anlatmışlar.Tevrat İncil zebur aslında islamı anlatmış fakat daha sonraları insanlar tarafından değiştirildiğinden Allah son kitabı olan Kuran-ı Kerimi Peygamber Efendimize vahy yoluyla göndermiştir.Allah kelamı olan Kuran-ı Kerim de İslam esaslarına işaret eden Hak kitaptır.
En'am,155."İşte bu (Kur'an),bizim indirdiğimiz mübarek bir kitaptır.Buna uyun ve Allah'tan korkun ki size merhamet edilsin."
Sizin başka bir inanca mensup olmanız nedeniyle yazılarınızın İslamda bir geçerliliği zaten sözkonusu olamaz.Bu yüzden islama bağdaşmayan geçersiz boş laflardan oluşmuş sözcük demetleri olarak algılanır yazılarınız.başka inançta olan biri İslam dinini anlamadığı anlamında olduğundan İslam hakkında konuşması da ilginç.
Hucurat,6."Ey iman edenler!Eğer bir fasık size bir haber getirirse onun doğruluğunu araştırın.Yoksa bilmeden bir topluluğa kötülük edersiniz de sonra yaptığınıza pişman olursunuz."
Yazdıklarınızın boş olduğunun farkında olduğunuz için olsa gerek İslama hakaretler yağdırmaktan öte gidemiyorsunuz.Sizi inancım gereği Allaha havale ediyorum Allah inşallah size tez vakitte hidayet verir.
Kalem,12."(Resulüm!)Alabildiğine yemin eden,aşağılık,daima kusur arayıp kınayan,durmadan laf getirip götüren,iyiliği hep engelleyen,mütecaviz,günaha dadanmış,kaba ve haşin,bütün bunlardan sonra birde soysuzlukla damgalanmış kimselerden hiçbirine,mal ve oğulları vardır diye,sakın boyun eyme."
Kalem,15."Ona ayetlerimiz okunduğu zaman o,'öncekilerin masalları!' der."
En'am,164,"Deki:Allah herşeyin Rabbi iken ben O'ndan başka Rab mı arayacağım?Herkesin kazanacağı yanlız kendisine aittir.Hiçbir suçlu başkasının suçunu yüklenmez.Sonunda dönüşünüz Rabbinizedir.Ve O,uyuşmazlığa düştüğünüz gerçeği size haber verecektir."
sizin inandığınız ne ise kötü bir şey yazmıyorum, çünkü özünüzdeki Allah için bu.ama inanınki Allah insanları dilerse işlediklerti günahlar yüzünden hemen cezalandırmaz belki tevbe eder Hakka döner diye cezalarını erteler,tevbe etmeyenleri de kendileri için takdir edilen belli bir süreye kadar zaman verir netice olarak cezayı ya bu dünyada iken veya ahirete bırakır.
Yunus,11."Eğer Allah insanlara,hayrı çarçabuk istedikleri gibi şerri de acele verseydi,elbette onların ecelleri bitirilmiş olurdu.Fakat bize kavuşmayı beklemeyenleri biz,azgınlıkları içinde bocalar bir halde (kendi başlarına)bırakırız."
Allah Tek,varlık Tek, bir kere öncelikle bu Tek varlık olan Allah'ı bilmek gerekiyo işte bu yüzden okumalı,mesela Ahmed Hulusi nin Hz. Muhammed'in açıkladığı ALLAH isimli kitabını da tavsiye ediyorum.
Hadid,3."O ilktir,sondur,zahirdir,batındır.O,her şeyi bilendir."
Allah'ın batın olması durumu Zatının hakikatinin duyular ve akılla idrak edilemez olmasındandır.Allah bir tek ilimle kuşatılır o yüzden okumak ve okuduklarını hazmetmek çok önemli.Allah yakine erdireceği kuluna ilim kapısı açar.
insanların Allah hakkında ileri geri konuştukları asılsız sözlere aklı selim müslümanların kapılmamaları yine kendi inançları doğrultusunda olmakta bu amaçla Allah Kuranda bu konudada müslümanlara neler buyurmuş görelim.
Nahl,104."Allah'ın ayetlerine inanmayanlar yok mu,kuşkusuz Allah onları doğru yola iletmez ve onlar için elem verici bir azap vardır."
Nahl,105."Allah'ın ayetlerine inanmayanlar,ancak yalan uydurur.İşte onlar,yalancıların kendileridir."
A'raf,178."Allah kimi hidayete erdirirse,doğru yolu bulan odur.Kimi de şaşırtırsa,işte asıl ziyana uğrayanlar onlardır."
kadere iman var,Hayrın ve şerrin kaza ve kader mevzularında inanç düşüncesini aydınlattığı gerçeğiyle karşılaşılır.
Herşeyi yaratan Allahtır herşey Onun takdir ve kudretiyle olur,Burda yanlış değerlendirmeden geçirilmemesi gereken ana konu Allahın kendi kulu için doğrudan doğruya felaket ve kötülüğe rıza göstermeyeceğidir.tasavvufi değerlendirmeden geçmesi gereken konu bu.Kader Allah yazgısı,Kul kasibdir hak eder murat eder,Allah halıktır,kulda iradesini o yolda sarfeder.insanların gerçeği bulmalarında fıtri kabiliyetleri Allah tarafından kuluna verilmiş,peygamberler gönderilmiş.
Yunus,44."Şüphesizki Allah insanlara hiçbir şekilde zulmetmez,fakat insanlar kendilerine zulmederler."
Zümer,7."Eğer inkar ederseniz,şüphesiz Allah,size muhtaç değildir.Bununla beraber O,kullarının kufrüne razı olmaz.Eğer şükrederseniz sizden bunu kabul eder.Hiçbir günahkar diğerinin günahını çekmez.Nihayet hepinizin dönüp gidişi,Rabbinizedir.Yaptıklarınızı O size haber verir.Çünkü O,kalplerde olan herşeyi hakkıyle bilendir."
O yüzden eyerki kaderde insana hidayet (anlayış)nasipse onu değiştirecek başka bir kuvvet yoktur.efendim bu nasıl olur o zaman yapılan hataların sorumlusu kimdir gibi düşünmek büyük gaflet.farzedinki cennet cehennem seçme şansınız var.hangisini seçerdiniz herkezin cennet yaşamını seçtiğini düşünün.cehennemde su yerine irin içmeyi istermisiniz.işte dünya hayatı yani maddesel yaşam (zahiri)bu yüzden var,Peygamber efendimizin s.a.v Nurundan yaratılmış.bir araba gördünüz çok pahalı konforlu,onu elde etmek için ücretinizde yetmiyor diyelim,ama onada sahip olmak istiyorsunuz,eğerki onu gerçekten istiyorsanız para biriktirirsiniz elde etmek için size ait olması için bir bedel ödersiniz.her değerli ve güzel şeyin bir bedeli bir pahası vardır cennet de,insanlar için sayılamayacak nimetlerle dolu.insan onu kazanmak için bir bedel ödemesi gerekiyor.Aslında konunun içine girmek derinine dalmak gerekiyo.çünkü her konunun kapandığını düşündüğünüzde daha önce hiç bilmediğiniz yeni konulara yelken açtığınızı fark edip hayretler içinde kalıyorsunuz,ve konuyu detayları ile bilmeyenler öyle büyük çoğunluktalarki!konuya başka bir köşeden bakalım mesela diyelimki çok zengin biri var,malının mülkünün haddi hesabı yok,o gerçekten sevilmek istiyor,yanına yaklaşanlara gerçekten onu O olduğu için sadece Onusevdiklerini nasıl anlayabilir?O yüzden Allah'ı Cennet için sevmemeli Yaratan Tek O olduğu için sevmeli.O yüzden Gerçekten seven için akla Cennet konusu gelmez bile.Çünkü tasavvuf kitaplarını karıştırdığınızda ana hatlarıyla konu aynen şudur.Allah yarattığı kullarının kalbinde kendisinden başka birşey olmasını istemez çünkü kullarını çok sever ve kıskanır.yaratan O,kendi yarattığı kulunun elbetteki bir tek kendisini sevmesini ister,kullarının sadece kendisini düşünmelerini ister,bu yüzden Kalpte Allahtan başka sevgi bulunmamalı varsa silip süpürmeli yok etmeli.Diyelimki misafir geleceği düşüncesiyle nasılki her zaman ev derli topğlu tutulursa işte Allahın kulun kalbine tecelli etmesi içinde kalpteki pisliklerin kötü düşüncelerin dünya hayatı ve hevesinin silip süpürülmesi gerekir ki kalp sırrına erilsin.Kulun kalbi Allahın evidir."BEN DAÐLARA TAŞLARA SIÐMADIM FAKR KULUMUN KALBİNE SIÐDIM"diyo.bunu anla.Bunun ana anahtarı ihlasla LA İLAHE İLLALLAH kelimesinin tekrarı.Yanlız riya gösteriş karışmamalı,yani kul insanların değil Rabbinin kabul ve rızasını alma yoluna gitmeli,çevreden zikir yada ibadet yaptığınızı bilen olmamalı bunu asla kimse bilmemeli bu gizli olacak.Dikkat ederseniz kalpte başka sevgiler bulunduğunda Allah hemen bir sebepten o sevilen şeyi helak eder.Ayna gibi ayakkabılarla itinalı itinalı yürü az sonra bir pisliğin ayakkabına bulaşmayacağının garantisi varmı?Annenin özene bezene seçerek aldığı meyve iki gün sonra dolapta buruş buruş olur.Saçına fön çektir ertesi sabah tarla cadısı gibi aynada saçını görürsün,evdekilerin yenilediği 8 kişilik yemek odası takımı birkaç haftada rahmetlik olur.yani çevrenizi bir izleyin ciddi olarak gözlem yapın,ilk aldığınız gibi kalan bişeyiniz varmı?bakın özene bezene alsanızda almasanızda hiçbişi ilk alındığı gibi kalmıyo mutlaka eskiyo.neden?çünkü Allah kulunun kalbinde kendisinden başka bişi görmek istemez,kıskanır,kuluna verir kulu mutlu olur,sonra kulundan o verdiğini alır,kulu kahrolur dünyası kararır acı çeker,sonra kuluna tekrar verir,kulu yine sevinir,sonra yine alır kul üzülür,verir sevinir geri alır kul üzülür sonra kul yavaş yavaş o üzüldüğü şeye alıştıüğından dolayı acı çekmemeye başlar yani bağışıklık kazanır.sonra kul derki amaaan canım olsada olur olmasada,yani acı çeke çeke yana yana yanmamaya adapte olur alışır.hatta bir süre sonra o üzüldüğü şeye güler geçer,o yüzden elden çıkan hiçbirşeye ama hiçbirşeye üzülmemek,ve elde edilen hiçbirşeye sevinmemek gerekiyor,tereyağlı ekmek yersin tereyağ olsada olur olmasada,üstüne reçelde sürersin ama olsada olur olmasada diye bakmak gerekiyo yaşama.akıllı insan olsada olur olmasada olur mülk Allah'ın diye bir bakış açısı oluşturur kendine gözünü kulağını kalbini hevasını zahirden çekme nefs çalışmaları yapar.ama bunu çok gizli yapar,halktan bir bahaneyle hep uzlette yaşamaya alıştırır kendini.öyleki karanlık ve yanlız ortamlar onun için bulunmaz nimet olur hep Allaha yönelir onunla herşeyini konuşur ondan ister.kul ahirete ne kadar yaklaşmak isterse Allah kulunu imtihan amacıyla bir o kadar çok halk başına musallat eder.bakalım benim kulum bu kadar işinin başında namaz vakti gelince bu yorgunlukla hala emrim olan namazı kılıyomu?kul bir toplu iğnesindeki uç kadar konuşacak konusu varsa Allahınla paylaşır,birtek ondan ister ona danışır,orucunu saklar kimseye belli etmez,bir sıkıntısı olsa kimseye dert yanmaz,insanları özlerindeki Allah için sever ve insanları esma terkipleri olarak değerlendirir,bu yüzden insanlardan geleni Allahtan bilir kızmaz,toplumda siliktir toplumdan kamufledir ve öyle yaşar.maddi olarak kim ne isterse verir çünkü bilirki dilenci Allahın kuluna gönderdiği hediyedir,az uyur az yer,her an her yerde zikirde olmaya çalışır,kul bedeni ne kadar zahiri acılara pisliklere yaslanır bulanırsa batıni yaşamı o kadar derecelenir,asla ve asla severek ve isteyerek yaşamak istemez.ben sana hayr verdim mutlu oldun beni sevdiğini söyledin,ee peki beni gerçekten seviyosan sana şer vericem bakalım yine beni sevecekmisin?yoksa beni ben olduğum içinmi yada verdiğim hayr ve şer için mi seviyosun?
her yeni doğuş büyük sancılarla olur zorlanmalarla olur diyo Ahmet hulusi bir konuşmasında.Evet zahiri yaşam gerçek değil,bizler bu beden kabın içinde hapis olduğumuza göre o zaman şunu düşünelim biz ölüyüz.. komik olansa aslında ölü olduğumuz halde kendimizi yaşıyopr farzetmemiz,ne yapmalı?o zaman doğmalıyız! nasıl? bilin bakalım nasıl doğabiliriz hadi bi düşünün!hiç ağzımız olmadığı halde bu bedende yemek yiyip bir ağzımız varmış gibi kendimizi beden hissedebiliyoruz..Ahh ne büyük yanılgı!daha neler neler hangi birini anlatsam nerden başlasam.mutlaka hakkımda kafayı yemiş şeklinde düşünülecektir.üzülmemeli.insan yokki insani duygular olsun.gözlerim yokki yaşlarım aksın...YA ALLAH YA ALLAH YA ALLAH HU ALLAH..HU ALLAH...
Allah muinimiz olsun hepimizin.
Zümer,61."Allah,takva sahiplerini kurtuluşa erdirir.Onlara hiçbir fenalık dokunmaz.Onlar mahzun da olmazlar."
Zümer,62."Allah her şeyin yaratıcısıdır.O,her şeye vekildir."