düşünceye neden karşı olduğunu bir kez daha sorguladım
kendimce.
Gerçekçi bir aklı yürütmeyle tutarlı önermeler oluşturup bunları yine
iyi bir kurgulama ile dili güzelce kullanıp ifade etmek zor bir iş.
Bu zor işi yapabilenler toplumun geleneklerine, genel kabul gören
tutucu anlayışlarına ters düşerse vay onların haline, isterse Nobel
alsınlar hiç fark etmez, dişlerin gösteren haykırışlarla parçalamaya
şartlanmış güruh her zaman pusudadır. Bu güruhu oluşturanlar neden
böyledir, diye soracak olursak yanıtı basit şiddetten başka bir yöntem
bilmiyorlar da ondan, darvinizmi reddetseler de Sosyal Darvinizmin
canlı örnekleri olmayı inatla sürdürüyorlar ve çocuklarına da bunu
öğütlüyorlar: "Düşünceleriyle rahatsızlık verenler olursa aforoz edin,
katli vaciptir, asın, hiçbir şey yapamıyorsanız vatandaşlıktan atın."
Pamuk ya da bir başkasını sahiplenerek savunmak değil amacım,
ama eleştirileriyle rahatsızlık veriyorsa bazı insanlar, bunların
eleştirdikleri konular üzerinde tekrar düşünmeyi seçmektense hızla
savunmaya geçmek onlara yapılmış haksızlıktan başka bir şey değildir.
İnsan sorgulayıcı, eleştirici bakış açısını genişletemezse komplekslerinin
kurbanı, korkak, huzursuz ve tembel bir hayata mahkum olabilir,
çok yönlü düşüncelere dikkatimizi çeken bazı yazarlar bakış açılarımızı
etkiledikleri için toplumların hareketlendiricisi olabilirler ve değer görürler.
Yıllar geçse de bazı yazarlara verilen değer kolayca azalmaz, tersine
artabilir de birileri istediği kadar kızsın, ki o birileri kızgınlıklarıyla ve
tepindikleri zeminden kopardıkları tozlarla kalırlar.
Pamuk Türkiye'nin en iyi yazarı değil ama Nobel'e layık bir yazar,
siyasal görüşlerindeki tutarsızlık eserlerini daha değersiz kılmayacak,
olsa olsa kişiliği ile ilgili envanterinin eksi hanesi kabaracak ama
kitapları o öldükten uzun yıllar sonra okunmaya devam edecek.
Edited by maviergün, 08.12.2006 - 10:16.