bu konuya 57 yanıt verildi

[BAKIMSIZ DEVE]

Ruhların kendi çığlığında boğuldu sabah
Yürüyorum...Adımlarım ıslık ıslık
Dilimde bana yabancı türkü
Dişlerimde öfke
Isırsam kıracak tüm dişlerimi
Şehrin rengi biraz koyu gibi..
Yakamoz düşüyor üzerlerine çığlıkların

Yine sana ebeyim sobelendim
Kaçamadı rüyam...Tedirgin gördüm ellerini, birazda ürkekti
Şimdi sabah, kendini geçmiş bir akşamda arıyor
Çığlığın yankılanıyor kulağımda...Korkuyorum

Sızının içinde bir sabah
Dudağıma kan oturmuş
Yosun kokusu burnumda
Sana mektup yolluyorum
Tek bir harf bile yazamıyorum...

"Uzaktakine Mektup - 1 "

Tuzu kaldı denizin dudaklarımda
Gemiler ayrıldı limanlardan..
Adımlarım fersizlesti
Düşüncelerim seyrek
Şimdi şebnem düştü gözlerime

Tuzu kaldı denizin dudaklarımda
Bir de esintisi sonbaharın
Yaprakları düşmüş yatağıma
Sararmış zamanlarımızı anımsayınca
Şuradaki akasyaya bak işte nasılda kavruluyor!!

"Uzaktakine Mektup - 2" (Gizli Sözler)

Her an herşey başlayabilir
Belki şu an bir bebek gözlerini açıyor olabilir
Ya da güneş yeni yeni doğuyor olabilir
Başka şehirlerde...

Her an herşey bitebilir
Bir hasta belki yatağında,
Yarın sabahı göremeyeceğini düşünüyordur şimdi
Ya da bir çiçeğin üzerine basıpta geçiyordur bir insan
Nereye gideceği yazılmamış bileti elinde tutuyordur biriside...
Kendine yapacagi uzun (kısa) yolculuğun haritasını da kaybetmiş olabilir belki bir diğeri
Belki insan, yaşam boyu kendisinden kaçıyor ve kendini kovalıyordur

İçimdeki ses diyor ki;
Yakamoz gecenin neresinde açarsa açsın
Düştüğü dipsiz kuyu kendi karanlığıdır...
Bugün biter bir kelebek ölür
Ertesi gün tırtıl doğar, ölür ve kelebek kanatlanır kanayarak

Gidilecek yolların dönüşü belli
Saati ve de yolun nereye gittiği
Şimdi koşabildiğin kadar hızlı koş
Geceyi yakalamana birşey kalmadı...

"Uzaktakine Mektup - 3"

Yürüyorduk yine,
Cümlelerimizi birbirimize emanet ederek
Ardımıza bakmadan yürüyorduk, ardımızda bırakarak
Neye uyanacağımızı bilmeden

Zaman koşaradım geçiyordu yanımızdan
Gölgemin ayağı takıldı düştüm rüyamdan

Şimdi zamanın, el yordamı ile yürüdüğü anlar
Vuslatlar yükleniyor,
Sırtıma alıyorum kendimi
Özlemlerime özlemler katıyorum...

"Uzaktakine Mektup - 4"

[Gölge]

Gidilecek yolların dönüşü belli
Giderken edinemessen bir amaç dönerkende aynı yol görünür..

Saati ve de yolun nereye gittiği
Amaçlarını yerine getirmez de aynı halde geri dönmeyi kabullenirsen..

Şimdi koşabildiğin kadar hızlı koş
Yürüsende birşey farketmeyecek karanlık zamanla saten sana gelecek..

Geceyi yakalamana birşey kalmadı...
Gece seni yakalar sen deil gece daima gelecektir elinde ışık yoksa sorun gecede değil..

[Emily]

Geceyi yakalamana birşey kalmadı...
Gece seni yakalar sen deil gece daima gelecektir elinde ışık yoksa sorun gecede değil..

[BAKIMSIZ DEVE]

Hatırlayınca ismini parçalanıyor yüreğim
Ve o bilindik sızısı var ya hani
Nereye yaslanacağını bilemezsin
Hangi duvara baksan yıkılır üzerine

Peşine takılıp gidiyorum her kuşun
Sanki hepsi sana gidiyormuş
Biriside geri dönüp senden haber getirecekmiş gibi

Gün doğuyor binbir zahmetle üzerime
Silkinip atıyorum üzerimden kendimi
Dönüp yine sana gidiyorum, düşüncelerim, yüreğim...
Benliğim sana akıyor
Sende kayboluyorum, sanki yeniden doğuyorum
Boğazımda....Yudum yudum gözyaşları kalıyor sensizliğin bedeli

Kokuna sürgün olurum,
Düşlerimde;
Biz olsak inan başka birşey aramam
İsteğimde çok değil aslına bakarsan ey hayat
İnan duvarlarınıda bu kadar zorlamam hüznün ve hüzne dair herşeyin....

Hatırlayınca dedim ya hani
Sanki sensiz bir anım geçiyor
Sensiz zaman geçiyor gibi
Kargalar bile güler, sensizlikte hangi anım geçmiş?!!!

O yüzden bir çiçeğe bakamam
Baharın geldiğine sevinemem
Dokunmasına izin vermem hiçbir güneşin tenime
O yüzden bu şehir tinsel bir zindan
Zaman ayaklarımda prangadır

"Uzaktakine Mektup - 5" (Sana Dair)

[duygusuz]

abi ben öylesine girdim buraya..

bakımsın deve ismini görünce..

pühühühüüüü....


nick süper .....

[BAKIMSIZ DEVE]

Bir damla gözyaşı düşse cennetten yoluma
Söndürür mü bu yangını?
Çiçekler açsa, koksa burcu burcu
Üzerimden alır mı kokunu?
Düş kaybolsa, aklım çıkmazlara düşse
Gece kaybolsam mesela....

Gelsen hayalin gözyaşlarımla ıslanırken..
Gönlümde taş duvar düşse bir hengamede yere,
Kırsam, çıksam yola?
Kaybolsam mesela gecede

Gözbebeğimde uyutsam seni
Gönlümde doyursam
Gözyaşlarımla gidersem susuzluğunu
Ev yapsam gökyüzünden
Buluttan gemiler
Hangisi ulaşır sana?
Bir damla gözyaşı düşse cennetten yoluma
Gece kaybolsam mesela...


“Uzaktakine Mektup – 6 “

[BAKIMSIZ DEVE]

Sana açan cümlelerimde bir bahar kokusu vardı
Doğan, uyanan, gülen, ağlayan
Ölüme menzillli bir gözlerim vardı sensizliğimde
Ve alışmak korkusuda doğuyor artık sensizliğe
İstemesemde...

Umutsuzluk bu çorak topraklarda
En hızlı boy veren çiçek
Kokusunu sevmesemde
Bugün korkuyorum kendimden.

"Uzaktakine Mektup - 7"

[BAKIMSIZ DEVE]

Papatyalar arasında kayboluyor göz buğularım
Kızgınlığımın zirvelerinden kopup geliyor
Kartopu, çığ oluyor yüreğimde
Altında kalıyorum
(D)üşüyorum sevdana...

"Uzaktakine Mektup - 8"

[BAKIMSIZ DEVE]

Akşam doğuyor
Yine sensiz geçen bir gün daha işte

Ne kadar özlediğimi bir bilsen...
Bilsen bir neler biriktiriyorum sensizliğimde sana ait
Dönersen diye
Göğüsüme serdiğim dergahımda
Semazenler gökyüzünde dönüyor

Ve ya buluşursak yine daha sonra
En çok şeftali kokusu biriktiriyorum
Bir de yosun kokusu birikiyor gözlerimde
Papatyaları bekletiyorum buluşursak...

Neşeli şarkılara yeni şarkılar ekledim
Yenilerini tutuyorum dimağımda
Sensizliğimde sevdiklerime tutam tutam sevgi bırakıyorum
Biliyor musun sanki buluştuğumuzda bir yere gidecek gibi hissediyorum
Bir yanımda burada mı kalırız acaba diyor...?

Sensizliğimde, sevdiklerime sevdiğimi söylüyorum
Göğüsüme serdim seccademi kabeye dönüyorum
Seni ibadet eder gibi seviyorum sevdiceğim
Nefes alır gibi, güler, sarılır, ağlar gibi seviyorum seni

Sevdana menzilli gönlüm
Ne ötesi ne de berisine bakabiliyorum
Yaşamı olduğu gibi kucaklıyorum
Şikayet etmiyorum çok şükür
Ama biliyor musun...
Seni çok özlüyorum

"Uzaktakine Mektup - 9(Mektuba başlıyorum, tek bir harf bile yazamıyorum)"

[BAKIMSIZ DEVE]

Sen sandım doğan güneşi
Isındım tenimce
Uyandım
İlk sigaramdan üfledim dumanımı yüreğime

Sen sandım yüzüme değen suyu
Sıyrıldım düşümden
Aynaya baktım
Gözümündeki kirmanda eğirdim sensizliğimi

Papatyalara baktım sen sandım
Sevda tacını hissettim göğüsümde
Aşk merdiveni bakındı sağına soluna
Sen sandı toprağına döktüğüm suyu

Sen sandım boynuma sarılan rüzgarı
Sarıldım rüzgara, öptü esintisini dudağım
Yürüdü parmak ucumda zaman
Rüzgar geçti yanımdan hızlıca
Sana gidiyor sanmıştır gittiği yolu

Sen sandım gökyüzünü
Baktım uzun uzun
Bulut bulut geçti yolumun üstünden
Berraklığına adım atamadım

İki çay söyledim bir sigara yaktım
Simidin yarısını bıraktım
Peynire dokunamadım
Masada kalakaldım, bekledim
Geleceksin sandım

Denizde dalganan hayallerime baktım
Kıyıya vurup dalgıldı dalgalar
Köpürdü köpürdü deniz
Kıyıdan içine çekti beni
Hayaline uzandım
Sana dokunacağım sandım

Senden haber sandım
Serçe kondu masamın ötesine
Zıpladı sağına soluna bakındı
Uçtu gitti
Sana gidiyor sandım kanatlanmak istedim onunla

Akşam düştü şehre
İnsanlar geçip gittiler yanımdan
Gergefine gönlümün kıyamet düştü
Gelmeyeceksin sandım

Bir gün biterse nefes alışım
Zaman bir adım bile kımıldamazsa
Üzerimdeki örtü kalkıp
İçinden özüm çıkarsa
Sana sevdamı bilerek çıkacak
Ve gülüşünde doğabilirsem bir çocuğun
Sana sevdamı bilerek doğacağım...

"Uzaktakine Mektup - 10"

[BAKIMSIZ DEVE]

Biz uyandığımız rüyada
Düş görmekten bahtiyardık
Rüyalarımızda düştük kaygılarımıza
Terledi surlarımız kuşandık kılıçlarımızı
Ne harpmiş kimse sağ çıkmadı
Kendimizden başka korkacak kimsemiz kalmadı

Şafaklarımızda sürdü surlarımıza sonbahar
O hüzünbaz kokusunu ve terkedilişin gamlı namesini
Kışımız geldi, titredi yapraklardan düştü kederler
Surlarımızda güneş ölen çiçeklerimizi doğurdu
Ne harpmiş kimse ölmedi
Ufkumuzda sevdadan başka kuş şarkısını söyleyemedi

Serde yar her gün kapısını çaldı yüreğimin
Kapısı açıktı girdi içeri
Saki boş bırakmadı kadehlerimizi
Sevmekten yari hergün sarhoştum
Yarin güzelliğinde sızdı kaldı gönlüm
Ne sarhoşlukmuş güzelim
Bir türlü dinmedi
Çiçekler gibi soldu soldu açtı
O nameler surlarımda yankılandı durdu.

"Uzaktakine Mektup - 11"

[BAKIMSIZ DEVE]

Gülüm,
Hangi yüzde tebessüm görsem
Aklıma geliyor gözlerin
Hani incilerini dökmüş o yağmurlu halleri

Gülüm,
Kuşlar dallarda söylediğinde şen şarkılarını
Aklıma geliyor sözlerin
Hani o ahulu sesinden çıkan, billur ırmak gibi her harfin

Gülüm,
Sana gülüm demedim hiç
Hep goncaydı aşkım sana
Ellerime hayat bulaşmıştı, gönlüm hep senden yana

Sesini duydum geçenlerde hülyamda
Hani o neşeli halleri kelimelerin
Kederde ayrı güzeldi senin yanında
Gülüm, sensiz akşamlar artık göğüsümde dolanan çember

Şimdi düşünüyorum da
Hangi gökkuşağının koynunda uyansam sabah olur
Güzelliğini gördükten sonra ve ulaşamayacaksam sana
Beni ancak kendi tabutum avutur.

“Uzaktakine Mektup – 12”

[BAKIMSIZ DEVE]

Gönlümdeki yangın, yakmaz benden başkasını
Şuradaki tekir mesela sobanın kenarına kıvrılmış
Pencere önündeki aslanağzı
Güneşin önüne geçen şu bulut
Yangınımı bilmezler
Hatta yağmurdan sonra çıkan şu gökkuşağıda...
Çünkü senin güzelliğini görmedi hiçbiri

"Uzaktakine Mektup - 13"

[BAKIMSIZ DEVE]

Sana giden yolların hepsi dikenli, sarp ve taşlı olsa
Ne farkeder sevdiceğim
Değişmem gülümsemenden bir buseye
Dönüşü olmasa sana giden yollarımın
Ne farkeder sevdiceğim

Sözlerimi yaralasa, berelese hayat
Ne farkeder sevdiceğim
Değişmem bakışlarını, bin defa gelsem bile dünyaya
Bakışları insanların hırpalasa ruhumu sevdiceğim
Yaralarımı sağaltır bakışların
Ne farkeder yaralansam, berelensem

Tut ki ben yüzme bilmiyorum
Boğuluyorum hasretinde gün be gün
Ne farkeder sevdiceğim
Vuslatların hepsi sana kavuşmak gibi değil ki

Senden uzakta ibadetlerim
Yarım zannetme sevdiceğim
Seni sevmekti benim ibadetim
İbadet ediyorum delicesine her gün
Ne farkeder sevdiceğim senden uzakta olsam da
Bakıpta meczup halime aldanma

Hava bulutlansa, sigaramdan aldığım ilk duman gözüme kaçsa
Hıçkıra hıçkıra ağlasam, haykırsam zamansızlığına hayatın
Dağıtsam masanın üzerindeki kitaplarımı yerlere
Duvarları yumruklasam
Ne farkeder sevdiceğim
Varlığın dindirir sancılarımı, varsın kanasın göğüsüm

Seni görsem yeniden
Biliyor musun
Sevinçten tüm vücudum nöbet geçirir gibi titrer yine
Titresin sevdiceğim ne farkeder
Güzelliğini tekrar görmenin mutluluğunu
Değişmem ayaza tutulsa ruhum

"Uzaktakine Mektup - 14"

[dementieva]

EJERI KADAR ALDATILMIŞ,
DAHLİLA KADAR SAHTE,
JULİETTE KADAR İHTİRASLI,
HELOİSE KADAR GENÇ,
AHENK GİBİ,
ZEHİR GİBİ,
KAHIR GİBİ
İLHAM EDER VE BİR ŞİİR YAZAR YALAN UFUKLARA...

d.d

[BAKIMSIZ DEVE]

Dora, senin yazdıklarını okumak gökkuşağını hangi rengin aydınlattığını anlayabilmek gibi güzel. yüreğine, düşüncene sağlık. teşekkür ederim ve tebrikler güzel şiirin için.

[BAKIMSIZ DEVE]

Mucizelere ihtiyacı vardır insanın yaşamak için
İlk, yumurtanın bölünmesi, doğum, ilk ağız sütümüz
Mucizelerle dolu bir yaşama başlangıcımız...
Gece gündüz, suyun kimyası, atom fiziği,
Yaşam aynamızda kendimizi ilk görüşümüz,
Mucizelerle dolu bir yaşam ve mucizelerle başbaşayız hergün

Biliyor musun
Mucizeler, aslında inanmakta zorlananlar içindir
Hayatımda, o kadar mucize gördüm ki
En büyük mucize sendin
Görebileceğim, yaşabileceğim, yaşadığım her an
Mucize seninle

Itri bir sabahın koynunda,
Senin yanında açmak gözlerimi
Gözlerine bakarken, güzellikleri hatırlayabilmek
Ve kaçıncı olduğunu bilmediğim
Bir hülyada açmak gözlerimi, senin sesini dinlerken

Sen, hayatımın mucizesin

“Uzaktakine Mektup – 15”

[dementieva]

ya sen?
sen farkında değilsin yüreğinin sana ettiklerinin..!

[BAKIMSIZ DEVE]

yüreğimizden başka nemiz kaldı Dora tutunacağımız..

[dementieva]

yüreğimizden başka şiir kaldı geriye..
şiir yalan değildir diye...şiirdir