120 replies to this topic

[Hyaman]

Okuyunuz ve şaşırınız!!!
http://www.milliyet....on/sonsiy10.asp

[milas]

kime şaşıracağız, vakit e mi yoksa?? vakit te şaşırılacak bir şey göremiyorum B)

[Hyaman]

Görsen şaşardım zaten!!

[Elric]

milas bi.. neyse..

[Roland]

yok abi ben böle yorum yapan birine bi sktr git derim artık yani

gözüne de iyi bi baktırt derim ne yazdığını fln oku!

ayrıca halen bi yorum yazamıosun bunu da farkettin mi derim

bunun gibi örümcek beyinliler, kafalarında şeriat ve gericilikten başka hiçbirşey olmayan zekasını iyiliğe güzelliğe değil de bu ülkeyi nasıl geriye döndürürüze çalıştıranlar oldukça, zaten bizden bi b*k olmaz.

[aTMaCa]

Güney doğu karışmış...PKK'nın sesi gittikçe yükseliyor...gözümüzün önünde PKK otobüs yakıyor...her gün bir şehit gömüyoruz...

C.başkanımız çıkıyor,milletin imanına dinine müdahaleyi meşru gösteren açıklama yapıyor, terörün en zirvede olduğu dönemde irtica mirtica zırvalıyor...gözler PKK'nın üzerinden çekiliyor ...Terör yine bir kenera bırakılıyor...Cumhurbaşkanımızın kendine has laiklik görüşünü tartışıyoruz...

Cumhurbaşkanı olduğundan beri tek söylediği "irtica" tek yaptığıda 1.de veto 2.de imza...

[Elric]

1.de veto 2.de imza...

yasa tasarası önüne 2. kez geldiğinde imzalamak zorunda cumhurbaşkanı galiba bihabersin bundan..

2. kez önüne gelen yasa tasarasını iptal ettirmek için ise anayasa mahkemesine başvurmak zorunda kalıyor..

[aTMaCa]

Apo: Avrupa'nın Türkiye üzerinde etkisi fazla yok.Değişmeleri Avrupa için yapmıyorlar.Bu devlet bizim için """İMHA""" kararı almışsa Avrupa dikkate alınmaz gizli yapılır.

Yazıda benim dikkatimi çeken asıl şey Aponun bu sözleri oldu...

Okuduğumdan anladığım,kendi kendime sorduğum; Devlet 'İMHA' kararını almamış olabilir mi?

[aTMaCa]

yasa tasarası önüne 2. kez geldiğinde imzalamak zorunda cumhurbaşkanı galiba bihabersin bundan..

2. kez önüne gelen yasa tasarasını iptal ettirmek için ise anayasa mahkemesine başvurmak zorunda kalıyor..

Bihaber olmam yazdıklarımda bişey değiştirmemi gerektiriyormu ondan bihaberim...

[Elric]

üslubunuz sanki "ilk sefer de işine gelmiyo ama ikincii sefer de imzalıyor" der gibi de.. biliniz ki zorunluluktan..

[aTMaCa]

Yoo uslubum onuda der gibi...bir çok yasa anayasaya gitmeden 2. seferde imzalandı...madem yasayı beğenmedin onlarıda gönder anayasaya...madem anayasaya gönderecek kadar önemli görmüyosun ilk seferde niye veto ediyosun?

[Elric]

bir çok yasa anayasaya gitmeden 2. seferde imzalandı

tamam ben de iddia ediyorum ki bir çoğu anayasa mahkemesine gitti..
hadi buyrun..

[Roland]

en iyi ben bilirim en iyi ben bilirim, benim dediklerim çok doğru benim dediklerim en doğru kabul edeceksin höyt bu tarz yazı yazmamak lazım

ayrıca bu ülkede tek elletutulur insan da Cumhurbaşkanımızdır, İrtica konusunda da haklıdır helal olsun.

[milas]

cumhurunu tanımayan adam mı çok iyi adam, teröristleri affeden adam mı iyi adam???????? siz adamdan ne anlarsınız be, bu rası babanızın evi, ****** git demenize lüzum yok çiziverisiniz olur biter, nasıl olsa öbür dünyada da sizleri çizecekler, mühim olan öbür taraf

Edit: Seviye !

Edited by Elric, 19.04.2006 - 22:40.

[dokuzharf]

milas'cım senin tavrında hoş değil.
bi an seni ahmet necdet sezer sandım.

[ArGuS]

ben teröristlerden çok onlardan menfaat sağlamaya çalışanlardan ve destekleyenlerden kurtulmak isterdim ...
gerçi onlarda terörist ya

[milas]

milas'cım senin tavrında hoş değil.
bi an seni ahmet necdet sezer sandım.

çok haklsın kardeş, kendimizi tutmamız lazım, benim lafım
"""""""""yok abi ben böle yorum yapan birine bi ****** git derim artık yani
"""""""""""

karşılıktı, onun seviyesine inmemem gerekirdi, uyarına teşekkür ederim..

Cumhurbaşkanımıza Ahmet adı fazla geldiğini söylemeden de geçemeyeceğim,
sahi sayın Cumhurbaşkanı nı şehit cenazelerinde göreniniz var mı acaba? merak ettim de.

edit: seviye..

Edited by Elric, 23.04.2006 - 00:23.

[dokuzharf]

Milas'cım Çankaya Köşkü'nün kapısında bekliyormuş Cumhurbaşkanımız , davetlilerin başörtülü olup olmadığına bakıyormuş. Başka ne işi olabilirki Cumhurbaşkanımızın

Hasan Celal GÜZEL Cumhurbaşkanına zamanında şöyle bir mektup yazmış , buyrun...


Sayın Cumhurbaşkanı,
Siz aslâ "cumhur"un, yani "halk"ın başkanı olamadınız. Her zaman cumhura muhalefet ettiniz ve cumhurun değerlerine karşı çıktınız. Devlet Başkanı olarak da, Devletin sadece "bürokratik cumhuriyeti"ni temsil ettiniz; "demokratik cumhuriyeti"ni temsil edemediniz. Önünüze gelen meselelerde, dar hukukçu kalıplarını aşamadınız. Devletin başında, meseleleri çözücü değil işleri tıkayıcı bir rol oynadınız.

Antidemokratik eğilimlere karşı çıkacağınıza, aksine bu müdahalelere destek oldunuz. TBMM Başkanı'nın 23 Nisan Resepsiyonu'na katılmamanız, Terörle Mücadele Kanunu'nun 8. maddesini veto edişiniz, TSK koridorlarını çiğneyerek askere kulis yapan ve rejime başkaldıran YÖK'çülere verdiğiniz destek, bu örneklerden sadece küçük bir kısmıdır.

Anayasa'da öngörülen "tarafsızlık" statünüze riayet etmediniz. Önüne koyduğunuz engellerle, üçte iki çoğunlukla iktidara gelen "Cumhuriyet Hükûmeti"ni zaman zaman çalışamaz duruma getirdiniz. Kanunların önemli bir kısmını veto ederek bu hakkınızı suistimal ettiniz. Atama kararnamelerinin birçoğunu sebep göstermeden geri çevirdiniz. Birçok aşırı solcu terör örgütü mensubunu affettiniz. Başta Anayasa Mahkemesi olmak üzere, tayin yetkiniz olan yerlere daima CHP'lileri atadınız.

Sayın Cumhurbaşkanı,
Son olarak, Çankaya Köşkü'nde vereceğiniz "Cumhuriyet Bayramı Resepsiyonu" için gönderdiğiniz "dâvetiyeler" başlı başına bir "skandal" oldu. Dünyanın neresinde, parlamentodaki milletvekillerine, mensup oldukları siyasî partiye ve eşlerinin başlarının örtülü olup olmadığına göre dâvetiye gönderilmiştir?!... Bu davranışınızla Türkiye'yi ve Türk Milleti'ni "gülünç" duruma düşürmeye ne hakkınız var?... (Bu dâvetiyeleri toplayıp Ripley'in ünlü "İster İnan İster İnanma" kitabına göndereceğim...).

Uzun yıllar boyunca bir Anayasa Mahkemesi üyesi "hâkim" sıfatıyla, kanunların Anayasa'ya uygunluğunu denetlerken en fazla gözönüne aldığınız "eşitlik ilkesi"ni nasıl unutursunuz?... Ya, "Egemenliğin kayıtsız şartsız millete ait olduğunu" belirten Anayasa hükmü hiç aklınıza gelmez mi?... Siz, başörtülüsüyle, başörtüsüzüyle işte o milletin Cumhurbaşkanısınız... Yoksa sadece eşinin başörtüsü olmayanların ve CHP'lilerin değil... Sizi, Anayasa Mahkemesi Başkanlığı'ndan Cumhurbaşkanlığı'na seçip getiren de işte o iradedir... Cumhurbaşkanlığı'na seçilirken de, sadece eşlerinin başı açık olanların oylarının geçerli olmasını isteseydiniz ya!...

Sayın Cumhurbaşkanı,
Şu gerçeği artık Türkiye'yi idare edenlerin anlaması gerekir ki, "kamusal alan" "devletlû"lara ait bir alan değildir. "Kamu"(Âmme), "halk" demektir. Bir ülkedeki halkın bütününe kamu denir. Bu tarife göre, demokratik cumhuriyetlerde "kamusal alan", halka "yasaklanmış" alan demek değildir.

Siz eğer bu resepsiyonu Gölbaşı'ndaki kâşânenizde, yani size özel bir alanda, masraflarını cebinizden ödeyerek vermiş olsaydınız, istediğinizi dâvet edip etmeme hakkına sahip olurdunuz. Lâkin bu dâveti -sadece sizin, bürokratların, CHP'lilerin ve eşlerinin başı açık olanların değil-, "Herkesin Cumhuriyeti"nin 80. Kuruluş Yıldönümü'nü kutlamak için veriyorsunuz. Parası da, cebinizden değil, eşlerini dâvet etmeyerek horladığınız milletvekillerinin de oylarıyla millet tarafından tahsis edilen Cumhurbaşkanlığı Bütçesi'nden karşılanıyor.

Var mısınız bu konuda bir "referandum" yapmaya!... Bakalım bu millet sizin bu "ucûbe" dâvetiyelerinizi destekleyecek mi?!...

Sayın Cumhurbaşkanı,
Siz, herşeyden önce bu ülkede huzurun sağlanmasından, millî birlik ve beraberliğin bozulmamasından sorumlusunuz. Anayasa'nın 104. maddesindeki ifadesiyle, "Türk Milletinin birliğini temsil ediyorsunuz." Memleketin yıllardır birikmiş bir sürü meselesi dururken, milletin temsilcilerini "eşi başörtülü-eşi başörtüsüz" diye ayırarak bu birliği bozduğunuzun ve Anayasa'daki esas görevinize aykırı davrandığınızın farkında değil misiniz?...

Eşinin başı örtülü AK Partili milletvekilleri şimdi ne yapsınlar? Karılarını mı boşasınlar, eşlerinin başını açarak "Paşa gönlünüz" için millete rezil mi olsunlar, yoksa resepsiyona katılabilecek nitelikte hanımlar bularak Zât-ı Devletlerine "eşim" diye takdim mi etsinler?!...

Sayın Cumhurbaşkanı,
Yol yakınken bu çirkin ve komik uygulamadan vazgeçiniz. Bu Aziz Milleti, dosta düşmana karşı rezil rüsva etmeyiniz. Millet egemenliğine, eşitliğe, insan haklarına lûtfen saygılı olunuz...

Zât-ı Âlilerini, birleştirici, mâkul, hoşgörülü ve âdil olmaya dâvet ediyorum.

H.Celal Güzel

[AtamÇepni]

[Emily]

Cumhurbaşkanının alıştığımız öncekiler gibi pek halkla içiçe olmadığı doğru.Kafat şunu unutmayalım bu adam siyesetten gelmedi ,öncekiler gibi yani oy kapmak için heryol mübah mantığından bihaber.Adam yasa adamıydı hala da ööle.O anayasa ne derse onu uyguluyor.Anayası, kanunları yönetmelikleri ısrarla kendi lehinde değiştirmeye çalışan bi hükümete karşı ne yapmasını bekliyosunuz..Şehit cenazesinde gören oldu mu diye yazmıştı biri..O cenazelerde gördüğünüz "büyük"devlert adamlarının gerçekten üzüldüklerinden orda bulunduklarını sanıyor olmazsınız.Yapmayın allah aşkına..Sezer'in tribünlere oynamasına gerek yok ki..Biz ülkecek pek alışkın değiliz yasaların uygulanmasına, tüm bunlar ondan kaynaklanıyor ve her sıkışıldığında, muhalefet edilmek istendiğinde için ucunun türbana,itricaya, dayandırılarak, imanımıza elimizden almak istiyorlar popülistliğine getirmeyi de oldum olası anlamadım.Bu Vakit gibi gazete ve kanallar, istedikleri yolda şu anki hükümetten aldıkları destekle tam gaz ilerliyorlar..Koca Cumhurbaşkanını bile terör örgütü başıyla bir dtutacak kadar hem de..
ee yuh yanii....Özgürlük diye istediğiniz şeyler başkalarının hayatlarını sınırlandıracaksa, özgürlük değildir,aklımızda bulunsun..unutuyoruz galiba..