0
Akşam oldu hüzünlendim ben yine
Started by
şirin
, 07.04.2006 18:32
31 replies to this topic
#21
Posted 14.05.2008 - 10:28
ADIM SONBAHAR
nasıl iş bu
her yanına çiçek yağmış
erik ağacının
ışık içinde yüzüyor
neresinden baksan
gözlerin kamaşır
oysa ben akşam olmuşum
yapraklarım dökülüyor
usul usul
adım sonbahar
ATTİLA İLHAN
#22
Posted 14.05.2008 - 14:37
Ağlarsın
ağlarsın hep
yanarsın
piman bir çocuk gibi
yazdıklarıma dalarsın
üzülürsün
gözümden dudağıma yaş olup
her Aralık süzülürsün
kızarım sana çoğu zaman
şiirler yazarım
okur içlenirsin belki
bilirim anlamazsın
yine de ağlarsın...
bir şarkı çalar
hislenirsin..
gece yarısını vurur saat
nemlenirsin..
kalbin nerden bilsin aşkı?
sevince anlarsın
kanatırlar seni de
ağlatırlar
o soğuk ellerinle
şiir bile yazarsın...
vurulunca umutların
isyan edip yas tutarsın
kanarsın gecelerce
dosların el olur
soran olmaz halini
baharlar zindan olur
ağlarsın...
Okan Savcı
#23
Posted 14.05.2008 - 14:45
Ağlarım...
Karanlığa yazılmış mavi sevdalarım
Uykusuzdur haykırışlarım
Sevdanın ismiyle ansızın uyanışlarım
Ve bilmediğim gidişlerim
Güçsüzdür kanat kırpışlarım
Ben her sabah titreyişlerimde ağlarım
Sevdaya her bakışta su misali çağlarım
Saatler kurulu değildir,zamanı aşarım
Biliyorum bir yere sığmaz aldanışlarım
Amansız artık kaçışlarım
Ben her sabah titreyişlerimde ağlarım
Yüreğimin uçurumunda maviye bağlanırım
İsmi konmamış yarınlarda kanarım
Sevdanın gözlerini her gün tuvalime katarım
Ve her sabah titreyişlerimde ağlarım
#25
Posted 14.05.2008 - 16:17
BİTEN BİR AŞKTAN SONRA
Hiçbir şey daha kötü olamaz
Kötü biten bir aşk sonrasından
Ahrazlaşırsın, gölgelenir nesneler
Her telaş ıssızlık taşır biraz
Kabahatli bir çocuk gibi çıkarsın
Sokağa, ki sokak puslu, alıngan
Kalbinden daha tenhadır dünya
Tenhadır sığındığın bütün kıyılar
Odan dağınıktır, tütün kokuyordur
Okusan da dilsizdir kitaplar
Bir fotoğraf düşer ansızın
Cam kesiği gülüşlerdir kanayan
Pencerende solgun bir ayışığı
Mahçup bir duruşla bakarsın
Susarsın. Sükût iyi gelir belki.
AHMET TELLİ
#26
Posted 14.05.2008 - 18:05
İçinden doğru sevdim seni
Bakışlarından doğru sevdim de
Ağzındaki ıslaklığın buğusundan
Sesini yapan sözcüklerden sevdim bir de
Beni sevdiğin gibi sevdim seni
Kar bırakılmış karanlığından.
Yerleştir bu sevdayı her yerine
Yüzünde ter olan su damlacıklarının
Kaynağına yerleştir
Her zaman saklamadığın, acısızlığın son durağına
Gül taşıyan çocuğuna yerleştir
Ve omuzlarına daracık omuzlarına
Üşümüş gibisin de sanki azıcık öne taşırdığın
Tam oraya işte, uçsuz bucaksız bir düzlükten
Bir papatya tarlasıyla ayrılmış göğüslerine yerleştir
Ve esmerliğine bir de, eski bir yangının izlerinin renginde
Saçlarının yana düşüşüne, onları bölen ikiliğe
Alnından başlayan ve ayak bileklerinde duran
Yani senin olmayan, seni bir boşluk gibi saran hüzne
Yerleştir onu bir kentin parça parça aklında tuttuğun
Kar taneleri gibi uçuşan
Ve her gün biraz daha hafifleyen semtlerine
Yerleştir bu sevdayı her yerine.
Ekledim ben tattığım her şeyi denizlere
Bildiğim ne varsa onlar da hep denizlerden
Sen de bir deniz gibi yerleştir onu istersen
Sevdayı
Ve köpüklendir
Ve yaşlandır ki işte kederi anlamasın
Ama dur, her deniz yaşlıdır zaten
Öğrenmez ama öğretir mutluluğu
Bizim sevdamız da öyledir, iyi şiirler gibi
Biraz da herkes içindir.
Ve gelinciğin ikinci tadına benzemeli
Var eden kendini birincisinden
Yani bir sevdayı sevgiye dönüştüren.
Ben şimdi bir yabancı gibi gülümseyen
Tanımadığın bir ülke gibi
İçinde yaşamadığın bir zaman gibi
Tam kendisi gibi mutluluğun
Beni bekliyorsun
Ve onu bekliyorsun beni beklerken.
Bakışlarından doğru sevdim de
Ağzındaki ıslaklığın buğusundan
Sesini yapan sözcüklerden sevdim bir de
Beni sevdiğin gibi sevdim seni
Kar bırakılmış karanlığından.
Yerleştir bu sevdayı her yerine
Yüzünde ter olan su damlacıklarının
Kaynağına yerleştir
Her zaman saklamadığın, acısızlığın son durağına
Gül taşıyan çocuğuna yerleştir
Ve omuzlarına daracık omuzlarına
Üşümüş gibisin de sanki azıcık öne taşırdığın
Tam oraya işte, uçsuz bucaksız bir düzlükten
Bir papatya tarlasıyla ayrılmış göğüslerine yerleştir
Ve esmerliğine bir de, eski bir yangının izlerinin renginde
Saçlarının yana düşüşüne, onları bölen ikiliğe
Alnından başlayan ve ayak bileklerinde duran
Yani senin olmayan, seni bir boşluk gibi saran hüzne
Yerleştir onu bir kentin parça parça aklında tuttuğun
Kar taneleri gibi uçuşan
Ve her gün biraz daha hafifleyen semtlerine
Yerleştir bu sevdayı her yerine.
Ekledim ben tattığım her şeyi denizlere
Bildiğim ne varsa onlar da hep denizlerden
Sen de bir deniz gibi yerleştir onu istersen
Sevdayı
Ve köpüklendir
Ve yaşlandır ki işte kederi anlamasın
Ama dur, her deniz yaşlıdır zaten
Öğrenmez ama öğretir mutluluğu
Bizim sevdamız da öyledir, iyi şiirler gibi
Biraz da herkes içindir.
Ve gelinciğin ikinci tadına benzemeli
Var eden kendini birincisinden
Yani bir sevdayı sevgiye dönüştüren.
Ben şimdi bir yabancı gibi gülümseyen
Tanımadığın bir ülke gibi
İçinde yaşamadığın bir zaman gibi
Tam kendisi gibi mutluluğun
Beni bekliyorsun
Ve onu bekliyorsun beni beklerken.
#27
Posted 15.05.2008 - 16:48
Sana geliyorum, sana,
Beni anla,içimdeki şeytan.
Yalnız sensin doğru söyleyen.
Gerekince kaçan,gerekince gelen.
Denizin yüzünde geceleyin,
Karanlıkları işleyen renkleri görmek senden.
Senden,bazı kelimelerin farkedilmemiş güzelliğini anlamak,
Unutulmuş yaşamaya başlayıvermek birden.
Sana geliyorum,doğru sana,
Susmamak için.
Çünkü sensin dinleyince dinleyen,
Bakınca bakan.görünce gören.
Sevmesini iyi bilirim,düşünmeyi öğrendim.
Duydum nedir can vermeden ölmek.
Artık bütün kapıları açıp kapayabilirim.
Sen anlarsın bunlar ne demek.
Sana geliyorum, yalnız sana,
Yalansız,gizlisiz.
Olduğu gibi anlatacağım ne varsa,
Bil,bilsinler,biliniz.
Sen,
Vurunca vuran,gülünce gülensin.
Sesin,yüzün,ellerin yüzde-yüz senin.
Sen ölmeyensin
ÖZDEMİR ASAF
#30
Posted 19.05.2008 - 11:57
bırakıp gittin beni bütün kapılarda
bütün çöllerde tek başıma kodun
şafakta arayıp öğle vakti yitirdiğim
vardığım hiç bir yerde değildin
sensiz bir odanın sahrasını nasıl anlatsam
hiçbir şeyin seni andırmadığı bir pazar kalabalığını
denizde dalgakırandan da boşluğunu bir günün
seslenip de senden cevap alamadığım sessizliği
bırakıp gittin beni kalarak olduğun yerde hareketsiz
her yerde bırakıp gittin beni gözlerinle
düşlerin yüreğiyle bırakıp gittin beni
yarım kalmış bir cümle gibi bırakıp gittin
düşen hep ben oldum en küçük kımıldanışında senden
başını çevirdiğin için ağladığımı görmedin hiç
bana bakıp görmediğin için
ben yokken içini çektiğin için
ayağına düşen gölgene acıdın mı hiç sen
ARAGON
#31
Posted 27.05.2008 - 14:47
Kırılgan Bir Çocuğum Ben
Yüreğim Cam Kırığı
Bütün Duygulardan Önce
Öğrendim Ayrılığı
Saldırgan Diyorlar Bana
Oysa Kırılganım Ben
Gözyaşlarım Mücevher
Saklıyorum Herkesten
Ürküyorlar Gözümdeki Ateşten
Ürküyorlar Dilimdeki Zehirden
Ürküyorlar O Dur Durak Bilmeyen
Gözükara Cesaretimden
Diyorlar: Bir Yanı Sarp Bir Uçurum,
Bir Yanı Çılgın Dağ Doruğu.
Oysa Böyle Yapmasam Ben
Nasıl Korurum İçimdeki Çocuğu?
Bir Yanım Çılgın Nar Ağacı
Bir Yanım Buz Sarayı.
Similar Topics
Topic | Forum | Started By | Stats | Last Post Info | |
---|---|---|---|---|---|
Oppo, League of Legends'ın küresel partneri oldu |
Bilim & Teknoloji Haberleri | Haberci |
|
|
|
I Am Mother (Ben Anneyim) Fragman |
Sinema | hüfyaa |
|
|
|
Apollo 11’in görevi Google'a doodle oldu! |
Bilim & Teknoloji Haberleri | Haberci |
|
|
|
Ben Yaptım, Güzel Oldu: Boncuklu Ayak Şahmeranı |
Çeşitli Videolar | hüfyaa |
|
|
|
Ben Armudu Dişlerim (Kadıköy Sokaklarından) |
Çeşitli Videolar | hüfyaa |
|
|
1 user(s) are reading this topic
0 members, 1 guests, 0 anonymous users