Doktorun birinin canı çok sıkılmış o gün.
İşi bırakıp şöyle dere tepe bir yürüyüş yapsam diye geçirmiş kafasından.
Ama ne mümkün, o gün de bir sürü hasta randevusu var.
Düşünmüş taşınmış, yardımcısı tıp birinci sınıfta okuyan Temel’i çağırmış yanına:
“Bak Temel, bugün ben kaçacağım, sen beni dinleye dinleye çok şey öğrendin zaten.
Gelen hastalara doktor benim de, ne ilaç lazımsa yaz, bugün beni idare ediver.”
Temel zaten hepten hazır: “Doktor Bey, hiç merak etmeyin sizi aratmam.” diye söz vermiş.
Ertesi gün doktor muayenehaneye geldiğinde Temel’i yanına çağırıp sormuş:
“Eeee, anlat bakalım nasıl gitti ?”
Temel anlatmaya başlamış:
“İlk hasta geldiğinde sürekli bir başağrısından söz ediyordu, ben de yazdım “Novalgin” gönderdim.”
“Aferin,” demiş doktor.
“İkinci hastanın midesinde problemi vardı, sanırım gastrid başlangıcı, ben de yazdım bir “Renee” gönderdim.
“Valla bravo” demiş doktor.
“Üçüncü gelen genç güzel bir kadındı, içeri girdi, soyunmaya başladı, çırılçıplak kaldı.”
“Eeee” demiş merakla doktor.
“Sonra bana döndü, “Doktor Bey aylardır erkek yüzü görmedim.” dedi.”
“Sen ne yaptın Temel ?” diye hayretle sormuş doktor.
Temel gayet sakin yanıtlamış:
“Doktor Bey, ne olacak, yazdım “Visin” göz damlasını gönderdim.”Ben çok güldüm varsa yöneticime havale ediyorum.