Bu döneme seslenen bir kitap degil demissin ve 2 tanede örnek vermissin,ama önce sunu söyleyeyim (kur'an dan okumussun ya) "kur'an dan kendi kafasina göre yorum cikaranin cehennem atesini tadacagi" bizlere bildirilmistir
Kuran apaçık yollanmıştır elbette ben okuyup ben anlamlandıracağım çünkü Kuran apaçıktır.Kuranı bize başkasının anlatmasına gerek yok, eğer Kuran anlaşılmayacak kadar açık değil diyorsanız Kuranla çelişiyorsunuz demektir.
Cariyelik;Savaş sonrası erkeğini kaybetmiş bir kadının veya kardeş veya babalarını kaybetmiş olan bayanlarında ortada kalarak erkeklerin veya kötü niyetli kişilerin emellerini engellemiş onları eş veya evlat veya yaptıkları iş karşılığında nafakaları ve canları da güvence altına alınmıştır. Savaşın en kötü sonucu 2.Dünya savaşında yaşanmış ve kadın özgürlüğü adı altında bir çok eşsiz veya kimsesiz kalmış binlerce kadın kullanılmış, kötü yollara düşmüş, hayat kadını olarak kullanılmıştır. Cariyelik sistemi bu kötülükleri engellemektedir.
Laf oyunları yapıp duruyorsun ama cariye demek: Genç kadın KÖLE demektir.Lütfen milleti uzun açıklamalarla uyutmaya çalışma.
bir hadisi seriftede;Sizden biriniz, sakın memlûküne kölem, câriyem diye seslenmesin. Yiğidim, oğlum, kızım desin.(yani onlara evlad muamelesi yapilmasi gerektigi söyleniyor)
Ben sana hadis gibi uydurma bir şeyden değil Kurandan örnek vereyim cariyelik ile ilgili.Nisa24`te ``Özgür kadınlara haksızlık etmekten çekiniyorsanız cariyelerle( genç köle kızlarla ) ilişki kurabilirsiniz.`` diyor. Yani genç köle kızlarla ilişki kurun deniliyor.Kuran bile köleliği kabul etmiş siz hala hadislerle uğraşıyorsunuz.
İslam dininde, kadınlara yeterli değer verilmediği, kadın - erkek eşitliğinin bulunmadığı ileri sürülmekte ve buna delil olarak da kadınların mirastaki payları ve şahitliği gündeme getirilmektedir. Halbuki dinimizin temel kaynağı olan Kur'an ve sünnete bakıldığında durumun böyle olmadığı açıkça görülmektedir.
Âl-i İmrân suresinin 195. âyetinde geçen, “sizler birbirinizdensiniz”; Tevbe suresinin 71. âyetinde geçen "mü'min erkekler ve mü'min kadınlar birbirlerinin dostlarıdırlar"; Bakara suresinin 187. ayetinde geçen "onlar size örtüdürler, siz de onlara örtüsünüz" ifadeleri, kadınla erkeğin birbirine denk ve birbirini tamamlayan iki unsur olduğunu vurgulamaktadır.
``Erkekler kadınlara üstündür'' (Bakara, 228).
''Aranızdaki üstünlüğü unutmayın'' (Bakara 237).
''İki kadının tanıklığı bir erkeğin tanıklığına bedeldir'' (Bakara, 282)
''...erkekler kadınlar üzerinde hakimdirler.İyi kadınlar gönülden boyun eğenlerdir... Serkeşlik (itaatsizlik-hırçınlık) etmelerinden endişelendiğiniz kadınlara öğüt verin, yataklarında onları yalnız bırakın, nihayet dövün. Size itaat ediyorlarsa, aleyhlerinde yol aramayın'' (Nisa, 34)
1-Sen okuyup sen anlamlandiramassin....(arapça bilmeyen bir insanin ben anlamlandiririm demesi zaten anlamsiz)...(Kur'an meali bize tam anlami veremez)
2-Ben cariyelik sistemenin amacini yazdim,sana sadece okumak kaliyor,
3
ayetleri kendi kafana göre yazma,
Nisa 24,
Bir de harb esiri olarak sahibi bulunduğunuz cariyeler müstesna, evli kadınlarla evlenmeniz de size haram kılındı. Bütün bunlar Allah'ın üzerinize farz kıldığı hükümlerdir. Bunların dışında kalanlar ise iffetli olarak zina etmeksizin mallarınızla mehir vermek suretiyle evlenmek istemeniz size helal kılındı. O halde onlardan nikah ile faydalanmanıza karşılık mehirlerini kendilerine verin ki, bu farzdır. O mehri takdir edip kesinleştirdikten sonra birbirinizi razı etmenizde bir mahzur yoktur. Şüphesiz ki Allah her şeyi çok iyi bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.
4-bakara (228);
Boşanan kadınlar, kendi kendilerine üç adet süresi beklerler ve Allah'ın rahimlerinde yarattığını gizlemeleri, kendilerine helâl olmaz. Eğer Allah'a ve ahiret gününe inanıyorlarsa gizlemezler. Kocaları da, barışmak istedikleri takdirde o süre içersinde onları geri almaya daha layıktırlar. O kadınların, üzerlerindeki meşru hak gibi, kendilerinin de hakları vardır. Yalnız erkekler için, onların üzerinde bir derece vardır(aile reisligi). Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir.
5-Bakara (237);
Eğer onları, kendilerine dokunmadan önce boşar ve mehri de kesmiş bulunursanız, o zaman borç, o kestiğiniz miktarın yarısıdır. Ancak kadınlar veya nikâh akdini elinde bulunduran kimse bağışlarsa başka. Ey erkekler! sizin bağışlamanız ise takvaya daha yakındır. Aranızdaki fazileti,iyilik ve ihsani unutmayın şüphesiz ki Allah, her ne yaparsanız hakkiyle görür.
6-Bakara (282), Diger mesajda uzun uzun yazdim sana (TC.Diyanet) ...hala ayni seyi tekrarliyorsun...
7-Günümüzde (uzay caginda), kocasini takmayan,kafasina göre yasayan,söylediklerine istediklerine uymayan bir kadina ilk olarak siddet uygulanmaktadir,islam ise bize önce onunla konusmamizi onu uyrmamizi eger karimiz hala ayni yolda ilerliyorsa ona küsmemizi onu yatakta boykot etmemizi (aksama kadar dövüp gecede koynuna al yat demiyor) tüm bunlara ragmen karimiz hala bildigi yolda ilerliyorsa onu dövmemizi tavsiye etmistir .Bunun yaninda
kadinada ayni hak verilmistir,kocasindan sikayetci olan bir kadin hakeme ve hakime basvurabilir ve hakkini her türlü arayabilir......(hafifce dövme diye bir sey yok demis birisi,"""canini yakmayacak ve vücudunda iz birakmayacak"""")
Peygamberimiz bir kere olsun kadin dövmemistir ve bunun hos bir sey olmadigini bildirmis ve sakincalari hakkinda uyarmistir.