İçerik değiştir



ABDULLAH GÜL


  • Yanıtlamak için giriş yapın
bu konuya 69 yanıt verildi

Anket: Abdullah Gül Türkiyenın Başındamı olmalı (50 üye oy kullandı)

Abdullah Gül Türkiyenın Başındamı olmalı

  1. -Olmalı (21 oy [42.00%])

    Oyların yüzdesi: 42.00%

  2. -Olmamalı (10 oy [20.00%])

    Oyların yüzdesi: 20.00%

  3. -Türkiye'nin sonu Geliyor (5 oy [10.00%])

    Oyların yüzdesi: 10.00%

  4. -Atam Nerdesin (14 oy [28.00%])

    Oyların yüzdesi: 28.00%

Oy Ver Ziyaretçiler oy veremez

#21 vaudeville

vaudeville

    Siyaset Yazarı

  • Üyeler
  • 302 Mesaj

Gönderim zamanı 29.04.2007 - 18:02

Sevgili BucuK,

Ya anlamak istemiyorsunuz,anlamayı reddediyorsunuz,ya da anlamak yetisini meseleleri bizle tartarken yitiriyorsunuz..Üçüncü ihtimal anlayamama durumunu şimdilik hesaba katmak istemiyorum..

Bilimsel bilginin niteliksel özellikleri elbette her yerde bulunabilir,çünkü evrenseldir,bu benim yazdığım özellikler diyorsanız,Amerika'yı yeniden keşfettiğinizi gösteriyor..Bilimsel bilgi özelliklerine parantez açıp,irrasyonel açılımlarda bulunmanızın bilimsel bir tarafı olmadığını belirtmiştim,siz hala bu açılımların bilimsel olduğunu savunuyorsunuz,dolayısı ile madde madde ezberlemekle değil,ne anlam ifade ettiğiyle ilgilenmeniz gerektiğini hatırlatmamız gerekiyor..

Sevgili kardeşim,

Felsefe ve bilim üzerine okur-yazar birisi olarak - örneğin felsefe bölümünde az çok bir şeyler karaladık,ziyaret edebilirsiniz,bilimsel bilgiyi bilmediğimizi söylemenizin elle tutulur bir yanı kalmıyor,yalnızca agresyonun getirdiği sırıtan bir itham olarak kalıyor..Evvela,bir insan laikliğe karşı olduğunu bağırıyorsa,bunu ne bilim alanında incelemek gerekir,ne felsefe..Görünen köye neden kılavuz arayalım..Lakin kraldan çok kralcı olmakla,laik cumhuriyetin elbet yıkılacağını söyleyen bir şahsı,"hayır laisizme sadıktır" argümanıyla savunmanız çok da akılcı değil,komik oluyor..

Ayrıca daha evvel de belirttim,siyaset üzerine tartışırken,siyasi fikrinizi beyan ediyorsanız,bu bilimin sınırlarında incelenemez,neye göre bilimi kullanmadığımız çıkarımını yapıyorsunuz?Ben,"tabi canım tabi canım" söylemlerine çocuksu ve olgun bulmadığım için ve artık cevabı verilmiş soruları yepyeni bir argümanmış gibi gözümüze sokmanıza karşılık daha bilimsel yaklaşımları muhatap alacağımı söylemişim..Buna karşı çıkmak,siyasi fikrinizin vermiş olduğu saldırganlık ve suçluluk duygusunun oluşturduğu refleksif tepkinin açığa çıkmasıdır,başka da bir açıklama getirilemez..

Ve bunun yanında lütfen bana alıntı yaptığım bir yazıyı gösterin,size madalya takayım..("CHP'den Kanaltürk'e avans" başlığında yazdıklarımızdan sonra,meselenin birinci dereceden muhatabı Tuncay Özkan olduğu için onun cevabını eklemiştim,sadece budur..Bunu da sürekli alıntı yapıyormuşuz hissiyatıyla savunmayacaksınız herhalde)..İtham ederken de sağlam temellere oturtun ki söylemlerinizin gerçekliğine bir nebze inanalım..

Ayrıca hiç bir söylemimize de sağlıklı bir açıklama getirilmiş değil ki,kişiselleştirelim..Hepsinin ötesinde forumda 200'ün üzerinde yazı yazdım,elbette kişiselliğe dökülen tartışmalar yaşandı,bir tanesini çıkarın ve gösterin bakın kişiselleştirmeyi siz başlatmışsınız deyin..Mesele kişiselleştikten sonra,meşru müdafaa hakkımızı kullanıyorsak,bu meseleyi bizim kişiselleştirdiğimiz manasına gelmez,mesele açıktır..Bakın,eşeledikçe daha bir yerin dibini boyluyorsunuz..

Afiyet olsun

Bu mesaj vaudeville tarafından düzenlendi. Düzenleme zamanı: 29.04.2007 - 18:33


#22 BucuK

BucuK

    : вєş’є вєş vαя :

  • Dokunulmazlar
  • 6.410 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:∆p.∆x>ħ/2
  • İlgi Alanları:* qαγєτ ίlqίsίz *

Gönderim zamanı 29.04.2007 - 19:20

ziyade olsun (yetindiremesenizde)
yedirmekle meşkulüm yemekle değil!

sevgili vaudeville ve orkestrası...
(sayın desem "yok bu olmadı baştan sayın" diyeceksiniz, sevgili demek iyisi; sevgili diyelim iyisimi...)

olaylara felsefik(?) yaklaştığınız aşikar..
zira elle tutulur bir çözüm sunamıyorsunuz ve sadece "felsefeliyorsunuz" umarım bizim bulamadığımız yerin dibini bulursunuz.

ayrıca dikkatimi çeken sadece alıntılarınızda -çözüm olmasa da- bir fikir var diğerlerinde sadece şahsıma yönelik konuşmaktasınız.
bu da alıntı yaptığınız yazıların bile felsefesini kavramadığınızı ve kendinizi ifade edemediğinizin kanıtıdır.


selametle...


#23 vaudeville

vaudeville

    Siyaset Yazarı

  • Üyeler
  • 302 Mesaj

Gönderim zamanı 29.04.2007 - 19:36

Artık mesele anlayamamaktan çıktı,okumamaktan kaynaklandığı anlaşıldı..

Hala alıntılardan bahsetmekteniz..Sevgili vaudeville diye başladığınız yazıda alıntı yaptıklarımdan bahsetmiş ve alıntı yapmadığıma dair söylemlerimle karşılaşmıştınız,bu ısrarcılık neye alamettir,doymadığınız mı?Bilirsiniz balıkları da sürekli yemlerseniz,yiye yiye şişer ve bedensel eylemlerine devam edemezler..Lakin fikir dünyası soyutta olduğu için,bunun karşılığı yalnızca inkar ve iftira şeklinde sürdürülebiliyor..

Meselelere felsefi yaklaşmadığımızdan bahsetmişsiniz..Onun da cevabı yukarıda mevcut,olguları yok saymanın savunması ne bilim ne felsefe alanında değerlendirilebilir..Görünen köye kılavuz arıyorsunuz,ne hoş..

Çözüm önerilerimizi de zaten sunmuş bulunuyoruz..Bunun ötesinde bir saldırıyı bertaraf ederken,neden çözüm önerisi getireyim?Muhatabım bir cumhuriyet düşmanını savunuyorken,neden karşıt argüman bir çözüm önerisi olsun?Mantıksız ve irrasyonel..

Size açık çek verdik ve hangi tartışmayı kişiselleştirme alanına çekmişsiz,yani bunu biz başlatmışız,buyurun gösterin dedik,hala sayıklamalardasınız..Sizin kişiliğinize neden saldırayım,siz bana saldırmadıktan sonra?Kendinizi saldırılmış hissediyorsanız,bunun sebebinin sizin saldırılarınız olduğunu kavramanız için,ağzınızdan çıkanın kulağınızın duyması gerekiyor,bu kadar basit..

Kendimi ifade etme-edememe meselesine gelince..Mevlana diyor ki;"Ne kadar anlatırsan anlat..Ne kadar bilirsen bil..Anlattığın karşındakinin anladığı kadardır.." Sorun benim ifade edemememden kaynaklanmıyor,sizin savlarımızı görmezden gelmenizden ve inkar etmenizden kaynaklanıyor..Sorunu biraz da kendinizde arayın..Söylemlerinizin yenilgiyi kabullenememekten kaynaklı bir saldırganlık barındırması bunun en temel göstergesidir..Oysa ki tartışmalar,yanlış bilinenin birisi tarafından doğruyu öğretmesiyle aslında her iki tarafında kazandığı bir olgu olarak görülmesi gerekir..Ama sizden görmenize isterken,aslında bakmadığınızın bile farkına vardık..

Eğer birisi tokat atıyorsa,diğer yanağımızı göstermek olgunluğuna henüz erişemedik..Yalnızca birisi kaşıkla yedirmeye kalkıştığında karşılığında kazanıyla yedirme olgunluğuna eriştik..

Tekrar afiyet olsun..

#24 MaNoLYa

MaNoLYa

    Onun için takıntı haline geldik

  • Üyeler
  • 1.870 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Onun Hülyasında

Gönderim zamanı 29.04.2007 - 21:25

Muhatabım bir cumhuriyet düşmanını savunuyorken,neden karşıt argüman bir çözüm önerisi olsun?Mantıksız ve irrasyonel..

ya bırakın allah aşkına.bütün türkiye cumhuriyet düşmanını göremiyor.bir tek siz görebiliyorsunuz.helal olsun be ufkunuz baya bi geniş.hemde ennemesine.70 milyon nüfusumuz var.düşüncelerinizi 70 milyon insanın düşünceleri gibi göstererek sempatizanlık yapmayın.

bir sinek bütün suyu bulandırır.ama sineğin kafasına bastırarak bütün bedenini suya değdirirsen bir kanadındaki zehir ve diğer kanadındaki panzehir birbirini dengeler ve suyun bulandırılması engellenmiş olur.SİNEK olmayın lütfen...

кเ๓รєאє ๏l๔ยğยภ๔คภ Ŧคzlค ﻮüשєภ๓є,๒єאคz ﻮülüภ ๒เlє ﻮölﻮєรเ รเאคђtıг!!!



๓คภ๏lאค

#25 vaudeville

vaudeville

    Siyaset Yazarı

  • Üyeler
  • 302 Mesaj

Gönderim zamanı 29.04.2007 - 22:17

Böylesi yaklaşımlarla daha önce de muhatap oldum..Diğer yazdıklarımız atlanıyor,cımbızla bir söylediğimiz çekilerek zorlama ile bir cevap verildiği zannına kapılınıyor..Madem yazdınız cevap verelim;

Bu mantıkta ele alalım;

Türkiye'yi sevenler ikiye ayrılmakta:
1-Cumhuriyet düşmanını görebilenler

2-Cumhuriyet düşmanını göremeyenler

İkinci grup da kendi arasında ikiye ayrılıyor;

-İslami söylemler ile kandırılmış kesim

-Cumhuriyetin değerlerine saldırıldığı,kendi ifadelerinden yola çıkılmasına rağmen,bunları görmezden gelerek,inkar politikası yürütenler..

2.grubumuzun ilk maddesini,yani,İslami söylemler ile kandırılmış kesimi inceleyelim..Aynı örneği daha önce de vermiştim,tekrar ediyorum..Milli Mücadele yıllarında,Ankara hükümetine karşı,padişah ve İstanbul hükümeti,Mustafa Kemal ve Milli Müdafaa Grubu'ndan oluşan hükümeti bertaraf etmek için,halkı düşman etme politikası gütmüştü..Bunun için de kendilerine "Hilafet Ordusu" diyen,Kuvayi İnzibatiye denen örgüt,Konya'da,Yozgat Boğazlıyan'da,Mardin'de,Bolu'da,Düzce'de,"din elden gidiyor" diyerek,İslami söylemleri çıkarları için kullanarak bu bölgelerde isyanlar çıkmasını sağlamış,Ankara hükümetini ateş çemberinde bırakmak istemişlerdir..Aynını günümüzde yaşamaktayız..Her halkta kandırılmış bir kesim vardır..

2.grubumuzun ikinci maddesini inceleyelim..Bu kesim,savunduğu odakların ABD ile kapsamlı ilişkilere girmesinin yanında,cumhuriyetimizin temel ideolojilerinden bulunan laisizme alenen karşıt söylemler geliştirmelerine,demokrasiyi amaç değil de araç olarak gördüklerini(örnekleri çok,forumda da adına başlık bile açılmış,söylemler tarihleri ile sıralanmıştır)alenen beyan etmelerine rağmen,nasıl bir taassup içerisinde iseler,hala savunmakta ve cumhuriyet düşmanlarını görememektedirler..Bu kesimin genelde,cemaatler aracılığıyla sistemli bir psikolojik harekat ile beyinleri yıkanmıştır..Kraldan çok kralcıdırlar.."Laik cumhuriyetin sonu gelmiştir." diyen bir şahsın laiklik karşıtı olmadığını iddia edecek kadar neyi savunduklarını bilmez haldedirler..Çoğu zaman da tartışmalarda ve medya kuruluşları ile söylenmemiş sözleri söylemiş gibi davranırlar..Ki kimi zaman direk işkembe-i kübradan,kimi zaman da cümleleri yarıdan keserek kullanırlar..Örneğin Tuncay Özkan'ın 14 Nisan Cumhuriyet Mitingi'nde;"Ben bunları yaptıysam,hırsızların şahıyım.." söyleminden başı kesilerek,"Tuncay Özkan,hırsız olduğunu itiraf etti." şeklinde haber çıkarırlar..Çoğu zaman tartışmalarda sunulan argümanları görmezden gelir,yepyeni bir argüman bulmuşlarcasına aynı iddialarını tekrar ederler,cevabı verilmiş olmasına rağmen..İlginç bir taktik geliştirerek,tartışmaları kişiselleştirir,aynı şekilde karşılık alınca,tartışmaları kişiselleştirdiğiniz hususunda size ithamda bulunurlar..İncelemiş bulunduğumuz bu grubumuzun karakteristik özelikleri gayet çoğaltılabilir niteliktedir..

Son olarak da ikinci grubun ikinci maddesine örnek teşkil eden MaNoLYa arkadaşımız,bizi sinek olmakla itham etmiş..Kendisi de elbet doğruyu görecek ve temiz bir su için çabaladığımızı farkedecek..

Kendi düşüncelerimizi 70 milyonun düşüncesi gibi lanse ettiğimizi,neye sempati duyduğumuzu belirtmeden (sempatizanlığı kötü bir şey zannettiğinden olsa gerek,oysa ki sempatizanlık neye sempati duyulduğuna göre değişen bir kavramdır)bir takım temelsiz iddialarda bulunmuş..Bizim cumhuriyetimizin temel değerlerini savunmaktan,sahiplenmekten ve buna karşı her oluşumu bertaraf etmeye yönelmekten başka gayemiz yoktur..

"Tabi canım tabi canım" dan sonra,şimdi de " ufkun baya geniş hem de ennemesine" gibi yaklaşımlara maruz kalıyoruz..Haksız mıymışım daha olgun ve bilimsel açılımları muhatap almak istemekte..Sahi siz arkadaştınız da değil mi?

#26 BucuK

BucuK

    : вєş’є вєş vαя :

  • Dokunulmazlar
  • 6.410 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:∆p.∆x>ħ/2
  • İlgi Alanları:* qαγєτ ίlqίsίz *

Gönderim zamanı 29.04.2007 - 23:05

sevgili vaudeville

saçmalamanızı felsefik bir bakış açısı olarak dahi ele alamıyorum
zira felsefi fikirler de kıyıdan köşeden bir temele dayanır...

ülke üzerindeki bölücülük planınızı ne de güzel yazmışsınız
sizin gibi zeki(?) bir kişi nasıl olurda bu kadar çabuk kendini ele verir?
asıl maksadınızı nede güzel(?) belirtmişsiniz

bu yazınızla bölücülük yaptığınızın Farkında mısınız?

ama Türk Milleti bu tür oyunlara geçmişte gelmedi, şimdi gelmiyor ve gelecekte de gelmeyecek!
.....|bilginize


selametle...


#27 MaNoLYa

MaNoLYa

    Onun için takıntı haline geldik

  • Üyeler
  • 1.870 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Onun Hülyasında

Gönderim zamanı 29.04.2007 - 23:29

vaudeville

mesajın baştan aşağı bölücülük kokuyor.bunun üstüne yorum yapmaya ne hacet.

TÜRK MİLLETİ BİR BÜTÜNDÜR BÖLÜNEMEZ. bu böyle biline.

кเ๓รєאє ๏l๔ยğยภ๔คภ Ŧคzlค ﻮüשєภ๓є,๒єאคz ﻮülüภ ๒เlє ﻮölﻮєรเ รเאคђtıг!!!



๓คภ๏lאค

#28 babuna

babuna

    Burası ona huzur verir

  • Üyeler
  • 341 Mesaj

Gönderim zamanı 30.04.2007 - 00:19

Gerçekten mi? İyi de ben bu yazıda niye "bölücüğü" göremiyorum.. Peki bu çıkarımı yapabiliyorsunuz da nasıl bölücülük yapılıyor onu neden yazmıyorsunuz?

Neden yazılarınızın içeriği sadece başlıklardan oluşuyor?

Neden savunduğunuz görüşleri destekleyen veya açıklayan değerli fikirlerinizi yansıtmak yerine, sadece çıkarımları sunuyorsunuz?

Sizin temele dayanan sağlam felsefi fikirlerinizi ne zaman göreceğiz?

#29 dokuzharf

dokuzharf

    ...

  • Kurucular
  • 19.758 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:İzmir

Gönderim zamanı 30.04.2007 - 01:06

Genel olarak şöyle demek istiyorum ;

Herhangi bir konuda aynı fikirde olmayabiliriz. Aynı fikirde olmamamız birbirimizi suçlayacağımız anlamına gelmez. Bu ülke hepimizin ve hepimiz bir doğrunun yanındayız. Sizin doğrunuz size , bizim doğrumuz bize doğrudur. Ama Ülke dendiğinde tek bir doğru var , oda ülkemizi çok sevdiğimizdir. Hiçbir kesim bu ülkenin sahibi olarak görmesin kendisini. İçinde yaşayan herkesindir bu ülke. A Partisi , B Partisi.. A topluluğu , B topluluğu.. Doğru olan A,B değil Milletin ta kendisidir. Bu milletin bir kısmı inandığı değerler , inandığı doğru doğrultusunda çekincelerini demokratik bir şekilde göstermeye çalışıyor , gösteriyorda. Bir kısım da kendi doğrusunun peşinde gidiyor ülkesini sevdiği için. Aynı doğrultuda gidiliyor aslında bunu iki gruba ayırmak bile çok saçma. Ülkemizi seviyor , onun için herşeyi yapmaya çalışıyoruz. Hepimizin istediği gelecekte ülkemizin daha iyi yerlere gelmesi. İçinde yaşayan halkın huzur içinde olması. Ekonomisinin güçlü olması. İşsizliğin yok olması vs vs..

Denildiği gibi herkes ülkesini seviyor. Dayatmalarla hiçbir yere gelinmez. Kendi düşüncelerinizden dem vururken karşınızdaki insanı suçlayıcı şekilde konuşmadan , karşınızdakinin de insan olduğunu , ülkesini sevdiğini unutmayın lütfen. Kendi aklındakileri sıralayıp , maddeler haline getirip , daha sonra bu maddelerden birini ele alarak bir kişiyi suçlamak. Yahu ne yaptığınızın farkında mısınız ? Hepimiz bu ülkede doğduk , hepimiz bu ülkenin ne zorluklarla Cumhuriyeti ilan ettiğini biliyoruz. Hepimiz bunun farkındaysak ve demokrasinin , düşünce özgürlüğünün olduğuna inanıyorsak karşıt görüşlere olan saygımızı yitirmeden konuşalım ,anlaşalım. Bu o kadar zor mu ?

Düşman değiliz birbirimize , aynı ülkenin evlatlarıyız. Unutmayalım.!

Değişiklikler Kaydedildi...

#30 Can Ka No Rey

Can Ka No Rey

    Burası olmadan yaşayamaz

  • Yöneticiler
  • 9.354 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay

Gönderim zamanı 30.04.2007 - 01:25

Güzel ve anlamlı bir yazı . Teşekkürlerimi sunarım kendi adıma .

Yalnız zat-ı alinize bir soru sormak istiyorum yüksek müsadeniz ile . Cevap verirseniz çok müteşekkir olacağım .

Bir zümrenin uyguladığı politika , ''gerçekten'' yanlış ise ve bu uygulanan politika Ülke'yi uçurumun kenarına götürüp , darbe çığırtkanlığı yapılmasına vesile oluyorsa , bölücülüğe prim veriyorsa bu politikayı savunanlara '' Düşman değiliz birbirimize , aynı ülkenin evlatlarıyız '' gibi bir yaklaşımda bulunmak ne kadar doğru olur ?

Saygılarımı Sunarım ...


Birde konu ile alakasız bir şey sormak istiyorum . Avatarda ki manken kimdi ? Şimdi adını hatırlayamadım da onun için sordum *lol

#31 dokuzharf

dokuzharf

    ...

  • Kurucular
  • 19.758 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:İzmir

Gönderim zamanı 30.04.2007 - 01:59

Darbe çığırtkanlığına soyunanlar Sevgili Maytalman , işte onlar ülkede daha önceki darbeleri hala unutmamış , o günlerin geri gelmesini isteyen kişilerdir. Baştan beri söylediğim kendime göre doğüru olan birşey var. Bu hükümet seçimle geldi. Geldiği günün öncesinde halkın bir kısmı ona oylarını verdi. Aynen diğer partilere verilen oylar gibi. Bu hükümet 5 yıllık bir görevi teslim aldığında zat-ı âlinizde biliyordunuz ki Cumhurbaşkanlığı seçimi bu hükümet zamanında olacaktı. Şimdiye kadar hükümetin yaptığı doğruların yanında yanlışları da vardı elbette. Muhalefet partisi doğru yada yanlış farketmez bir şekilde bu yanlışları ortaya koydu seçmeninin ona verdiği hakla. Buraya kadar herşey güzel. İşin cılkı ( böyle diyorum ben buna ) Cumhurbaşkanlığı seçiminde çıktı. Mevcut Hükümet kendi adayını çıkardı -ki kendi seçimidir çıkarabilir-. Muhalefet partileri buna karşı çıktılar ve bunun için çeşitli organizasyonlar düzenlemeye başladılar. Kim ne derse desin , düzenlenen mitinglerin arkasında birkaç parti var ( Böyle düşünüyorum ). Cumhurbaşkanı olmaması için Tayyip Erdoğan'ı neredeyse ezmeye çalıştılar. Olamazsın , çıkarsan indirmesini biliriz gibilerinden laf söylediler. Ne hakla ? Halktan aldığı kuvvetle mi ? Evet halkın bir kısmından aldığı kuvvetle bunu söylediler. Peki nasıl indirecekler di söylemesi ayıp ? Şimdiki gibi çığırtkanlık yaparak Ordu'yu iş başına çağırarak mı ? Ordu ihtilal yapsın 10 sene gerileriz ama Akp Cumhurbaşkanlığını alırsa 20 sene geri gideriz diyerek kendini avutanlar ve Ordu'nun siyasete bulaşmasını isteyenler oldu.

Gelinen noktada suçlu sadece muhalefet partileri mi ? Hayır. Kendi adayını sunmak gibi bir hakkı varken ve uzlaşma yoluna gitmek varken sırf Tayyip Erdoğan istedi diye Ana Muhalefet Partisiyle görüşülmedi. Bunu yapmaması en büyük hatası kabul ediyorum. Cumhuriyet Halk Partisi bunun için zaten Anayasa Mahkemesine götüreceğiz bu işi dediler. Halk partisi Başkanvekillerinden bir tanesi " Bir aday çıkarıp bizlerle görüşmüş olsalar , çıkaracakları adaya neden oy vermeyelim " dese de ben inanıyorum ki o an eğer Akp Chp ile önceden görüşüp adayının Abdullah Gül olacağını ve destek istediğini söylese Chp buna da karşı çıkardı. Çünkü Akp ne kadar uzlaşmacı şekilde yaklaşmıyorsa bu olaya Chp'de aynı şekilde yaklaşmıyor.

Söylediğim şu ; Cumhurbaşkanlığı seçiminde ne yazık ki hani şu sürekli demokrasi dediğimiz ve bas bas bağırdığımız olay var ya , işte o çok ağır yara aldı.

Yapılan mitinglere emin ol lafım yok. Ama şimdiye kadar Cumhuriyet yara almamışken bu saatten sonra yara alacağını mı zannediyorsunuz ? Korkulan olmayacak bu ülkede. Emin ol buna. Ordu diyoruz , güvenilir diyoruz ama öyle yanlış zamanda açıklama yaptı ki. Ordu ki yasaların uygulanmasında en titiz yerdir. Bir olay oluyor ve bu olay doğru yada yanlış şekilde Anayasa Mahkemesine gidiyor. Artık iş hukukçulara kalmışken nasıl oluyor da açıklama yapıyor ? Hem de gece yarıları... Açıklama yapmasın demiyorum , tabiiki yanlış olan şeyi açıklayacak sert yada yumuşak bir üslupla. Ama açıklama zamanı çok çok yanlış.

Maytalman ; "Gel, gel, ne olursan ol yine gel. İster kafir, ister mecusi, ister puta tapan ol yine gel. " diyenin torunuyuz. Sana göre Yanlış yada Doğru. Bana göre söylediğim söz çok DOÐRU..

Maytalmanagidennot: Cansu Dere desem *lol

Değişiklikler Kaydedildi...

#32 vaudeville

vaudeville

    Siyaset Yazarı

  • Üyeler
  • 302 Mesaj

Gönderim zamanı 30.04.2007 - 04:54

Öncelikle BucuK ve manolya,

Zannediyorum artık itham edeceğiniz her şey bitti,yazılarımıza karşılık belden aşağı vuruşların sonuna geldiniz,diyip diyebileceklerinizde de nihayete vararak,bizi "bölücü" ilan ettiniz..Eğer belirttiklerimiz geçmişten günümüze bu halkı birebir yansıtmıyor ise inkar ediniz yine,yeniden,anlayışla karşılarız..

Sevgili BucuK,

Artık yüzüne vurmam gerekiyor,cehaletin kelamından akıyor,her başlıkta olanı görmezden gelip,hatta uluslararası kuralları dahi sorgulamaya kalkışarak,insanların kendi ağızlarından çıkan sözlerin aksini savunarak,yeterince komik duruma düştün..Felsefe ile ilgilnemiyor olabilirsin,geçtim felsefe yapmak,"felsefe nedir?" başlangıçlı bir kitabı okuyup,anlıyor olabilmenin faziletinden bihaber olduğunuz aşikar..Söylediklerimize yazacak cevabınız yok,bunu "hiç bir felsefi temele sığdıramıyorum." diyerek,felsefe ile ilgilenmemden yola çıkarak son derece basit bir kelime oyunu ile son derece ucuz bir kılıf hazırlamışsınız..Aynı kılıfa bir de "bölücülük" kusmuşsunuz..

Felsefi görüşler,en basit tabiriyle ağırdır..Örneğin Farabi,kendi rasyonalite temelli fikriyatını oluşturmadan evvel,Antik Yunan filozoflarından,kendi dönemi filozoflarına kadar edinebildiği bütün kaynakları okumuş ve bir öz belirlemiştir kendine..Öyle dediğiniz gibi "felsefik bakış açısı olarak dahi"(tanıma bakınız,lisedeki felsefe dersleri dışında felsefeye uğramadığınızı tek kelamınızla anlayabiliyorum,bir felsefi bakış açısı oluştur,oyum AKP'ye)tanımlayamadığınız sözlerin ardından felsefi fikirlerin de kıyıdan köşeden bir temele dayandığını iddia etmenizin yenilir yutulur yanı yoktur..Demek kıyıdan köşeden bir temel..Rene Descartes dahi,o temeli oturtamamıştır,ne kadar basitmiş felsefi temeller..

Bunun dışında yine çocuksu ve olgunluktan hayli uzak,basit,ucuz bir yaklaşımla "sizin gibi zeki(?)" tabirini kullanmışsınız..Elbette fikri sahada tartışılacak argüman kalmayınca,kişiler üzerine atıp tutmalar başlayacaktır..Şöyle bir tartışmalarımızı takip edenlerin takdirine bırakmaktayım bu hali..

Yalnız bu son hallerinizden de memnuniyet duyduğumu gizlemeyeceğim..Çünkü,elinde sağlam argüman olmayan bir zavallının,inkar ile,iftira ile,hakaret ile nasıl da dibi boyladığını,nasıl da ezildiğini görmek hoşuma gidiyor..Düştüğünüz hallerin farkında mısınız?

Ve dokuzharf,

Son yazılarında genel manada yorum katmadan fikriyatını dökmüşsün,daha önce tartışıp cevabını bir çok kez verdiğimiz hususlar da içinde barındırdığı için artık tekrar etmenin lüzumsuzluğunu farkediyorum..Yalnız değinmeden edemeyeceğim..Türk Silahlı Kuvvetleri'nin yanlış zamanda müdahalede bulunduğunu belirtmişsin..Bunu reddediyorum..TSK,kendi tabiri ile rejimin ve değerlerimizin öncelikli koruyucusu ve bekçisidir..Son günlerde,mütemadiyen görmezden gelinen laiklik karşıtı söylemlerin sahibi şahısların,cumhurbaşkanı olmasına ramak kaldığı şu günlerde böylesi bir söylem geliştirmeyecekti de ne zaman geliştirecekti..Doğru zaman,doğru söylem..

Rejimin tehdit altında olmadığını,korkmamamız gerektiğini söylemişsiniz..Nasıl bir garanti verebiliyorsunuz?"Laik cumhuriyetin sonu geldi." diyen Gül'ün cumhurbaşkanlığında nasıl bir güvence verebiliyorsunuz,anlamış değilim..

Bu mesaj vaudeville tarafından düzenlendi. Düzenleme zamanı: 30.04.2007 - 04:56


#33 eleven

eleven

    Hiç gelmiyor desek yeridir

  • Üyeler
  • 54 Mesaj

Gönderim zamanı 04.05.2007 - 12:37

adama müslüman dediler inandılar oy verdiler.ama 4.5 senede daha doğmamış çocuklarımızı borçlandırdı.ben bu adama karşıyım ve her paltformda bu görüşümü savunurum.açıklamalarıyla hemde.cahil değilim çünkü.okuyorum.bazıları gibi beynim yıkanmıyor.doldurulmuyor.o adamı savunanların babaları onlara gemi alcakmış *heyo yada kaçak villalar.bumu müslümanlık.insanlık.bırakın arkadaşlar lütfen savunmayı artık.
EGEMENLİK KAYITSIZ ŞARTSIZ MİLLETİNDİR.
MUSTAFA KEMAL ATATÜRK

#34 BlackEagle

BlackEagle

    Hiç gelmiyor desek yeridir

  • Üyeler
  • 75 Mesaj
  • Konum:2m Burodizayn/çağlayan/ist ve yenibosna/istanbul

Gönderim zamanı 07.05.2007 - 15:52

olmalı diyenlere güzel cevap Abdullah Gül'ün kendisinden geldi herhalde...:)

şimdi diyeceksiniz
*ana muhalefetin çirkin işi
ana muhalefet ve diğerler parlemontada bulunan partilerin ortak görüşü,gelin uzlaşarak seçelim.ama hayır cevabı bile vermek yerine suratlarına bile bakmadılar.ana muhalefetin işimi.yada diğerlerinin..?
*Akp hükümetinde aday gösterilebecek en azından 10 aday vardı neden birinde diretildi..(ve hepside (abudulah gül hariç)cumhurbaşkanlığı vasfına uyabilecek nitelikte)bu kanıya muhalefetin ve diğer partilerin ortak konuşmalarından yola cıkarak bu kanıdayım.ama uzlaşma tarafında olunabilirdi noktasına örnek göstermek amaçlı.
şimdi diğerlerin mi suçu
*şimdi halk seçsin deniliyor.önerge sunuluyor ama başbakan ve bakanlar kurulu üyeleri oylamada yok.
*halk seçsin konusu 2 yıl önce anap partisi tarafından önerge sunulmuş gündeme dahi gelememiştir.
*5 yıldır nerdesiniz kardeşim nerde..
*şimdi diğerlerin mi suçu..
*bu sınav bu hükümüte verilmiş ama 0 sıfır alarak sınıfta kaldığını hepimiz gördük..
*bu saatten sonra olacak tek şey vardır.oyalamaya gerek yok erken seçim..
*halk seçsin konusunda akp hükümetini samimiyetsiz buluyorum.tamamen seçim için hazırlık sonra diyecekler bak biz dedik bunlar yapmadı..
*halkın bir kısmı buna inanacaktır.
*yolsuzluğu,işsizliği,eğitim sistemini düzeltmek için cok şey yaptık ama muhalefet hep engelledi bu gibi söylemeleri meydanlarda duyacaksınız..
*halkın bir kısmı ne diyecek hayır yanlıştır mı diyecek.doğru valla diyecek..eminim savunanlarda aynı şeyi diyecek..
*diyebilrimisiniz anayasanın değiştirme yetkisi elinde bulunan bir hükümet diğerlerine ihtiyacı yok neden yapmadı..(diyemezsiniz onlarında işine gelmez)
*en son işin içinden çıkamadaklarında biz iktidardık değiştirme hakkımız vardı ama cumhurbaşkanı veto etti diyecekler..
*ya kardeşim bunca ab nin müzakere belgesindeki yapılması gerekenleri kim yaptı,kıbrıs a hiç girmiyorum,kuzey ırak felaket,petrol yasası,tarım,eğitim vs..
bu kanunları ben çıkarmadım...

şimdi de halk seçsin... hayır kardeşim anayasamızın ne diyosa o..halk seçse halkın sağduyusuna güvenmiyorum..nere çekilirse ora giden bir kesimiziz var hala..bu durmdayken ben halk seçsin diyemiyorum..ama isterdimiki halkımız bilinçli olsun görsün duysun konuşsun ama hala beş kuruşa benliğini oyunu satanlar var..(gp en basit örneği) az bir çogunlukta değil..

24 haziran da herkesi görevini yapmaya ama onuru ile( 22 temmuz daolabilir ysk vereceği karar doğrultusunda)

sağlıcakla kalın...

#35 şifre

şifre

    Hiç gelmiyor desek yeridir

  • Yeni Üyeler
  • 1 Mesaj

Gönderim zamanı 07.05.2007 - 16:31

Bu ne güzel bir yorum Allahım.... Sana aynen katılıyorum arkadaşım. Bu halka bende güvenmiyorum. Koyunlar resmen ya. O yüzden bence başbakanıda seçmesinler. Yerel seçimlere katılmalarınıda yasaklayalım bu ***:) En güzeli tek parti dönemiydi zaten... Laik, demokrat, liberal, kemalist, atatürkçü, realist, pesimist, optimist bir babayiğiti oturtuyorsun başına, ohhh. İnanılmaz süper doyasıya yaşıyorsun laikliğini falan. Ama nerdeee. Bu ***** halk bir bırakmadı yakamızı anasını satayım...



Düzenleme : Hakaret

Bu mesaj dokuzharf tarafından düzenlendi. Düzenleme zamanı: 07.05.2007 - 16:42


#36 dokuzharf

dokuzharf

    ...

  • Kurucular
  • 19.758 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:İzmir

Gönderim zamanı 07.05.2007 - 17:28

halk seçse halkın sağduyusuna güvenmiyorum..nere çekilirse ora giden bir kesimiziz var hala.


:) İşinize gelmedi mi hiç kimseyi tanımıyorsunuz.
Kusura bakma böyle düşünen herkese söylüyorum sadece sana değil.

Seçim seçim diye tutturuldu , Cumhurbaşkanını halk seçsin dendi. Herkes istedi bunu , hani Cumhuriyeti kurtarmak isteyen sokaklara çıkan insanlar da bunu söyledi. Yahu şimdi Cumhurbaşkanını halk seçsin diyorlar , yine karşı çıkılıyor. Neymiş efendim halka güvenmiyoruz :) Halk çok cıvık değil mi afedersin. :)

Değişiklikler Kaydedildi...

#37 Rose&Rain

Rose&Rain

    Kayıp

  • Dokunulmazlar
  • 5.735 Mesaj
  • Cinsiyet:Bayan
  • Konum:Sandal
  • İlgi Alanları:çok geniş

Gönderim zamanı 07.05.2007 - 17:34

Bırak ya Dokuz kafalarına estiği gibi konuşuyorlar işte. Başta halk seçsin diye yırtınıyorlardı şimdi baktılar halk onu istiyor bu defa halka da güvenmiyorum diye terbiyesizleşiyorlar.
Gönderilen Resim

Tecrübe çok zalim bir öğretmendir. İnsanı önce sınavdan geçirir, sonra dersini öğretir. - Spuitems

#38 vaudeville

vaudeville

    Siyaset Yazarı

  • Üyeler
  • 302 Mesaj

Gönderim zamanı 07.05.2007 - 17:55

Öncelikle BlackEagle arkadaş söylediklerinden kendisi mes'uldür,kendini savunup savunmaması kendi meselesidir..

Bizi rahatsız eden;BlackEagle üzerinden fikriyatımıza teğet geçen zümreye suçlamalarda bulunulması..

Belirtelim..Şahsım adına halkıma güvenmekten asla vazgeçmiş değilim,fakat bunun yanında halkın yumuşak karnı üzerinden siyaset yapıldığını ve kandırılabilirliğinin mevcutluğundan bahsetmiş ve bu anlamda bir ayrılık yaşandığından bahsedip,bölücülükle suçlanmıştık,ekleyelim;

"Türkiye'yi sevenler ikiye ayrılmakta:
1-Cumhuriyet düşmanını görebilenler

2-Cumhuriyet düşmanını göremeyenler

İkinci grup da kendi arasında ikiye ayrılıyor;

-İslami söylemler ile kandırılmış kesim

-Cumhuriyetin değerlerine saldırıldığı,kendi ifadelerinden yola çıkılmasına rağmen,bunları görmezden gelerek,inkar politikası yürütenler..

2.grubumuzun ilk maddesini,yani,İslami söylemler ile kandırılmış kesimi inceleyelim..Aynı örneği daha önce de vermiştim,tekrar ediyorum..Milli Mücadele yıllarında,Ankara hükümetine karşı,padişah ve İstanbul hükümeti,Mustafa Kemal ve Milli Müdafaa Grubu'ndan oluşan hükümeti bertaraf etmek için,halkı düşman etme politikası gütmüştü..Bunun için de kendilerine "Hilafet Ordusu" diyen,Kuvayi İnzibatiye denen örgüt,Konya'da,Yozgat Boğazlıyan'da,Mardin'de,Bolu'da,Düzce'de,"din elden gidiyor" diyerek,İslami söylemleri çıkarları için kullanarak bu bölgelerde isyanlar çıkmasını sağlamış,Ankara hükümetini ateş çemberinde bırakmak istemişlerdir..Aynını günümüzde yaşamaktayız..Her halkta kandırılmış bir kesim vardır..

2.grubumuzun ikinci maddesini inceleyelim..Bu kesim,savunduğu odakların ABD ile kapsamlı ilişkilere girmesinin yanında,cumhuriyetimizin temel ideolojilerinden bulunan laisizme alenen karşıt söylemler geliştirmelerine,demokrasiyi amaç değil de araç olarak gördüklerini(örnekleri çok,forumda da adına başlık bile açılmış,söylemler tarihleri ile sıralanmıştır)alenen beyan etmelerine rağmen,nasıl bir taassup içerisinde iseler,hala savunmakta ve cumhuriyet düşmanlarını görememektedirler..Bu kesimin genelde,cemaatler aracılığıyla sistemli bir psikolojik harekat ile beyinleri yıkanmıştır..Kraldan çok kralcıdırlar.."Laik cumhuriyetin sonu gelmiştir." diyen bir şahsın laiklik karşıtı olmadığını iddia edecek kadar neyi savunduklarını bilmez haldedirler..Çoğu zaman da tartışmalarda ve medya kuruluşları ile söylenmemiş sözleri söylemiş gibi davranırlar..Ki kimi zaman direk işkembe-i kübradan,kimi zaman da cümleleri yarıdan keserek kullanırlar..Örneğin Tuncay Özkan'ın 14 Nisan Cumhuriyet Mitingi'nde;"Ben bunları yaptıysam,hırsızların şahıyım.." söyleminden başı kesilerek,"Tuncay Özkan,hırsız olduğunu itiraf etti." şeklinde haber çıkarırlar..Çoğu zaman tartışmalarda sunulan argümanları görmezden gelir,yepyeni bir argüman bulmuşlarcasına aynı iddialarını tekrar ederler,cevabı verilmiş olmasına rağmen..İlginç bir taktik geliştirerek,tartışmaları kişiselleştirir,aynı şekilde karşılık alınca,tartışmaları kişiselleştirdiğiniz hususunda size ithamda bulunurlar..İncelemiş bulunduğumuz bu grubumuzun karakteristik özelikleri gayet çoğaltılabilir niteliktedir.."

Gelelim cumhurbaşkanını halkın seçmesi meselesine;

Cumhurbaşkanlığı seçimi üzerine iki alternatif sunmuştuk,erken seçim ile yeni meclisin ataması ya da anayasal değişiklik ile halkın seçmesi..Yani halkın seçmesini destekleyenlerden biri de bizdik..Fakat AKP hükümeti bunu da kendine yontmuş ve abuk subuk paketlerle karşımıza çıkmaktadır..Bunu da demagog bir tavırla,halk seçsin diyoruz kabul etmiyorlar noktasına çekmektedirler..İlginç olan ise ANAP'ın 2 sene önce cumhurbaşkanını halkın seçmesi yönündeki teklifini dikkate dahi almamışlardı,herhalde durumun bu noktaya varacağını tahmin etmediklerinden,kafalarına göre kendi zihniyetlerinin profili bir aday çıkaracaklarını ve atayacaklarını zannettiklerinden..

Bununla birlikte cumhurbaşkanını halkın seçmesi hususunda düşündüklerimizden de bahsetmiştik gelen bir soru üzerine,buyurun;

"Cumhurbaşkanlığı seçiminde,aktif demokratik işlevsellik bağlamında iki öğe ikna edici niteliktedir belirttiğimiz üzere;

Ya anayasal değişiklik ile cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesi sağlanacak,ya da erken seçim ile taze hükümet cumhurbaşkanını seçecek..

Lakin bu akıllara,yine aynı zihniyetin,yahut aynı geleneğin aday gösterilebileceği manasını çıkarılabileceğini getirmemeli..Boşu boşuna laiklik söylemlerinde bulunmuyoruz..Her daim belirtiyorum,demokrasi elzemdir,fakat ondan evvel önceliklerimiz bulunuyor,bunu gözardı edemeyiz..

Toplumca,seküler planda ortak zeminde buluşacağımız adaylar çıkarır,seçimini yaparız..Aday gösterileceklerin,bizce yahut farklı fikriyatça beğenilmeyen,en kötü ihtimalle takdir edilmeyen yönleri elbette bulunacaktır..Fakat,Sayın Büyükanıt'ın deyimi ile sözde değil özde laik olan ve bunu hal/hareketlerine yansıtan şahıslar olması da devamlılığımız açısından bir gerekliliktir..Şöyle söyleyeyim,laikliğin tanımından bihaber arkadaşlar da öğrenmiş olur bu yoldan;Cumhurbaşkanının belirlenmesinde laikliğe bakışı ölçüttür -ki bunu gerek siyasi gerek bürokratik yaşamındaki eylemselliği ile göstermiş olmalıdır- dindarlığı değil..Cumhurbaşkanlığı makamı,şeyhülislam değildir,seküler problemlerle ilgilenir.. "


AKP'nin meseleyi yeniden kendine yontması,fikriyatının izdüşümlerine evrilmesine yol açması üzerine iki yazı da okunmaya değerdir;

Birinci yazı

İkinci yazı


Okunası,feyz alınası..

Esenlikler..

Bu mesaj vaudeville tarafından düzenlendi. Düzenleme zamanı: 07.05.2007 - 18:40


#39 gripin

gripin

    Hiç gelmiyor desek yeridir

  • Üyeler
  • 77 Mesaj

Gönderim zamanı 07.05.2007 - 19:00

herkesin şahsi fikrine saygı duymak insan olmanın doğasında olmalı
konuyu böyle bir forumda paylaşınca tartışmak da doğal
ben Ak Parti ve destekleyen zihniyetin tam karşısında ömrünün sonuna kadar duracak ve yedi ceddini de bu şekilde durması için destekleyecek
kendi dünya görüşü ve herşeyden önemlisi Atatürk çü bir Türk evladı olarak
verilen bunca emeğin boşa çıkmayacağını düşünüyorum.
Çıkmaması için de gereken her platformda yer almaktan onur duyarım
Konu TÜrkiye cumhuriyeti ise her vatandaşın sağ duyulu olarak davranacağından eminim
Türkiye nin top yekün geleceği söz konusu olmasaydı ve bu konuda bu kadar vicdani bir durum olmasaydı o meclisten o karar çıkardı ve uzamazdı
Demekki partiler ne olursa olsun memleket meselesi haline gelince biraz daha düşünerek ve tarafsız kalarak karar veriliyormuş
Geri çekilerek Türkiye nin tarihindeki süreçlerden birini engellediği için teşekkür bile etmek gerekebilir.
Ben kendi düşüncemi paylaşmak istedim
Teşekkür ederim.

#40 samsun216

samsun216

    Hiç gelmiyor desek yeridir

  • Üyeler
  • 18 Mesaj

Gönderim zamanı 07.05.2007 - 19:24

"Laik cumhuriyetin sonu gelmiştir"

Bunu kim söylemiştir?

Cumhuriyet Gazetesinde Abdullah gül imzalı manşetten verilen haberden bahsediyorsak eğer...

Bunu manşet yapan Cumhuriyet gazetesi ve dillendiren Özkan neyin ne olduğunu biliyorlar... karakter analizi yapanlar için yazalım...

1995-Guardian gazetesi Türkiye ile ilgili araştırma için Türkiyeden onlarca kişiyle röportaj yapar. Aralarında Apo'da vardır. 2 tam sayfalık haberde iki cümlesine yer verilir. (cumhuriyet alıntı yaparken bile oynama yapmıştır. Yalanın yalanı) O malum cümleler. Apo böyle birşeyler söylemediği için tekzip falan gönderir. Sonucunda Guardian hatasını düzeltir.

2007-Cumhuriyet Gazetesi tam yeri tam zamanı diyerek bile bile tekzipli cümleleri kullanmakta, Özkanda bunun üzerinden konuşmakta tereddüt etmez... Görüyoruz ki okuyucularda tereddüt etmiyor.

"Ben karakter analizine girmiycem."





Benzer Konular Daralt

0 kullanıcı bu konuya bakıyor

0 üye, 0 ziyaretçi, 0 gizli