bu konuya 23 yanıt verildi

[Jack_Davinson]

Ne olacak bu konunun cevabı ?

[kardelen]

AB TAVİZ VERSİN BİZE

Diğer partilerin AKP kadar AB'ye taviz vermediği şeklinde bir yanıt verilmiş....(ne kadara kadar taviz verilebiliyor) Taviz miktarı tartışması...Şunu da anlamış değilim, AB'mi bize taviz vermeli ,biz onlar gibi olmak istiyoruz,onların arasına girmek istiyoruz,Devlet politikamızı bunun üzerine kurmuşuz, bunun için on yıllardır uğraşıyoruz "bekliyoruz". N'olacak, eğitim,sağlık,hukuk,ekonomi gibi alanlarda durumu belli olan ülkemize AB'mi taviz verecek.Veya başka bir parti olsa taviz vermeyecek mi? o da verecek.Bu iş böyle, eğer taviz verilmesine karşı isek kıvırmadan AB'ye girmek istemediğimizi söylemeliyiz.Eee bunada kimseden yanıt gelmiyor, herkes AB'ye girmek istiyor.O zaman istesende istemesende taviz vereceksin.

Ülke lehine bir iş yapılırsa bu taviz olmaz!Eğer AB istiyor diye ülke aleyhine bir iş yapılırsa bu taviz olur!
Millici,ülkeyi düşünen gerçek siyasetçiler kesinlikle taviz vermez!Biz onurlu bir şekilde AB'ye girmekten yanayız!
AB, çifte standartçı!Bu şekilde AB'ye hayır diyorum!

Bu mesaj kardelen tarafından düzenlendi. Düzenleme zamanı: 09.09.2005 - 22:43

[aTMaCa]

açın kardelenin önünü, GP onurdan bahsediyor!

[okan_yuksel]

Haddini aşma kardeş....ATATÜRK'ün kurduğu mecliste.ATATÜRK'ün verdiği seçme ve seçilme hakkı ile halk tarafından seçilmiş iyi veya kötü bir milletvekiline ve milletvekillerine "vekilcik" falan diye hitap edemessin OKAN YÜKSEL.

Acaba bu mecliste şu anda Türkiye Kominist Partisi veya Cumhuriyet Halk Partisi iktidar olsydı da aynı şeyleri yazacak olgunlukta mı olurdunuz, orasını çok merak ediyorum! Bunun dışında Türkiye'de Atatürk adı iki yerde kullanılır; birincisi gayet yasal, gayet düzgün insanların samimi sohbetlerinde; ikincisi yasal olmayan ve farklı amaçları olan insanların amaçlarını yasallaştırmak için! Eminim ben sizden çok daha fazla Atatürkçüyüm; fakat her yorumumda Atatürk adını kullanmıyorum!

Diyorum ya ben politika içinde yetiştim; şu anda mecliste olan milletvekilleriyle yüz yüze görüştüm, tanıştım! Kimin ne olduğunu sizden iyi biliyorum! Mecliste katili de var, hırsızı da, pisi de var!Birincisi yazdıklarım meclise hakaret değildir! İkincisi bir zahmet bu güne kadar milletvekilliği görevini üstlenen vekilciklerin sabıka dosyalarını edin. Benim en yakın akrabağlarım mecliste millet vekilliği yapıyor; birisi Adalet ve Kalkınma Partisi kurucusu! Bunun dışında hayatınızda hiç Mustafa Kemal ATATÜRK'ÜN Bursa konuşmasını okudunuz mu? Hoş ağızınızdan "Atatürk" lafını düşürmeyen siz mutlaka okumuşsunuzdur; fakat anlaşılan iyi anlamamışsınız! Ben bir kere daha aşağıda yolluyorum:

BURSA NUTKU

Türk genci, devrimlerin ve rejimin sahibi ve bekçisidir. Bunların lüzumuna, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır; rejimi ve devrimleri benimsemiştir. Bunları zayıf düşürecek en küçük veya en büyük bir kıpırtı ve bir hareket duydu mu, bu memleketin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adliyesi vardır demeyecektir. Hemen müdahale edecektir. Elle, taşla, sopa ve silahla, nesi varsa onunla kendi eserini koruyacaktır. Polis gelecektir; asıl suçluları bırakıp, suçlu diye onu yakalayacaktır. Genç, polis henüz devrim ve cumhuriyetin polisi değildir diye düşünecek, fakat asla yalvarmayacaktır. Mahkeme onu mahkûm edecektir. Yine düşünecek: Demek adliyeyi de ıslah etmek, rejime göre düzenlemek lazım. Onu hapse atacaklar. Kanun yolundan itirazlarını yapmakla beraber; bana, İsmet Paşa'ya, Meclis'e telgraflar yağdırıp haksız ve suçsuz olduğu için tahliyesine çalışılmasını, kayrılmasını istemeyecek. Diyecek ki, Ben inanç ve kanaatimin icabını yaptım. Müdahale ve hareketimde haklıyım. Eğer buraya haksız gelmişsem, bu haksızlığı meydana getiren sebep ve amilleri düzeltmek de benim vazifemdir İste benim anladığım Türk genci ve Türk gençliği!"

Umarım ağızınızdan düşürmediğiniz Mustafa Kemal ATATÜRK olayı size iyice açıklamıştır! Saygılar...

OKAN YÜKSEL

Arkadaşlar yazılarımı tekrar dönüp okuyunca sizlere yanlış anlamlara meal verecek şeyler yazmış olduğumun farkına avrdım. İlk olarak ''milletvekilcikleri'' diye sıfatlandıracağımız insanlar TBMM içerisinde pek de fazla değil! Bu mecliste en az namusuzlar kadar namuslunun olduğu da bir gerçek. Gerici hareketlere karşı TBMM herzaman bizim yanında olamamız gereken bir güç. Türk Silahlı Kuvvetleri ve Türkiye Büyük Millet Meclisi gibi Mustafa KEmal ATATÜRK'ÜN önderliğinde gelişip yücelen kurumlar biz gençliğin koruması altındadır. Burada ve yazıalrımda bu yeni Cumhuriyetin kurumlarına hakaret vs. yoktur. Saygılarla arz, ederim. Kendisini Atatürkçü oalrak nitelendiren bir genç olarak da her zaman kurumlarıma eleştirisel gözle bakmak durumundayım. EÐer herkes böyle olabilseydi bu gün çok daha ilerilerde olurduk!

OKAN YÜKSEL