bu konuya 23 yanıt verildi

[cengiz]

Her kapıyı açan tek anahtar vardır: SAMİMİYET !.
Dünyada dikenler güllerden çok daha fazla!...
Teslimsin; bilincinde değilsin!..
Dostluğu yürüten, fedakârlıktır!.
Ben, sen ve O`nun kalktığı yere gittiniz mi?..
Bir kişiyi sevip onsuz yaşayamayacağını söyleyen kişi, imanı reddetmektedir!.
Yakîne erende sabır ne arar?..
Altın, asitte saflaşır!.
Önce gecenin zulmeti sonra günün aydınlığı gelir!.
"Sen"im ben!... Sen, diye bakma bana
Yargıcınız, vicdanınızdır!.
"İnşaallah" deme, "Bismillah" de!.. Yarına bırakma, hemen başla!
Dua`da yaratış sırrı gizlidir!.
"Hiç" olabilirsen "hep"sin!.. "HEP" olduğunda nesin?..
Koyunlar da yiyip, içip, çiftleşip, uyuyorlar... Farkında mısın?.
Televizyon dalgalarında ses ve görüntü olur da, senin dalga bedeninde nasıl olmaz?..
İnsanın, kurtuluşu ilimde, helâkı duygusallıktadır!...
Sevgi, sahip olmak değil; paylaşmaktır!...
Her an, ne yaparsan yap; ‘’niye yapıyorum’’ sorusunu sormaya alıştır kendini!..
SEN......... ONU ..... görsen ne olur?... Görmesen ne olur!!!...
Tüm hayvanlar alıcıdır... İnsan ise verici... Veren, Allah`tır; alan, mahlûktur!.
‘’Dün’’ kamburuyla ‘’bugün’’ odasına giremezsin!...
Hakareti hak ettiyseniz, ses çıkartmayınız; şâyet hakketmediyseniz, üstünüze alınmayınız!..
Önce kesin kararını ver... Senin için önemli olan, sonlu dünya mı; sonsuz ölüm ötesi mi?
Kalbi, Allah`a dönük olmayanın, kıblesi "kabe" değildir!.
Câhilin efendisi olacağına, arifin kölesi ol!.. daha iyi...
Güçlü kişi, inandığı yolda, etrafa rağmen, yürüyebilendir!.
Seni, "BEN"i bilmez, seni!..
Cahil, suçlar!... Arif, hikmetini idrak etmeye çalışır!..
İlmi değerlendiremiyen, yer, içer, geçer - gider!..
Mum çevresini aydınlatır, ama kendisini tüketir!..
Uyandığında, rüya ne ise; ölümü tattığında, dünya hayatı aynı olacaktır
Hayvan sual sormaz! Hayvansı insanlarda da sual olmaz!
Dua, insana verilmiş yaratma sırrıdır... İnsan dua ettikçe, Allah onunla yaratır!..
Beni tanımak istiyorsan, Özüne sor; bildim, bensin sen, diyecektir!.
Bir zaman ki, baykuşlar güneşi târif ediyor!.
Taklit, insanlık bilincinin "aids"idir!..
Oduna esans dökmüşler, gül sanmış kendini!..
Avamın ölçemediği insan büyüktür...
Güneş sistemi, içinde bulunduğumuz Galaksi`de bir HİÇ mesabesindedir!.
Her birim, karşısındakini kendi anlayışı kadar değerlendirebilir!.
Düşündüğünüz her şey, beyin tarafından genlerinize kaydediliyor!...
Herkesin Allah`a ulaşan yolu, kendi özüne giden yoldur!
Aklı olan ilimle ilgilenir;anlayışı kıt olan da, kişilerin fiilleri ve organlarıyla!.
Zorlama, insanı imandan çıkartır; münâfıklığa sokar!.
Yüksek raftan kristal vazoyu alırken, alt raftakileri kırmamaya dikkat gerekir!.
Kâmil kişi, mahlûkatta kusur veya hata görmez ve aramaz!.
Sorgulamak, düşünebilme yeteneği olan beyinlere has bir özelliktir!.
Dua kadar insanı hedefine ulaştırıcı bir şey yoktur!
Eleştirenlerden misin, yoksa üretenlerden mi?
Sigarayı terkedemeyen, benliğini nasıl terkeder?
Sorma, "Rabbimin kapısı nerede" diye.. . Sende "O"kapı, gönlünde!.
Zeki insan, ateist olur; akıllı insan, "Allah"a imân eder!. "Bühl" ise tanrısıyladır!.
Soru sormayan beyin için, "Allah"a giden yol kapalıdır!
Gerçek Huviyetini bilirseniz kesinlikle kimseyi suçlayamazsınız!.
Baktığın kişinin sîretini görüyorsan havassın..
Tüm cehenneminin ateşini söndürecek olan tek şey takdire rızadır!.
Akıl durursa beden hareket eder , zekâ çalışır!.
Beyin düşünerek öğrenir ruhsa defalarca tatbik ederek öğrenir!.
Tanrı yokmuş gibi düşün, varmış gibi yaşa; Asla "Allah"tan gafil olma.
Ahmağa nasihat gereksizdir!. Anlamadığını anlıyamıyandan kaç!.
Nasihat akıllı içindir.
Zaman kafası çalışana yetmez; Kafası çalışmayana geçmek bilmez.
Ahmağa zulmetmek istemiyorsan, onlara irfândan sözetme!.
Sevdiğinin kim olduğunu bilebildiysen, yok olasıya sev !.
Benlik, yana yana tükenince "hiç" kalır!... "Hiç" olunca da "hep"e dönüşür!.
Bir zamanlar sanırdım ki, karşımdaki bazıları beni sever... Farkettirdi ki, sevilen kendisiymiş!.
Bilirsen kim olduğunu, doyasıya, ölesiye, yokolasıya sev!.. Yok oldun mu, ZATen bitti!.
Allah`a imân, ancak mutlak kadere imân ile mümkündür!.
Mutlak kadere imânla Allah`a imân gerçekleşir... Aksi halde tanrına tapınıyorsundur!..
A`mâ, takdiri görmeyendir!..
SIR TUTAMAYANA SIR VERİLMEZ !.

Dosttan Dosta kitabından bir bölüm

Bu mesaj cengiz tarafından düzenlendi. Düzenleme zamanı: 19.11.2006 - 16:28

[L1Square]

İnsanın, kurtuluşu ilimde, helâkı duygusallıktadır!...

Düşündüğünüz her şey, beyin tarafından genlerinize kaydediliyor!...

Bu iki cümleyi açıklayabilmeniz mümkünmü acaba?Özelliklede ikincisinde yoğunlaşırsak daha yararlı olur..Çünkü bu cümleden farklı şeyler algılıyorum..Açıklarsanız memnun olurum..

[Emily]

Zeki insan, ateist olur; akıllı insan, "Allah"a imân eder!. "Bühl" ise tanrısıyladır!.

Nasıl yani..?

Akıl durursa beden hareket eder , zekâ çalışır!.

İkinci kez nasıl yani..?

[L1Square]

Şöyleki ;

Zeki - Anlama,kavrama yeteneği olanlara denir..

Akıllı - Gerçeği iyi gören ve ona göre davranan kişilere denir..Sanırım cümle şimdi daha iyi anlaşılmıştır.

[Emily]

Ben cengiz'den istemiştim ama olsun....Açıklama olsun da farketmez..

Yalnız hala anlamsız bence..yani kavrama yeteneği olan bir kişi, gerçeği iyi göremiyor mu...?

Zeka ,aklın kullanılabilirliğidir.Aklını ne kadar kullanabiliyorsan o kadar zekisindir.Akıllı kişi iman eder, zeki atesit olur denirse, yaptığınız açıklamadan doğru şu sonuç çıkar, gerçeği iyi gören akıllı kişi,iman eder çünkü Allah'ın gerçek olduğunu görür, ama zeki insan tanrı olmadığını kavrar gibi bir şey oluyor..

Aman neyse, bence saçma bir yaklaşım..Zeki ve akıllıyı bu şekilde ayırmak eğer göremediğimiz başka bir açıklaması yoksa..
haa bir de akıl durunca zeka nasıl çalışmaya başlıyormuş, onu hiç anlamadım...

[S_erel55]

o zaman bende şunu çıkarıyorum ben çok çok akıllı bir insanım ve ALLAH a iman ediyorum ve inancım sonsuz

[L1Square]

Ben sadece kelime anlamlarını yazdım.Cümlede farklı birşeyde kastediliyo olabilir..Cengiz gelince açıklar sanırım..

[Emily]

Aklı olan ilimle ilgilenir;anlayışı kıt olan da, kişilerin fiilleri ve organlarıyla!.

Bu güselmiş...




dipnot:TDK sitesi düzeldiğinde akıl ve zeka neymiş bakarız beraber artık..
Akıl için anlama ve kavrama yeteneği yazıyor da bakalım site kendine bi gelsin de..

[L1Square]

zeki
sıfat

1 . Anlama, kavrama yeteneği olan, zekâsı olan, zeyrek:
"En zeki hayvan maymundur."- .
2 . Çabuk ve kolay kavrayan:
"Bildiğim, onun zeki bir genç olduğu ve ara sıra sevimli, ufak şiirler yazdığıdır."- M. Ş. Esendal.
3 . Zekâ varlığı gösteren:
"İnce, zeki bir kalemi vardı."- Y. Z. Ortaç.


akıllı
sıfat

1 . Gerçeği iyi gören ve ona göre davranan, akil.
2 . ünlem Karşısındakinin düşüncesizliğini belirtmek için söylenilen uyarma sözü.
3 . alay yollu Düşüncesiz, aptal:
"Akıllıya bak, bu işten kendisine bir pay çıkarmak istiyor."- .

TDK'da da aynı şekilde geçiyormuş...

[Emily]

Tamam işte, o zaman zeki ve akıllı arasındaki fark nasıl bir şey ki, birinde iman edip diğerinde atesit olup reddedebiliyor..?
Neyse bana saçma geldi bu benzetme de uzatmayalım daha fazla..

Gerçi asıl soru şu olmalı,bir maneviyatın, bir iman ya da inancın, akıl ve zeka ile ilgisi nedir ?

Sorgulamak, düşünebilme yeteneği olan beyinlere has bir özelliktir!.

Bakın işte buna şiddetle katılıyorum... (düşünüyorum öyleyse varım.. )

[L1Square]

Zeki bir kızsın (anlama,kavrama yeteneği olan) bu cümleyide anlayabilirdin...

Akıllının anlamında ne demiş TDK?Gerçeği gören,ona göre davranan..Akılsız bir insan nasıl gerçeği görebilir ve iman edebilirki?Cevabı bu kadar basit..

Ateist olmadığımdan,zeki ile ilgili olan kısmına dokunmuyorum.Ateist olanlar mıncıklasın onu biraz.

[JoHoR]

Ben basitçe nacizane şöyle izâh etmeye çalışayım
Ortada iki seçeneğiniz yapabileceğiniz.
Zeki bir insan bu iki seçeneği çabucak bulup çıkarabilen kişi hatta bir üçüncüyü hatta dördüncüyü.
Akıllı insan ise bu seçenekler arasında sadece kendisine değil tüm insanlığa doğru olanı bulup uygulayan kişidir.

[Emily]

Sevgili johor abiim, sana sorayım bak iisi mi di mi, niye aklıma gelmedi daha önce püü

Şimdi sorum şu oluyor ki, zeki kişi gerçeği çabucak kavrayan bulup çıkarabilen kişiyse ve gerçek iman etmekse(tamamen o cümle üzerindendir bu yorum akıllı bunu buluyo ya o bakımdan), o zaman zekinin de bunu yapması gerekmiyor mu?

Yani olay iman etmek ya da ateizm değil, sanırım anlaşılamadı yine de açıklayayım didim, ben o cümledeki mantık kurgusunda bir hata olduğunu düşünüyorum..Olay budur, inanç inaçsızlık değil.Bu sebeptendir ki, zeki ve akıllı üzerinde takıldım..

[JoHoR]

Zeki insanın bulduğu gerçeği uygulaması diye bir şey yok orda yalnız. Akıl irade işidir. Akıllı insan kendi iradesine sahip insana denir. Gerçeği bulma ve uygulama da farklı şeyler olduğuna göre. Aslında burdaki mantık da haklı ve de doğru diye düşünüyorum.

[JoHoR]

Zeki insana gelirsek
Zeka bu seçeneklerin hepsini görme yetisi olduğuna göre bunları bilen insan kendi zekasına hayranlık duymaya başlar. Hatta şirk koşmaya kadar vardırabilir işi.
Ancak akıllının gördüğü burda gerçek, seçenekler değil. O diğer seçeneklerle ilgilenmiyor sadece doğru olanla ilgileniyor.

[Emily]

hımmm...
Güzel açıklama ama benim soru işaretlerim sabit kaldı..
Sanırım çok farklı bir mantıkla bakıyorum ondan.

Zeki kişiler çok fazla gerçekle ilgilendiğinden ya da her zaman fazla sorguladığından mı uygulamıyor bir gerçek bulduğunda peki?Zekilerde neden irade yok..?Akıllı irade sahibi derken bulduğu gerçeğe sahip çıkıyor zeki neden çıkamıyor..? (tımam sustum.. )

Bir de akıllı kişi zeki midir, veya zekiler akıllı mıdır..?(tamam tavuk mu yumurta mı gibi oldu kabul )

[cengiz]

Zeki insan, ateist olur; akıllı insan, "Allah"a imân eder!. "Bühl" ise tanrısıyladır!.

Nasıl yani..?

Akıl durursa beden hareket eder , zekâ çalışır!.

İkinci kez nasıl yani..?

Öncelikle sorgulama özelliğinizden dolayı teşekkür ederim

Zeki insan, ateist olur; akıllı insan, "Allah"a imân eder!. "Bühl" ise tanrısıyladır

Ateist olayları hep madde ekseni etrafında değerlendirir. Ona anlatılan din anlayışında ise gökte bir yerde merkezi olan bir tanrı inancı güneşin ve samanyolunun büyüklüğünü farkedince hiç de inandırıcı gelmez.
Zeki insan anlık düşünür dünya menfaatleri peşinde koşar hırslıdır,doyumsuzdurlar, kriterleri insanların beğenisi ,alkışlarıdır. Beyinlerinde ördüğü kozanın ileride onlara ne kadar zarar vereceğinin farkında değildirler. Kısacası zeki bedeni istekler doğrultusunda yaşam sürdüren ve olayları madde bazında değerlendiren insandır.

Akıllı ise; bu yaşamın geçici olduğunu bilip sonsuz bir yaşama dönük olayları değerlendirir. Allahı gökte bir yerde merkezi olan tonton dede mantığıyla değrlendirmeyip, ihlas suresinde açıkladığı gibi “SONSUZ, SINIRSIZ, MERKEZİ OLMAYAN TEK ONDAN BAŞKASININ İSE MEVCUD OLMADIÐI” var olan herşeyin gerçekte bizim 5 duyumuza göre var olduğu onun esmalarından (isimler) meydana geldiği gerçekte bir vücudu olmadığına iman ederler ve bu doğrultuda halifeliğini yaşayarak ruhuna dönük bir yaşam sergilerler

BÜHL ise düşünme kapasitesi sınırlı saf insandır. Dolayısıyla yap denileni yapar neden niçin yapıldığını sorgulamaz. kendisinden ayrı gökte bir yerde tanrı hayaliyle ve onu mutlu etmek için yaşar , Araştırmaz dolayısıyla şuurlu bir şekilde ibadetini yapamadığı için kendini tam anlamıyla geliştiremez.



Akıl durursa beden hareket eder , zekâ çalışır!.

Akıl durursa beden hareket eder zeka çalışır
Akıl devrede olduğu sürece insan olayları uzun vadeli getirisine bakarak; ben bunu şimdi yapıyorum ama sonraki yaşamımda bunun bana nasıl faydası olacak diyerek birgün bırakacağı bedenine dönük siyaset, para sahiplenme duygularına kapılmaz

Ne zaman akıl baştan gider! işte o zaman insan ruh bakışından uzaklaşır ve devreye zeka girererek beden hareket etmeye başlar.
“birgün ölüp gitmeyecekmisin hayatını yaşa” diyerek şan şöhret, seks, yemek içmek herşeye sahip olmak hırsıyla Tasavvufta “Emmare” nefs dediğimiz Kuran ‘da ise “Onlar hayvan gibidirler belkide daha aşşağı” hitabına maruz kalarak zayıf güçsüz bir ruh bedeniyle Bu dünyadaki hayvanların(kedi,köpek vs.) Insanın hükmü altında olduğu gibi sonraki alemin varlıkların hükmü altından kendini kurtaramaz.

[cengiz]

İnsanın, kurtuluşu ilimde, helâkı duygusallıktadır!...

Düşündüğünüz her şey, beyin tarafından genlerinize kaydediliyor!...

Bu iki cümleyi açıklayabilmeniz mümkünmü acaba?Özelliklede ikincisinde yoğunlaşırsak daha yararlı olur..Çünkü bu cümleden farklı şeyler algılıyorum..Açıklarsanız memnun olurum..

glamor öncelikle sorgulama araştırma merakın için teşekkürler

bunlar sadece bana ait düşünceler hata var ise bana aittir bu sözlerin yazarına değil

İnsanın, kurtuluşu ilimde, helâkı duygusallıktadır!...

Resululah A.S’dan aldığı ilimle yaşam sürdüren insan kimseye kızmaz ,kıskanmaz, eleştirmez, bilirki; herşeyde tecelli eden haktır! bu yüzden hiç bir şeyde kusur görmez.
Bulunduğu sistemde duygulara yer yoktur. Ne yaparsa neticesine ulaşacaktır. Timsahın yavru ceylana acımadan yemesi güçlü olanın güçsüsü hükmü altına alan kainattaki bu geçerli sistemi farkederek Bu doğrultuda bulunduğu anın hakkını vererek elinden geldiğince bir sonraki boyuta eksiksiz güçlü bir ruhla gitmeye gayret eder.

Duyguları ile yaşam sürdüren ise: bedeni istekler doğrultusunda yaşayan, tek gayesi yemek, içmek, çiftleşmek ve sahiplenme gayreti içinde olur, bunun neticesinde ise elde edemediklerine üzülür, kahrolur. başına gelen küçük bir sıkıntıda dahi kendi dengesini bozarak ahmeti, mehmeti, ayşeyi, suçlayarak kendi eksiklerini görmeyerek kendi içinde cehehhemi yaşayarak bir sonraki boyuta zayıf güçsüz bir ruhla geçer gider..



Düşündüğünüz her şey, beyin tarafından genlerinize kaydediliyor!...

Bu sözleri bana göre iki anlamı var.
1- Düşünme - isteme(irade) - oluşturma
Düşündüğümüz herşeyin gerçekleşmesi Allahın 3 esmasının her an yürürlükte olmasından meydana geliyor.
ALİM ismi ile ilim sahibiyiz bizde var olan ilimle hayal edip düşünüyoruz. Bu düşünce yoğunlaştığında Allahın MÜRİD ismi neticesinde (irade edip) gerçekleşmesini istiyoruz.
KADİR ismi olan KUDRET sıfatı ile irade ettiğimizi (OL) emri neticesinde gerçekleştiriyoruz, oluşmasını sağlıyoruz.
Peygamber efendimiz bir hadisinde: “Düşüncelerinizden mesulsünüz” diyor
Neden?.. Bir şeyi iyi veya kötü ısrarla düşünmek insan beyninden genetiğine ve ruhuna yükleme yapılıyor, olumsuz etkiler yaratıyor bunun neticesi ya bulunduğumuz anda yada sonraki yıllarda beyindeki işleyiş yapısının özelliklerine göre çıkabiliyor.

2)- Bu düşüncelerin fiiliyatların iyi veya kötü neticeleri insanın genetiğini (deforme) etkilediği için bir sonraki nesilde çocuğunda veya torununda bu değişiklik bildiğimiz şu atasözü ile tastiklenmiştir. “ Dedesi erik yemiş torunun dişi kamaşmış”....

Bu mesaj cengiz tarafından düzenlendi. Düzenleme zamanı: 21.11.2006 - 18:18

[Emily]

Bu mantık içerisinde çok güzel bir açıklama...
Teşekkürler Cengiz..

Haa benim sorularım bitmedi tabii de, daha çok madde var di mi..

Çok sordum diye söylenmeyiniz, sorgulayan beyinlere denmiş, sorguluyoz biz de..

[cengiz]

şu an vaktim o kadar sınırlıki ancak fırsat buldum sakın ciddiye almadığımı düşünmeyin!! bu şekilde sorgulamanız inan çok hoşuma gidiyor ama sorulan sorular bir çırpıda verilecek cevaplar değil mutlaka hepsine cevap gelecek mantık dairesinde
kapasitemiz yeterse...

Bu mesaj Mel G. tarafından düzenlendi. Düzenleme zamanı: 22.11.2006 - 11:31