''
Tavla Biliyor muyuz?
Tavla biraz şanstır, tıpkı hayat gibi...
1400 yıl önce, ünlü bir Hint Racası, Pers İmparatoru Nevşirvan'a bir oyun göndermiş. Yanında da bir küçük name...
"Kim daha iyi düşünür, kim daha iyiyi bilir, kim daha ileriyi görürse, o kazanır. İşte hayat budur!..."
Hindistan'dan gelen oyun bilindiği gibi satranç...
Pers Hükümdarı altta kalır mı hiç?
En bilgin vezirini Büzur Mehir'i çağırır ve ...
"Sana on gün. Bir oyun icat et ve Raca'ya götür."
Verilen süre içinde, emredilen oyunu icat eden vezir İmparatorunun özel notu ile birlikte Hindistan'ın yolunu tutar.
"Evet, kim daha iyi düşünür, kim daha iyiyi bilir, kim daha ileriyi görürse o kazanır. Ama biraz da şanstır. İşte hayat aslında budur."
Sevgili Dostlar,
şimdi söyleyin, hayat tavla mı, yoksa satranç mı?
Tavla biraz şans, ama sadece biraz. Onun ötesinde, düşünmek, bilmek ve ileriyi görmek, ölçülü biçimde risk almak kazanmanın en belirgin yolu.
Vezir bulduğu oyunun adını Takhteh Nard koymuş. Yani "Tahta üzerinde savaş.."
Persler yayılıp, Mısır'a kadar uzanınca, oyunun adı kısalmış. Tau olmuş. Türkler ve Yunanlılar da Tavla demişler.
Vezir oyunu icat ederken, simgesel bir dil de kullanmış. Pulların toplandığı karşılıklı 6'şar hane 12 ayı... Tavladaki 24 hane de günün 24 saatini... Beyaz pullar gündüzü, siyah pullar geceyi simgelermiş... ''