İçerik değiştir



- - - - -

Zeki Mürenin Vefatı . . .


  • Yanıtlamak için giriş yapın
bu konuya 2 yanıt verildi

#1 Sphagetti

Sphagetti

    Küçük Haylaz :)

  • Üyeler
  • 3.305 Mesaj
  • Konum:Sakarya/Adapazarı
  • İlgi Alanları:"Sadece Harabe.net"

Gönderim zamanı 24.09.2006 - 15:59




Zeki Müren

(doğum: 6 Aralık 1931, Bursa - ölüm: 24 Eylül 1996, İzmir)

Klâsik Türk Müziği sanatçısı.






Resim:


Gönderilen Resim


Elveda Meyhaneci - Zeki Müren


Elveda meyhaneci artık kalamıyorum

Bir başkayım bu akşam sarhoş olamıyorum

Aynı kadeh aynı mey bir tat alamıyorum

Allah’ım bu nasıl şey sarhoş olamıyorum



Ne gökte ne yerdeyim bir garip seferdeyim

Aşık mıyım ben neyim sarhoş olamıyorum

Aynı kadeh aynı mey bir tat alamıyorum

Allah’ım bu nasıl şey sarhoş olamıyorum


Biyografi


Bursa'da başladığı orta öğrenimini İstanbul'da Boğaziçi Lisesi'nde tamamladı. İstanbul'da Devlet Güzel Sanatlar Akademisi'nin Yüksek Süsleme Bölümü Sabih Gözen atölyesinden mezun oldu. Desen çalışmalarını öğrencilik yıllarından başlayarak pekçok kez sergiledi.

Zeki Müren, Bursa'da tamburi İzzet Gerçeker'den aldığı solfej ve usül dersleriyle musiki bilgileri öğrenmeye başladı. 1949'da, Boğaziçi Lisesi'nde okurken Agopos Efendi (sinema yönetmeni ve senaryo yazan Arşavir Alyanak'ın babası) ile udi Kirkor'dan aldığı derslerle de musiki eğitimini sürdü. Daha sonra, fasıl musikisini iyi bilen ve geniş bir repertuvarı olan Şerif İçli'den çeşitli eserler meşk etti; Refik Fersan'dan, Sadi Işılay'dan, Kadri Şençalar'dan yararlandı.

1950'de sınavla İstanbul radyosu'na girdi. İstanbul radyosunda 1951'de, canlı olarak yayımlanan bir programda ilk radyo konserini verdi ve bu konseri çok beğenildi. Bundan sonra Türkiye radyolarında düzenli olarak okumaya başladı. Radyo programları on beş yıl sürdü, bunların çoğu canlı yayın programlarıydı. Müren bundan sonra kendini daha çok sahne ve plak çalışmalarına verdi. Alışılmış kalıpları zorlayan elbiseleri ve sahne davranışı ile halkın ilgisini sürekli olarak üstünde tutmayı başardı.

Zeki Müren 600'ü aşkın plak, kaset, CD doldurdu. Plağa okuduğu ilk şarkı Şükrü Tunar'ın "Bir muhabbet kuşu" güfteli şarkısıdır. Müren 1955'te, "Manolyam" adlı şarkısıyla Türkiye'de ilk kez verilen Altın Plak ödülünü kazandı.

Zeki Müren Türkiye'de en çok konser veren ses sanatçısıdır. Bir yılda yüz konser verdiği dönemler olmuştur. Kendisine 'sanat güneşi' unvanı verilmiştir. Yabancı ülkelerde de birçok konser vermiştir.

İki yüz dolayında şarkı besteledi. 17 yaşındayken bestelediği "Zehretme hayatı bana cânânım" mısraıyla başlayan acemkürdi şarkı bestelediği ilk şarkıdır. "Şimdi uzaklardasın gönül hicranla doldu" (suzinâk), "Manolyam" (kürdilihicazkâr), "Bir demet yasemen" (nihavend), "Gözlerinin içine başka hayal girmesin" (nihavend) güfteli şarkıları sık sık okunan, en sevilen şarkılarıdır. Müren bu şarkıları plaklara da okudu.

Zeki Müren 1954'te Beklenen Şarkı adlı filmde sinema oyunculuğuna başladı. Büyük bir ticari başarı kazanan bu filmden sonra şarkılarının çoğunu kendisinin bestelediği on sekiz filmde daha oynadı. 1955'te de Arena Tiyatrosu'nca sahneye koyulan Çay ve Sempati adlı oyunda da baş roldeki oyuncuydu. Ayrıca 'Bıldırcın Yağmuru' isimli bir şiir kitabı da vardır.

Zeki Müren kalp rahatsızlığı ve şeker hastalığı yüzünden 1980'den sonra sahne hayatından ve musikiden uzaklaştı. Bodrum'daki evine kapandı, münzevi bir hayat yaşadı. 24 Eylül 1996 Çarşamba günü, TRT İzmir Televizyonu'nda kendisi için düzenlenen tören sırasında geçirdiği kalp krizi sonucu hayata gözlerini yumdu. Cenazesi görülmemiş bir halk kalabalığının katılmasıyla büyük bir törenle kaldırıldı. Mezarı, doğum yeri olan Bursa'da Emirsultan mezarlığındadır.

Vasiyetinde mirasının en büyük bölümünü Mehmetçik Vakfı'na bıraktı.








Kaynak: Wikipedia






Adını saygıyla anıyoruz...



!

#2 elma

elma

    venus at her mirror

  • Kurucular
  • 6.785 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:bulutlarda

Gönderim zamanı 24.09.2006 - 16:43

Teşekkürler Sphagetti güzel bir sayfa hazırlamışsın, emeğine sağlık.

"Şimdi uzaklardasın..."

Allah rahmet eylesin.
"This desert flower
No sweet perfume that would torture you more than this..."

#3 Denio

Denio

    Kamış Kotak

  • Dokunulmazlar
  • 7.870 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:alayına konum

Gönderim zamanı 24.09.2006 - 17:37

Ne zaman iki satır yazmaya kalksam
Hep sana, hep seni, hep bizi yazıyorum
Ne zaman bir kadeh alsam elime
Hep sana, hep seni, hep bizi içiyorum
Her gece kederdeyim, durmadan içiyorum
Sevda ektim kalbime, yalnızlık biçiyorum

Her gece kederdeyim, durmadan içiyorum
Sevda ektim kalbime, yalnızlık biçiyorum

Elveda, elveda
Elveda deyip bir gün viran edip gönlümü
Ayrılıp gidişinin bu gece yıldönümü
Bugün de sensiz içtim, bu akşam sensiz içtim
Bu gece her damlayı iki kadehe biçtim

Ayrılık öyle zor ki, kimsesiz kalan bilir
Gözyaşı ne demektir, her gün ağlayan bilir

Her gece kederdeyim, durmadan içiyorum
Sevda ektim kalbime, yalnızlık biçiyorum


diye başlayıp 26 dakika boyunca insanı taşlardan taşlara vurmasına sebep olmuş yegane insan Zeki Müren...''Kahır Mektubu'' 1980 yılı beste Muzaffer Özpınar güfte Muzaffer Özpınar,Ahmet Selçuk İlkan, İlham Behlül Pektaş ve Zeki Müren'e aitmiş...''Plağın birinci yüzünde, albüme adını veren şarkı Kahır Mektubu tam 26 dakika sürer. Aslında, birbirlerine çok ustaca eklemlenmiş yedi (final bölümünü ayrı sayarsanız sekiz) değişik şarkı gibi de düşünebilirsiniz, ama bu parçaların birbirlerine geçişleri ve aynı nakaratta buluşmaları muhteşem bir Türk müziği senfonisidir'' demiş kimi kişiler...

Gönderilen Resim
Sanırım içmek,
ertesi sabah
tekrar hayata
dönülebilen
ve her gün
tekrarlanabilen
bir intihar biçimidir.

Charles Bukowski


Piizan





Benzer Konular Daralt

  Konu Forum Konuyu Açan İstatistikler Son Mesaj Bilgisi

0 kullanıcı bu konuya bakıyor

0 üye, 0 ziyaretçi, 0 gizli