bu konuya 7 yanıt verildi

[hermes]

BİLİYOR MUYDUNUZ?
> > Atatürk`ün dünyada `başöğretmen' sıfatlı tek lider > olduğunu Bir geometri > kitabı yazdığı, > Üçgen, açı, dikdörtgen gibi ve 48 tane


geometri
> teriminin (Türkçe) isim > babasının bizzat Mustafa Kemal olduğunu... > > Norveççe`de `Atatürk gibi olmak` diye bir deyim > olduğunu... > > ''Atatürk'' çiçeği'nin adını, çiçeği bulan Wanderbit > Üniversitesi > profesörlerinden doktor Kirk Landın`in koyduğunu ve > bu çiçeğin > tüm dünyada bu isimle üretilip satıldığını... > > Yunan başkomutanı Trikopis`in,


hiçbir zorlama
> ve baskı olmadan her > Cumhuriyet bayramında Atina'daki Türk > büyükelçiliğine giderek, Atatürk`ün > resminin önüne geçtiğini ve saygı duruşunda > bulunduğunu... > > ''Mimber'' adında bir gazete çıkarttığını ve 52 > sayı yayımlanan gazetede > ilk defa sansür kelimesi geçtiğini... > > Kurtuluş Savaşında rütbe alan bir çok kadın > askerlerimizin olduğu, dünya > tarihine geçen tek bir üsteğmenimizin olduğunu, > Üstteğmen Kara Fatma'nın > 700 erkek, 43 kadından oluşan bir müfrezenin > reiseliğine bizzat Atatürk > tarafından atanmış olduğunu... > > Bir röportajda Birleşmiş Milletlere üye olmayı > düşünüyor musunuz?" diye > sorulduğunda "Şartlarımızı koyarız,


kabullerine
> bağlı. Biz müracaat > etmeyiz üye olmak için, davet gelirse düşünürüz" > dediğini ve bunun üzerine > BM yasasının değiştirildiğini ve üyeliğe davet > edilen ilk ülkenin Türkiye > Cumhuriyeti olduğunu... > > 1938'de, General McArthur'un en zor, en problemli, > en buhranlı döneminde, > danışman, senatör ve bakanlarından oluşan yüz > yirmiden fazla kişiye; "Şu > anda hiçbirinizi değil, büyük


istidadı ile
> Mustafa Kemal'i görmek için > neler vermezdim" dediğini... > > 1938'de Ata`nın ölümünde Tahran gazetesinde > yayınlanan bir şiirde; "Allah > bir ülkeye yardım etmek isterse onun elinden tutmak > isterse başına Mustafa > Kemal gibi lider getirir" denildiğini... > > 1996'da Haiti Cumhurbaşkanının vasiyetinde, > mezar taşına yazılmasını > istediği metinde; "Bütün ömrüm boyunca > Türkiye'nin lideri Mustafa Kemal > Atatürk'ü anlamış ve uygulamış olmaktan dolayı mutlu > öldüm" yazdığını... > > 2000'de ABD Başkanı'nın


milenyum mesajında; ''
> Milenyumun hiç şüphe > yoktur ki tek devlet adamı Mustafa Kemal > Atatürk'tür. Çünkü o yılın değil > asrın lideri olabilmeyi başarmış tek liderdir" > denildiğini... > > 2005'de Amerika'nın en ünlü


ekonomistlerinden

> birisi olan Mr. Johns`un > önerisinin "Türkiye ekonomiyle


savaşta bir tek
> Atatürk' ü örnek alsın > yeter" olduğunu... > > 2006'da ise AB Uyum yasalari


geregince devlet
> dairelerinden Atatürk > resimlerinin kaldirilmasinin istendiğini... >




BİLİYOR MUYDUNUZ!!!

[AtamÇepni]

Duvarlarımızdan kaldırsalarda (hani kaldıramazlarda!! ) resimlerini, ya kalplerimizden nasıl kaldırmaya güçleri yetecek iç ve dış Atatürk düşmanlarının..

[suustuneyaziyazmak]

size Hyman Rickover' ın bir sözünü hatırlatarak bu tartışma konusunda yorumumun yer almasını sağlamak istiyorum. Hyman Rickover' ın sözü şöyle "Büyük beyinler fikirleri, orta beyinler olayları, küçük beyinler ise kişileri konuşur." sanırım bu konu bir kişiyi konuşup ya da yorumlamamıza neden olacak. Bence beynimizin çapını biraz genişletmemiz gerekiyor bunun içinde günahıyla sevabıyla dünya hayatını tamamlamış ve hesabını herkesin vereceği o büyük güne yelken açmış bir adamı konuşmak ve yorumlamaktansa, tarım ekonomisinin işlevliğini ve hayatiyetini son buldurup yepyeni bir devrimle şahlanan avrupanın şahlanmasını ortaya koyan sanayi devrimini fırsata dönüştüren hıristiyan dünyasının yaptığını şimdi biz neden yapmayalım, artık sanayi devriminin yerini yeni ekonomi yani bilgi ekonomisi çepe çevre kuşatmış, bilgi toplumuna sahip uluslar yeni dünyanın oluşumunda söz sahibi olmaya başlamışlardır. Şimdi tüm enerjimizi yeni bir binyılın başlangıcını yaşadığımız bu yüzyılda, bilgi toplumunun temel dinamikleri arasında yer alabilmemiz için harcamalıyız. Ne yazıkki, özellikle cumhuriyetin kuruluşunda ve kuruluşundan günümüze kadar, şahsi menfaatlerini ülkenin geleceğinden daha ön plana çıkaran küçücük beyinler maalesef bu anlamda çok ciddi adımlar atmamıştır. Ülkemiz insanının artık kişileri konuşup tartışmaya tahammülü kalmamıştır. Bu ülkeyi dünya medeniyetinin başkenti haline getirecek yeni aydınlık dolu beyinlere şiddetle ihtiyacı vardır. Yapılması gereken ilk iş sağcısı ve solcusuyla islamcı ve ateistiyle laiki ve anti laikiyle bu ülkeyi bu karanlıktan çıkarıp aydınlık yarınlara taşımaktır.

[AtamÇepni]

Bence beynimizin çapını biraz genişletmemiz gerekiyor bunun içinde günahıyla sevabıyla dünya hayatını tamamlamış ve hesabını herkesin vereceği o büyük güne yelken açmış bir adamı konuşmak ve yorumlamaktansa,

Atatürk'ü ve ilkelerini konuşmaya, yorumlamaya bizler küçücük beyinlerimizle devam edeceğiz. Maalesef kapasitemiz bu kadar. Kapasitesi büyük olanlar, buyursun Avrupa'ya açılsın.
Atatürk'ün ölümünden sonra bu ülkenin başına gelen iktidarlar onun ilkelerini yorumlamayı becermiş olsalardı, o imrenerek bakmış olduğun Avrupa bizim ayağımıza gelecekti.


ATATÜRK'Ü DUYMAK

Ulu rüzgâr esmedikçe
Yaşamak uyumak gibi.
Kişi ne zaman dinç;
Dalgalanırsa bayrak bayrak gibi.

Ne var şu dünyada ekmekten daha aziz?
Sürdüğün tarlalara sevginle serpildik.
Ekmek olmak için önce
Buğday olmak gibi.

Silinir sözcüklerden sen hatıra geldikçe
Cılız sözler: Uzanmak, yorulmak, durmak gibi.
Kuvvettir yaptıkların her yeni yetişene
Her ışık-kaynak gibi.

En yakınlar zamanla yüzyıllarca uzak gibi,
Bir sen varsın kalacak, bir sen ölümsüz,
Daha da yakınsın, daha da sıcak
Bıraktığın toprak gibi.

Kaç Türk var şu dünyada, bir o kadar susuz,
Hepsinin gönlünde sen, bir pınar bulmak gibi,
Ancak senin havanda sağlıklar esenlikler:
Olmaya devlet cihanda Atatürk'ü duymak gibi.

Behçet NECATİGİL

ATATÜRK'ü duymaya devam edeceğiz..

[Emily]

Büyük beyinler fikirleri, orta beyinler olayları, küçük beyinler ise kişileri konuşur."

Çok doğru bir sözdür.Ancak Atatürk'ten bahsetmek kişi konuşmak demek değildir.
İnkılaplarından devrimlerinden, bir ülkenin bağımsızlık savaşından ve bellibir yönetim anlayışının temsilcisi olmuştur bu ülkenin kurucusu olarak..Yani gayet büyük beyin işidir Atatürk'ü konuşmak...

Yapılması gereken ilk iş sağcısı ve solcusuyla islamcı ve ateistiyle laiki ve anti laikiyle bu ülkeyi bu karanlıktan çıkarıp aydınlık yarınlara taşımaktır

nedense bu cümle de hep söylenir de en ufak bir aksi fikir duyduğunuzda hemen hakaretlere saldırılara başvurursunuz..Nasıl bir birlik anlayışı ise artık..

[DuMaN]

[/QUOTE][/SQL]

Bu mesaj AcKoPeK tarafından düzenlendi. Düzenleme zamanı: 12.02.2007 - 18:32

[babuna]

size Hyman Rickover' ın bir sözünü hatırlatarak bu tartışma konusunda yorumumun yer almasını sağlamak istiyorum. Hyman Rickover' ın sözü şöyle "Büyük beyinler fikirleri, orta beyinler olayları, küçük beyinler ise kişileri konuşur." sanırım bu konu bir kişiyi konuşup ya da yorumlamamıza neden olacak. Bence beynimizin çapını biraz genişletmemiz gerekiyor bunun içinde günahıyla sevabıyla dünya hayatını tamamlamış ve hesabını herkesin vereceği o büyük güne yelken açmış bir adamı konuşmak ve yorumlamaktansa, tarım ekonomisinin işlevliğini ve hayatiyetini son buldurup yepyeni bir devrimle şahlanan avrupanın şahlanmasını ortaya koyan sanayi devrimini fırsata dönüştüren hıristiyan dünyasının yaptığını şimdi biz neden yapmayalım, artık sanayi devriminin yerini yeni ekonomi yani bilgi ekonomisi çepe çevre kuşatmış, bilgi toplumuna sahip uluslar yeni dünyanın oluşumunda söz sahibi olmaya başlamışlardır. Şimdi tüm enerjimizi yeni bir binyılın başlangıcını yaşadığımız bu yüzyılda, bilgi toplumunun temel dinamikleri arasında yer alabilmemiz için harcamalıyız. Ne yazıkki, özellikle cumhuriyetin kuruluşunda ve kuruluşundan günümüze kadar, şahsi menfaatlerini ülkenin geleceğinden daha ön plana çıkaran küçücük beyinler maalesef bu anlamda çok ciddi adımlar atmamıştır. Ülkemiz insanının artık kişileri konuşup tartışmaya tahammülü kalmamıştır. Bu ülkeyi dünya medeniyetinin başkenti haline getirecek yeni aydınlık dolu beyinlere şiddetle ihtiyacı vardır. Yapılması gereken ilk iş sağcısı ve solcusuyla islamcı ve ateistiyle laiki ve anti laikiyle bu ülkeyi bu karanlıktan çıkarıp aydınlık yarınlara taşımaktır.

"Büyük beyinler fikirleri, orta beyinler olayları, küçük beyinler ise kişileri konuşur."

diyorsunuz. Sonra kişileri fikirleri konuşmak yerine kişileri konuşuyorsunuz. Şöyle:

Ne yazıkki, özellikle cumhuriyetin kuruluşunda ve kuruluşundan günümüze kadar, şahsi menfaatlerini ülkenin geleceğinden daha ön plana çıkaran küçücük beyinler maalesef bu anlamda çok ciddi adımlar atmamıştır.

isim verip vermemeniz önemli değil, sizin yazınızda fikir yok kişiler var.

Bence beynimizin çapını biraz genişletmemiz gerekiyor bunun içinde günahıyla sevabıyla dünya hayatını tamamlamış ve hesabını herkesin vereceği o büyük güne yelken açmış bir adamı konuşmak ve yorumlamaktansa, tarım ekonomisinin işlevliğini ve hayatiyetini son buldurup yepyeni bir devrimle şahlanan avrupanın şahlanmasını ortaya koyan sanayi devrimini fırsata dönüştüren hıristiyan dünyasının yaptığını şimdi biz neden yapmayalım, artık sanayi devriminin yerini yeni ekonomi yani bilgi ekonomisi çepe çevre kuşatmış, bilgi toplumuna sahip uluslar yeni dünyanın oluşumunda söz sahibi olmaya başlamışlardır.

Sizin bahsettiğiniz Hıristiyan dünyasının yaptığını yapmaya çalışan ve yapan da Atatürk ve devrimleridir. Ne zaman ki Atatürkçülükten uzaklaşmaya başlanılmıştır, o zaman aşağıya doğru inilmeye de başlanılmıştır. 1927 yılında dünyanın en hızlı kalkınan ülkesi Türkiye idi.

Evet bence de "beyninizin çapını" genişletmelisiniz. Bunun için önce Atatürk ve Atatürkçülüğü biraz anlamanız gerekiyor. Biraz olsun anlamış olsa idiniz Atatürk'ün modelinin demokrasi olduğunu görebilirdiniz ve Hıristiyan dünyasının yaptığını Türkiyede yaptığını görebilirdiniz.