Metnin orjinali icin tiklayin
Bahar aşklarından korunmanın püf noktaları
1. Niye korunmaya gerek var?
a. Aşk acılı lahmacun ya da çiğ köfte gibidir. Yerken zevk alırsınız fakat bünyeyi terkedişi pek zevkli olmaz.
b. Aşk karşılık bulmak zorunda değildir. Genelde sizin aşık olduğunuz kişi o sırada başka birisine aşık olan başka birisine aşıktır. Karşılıksız aşk bir dağa tırmanmak gibidir, siz debelenirsiniz ama dağ sizi iplemez. Eee tırmandınız da ne oldu? Gereksiz enerji sarfiyatı. Zaten karşılık alınca da aşkın zevki kalmaz.
c. Aşk sizi dünyevi duygulardan uzaklaştırır. Kalbi dolu fakat cebi ve karnesi boş insanlar halini alırsınız. Aşk bitince size kalacak tek şey banka hesabınız ve notlarınızdır. O yüzden aşkı boşveriniz.
d. Aşık olmayanlar daha sosyal insanlardır. Arkadaşları, kankaları ve renkli bir yaşamları vardır. Maça gitmek, televizyon seyretmek, maç yapmak da dahil istediğiniz kişilerle istediğiniz herşeyi yapabilirsiniz. Aşık olunca ya meyhane endeksli, ya da kafe-sinema rotasında iki kişilik renksiz bir yaşama mahkum kalırsınız.
2. Baharda sizi aşka dair neler tehdit ediyor?
a. Kuş cıvıltısı:
Baharda kuşlar cıvıldaşıp durur. Bunlar insanın kulağına yaşama sevincini, iyimserliği, dostluğu ve tabi aşkın güzelliğini anlatan şarkılar gibi gelir. Halbuki o sırada kuşların arasında şu diyalog geçmektedir:
- Ulan koca kış aç kaldık iyi mi? Dalalım şu alemlere de nevaleyi doğrultalim. Sist alo, oğlum sen ne ayaksın? O parça benim yersen yamulturum namussuzum. Hop, kime diyorum bak duymuyomuş taklidi yapıyo insan herif. (Burada hayvan herif demesi kabul edersiniz abes olurdu)
- Ne var lan babanın mali mı hırbo?
- Bak gelirsem yamulturum. Çekil o daldan gelirsem gagalarım.
- Sen dala sahip çıkacağına yengeye hakim ol. Zaten senin için söyle böyle diyolar.
……
Yani olayda duygulanacak, en yakındaki karşı cinsinize başka türlü bakmanızı gerektirecek birşey yoktur. Kendinizi ağırdan alın, bu sahte kışkırtma tezgahına gelmeyin.
b. Çiçek, börtü böçek, doğanın canlı renklere bürünmesi:
Onlar da bir anlamda yaşama gayesi ilen hareket ediyorlar. Bulmuşlar güneşi açıçaklar elbet. Sizin açılmanıza sebep değil bu. Siz istediğinizde onlar açiliyo mu? Maviymiş, yeşilmiş, kırmızıymış bunlar sadece birer frekans. Bilgisayarcı mantığıynan RGB ya da HSV değerleri. Mor ve kahverengi ve siyahtan farkları yok. Hemen kendiniz kaptırmayınız, doğanın eski halini düsünüp ondaki güzellikleri arayınız.
c. Ay ve yıldızlar:
baharla birlikte gökyüzü daha açık olacak bulutlar yerlerini yanıp sönen yıldızcıklara ve tabi Ay’a bırakacaktir. Ay yeryüzünün en büyük çöpçatanıdır. Tanrı Ay’i yeryüzü nüfusu gerekli sayıya ulaşsın diye yaratmıştır. Fakat Ay görevini tamamlamış, haddini aşmiştir. Artık üremenin hiç gereği kalmamıştır ve televizyon diye birşey vardır. Hadi girin içeri ve Reha Muhtarı seyredin. Kendinize geldiniz di mi? Afferin.
Yıldızlar sizlerden milyonlarca ışık yılı uzaktaki saçma sapan kütlelerdir ve aslen ulaşılmaz, çıplak ve anlamsızdırlar. Aşkın da böyle olduğunu unutmayın. Yıldız kayması denilen şey de atmosfere giren minik bir astreoittir. Zavalli astreoidin ardından yaş tutmak yerine yaptığınız ise bakın. Kendinizden utanmalısınız.
3. Yapılması ve yapılmaması gerekenler?
a. Kesinlikle derin nefes almayınız. Bahar aylarında havada gereksiz çoklukta oksijen ve doğa kokuları vardır. Bunlar doğrudan hormonların çalışmasını arttırır; kaçınılmaz sonucu ise aşktır. Mümkün olduğu kadar kapalı yerlerde durunuz. Açık yerlerde az nefes alınız, gerekirse sigara içiniz. Çorabınızı uzun süre giyerek doğanın ürettiği diğer kokuları da soluduğunuz havaya katınız.
b. Doğa seslerini yukarıdaki gerçekleri görerek duymuyorsanız dinlemeyiniz? Bir yürürçalar edininiz. Fakat müzik şeçiminde dikkatli olunuz ters tepkiye maruz kalmayınız. Zevk ve dünya görüşünüze göre mehter marşları, Müslüm Gürses, devrimci türküleri, kahramanlık türküleri, Mustafa Sandal, death-trash metal ve türevleri dinleyebilirsiniz. Klasik müzik severseniz Bethoven,Mahler senfonileri ve 1950 sonrası çağdaş bestecileri dinleyiniz. Mozart ve Çaykovski’nin adı bile anılırken kulaklarınızı kapatınız. Olmadı Reha Muhtar haberlerini teybe alıp onu dinleyiniz. Yaşama zevkiniz tükenecektir, fazla kaptırmayınız.
c. Yürürken mümkün olduğu kadar yere bakınız. Karşınıza çıkan karşı cinslerinizle göz teması kurmayınız. Koku ve ten temasından kesinlikle kaçınınız. Yanlışlıkla temas eden kısımlarınızı deterjanla güzelce yıkayıp bol su ile durulayınız. Herhangi bir şekilde kendinizi büyülenmiş ve meyletmiş hissederseniz karşınızdaki kişiyi uygunsuz ve kötü durumlarda (burun karıştırırken vs.) tahayyül ediniz. Ne kadar iğrenç değil mi? Hala işe yaramıyorsa “Çırpınırdı Karadeniz”i söyleyerek bir an önce olay mahalini terkediniz.