bu konuya 6 yanıt verildi

[hüfyaa]

Başlığım dursun burada güzel güzel, şimdi yazamam ben buraya eski sevgiliyi unutma yolları hakkında, bir müşterime yazıyorum. Yarın falan gelir doldururum bunun altını. Şöyle düşündüğümü belirteyim yalnız, terk edilen insan, duyduğu acının hiç geçmeyeceğini zanneder ama o acı bir gün illa ki geçecektir. Hafıza kaybına uğramadıkça eski sevgilinin kendisini unutamazsınız ama zamanla onu hatırlamak başlangıçta verdiği acıyı vermemeye başlar. Ve fakat şu da var; bu gibi konularda kimsenin tecrübesi kimseye yaramaz. Yalnızca bu konuda değil, başka birçok konuda da, teselli veren sözler, tecrübelere dayanan tespitler para etmez, ayrılık acısı çeken kişi bu acının geçeceğine inanmaz. Ancak kendisi yaşayacak da bunu, kendisi görecek de acının bittiğini veya en azından ciddi derecede azaldığını - o zaman.

[hüfyaa]

Kendim bizzat 'Eski sevgili nasıl unutulur?' konusunda yaza yaza 'Eski sevgiliyi unutturma danışmanı' olarak kariyer yapacak hale gelmiş bir insanım, danışmanlık talep edenlerin aşağıdaki mail adresine...

 

Eski sevgiliyi aramayın, kendisine mesaj atmayın:

 

Eski sevgiliyi arayıp sormanın yanlış bir şey olduğu bilgisi  yaygın bir bilgidir, bu konunun açıldığı hemen her yerde tavsiye edilir. Çoğu kişi de bunun doğruluğunu teorik olarak kabul eder. Fakat pek az kişi bunu yapmayı başarabilir sanıyorum. 'Bir sesini duymak' istersiniz, o da sizi özlüyor mu merak edersiniz; falan filan. Bir de şu vardır; aklınızdan acı cümleler geçer böyle, size çok derin anlamlı gelir bunlar; sanırsınız ki giden sevgili bunları duyunca tee ciğerinden vurulacak, içi yanacak, 'Ah!' diyecek, 'Ben ne yaptım  ? Çok pişmanım'...Vesaire vesaire. Çok nadiren gerçekleşir ama bu. Size öldürücü gelen kelimeler, cümleler onu yaralamaz bile; hele ki sizi iyice gözden çıkardıysa. 

 

Ayrılığı istemeyen, bırakılan tarafın bir umutla ilişkiyi kurtarmak, gideni döndürmek istemesinde ters bir şey yok bana göre; bu gayet insani bir durum. Hem belki yıllardır sürüp giden, üstüne umutlar inşa ettiğiniz bir ilişki söz konusu. Ama pratikler gösteriyor ki ayrılıktan sonra eski sevgiliyi arayıp durmak bir işe yaramıyor, yarasa bile bu geçici bir durum oluyor. Bu yüzden, onu aramamak için elinizden geleni yapmanız lazım. İstediğiniz şey 'Unutmak' ise yapılması gereken şey budur zaten, ne kadar zor olsa da. 

[Gölge]

Kafasına tava ile vursak ? Bana daha hızlı unutur gibi geliyor. 

Akşam bi deniyeyimmi ? 

[hüfyaa]

Rica ederim Gölge yaa; burası medeni bir forum ortamı, Türkiye Büyük Millet Meclisi değil. 

 

Bir de 'Kadınlar sevgili seçerken nelere dikkat etmeli?' konusu açayım bari, senin fotoğrafını koyarız, 'Bunun gibilerden uzak durun' yazarız, olur biter.

[Gölge]

Yazıyorsun ama okumuyorsun dimi bebişim ? 

Akşam denicem deki sıfat gizli gibi duruyor ama değil sevgili eskimişse yanında olmaz ki demekki kendi kafamıza vurcaz unutmak için 

 

Ayrıca benim resmimi eklersen totomdan ayrılmaz lar alan delonun istanbul şubesi gibiyim 

[hüfyaa]

Yok, okurum aslında, en azından bir gözden geçiririm. Ama yaptığım işler yüzünden durmadan hızlı hızlı okuyup yazdığımdan bazı detayları kaçırdığım oluyordur, evet. 

 

Ama anlık olarak kız seni unutamadığından durmadan tükkana gidip geliyor, rahatsız ediyor falan, sen de çözümü tavada arıyorsun gibi bir şey de düşünmüştüm galiba. Bazen aynı anda o kadar çok şeye çalışıyor ki kafam, nevrim dönüyor. 

 

Esas konu neydi, heh; giden sevgiliyi unutmak istiyorsanız durmadan ona ve ilişkinize dair bir şeyler konuşma isteğinizi bastırmanız gerekiyor. Muhtemelen böyle bir şey olacaktır; yeni ayrılmış kişiler arkadaşlarıyla konuşurken dönüp dolaşıp bu konuya gelme eğilimindedirler. Bu muhabbet sırasında eski sevgili bazen övülür, bazen yerilir, bazen yerin dibine batırılır. Bu şekilde içinizi dökmenin sizi rahatlattığını düşünürsünüz ama yaptığınız yanlıştır; çünkü durmadan kendisinden söz ettiğiniz birini unutmanız mümkün değil. Aksine bu yüzden süreç uzayacaktır. Devamlı böyle yaparsanız hafızanızdaki anılar hep canlı kalır. Bu isteğinize tamamen engel olamayabilirsiniz ama onu sınırlayabilirsiniz. Hiç değilse durmadan, her ağzını açtığınızda yapmamaya çalışın.

Bu mesaj hüfyaa tarafından düzenlendi. Düzenleme zamanı: 21.02.2015 - 23:16

[hüfyaa]

Kendinize 'Bu eski sevgili unutulacak kardeşim, kafana vura vura söylüyorum bak  , u-nu-tu-la-cak!' şeklinde bir söz verdiyseniz bunu tutabilmek için yapmanız gereken şeylerden biri de 'Odalarda ışıksızım....nırınımmm, katıksızım, viraneyim...' havasına girmemeye çalışmak. Evlere odalara kapanmayın, sosyal hayattan kopmayın, arkadaşlarınızdan uzaklaşmayın. Yasınızı tutmayın demiyorum, tutulmayan yas bir gün bir yerden çıkar. Belki beklemediğiniz büyük bir kazık yediniz, belki aldatıldınız, belki hiç ummadığınız bir anda bırakıldınız. Belki öyle bir sebeple üzgünsünüz ki, o kadar değmez bir insan için üzülüyorsunuz ki bu yaşadığınız şeyi başka birisi yaşayıp size anlatsa 'Bırak yaa, bunun için üzülerek geçen saatlerine yazık' falan derdiniz. Şunu demek istiyorum; bu kadar üzülmeniz size bile enayice geliyor olabilir ama üzülür insan; bir umut bağlamıştır, bir hayal kurmuştur, birine güvenmiştir ve sonra da bütün bunlar yıkılıvermiştir. Üzülün, üzülmeniz normal. Hayatta böyle şeylerle zaman kaybetmesek ne iyi ama kaybediyoruz işte, bir sürü insan kaybediyor, daha nelerle zaman kaybediyoruz ayrıca. Duyduğunuz derin üzüntüye 'Nanik!' yapacağınız günler de gelecek ama şu anda o havada değilsiniz. Fakat kendinizi kapatmayın. Çıkıp hava alın, bir arkadaşınızla buluşun, muhabbeti sizi saran biri olmasa bile; en azından oyalanmanızı, havanızın bi damlacık olsun değişmesini sağlayacaktır. Şuraya buraya çağırırlarsa üşenmeyin, giyinin süslenin gidin. Bu içinizden gelmiyor olabilir ama zorlayın kendinizi biraz.