İçerik değiştir



- - - - -

Kader Nedir?


  • Yanıtlamak için giriş yapın
bu konuya 15 yanıt verildi

#1 faruk.nur

faruk.nur

    Hiç gelmiyor desek yeridir

  • Yeni Üyeler
  • 2 Mesaj

Gönderim zamanı 29.04.2006 - 12:47


kader

soru:madem,herşey bir kader defterinde yazılı ve herşey ona göre oluyor.o halde insanlar niçin cehenneme gidiyor?

cevap:evet herşey bir kader defterinde yazılı ve herşey ona göre oluyor.ama,defterde yazılı olduğu için o şey olmuyor.

mesela;meteroloji uzmanı,uydudan gelen fotoğraflara bakarak geleceği görebilmektedir.bir insan ne kadar yükseğe çıkarsa hem görüş alanı genişler hemde geleceği görebilir. uzman, uydudan görüyor ki,Türkiye”nin batısından yağmur bulutları geliyor.bulutların hızını ve yönünü hesaplıyarak,hemen defterine şunları yazıyor,”yarın türkiye bulutlu ve yağışlı olacak”.bulutların gelmesine bir gün var.bir gün sonra türkiye bulutlu ve yağışlı olsa;acaba meteroloji uzmanı bir gün önceden deftere,bu olayı yazdığı içinmi olaylar oluyor?yoksa uzman olayları uydudan önceden gördüdemi yazdı.
doğru cevap,gördüde yazdı.yazdığı için olaylar olmamakta,fakat olayın öyle olacağını önceden görüp yazmıştır.

mesala,aklı başında bir kişiyi, siz sırtınıza alsanız,nereye gitmek istersen seni oraya götüreceğim deseniz,diyelim ki iki yol var biri,tehlikeli yol, öteki tehlikesiz yol.siz baştan o kişiye uyarıda bulunarak her iki yolun durumunu anlatsanız buna rağmen,o kişi beni tehlikeli yoldan götür dese,o tehlikeli yolda başına bir kaza gelse ,size diyebilirmi ki,bak senin yüzünden başıma bu kaza geldi diyemez.çünkü kendi iradesiyle tehlikeli yolu seçmiştir.götüren değil,isteyen suçludur.Güç ve kuvvet yalnız Allah”tandır.bunu felçli hastalar daha iyi bilir.Götüren Allah”tır, fakat tehlikeli yolda gitmek isteyen,insan suçludur. İnsan başıboş bırakılmış da değildir. Çünkü,iradesi cüz”idir, bizatihi kendisinde güç ve kuvvet yoktur.Zaten cüz”i iradesinden başka kendisine ait günahları ve borçları vardır.sevaptaki hissesi ise pek azdır.Sevap işlemiştir ama kimin ve neyin sayesinde sevap işlemiştir düşünmesi gerekir.

Allah;

birzaman gayet zengin bir ressam,sergi açmak istemiş,fakat sahnenin gerisinde durmuş kendisini konuklara göstermemiş.konuklara hertürlü ikramı yapmış.sergiyi gezen misafirler,harika resimlere bakmışlar,ne kadar güzel resimler diyerek aralarında konuşurlarken birisi, ressamı göremediği için, acaba bu resimler nasıl olmuştur diye bir soru ortaya atmış.bir kısım insanlar,bu resimler kendi kendine olmuştur demişler.bir kısım insanlar resimleri tabiiyyat kanunlarının yaptığını iddia etmişler.bir kısım insanlar ise resimleri,resmi meydana getiren,boya,fırça, tablo birlikte bu resmi kafa kafaya vermişler meydana getirmiştir demişler.bir kısım insanlar ise,harika resimleri ancak bir ressam tarafından yapılabileceğini söyleyerek,kendilerine ikramda bulunan ressamı içeriden,alkışlar ile davet edip,kendisiyle tanışmış ve teşekkür etmişler.işte biz o ressama Allah diyoruz.ressamdan farkı, gerçek ve canlı resimler yaratmasıdır.

Resim,ressamın bir parcası olmadığı gibi, ressam da, resmin bir parçası değildir.

Soru:Peki,Allah”ı kim yaratmıştır?sorusu(şeytanın insanları kandırmak için sorduğu sorudur) genellikle insanların kafasının karışmasına yol açmış,bu soruda takılıp kalmışlardır. İnsanların bu sorunun cevabını bulmaya çalışması,nafiledir.

mesela, diyelimki bir saraya girmek için yüz kapı var,ama bir kapı kapalı ve sarayın sahibi ancak o kapıyı açabilir ve anahtarda sadece ondadır.Dışarıdan saraya girmeye çalışan biri,açık doksandokuz kapının herhangi birinden içeri girebilir.Fakat kapalı kapının önünde durup o kapıyı açamayınca,bu saraya girilemez diyemez,Çünkü diğer doksandokuz kapı açıktır.Aynen öylede,Allah”ı kim yaratmıştır, sorusu farzedelim ki kapalı bir kapıdır.O kapının anahtarı sadece Allah”tadır.Allah”a inanmak için doksandokuz kapı açıktır.Ama inat edip,kapalı kapının önünde durmak ve saray sahibini inkar etmek ve açık kapıdan saraya girmemek akıl karı değildir.
Peki Allah yoksa,bu kainatı kim yaratmıştır? bu kainat nasıl olmuştur?yani yukarıdaki harika resimler nasıl olmuştur? sorusunun cevabını inat edenlerin vermesi gerekir.

İlmin kapısı Hz.Ali şöyle der,”Varsayalım ki inanmayan inat edenlerin dediği gibi Allah,ahiret,cennet,hesap kitap, vs.yok.Ne inanana bir şey olur,nede inanmamakta inat edene.Ama ya varsa,”inanana yine bir şey olmaz ama inanmamakta inat eden; işini şansa bırakmış olur ki buda akıl karı değildir.

Tevekkül ve dua
bir çifçi,evvela(önşart);ürün almak için,1-toprağını nadasa koyacak,2-toprağını sürecek,tohumu dikecek,3-sulayacak.vb.fiili dua edecek.
Sonra; Allah”a ,ürün vermesi için kavli(sözlü) dua edecek.Çünkü bir afet gelir ürünü alıp götürebilir.Mesela;Çekirge ve sel afeti gibi.Şartlardan birinin eksik olması,neticeye engeldir.
Dua eden kişi için o istediği, kendisi hakkında hayırlı olup olmadığını dua eden bilemez.O halde duam niye,niçin kabül edilmedi diye,üzülmemelidir.
Mesela,Bir anne ve baba hiçbir zaman çocuğunun kötülüğünü istemediği için ,terbiyeye muhtaç çocuğunun her istediğini de yapmaz .Bu imtihan dünyasında,sınırlı ve kayıtlı olduğumuz için her istediğimizi elde edemeyiz,her istediğimizi yapamayız.Fakat her istediğimizi elde edecek ve her istediğimizi yapabileceğimiz bir yer vardır ki o yere cennet derler.
Her şeye muhtaç olan kişinin , Samed olan Allah”ın kapısını çalması doğru bir şeydir.Yanlış olan, herşeye muhtaç bir kişinin, kendisini hiçbirşeye muhtaç olmadığını zannetmesi ve dua etmemesidir.

Şeytan,
Şeytan”ın aslı cin olup ateşten yaratılmıştır.İnsanın apaçık,bir düşmanıdır.Mahlukatı,Allah”a düşman etmek için fırsat kollar. Bu hayatı insanlar için cehenneme çevirmeye çalışır. İnsan, şeytan”dan herbakımdan üstündür.Fakat şeytan”ıda hafife almamak gerekir.Çünkü Hz.Adem babamız ile Hz.Havva annemizin cennetten çıkmasına vesile olmuştur.Biz şeytanın inadına,bu dünyayı cennete çevirmek için çalışmalıyız.
Sakın sizi şeytan, Allah afedicidir diye yanıltmasın.Çünkü,Allah af edicidir ama, kul hakkı hariçtir.
Şeytan,Allah”ı inkar etmemektedir ama,O”na düşman olduğu,iman etmediği için ezeli ve ebedi olarak cehennemden çıkamayacaktır. İnkar etmemek ayrıdır,iman etmek ayrıdır,hiç inanmamak ise,hiçmi hiç akıl karı değildir.
İnsanlar korku ile ümit arasında olmalı. Acaba cennetlikmiyim, yoksa cehennemlikmiyim sorusunu merak etmek yerine, en kötü ihtimali göz önüne alarak, tedbirimizi almak; daha akıllıca bir iş olsa gerektir.Allah’tan ancak O”na inanmayanlar,ümidini keser.Son nefese kadar,kimin ne olacağı,(şeytan hariç)bizce mechuldur.Cennet ucuz olmadığı gibi,cehennem dahi lüzümsuz değildir.

Din,
Her semavi hak dinler,medeniyetin ve insanın maddeten ve manen yükselmesini,daha iyiye ve ileri gitmesini savunur. İslam,bir lokma bir hırka felsefesine karşıdır.Yarın ölecekmiş gibi, ahirete, hiç ölmeyecekmiş gibi dünyaya teşvik eder,İki günü aynı olan ziyandadır,komşusu aç iken, tok yatan bizden değildir, haksız yere bir insanı öldüren,tüm insanlığı öldürmüş gibidir, düşüncesini savunur.Tek ilah vardır. O ilahın adı Allah”dır.
Zerrece Allah”a imanı olan ve O”na düşman olmayan herkez, hesaptan sonra cennete girecektir. İslam; Peygamberi Hz.Muhammed”tir,Kitabı Kuran-ı Kerim”dir. Bir Müslüman,hem İncile,hem Hz.İsa”ya, hem,Tevrata, hem Hz.Musa”ya yani tüm semavi kitap ve peygamberlere zaten inandığı için din değiştirmesi, hiçmi hiç akıl karı değildir.

Namaz,
Dininin direğidir.Bir insan,Allah”ın benim namazıma ihtiyacı yoktur,demesi,hasta birinsinin,doktara “ey doktor senin ilaca ne ihtiyacın var demesine benzer ki,Allah”ın bizim namazımıza elbetteki ihtiyacı yoktur,bizim namaza ihtiyacımız vardır.Bedenin havaya ve suya ihtiyacı olduğu gibi, ruhunda manevi gıdaya ihtiyacı vardır ki o gıdalardan biriside “Hu” kelimesidir.İnsanlar her nefes verişte bilmeden,gayri ihtiyari “hu” derler.Hu ,Allah demektir.Aslında her şey Allah”ı anmaktadır.İnsanın bu dünyaya gönderilmesinin sebebi ve hikmeti ,Allah”ı tanımak ,O”na dua ve ibadet etmektir.

Hayat,
Helal şekilde; Çalışınız,kazanınız,yiyiniz,dağıtınız,paylaşınız,ama israf etmeyiniz.Kara günler, yaşlılığınız ve ahiret içinde,azık ayırınız. İlimin ,malın ve kuvvetin önemini fark ediniz.Bunları insanlığın hayrı için ve helal bir şekilde kullanınız.
Şeytanın,dünyayı fesada veren ve insanlar için dünyayı çehenneme çeviren,sen çalış ben yiyeyim ve ben tok olayım başkası açlıktan ölsün bana ne düşüncesini ,ortadan kaldırmak ve sosyal dengeleri kurmak için çalışmak insanlığa yapılacak en büyük hayırlardan biri olsa gerektir.

İlim,
Bir zaman iki ayna var imiş,her iki aynada yüzlerini gökteki güneşe çevirmiş,aynalarda akseden,tecelli eden güneşi bir insanın yüzüne her iki ayna da çevirdiğinde insanların gözlerini kamaştırmışlar. Aynalardan biri gururlanarak ben insanın gözlerini kamaştırdım diye gururlanmış ve kendisinde bir şeyler olduğunu tevehhüm, zan etmiş.Diğer ayna ise mütevazı birşekilde,aslında kendisinde bizatihi bir şey olmadığını,gökteki güneş olmasa hiçbirşeye yaramadığını, önceki aynaya söylemiş. İşte gururlu ayna, sihir ve büyü gibi zararlı ilimler ile ilgilenip insanları kendisinin etkilediğini zanneden şeytan gibidir.Ama mütevazı ayna ise mücize ve kerametin asıl sahibinin kendisi olmadığını bilen ve faydalı ilimler ile ilgilenen bilge kişidir.Gıbta edilecek kişi gökteki güneşin ısı ve ışığına mazhar olan kendisini güneş zannetmeyen ama güneşi gösteren, kişidir.Bu aynaların en güzelleri peygamberlere aittir.en kötüleri ise şeytan ve şeytan gibilere aittir. Şeytan ve şeytan gibi kötü kişilerin şerrinden Allah”a sığınmak gerektir.Çünkü insanları ve insanlığı tesirleri altına alabilmekte ve aldatabilmektedirler.Her insan kabiliyeti nispetinde güneşe mahzar olabilir ve olmalıdırda. Asıl olan aynayı insanlığın hayrına kullanmak ve ayna olduğunu hiçbirzaman unutmamaktır.Aynadan kasıt insan, güneşten kasıt ise,Allah’tır.

Güneş bize ışık ve ısısı ile çok yakındır,biz ise güneşe çok uzağız.Ama ayna vasıtasıyla,bir nebze güneşin özelliklerini anlayabiliriz. Veya uzay mekiği ile güneşin hakiki nuruna ve ısısına yaklaşabiliriz onu yakından inceleyebiliriz ki,bunu mirac hadisesinde Hz.Muhammed bizzat refref’e binerek çok kısa bir zaman zarfında yapmıştır. Cenneti,cehennemi ve kainatın yaratıcısını görmüş,gidipte görenmi var veya gidipte dönenmi var sorusunuda cevapsız bırakmamıştır.Mesela, koca bir kütlesi olan dünyamızı,vasıtasız ve çok süratli birşekilde götüren ve döndüren, bir insanı elbette ve evleviyetle daha hızlı ve kısa bir sürede götürmeye ve geri getirmeye muktedirdir ve aynen öylede olmuştur.

İnsanlığa faydalı bilgileri, tanıdık,tanımadık,başkaları ile de paylaşınız,yayınız. Ben bu bilgileri bilmiyordum,bana kimse öğretmedi diyen kişinin hesabı; bilenden, bildiği halde susandan ve hakikatı ve doğruyu yaymayandan sorulacaktır. Malın zekatı olduğu gibi,ilminde zekatı ve kuvvetinde bir zekatı vardır.Bilen ile bilmeyen bir değildir.İlim mümin”in yitiğidir, nerede olursa alır.İlim Çin”dede olsa alınız.Hayatta,en hakiki murşit ilimdir. Faydalı tüm ilimlerden istifade ediniz,ettiriniz. Beşikten mezara kadar ilim öğreniniz. Okuyunuz,okutunuz.Ne demiş yunus emre,’İlim ilim bilmektir, ilim kendin bilmektir,sen kendini bilmez isen ilim nice okumaktır.’

Ruh nedir
Ruh insanın aslıdır,kendisidir.Mahiyeti,bir şekli sureti ve şuuru olan bir kanundur, yerçekimi kanunu gibi,ama yerçekimi kanununun bir şekli, sureti ve şuuru yoktur.Fakat dünyadaki işleri yapabilmesi için, ruh”un elbisesi,bineği mahiyetinde olan bedene ihtiyacı vardır.Ruh katiyen bakidir,yani ölümsüzdür. Ey insanlar,baki bir aleme gideceksiniz,o halde hazırlıklı olun.Ölüm,ruhun bedenden çıkması daha önce vefat etmiş olan sevgili anne ve babanızın ve dostlarınızın yanına gitmektir.

Mesela :bir şöför nasıl aracından inince araba hiçbir işe yaramaz ise,ruh”ta beden aracından inince, beden hiçbir işe yaramaz.Kabre konan bedendir.Siz ise ruhsunuz.Ruh berzah alemine gitmektedir. ölüm yokluk ve hiclik değildir.Kim yok olmak isterki,Ezeli ve ebedi bir Allah”ın sevgili mahlukatıda ebedi olmalıdır.Fakat mahlukatın ebediliği bizatihi değil, Allah”ın dilemesiyledir.
Ey insanlar ve cinler ezeli ve ebedi cennete girmek,ebedi yaşamak,her istediğini yapmak ve Allah’ı görmek istemezmisiniz.
Ey sevgili ruh,bunun için Allah’a şükretmeli ve iman etmeli değilmisin.

HULASA :
Allah,birdir, hiçbirşeye ihtiyacı yoktur,ne birbaşkası O’nu yaratmıştır nede O’nun bir cocuğu vardır.O’nun eşi ve benzeri yoktur.

#2 nihavendmucize

nihavendmucize

    Hiç gelmiyor desek yeridir

  • Yasaklılar
  • 14 Mesaj

Gönderim zamanı 07.05.2006 - 11:39

mesela;meteroloji uzmanı,uydudan gelen fotoğraflara bakarak geleceği görebilmektedir.bir insan ne kadar yükseğe çıkarsa hem görüş alanı genişler hemde geleceği görebilir. uzman, uydudan görüyor ki,Türkiye”nin batısından yağmur bulutları geliyor.bulutların hızını ve yönünü hesaplıyarak,hemen defterine şunları yazıyor,”yarın türkiye bulutlu ve yağışlı olacak”.bulutların gelmesine bir gün var.bir gün sonra türkiye bulutlu ve yağışlı olsa;acaba meteroloji uzmanı bir gün önceden deftere,bu olayı yazdığı içinmi olaylar oluyor?yoksa uzman olayları uydudan önceden gördüdemi yazdı.

Meteorologun sorumluluğu, dış etkenlerden dolayı oluşan hava durumunu tahmin etmekle sınırlıdır. Bunun ötesinde bir sorumluluğu yoktur. Eğer bir şahıs hava durumunu kendi yaratmış olsa idi (ki modern ülkelerin, kuraklığı önleme ya da fırtınaların yönlerini değiştirme amaçlı, hava durumunu etkileme yönünde çalışmaları mevcuttur) ortaya çıkan hava durumunun sonuçlarından bizzat ve tamamen sorumlu olurdu.

Kaderimizi yazanın Allah olduğu iddia edildiğine göre, Allah da kaderimizden bizzat ve tamamen sorumludur.

#3 minikella

minikella

    Burası ona huzur verir

  • Üyeler
  • 383 Mesaj
  • İlgi Alanları:resim yapmak

Gönderim zamanı 07.05.2006 - 12:04

FARUK-NUR bey yazılanlar çok güzel.
ben inanan bi insan olarak bunları okumaktan büyük haz aldım. Umarım herkez okur
ve içinden bişeyler alabilir.yazık ki son zamanlarda inanmayan insan çok ve çoğalıyo
ben o insanlara üzülüyorum.sonunda ya bunalıma giriyolar,ya hayatlarında bişeyler ters
gidiyo ruhlarında hep bi ağırlık ve hüzün var.farkında değiller ki ruhları ibadete aç,açlık çekiyolar.......................................................................
.....................................

bir ben var benden öte benden ziyade

#4 piglet

piglet

    Hiç gelmiyor desek yeridir

  • Üyeler
  • 8 Mesaj

Gönderim zamanı 19.05.2006 - 00:49

nihavend mucizeye katılıyorum ve minkella sanaa tavsiyem ateistlere acımayı bırak istersen çünkü ahlakla dini karıştırıyorsun.inançlınında inançısızında ahlaklısı ve ahlaksızı vardır asıl önemli olan ahlakın içinde bulundurduğu erdem paylaşım ve iyi niyeti insanın içinde bulundurmasıdır.yani senin din diye baktığın olayı bir insan içinde kurduğu zaman tanrıya yada ibadete ihtiyaç duymaz.işleri rast gider çünkü doğruluk erdemdedir.ayrıca cennet ve cehennem korkusu olmadığı cennete gitmek için birşey yapmaz yani bencillik yapmaz.insan olduğu için ve insanları sevdiği için yapar ne yaparsa
sencildir!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!

#5 duygusuz

duygusuz

    Burası olmadan yaşayamaz

  • Üyeler
  • 8.004 Mesaj
  • Konum:niko
  • İlgi Alanları:güzel ve iyi olan her şey

Gönderim zamanı 19.05.2006 - 11:34

herşeyin kader defterinde yazılı olması kaderin Allah tarafından yazıldığı manasına gelmez..Allah kaderi yani yapılan ve yapılacak her şeyi bilir....bu sonsuz biliş halini Allah kaderi kendisi yazıyor dolayısıyla kaderimizden sorumludur diye yorumlamak kötü niyetlilere yakışır ancak..


haa unutmdan..bu yorumları yapan kişi eminim sırtındaki ağır yüklerden kurtulmak için, işlediği günahların ezikliğinden sıyrılmak için sırf korkusundan yaptıklarını Allah'a yüklemek isteyen bir insan yapar...ama onlar ne kadar uğraşırsa uğrşsın, istedikleri gibi olmaz..kurulan bir düzen vardır insanlık yaratıldığından beri...:fight2:

............................şşşşt sessiz ol!.................................


#6 piglet

piglet

    Hiç gelmiyor desek yeridir

  • Üyeler
  • 8 Mesaj

Gönderim zamanı 20.05.2006 - 00:34

valla pazartesi sana ayetleri numaraları! ile yazabilirim şu an sınavım var benim bununla uzun uzun uğraşamam. fakat buna anladığım kadarıyla bünyeler müsaat değil ve saldırı olarak anlaşılıyor
sorgulayan ve kendine bu tür bir yol çizen kötü niyetli oluyorsa benim daha başka söyleyeceğim birşey olamaz sabit fikir aşılamz çünkü............... unutmadan kurulan düzen demekle ne demek istedin anlamadım fakat benim işlediğim günahların yorumunu yapman allahın işine karışman demektir benim işlerimin ters gideceğini sölemen geleceğimi görmen demektir ayrıca yorumların doğru olmayabilir yani iftira atmış oluyorsun kul hakkı yemiş oluyorsun allah ne ile gelirseniz gelin ama kul hakkıyla gelmeyin demiş........bende yorumların dahilinde ne psikolojide olduğunu tahmin ediyorum ama yazmıyorum çünkü bu benim değerlerme göre ahlaki değil

Düzenleme: "Yanıt Ekle" seçeneği yerine "Alıntı" işlevinin gereksiz kullanımı.

Bu mesaj Mel G. tarafından düzenlendi. Düzenleme zamanı: 20.05.2006 - 10:51


#7 Serra

Serra

    I'm Back !!

  • Üyeler
  • 8.125 Mesaj
  • Cinsiyet:Bayan
  • Konum:MuEno

Gönderim zamanı 20.05.2006 - 18:07

herşeyin kader defterinde yazılı olması kaderin Allah tarafından yazıldığı manasına gelmez..Allah kaderi yani yapılan ve yapılacak her şeyi bilir...

duygusuzum canım benim malesef yanılıosun... sana aklımda kaldığı kadarıyla yazıcam.. gönül isterdiki ayetleriyle yazim..

dünya yaratılmada önce insanların yaratılacağı belliydi. ve allah onların kaderlerini onlar ayaklarını toprağa basmadan yazmıştı...


bi hatırlasam hangi ayette olduğunu... anlatıcam sana ama.. :P
Yokluğun bu bahar biter mi ?
Ya da bu
Son;Bahar biter mi ?

#8 duygusuz

duygusuz

    Burası olmadan yaşayamaz

  • Üyeler
  • 8.004 Mesaj
  • Konum:niko
  • İlgi Alanları:güzel ve iyi olan her şey

Gönderim zamanı 20.05.2006 - 20:34

evet insanlar yaratılmadan önce yaratılacakları belliydi..
kader inancı ise şöyle (bunu her yerde böyle okuduğum için böyle biliyorum) : insanların kadresini allah yazmaz..yani kader yazmak gibi bir şey yoktur..allah insanların attığı ve atacağı her adımdan haberdardır..
yani şöyle bunu dahaönce örnek vermiştim: gökbilimcilerin güneşinönceden doğacağını bilmesi, güneşin tutulmasını onların yaptığı manasına gelmez..
ama senin söylediğin ayeti de görmek isterim..bunu seninle ayrıca da tartışabiliriz..görüşmek üzre..
(:

............................şşşşt sessiz ol!.................................


#9 Serra

Serra

    I'm Back !!

  • Üyeler
  • 8.125 Mesaj
  • Cinsiyet:Bayan
  • Konum:MuEno

Gönderim zamanı 20.05.2006 - 20:52

hmzzz haklı olabilirsin.. ayeti bi hatırlasam zaten (:
Yokluğun bu bahar biter mi ?
Ya da bu
Son;Bahar biter mi ?

#10 dokuzharf

dokuzharf

    ...

  • Kurucular
  • 19.758 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:İzmir

Gönderim zamanı 20.05.2006 - 21:07

kader inancı ise şöyle (bunu her yerde böyle okuduğum için böyle biliyorum) : insanların kadresini allah yazmaz..yani kader yazmak gibi bir şey yoktur..allah insanların attığı ve atacağı her adımdan haberdardır..



O nasıl oluyor ? (:

Değişiklikler Kaydedildi...

#11 duygusuz

duygusuz

    Burası olmadan yaşayamaz

  • Üyeler
  • 8.004 Mesaj
  • Konum:niko
  • İlgi Alanları:güzel ve iyi olan her şey

Gönderim zamanı 21.05.2006 - 19:13

basbaya oluyor..

............................şşşşt sessiz ol!.................................


#12 dokuzharf

dokuzharf

    ...

  • Kurucular
  • 19.758 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:İzmir

Gönderim zamanı 21.05.2006 - 22:12

Merak ettiğim için soruyorum. yanlış anlama..
Allah insanların attığı ve atacağı her adımdan haberdar ise nasıl olurda kaderini yazmaz ?

Değişiklikler Kaydedildi...

#13 duygusuz

duygusuz

    Burası olmadan yaşayamaz

  • Üyeler
  • 8.004 Mesaj
  • Konum:niko
  • İlgi Alanları:güzel ve iyi olan her şey

Gönderim zamanı 24.05.2006 - 12:07

ya şimdi şöyle abicim.
kaderi bazıları Allah'ın insanların yapacaklarını önceden yazmış olması sanır...kader bu değildir...kader insanların yapacağı şeylerdir evet, ama insanların kaderlerini Allah yazmaz, insanlar kendileri özgür iradeleyiyle kendi kaderlerini yazar..Allah tüm bunları önceden bilir, çünkü Allah'ta sonsuz bilgi vardır.
işte ben de diyorum ki, Allah'ın bunu bilmesi, kaderimizi yazması demek değildir..

............................şşşşt sessiz ol!.................................


#14 cengiz

cengiz

    Burası ona huzur verir

  • Üyeler
  • 247 Mesaj
  • İlgi Alanları:müzik kitap din, astroloji astronomi

Gönderim zamanı 25.07.2006 - 20:09

SELAM
Kader'i anlamak için önce ikilikten kurtulmak gerekir! Yoksa soruların sonu gelmez.

Olaya gökte bir yerde emirler yağdıran, kimini cennetine kimini cehennemine atan bir tanrı mantığıyla bakarsan zaten o islamın reddettiği bir kavramdır. Kuranda: Lailahe ilallah (yoktur ilah, Allah vardır) diyor Allah için ise İhlas suresinde:kısaca şöyle diyor:
"deki Allah tektir ne doğurmuştur nede doğmuştur onun bir merkezi de yok sonsuzve sınırsızdır"... diyor

herşey O'nun esmalarıyla (isimleriyle) vardır. "buz sudan ayrı değildir buz desek dahi!"

"ben insanı kendi ruhumdan yarattım" diyor Kuranda senin vücudundaki saniyede doğup, ölen hücrelerin sana bir şey söylemeye gücü, hakkı varmı O dilediğini yapar ona sual sorulmaz.

vücudumuzdaki hücreler şikayette bulunsa; ayak hücrelerin beni niye buraya götürüyorsun ,koşturuyorsun dese ne dersiniz?
Cevap: ben diledğimi yaparım..

"bizim hayal ettiğimiz şeylerin ne kadar vücudu varsa, Allah dışında bizimde varlığımız o kadardır!!"

bulunduğumuz hal içinde birgün geçeceğimiz boyuta ne hazırlık yapabiliyorsak onu yapalım!! bu ortamı bilen Resullullah efendimiz gereken bilgileri bize bildirmiş... Allah muinimiz (yardımcımız)olsun

Bu mesaj cengiz tarafından düzenlendi. Düzenleme zamanı: 26.07.2006 - 13:21

"Sen"im ben!... Sen, diye bakma bana. A.H.

#15 Ziyaretçi_jakobe_*

Ziyaretçi_jakobe_*
  • Ziyaretçiler

Gönderim zamanı 29.07.2006 - 11:58

Kader, Allah-ü Teala’nın olacak olan bütün her şeyi önceden bilmesi kaza da bu bilinenin vakti ve zamanı gelince vuku bulması, olmasıdır.

İnsan kaderin mahkumu mudur? İnsan sadece Allah’ın yazdıklarını yapabilen bir figüran, bir oyuncu mudur? İnsan yaptığı işlerden ne ölçüde sorumludur?

Yapılacak işlerde karar verme yetkisi insana aittir. İnsan kendi hür iradesi ile adam öldürme, öldürmeme içki içme içmeme...işlerine karar verir. İnsan düşünür, karar verir ve yapar. Allah-u Teala hiç birine müdahale etmez. Her şeyi insan kendisi yapar . Sonuçta da iyilik yaparsa cennete kötülük yaparsa cehenneme gider. Allah-u Teala işi yapan insana müdahale etmez sadece iyilik yap diye teşvik eder. Kötü işleri (içki, kumar, zina...) yasaklar ve yapmamamızı ister. Ama karar verme yetkisi insana aittir ki verdiği karara göre ya cennete ya da cehenneme kendisi gidecektir. Allah kulunun yapacağı olaya müdahale etmez. Sadece ne karar vereceğini önceden bilir. Ama bilmesi insanın fiilini, eylemini etkilemez. Çünkü insan Allah’ın kaderine ne yazdığını (yani ilerde kendi hür iradesi ile ne yapacağını ) bilememektedir.

ÖZET :İNSANLAR ALLAH'IN YAZDIÐINI YAPMIYOR , ALLAH İNSANLARIN NE YAPACAÐINI ÖNCEDEN BİLİYOR.

Kullarının önceden ne yapacağını bilemeyen bir tanrı “Allah” olamazdı. Buradaki tek soru insanın ne karar vereceğine müdahale etmeyen Allah’ın olayı olmadan önce bilmesidir.

Zaman, önce, sonra, olayın anı... bütün bunlar insanlar için söz konusudur. Yani zaman insan için söz konusudur. Allah için söz konusu değildir. İnsanı yarattığı gibi zamanı da Allah yaratmıştır. Allah yarattığına mahkum olamaz, onunla sınırlandırılamaz. Allah bütün zamanı ve zamanları görür. Tıpkı bizlerin sınıflarımızda bulunan tarih çağları şeritlerimizde 1453’te İstanbul’un fethedildiğini 1783’te Fransız İhtilalini gördüğümüz gibi. İşte Allah-u Teala da yarattığı zamandaki olayları görür, bilir ve yazar


Bilim adamları güneşin tutulacağı zamanı önceden hesaplayabilmektedirler. Yani bilim adamları önceden güneşin tutulacağı zamanı bulup bunu takvimlere, kitaplara yazmaktadırlar. Ama güneş tutulduğu zaman bilim adamları bunu yazdığı için tutulmamaktadır. Şartlar nedenler oluşmuş ve vakti gelince güneş tutulmuştur. Bilim adamları sadece bu şartları nedenleri önceden bilip güneş tutulma zamanını hesaplamaktadır. İnsanlar bazı olayları önceden bilmektedirler. Ve bu bilmeleri olayı etkilememektedir. İnsanlar bile bildiğine göre insanları yaratan Allah her şeyi önceden görür, bilir, işitir ve yazar.

İnsan olaylara yüksekten baktıkça daha uzağı görebilir. Bir apartmandan ayrılan bir insan düşünelim. Onu yolcu eden kişi misafirinin az ötede önüne çıkacak katilini göremez. Ama aynı apartmanın damındaki bir insan ise o katili görebilir. Yüksekten helikopterle geçen bir insan ise o katili yakalayabilecek polisi görebilir. Yani olaylara yukardan baktıkça olayların sonrasını görme ihtimali de artar. O halde büyüklerin en büyüğü olan olaylara en yüksekten (ve aynı zamanda en yakından) gören Allah’u Teala elbette zamandan kayıtsız olarak her şeyi olmadan önce bilir, görülmeyeni görür ve okunmayan bir yazı ile (alın yazısı) yazar.

"Zaten görülmeyeni olacak olanı bilmese bu bir eksiklik olur ki Allah’u teala için bu söz konusu değildir. "

Allah’u Teala insana iyilik ve kötülük yapma yeteneği vermiştir. Sonra kuldan iyilik yapıp cennetine girmesini istemiştir. Allah kuluna akıl irade vermiş ve yaptığı işin sonucundan kendisini mesul tutmuştur. Kısaca iyiliği ve kötülüğü yapan insandır. Allah o iyi veya kötü işi yapan kişiye o işi yapabilme gücü verir. Fakat bu gücü verme işi insanın iradesine, isteğine göredir. Yani insan neyi isterse (iyilik veya kötülük) Allah onu yaratır kı sonucundan da insan kendisi mesul olabilsin, kendi iradesinin sonucuna katlanabilsin . Allah iyi ve kötülüğü gösterir sonuçlarını (cennet, cehennem) söyler iradeyi insana bırakır. İsteyen cennete isteyen cehenneme gider. Allah’u teala hep iyiliğimizi ister. Mesela bir yol düşünelim yolun iki tarafında beyaz ve kırmızı ışık veren sınır taşları vardır. Elimizde trafik rehberi önümüzde kılavuz olan bir trafik polisi vardır. Ayrıca Allah insana akıl da vermiştir. Şimdi polis yolu gösteriyor, trafik rehberi yol hakkında bilgi veriyor sınır taşları yolun sınırlarını çiziyor akıl da doğru yol bulabiliyorken bir kişi bu yolda kaza yapsa, yoldan çıksa uçuruma düşse suç kimde olur? Şoförde mi, kılavuz (polis) da mı, rehber de mi, sınır çizgisi taşlarında mı?

Aynı şekilde Allah insana sınır çizmiştir. Bu taşlar ayet ve hadislerdir. Trafik polisi peygamberdir. Trafik rehberi kitabımız Kuran’dır. Aklı da Allah vermiştir hala daha insan uçuruma, cehennem çukuruna düşerse suç insanda olmaz da kimde olur?

#16 researcher

researcher

    Hiç gelmiyor desek yeridir

  • Yeni Üyeler
  • 1 Mesaj

Gönderim zamanı 21.09.2006 - 00:33

Jakobe, çok güzel anlatmışsınız. Daha başka ne denilebilir ki ? Sadece bir tek noktaya takıldım. Demişsiniz ki ; " İnsan olaylara yüksekten baktıkça daha uzağı görebilir. Bir apartmandan ayrılan bir insan düşünelim. Onu yolcu eden kişi misafirinin az ötede önüne çıkacak katilini göremez. Ama aynı apartmanın damındaki bir insan ise o katili görebilir. Yüksekten helikopterle geçen bir insan ise o katili yakalayabilecek polisi görebilir. Yani olaylara yukardan baktıkça olayların sonrasını görme ihtimali de artar. O halde büyüklerin en büyüğü olan olaylara en yüksekten (ve aynı zamanda en yakından) gören Allah’u Teala elbette zamandan kayıtsız olarak her şeyi olmadan önce bilir, görülmeyeni görür ve okunmayan bir yazı ile (alın yazısı) yazar. "

Burada sanki Allah (c.c) yüksekte bir yerden bize bakıyor, bizi gözetliyor gibi bir anlam da çıkarılabilir. Aslında sizin böyle bir anlamı kastetmediğinizi biliyorum ama tam bilgi sahibi olmayan arkadaşlar yanılabilirler diye düşündüm.

Evet, tam da sizin dediğiniz gibi Kader, A kulum bunları, B kulum şunları yapsın diye değil, kulların yapacakları bilindiği için yazılmıştır. Çünkü Allah (c.c) katında zaman kavramı yoktur. Kur'an-ı Kerim'de verilen zamana dair örnekler ise bir şekilde insanların anlamalarına yardımcı olmak içindir. Zaman, Big-Bang'le birlikte o anda yaratılmıştır. Yani sadece bizim alemimize mahsustur. Diğer alemlerde zaman varsa bile, dünyadakinden çok daha farklı bir büyüklüktedir. Dolayısıyle Allah (c.c) katında zaman kavramı olmadığına göre, bize göre binlerce ya da milyonlarca yıl öncesi veya sonrası olan zaman, Allah ( c.c) katında tek bir andır. Fizik, Kimya, Tıp, Astronomi...vs gibi adlandırdığımız bilim dalları, Allah (c.c)'ın yaratırken koyduğu kuralların bize göre tasnif edilmiş şekli olduğuna göre, yani Allah (c.c) sonsuz ilim sahibi olduğuna göre, zamansızlığın ve bize göre yaşanmamış anların Yüce Yaratıcı tarafından bilinmesi kadar normal bir şey yoktur.
Aynı zamanda Levh-i Mahfuz'da bulunan bu Kader kayıtlarının yazılış amacı da, ( en doğrusunu Allah (c.c) bilir) bana göre O dehşetli hesap gününde bize delil olarak sunulması olabilir. O mahkeme o kadar Adil bir mahkeme olacak ki, kulların itirazına mahal bırakmayacak kadar deliller sunulacak. Nedir bunlar; bahsettiğimiz Kader, Kiram'en-Katibin Meleklerinin tuttuğu kayıtlar ve sanki bir film şeridinin geriye sarılması gibi, yaşadığımızın her anının bize tekrar gösterilmesi.
Bir kitap tavsiyesinde bulunabilirim. Bu kitaptaki herşey kesinlikle doğrudur veya yanlıştır demiyorum ama insanın ufkunu açan, farklı düşünebilmeyi de öğreten, bence muhteşem bir kitap. Harun Yahya'nın "Zamansızlık ve Kader Gerçeği" adlı kitabı. Okuduğunuza pişman olmayacaksınız.

Herkese sevgiler ve saygılarla...





Benzer Konular Daralt

0 kullanıcı bu konuya bakıyor

0 üye, 0 ziyaretçi, 0 gizli