18.05.2011 14:15
Karakter boyutu :
AKPnin Kürt Açılımı ne sonuçlar getirdi?
Bazı aydınlar, meseleye salt Kürt sorunu açısından baktıklarından, Kürtlere ne getirdiği konusunda, haklı olarak büyük bir hayal kırıklığı içindeler Ve bu nedenle de AKPyi haklı olarak eleştirmektedirler
Ama ilk günden beri altını çiziyoruz ki, Kürt Açılımı bir AKP projesi değil, bir ABD projesidir. Dolayısıyla Açılıma, AKP Kürtlere ne verdi diye bakmak eksiktir Açılımı, ABD-Türkiye ilişkileri penceresinden, Kuzey Irak penceresinden ve hatta Kürt meselesi dışında Türk meselesi penceresinden değerlendirmek gerekiyordu
AKP projesi olarak baktığınızda çuvallamış gibi gördüğünüz Açılım, bir ABD projesi olarak bakıldığında, aslında çok önemli ilerlemeler kaydetti. Son bir haftadır yaşadığımız süreç bile tek başına Açılımın geldiği noktayı göstermektedir:
Açılımın en önemli başarısı, PKKnın artık ülkenin bir bölümünde devlet otoritesinin yerinde kendi otoritesini inşa etmiş olmasıdır. Bunun sağlanması için uygulanan PKKyı zihinlerde meşru hale getirmeye yönelik psikolojik savaş, önemli bir başarı kazanmıştır. TSKnın PKK ile mücadelesi artık suç kapsamında değerlendirilmeye başlanmıştır. TSK bile bu psikolojik savaştan etkilenip, pusu kurmadım yollu savunmalara düşmüştür. Bu sürecin başarısı, ABDnin Ergenekon operasyonu başarısından kaynaklanmıştır. Ergenekon operasyonu ile hedef alınan TSK, psikolojik savaş düzleminde çete diye damgalanmış ve buradan hareketle derin PKK ile ilişkili derin TSK olduğu varsayımı medya yoluyla işlenmiştir
Uzatmayalım, bu konuyu daha geniş bir yazımızda, dosyamızda, enine boyuna ele alacağız. Şimdilik, PKK ile mücadele etmenin artık suç sayıldığının üzerinde duralım ve bazı kalemlerin neler yazdığına bakalım:
Emrullah Uslu: 12 PKKlının öldürülmesini cunta işi olarak değerlendirdi. Operasyonun başındaki Tümg. Mustafa Bakırcının, AKPyi ve Güleni bitirme planını hazırlayan isim olarak suçladı. Kastamonudaki, Başbakanın konvoyunun geçişi sırasında yapılan saldırıyı, Özel kuvvetlerin yaptığını iddia etti.
Ahmet Altan: Tuncelideki 7 PKKlının durduk yere öldürüldüğünden şikâyet etti!
Cengiz Çandar: 12 Eylül referandumuna günler kala, Hakkârideki mağaralara dalıp, eylemsizlik halindeki 7 PKKlıyı kim öldürttü, bir bakıverin.
Bejan Matur: PKK artık eyleme geçince hedef olarak polisi seçiyor, askeri değil. Dolayısıyla askerin içinden bir grubun
Oral Çalışlar: PKK içinde uzlaşma karşıtı olan bir grubun olduğunu biliyoruz. TSK içinde de uzlaşma karşıtı olan bir eğilimin olduğunu biliyoruz. Bu iki eğilimin zaman zaman birbirlerine dolaylı olarak destek verdiklerini biliyoruz.
PKKlıları öldürdükleri için TSKyı yerden yere vuran yazarlarımız, aydınlarımız sadece yukarıdakilerle sınırlı değil elbette
Açılımın başarı elde ettiğinin tek işareti, bu yazarlarımızın sayılarının çoğalması da değil elbette Başarı TSKnın bu açıklamalar karşısında yaptığı açıklamada gizli
TSK, görevi gereği yaptığı operasyonu pusu yok diye savunma durumuna düşmüştür. İşte bu savunma, Açılımın başarısı açısından kritik bir dönemeçtir!
TSK, kendisini PKKya pusu kurdu diye suçlayanlara karşı, pusu da kurulur, baskın da yapılır, bu milletimin bana verdiği görevdir diyememiştir!
İşte bu Ergenekon operasyonunun ağır travmasının sonucudur!
TÜRK DE BİZİZ KÜRT DE BİZİZ
Ergenekon sürecini bir ABD projesi olarak görmeyip, yargı nasılsa çözer düzleminde meseleye bakınca ve de Kürt Açılımını bir ABD projesi olarak görmeyip, AKPnin iç politikası diye bakınca, sonuçları, Türkiye için gittikçe ağırlaşıyor ve telafisi mümkün olmaktan çıkmaya doğru ilerliyor
Bu süreçten çıkışın yolu, öncelikle Ergenekon Operasyonunu ve Kürt Açılımını, bir ABD projesi olarak tespit etmekten geçiyor; her iki konunun da ulusal güvenlik meselesi olduğunu bilmekten geçiyor Çünkü tespit doğru olmadan, doğru mücadele yapılamıyor!
Aksi takdirde, Türk de biziz, Kürt de biziz, hepimiz biriz hattından uzaklaşıyor ve kopuşa sürükleniyoruz! Unutulmamalı ki, Sırplar Hırvatını, Boşnakını kaybedince bölündü; Bağdat Kürtleri kaybedince parçalandı!
Mehmet Ali Güller
www.mehmetaliguller.com
www.odatv.com,
***************************************
YAŞASIN KÜRDİSTAN!
Bu ifademin sonuna, (!) koymuyorum. Neden biliyor musunuz? Çünkü artık, iki lafın sonunda KÜRDİSTAN demek, böyle bir oluşumu övmek serbest ve buna ceza yok. Kim diyor bunu?
NTV yayınında yer alan, siyasi içerikli praogramlardaki dönek, liboş, yıkayıcı-yağlayıcı, bölücü, vatan haini satılmış katılımcıların, konuşmalarında kullandıkları KÜRDÜSTAN aşağı, KÜRDİSTAN yukarı ifadeleri üzerine, kukla NTV hakkında RTÜK'e gelen izleyici şikayetlerine RTÜK, " -İfade özgürlüğünü kullanabilmenin önemli bir aracı olan görsel-işitsel medyanın siyasal yaşamın çeşitliliğin sağlanmasındaki rolü önemlidir.
-Yine belirtmek gerekir ki, ifade özgürlü demokratik bir toplumun temellerinden birisidir. Söz konusu programda geçen ifadelerde yayın ihlalinin bulunduğu görüşü dolaylı olarak tartışma konusunun konuşulmaması ve yasaklanması sonucunu doğuracaktır.
-Şiddet çağrısın içermeyen ifadeler, ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmelidir. Ayrıca ifade özgürlüğü toplumun genelinin sahip olduğu görüşe aykırı olan ve onlarla uyumsuz olan görüşlerin de garantisidir. Bu nedenlerle söz konusu programda herhangi bir yayın hizmet ilkesinin ihlal edilmediği değerlendirilmektedir." şeklinde cevap vermiştir. http://www.haber3.co...ok--837018h.htm
Ey evetçiler, ey AKP'liler, daha ne kadar bakar körü oynayacaksınız. Hiç hezeyan yapmıyorum ben. Bu satılmış, dışarıdan destekli hırsız hükümetin ülkeyi nereye götürdüğünü daha hala görmek istemiyor musunuz? Elinizi vicdanınıza koyun...Bırakın, otoyoldu, ücretsiz kitaptı, tüneldi, köprüydü, kanaldı lakırdılarını. Yarın çok geç olacak, bu yapılanları da kullanamayacaksınız, kullandırtmayacaklar. Kafatasçılık yapmıyorum, ırkçılık yapmıyorum, sadece bu ülkeyi gerçekten seven kürt vatandaşlarımız üzerinden, hırsız AKP hükümeti tarafından oynanan oyunu görün diyorum, uyanın diyorum, hırsız AKP'ye oy vermeyin derken, şu partiye oy verin de demiyorum.