''
“Kim olduğunuzu zannediyorsunuz siz?”
İşte bu ilginç bir soru. Bize küçükken bu soruyu soran olmuştur. Ya da büyüdüğümüz zaman. “Kim olduğunu zannediyorsun sen? Çabuk o topuklu ayakkabıları çıkar derhal şu bulaşıkları yıka.”
“Kim olduğunu zannediyorsun sen? Çabuk dersine çalış.” Tanıdık geliyor mu? Birçoğumuz böyle bir soru ile karşılaşmışızdır. Bir çoğumuz bir hayalin peşinden tam koşarken böyle bir soru gelmiştir. Şimdi size böyle alaycı olarak değil de çok samimi bir şekilde aynı soruyu soruyorum. “Siz kimsiniz? Kim olduğunuzu zannediyorsunuz?”
Aklınıza ilk gelen emin olduğunuz şeyleri yazın. “ 25 yaşındayım, bir şirkette yönetici olarak çalışıyorum. Bakırköy’de oturuyorum...Boyum 165 , kilom 55 ....vs....”
Cevaplarda evliyim, bekarım, şu kadar boyum...şu kadar kilom var. Şurada çalışıyorum gibi cevaplar gelecektir. Bu saydığımız detayların hayatımızda çok önemli yer tuttuğuna şüphe yok, hatta çok önemli. Hayatımıza şekil veren şeyler. Bazıları kendi seçimimizdir, bazıları ise seçim şansımız olmayanlardır. Bunlardan hiç biri bizim kimliğimiz değildir.
Şu anda yaptığımız işler kendi irademizle seçtiğimiz işler değil, kendi irademizle seçmediğimiz işler olabilir.
Ben kimim? Bu sorunun içinde ben nelerden hoşlanıyorum, neleri seviyorum, neleri sevmiyorum? Hangi insanlar bana ters geliyor? İlkelerim nelerdir. Hayatta istediğim ne kadar olayı gerçekleştirebildim? İstediğim tarzda bir hayat yaşıyor muyum? Niçin istediğim tarzda yaşamıyorum? Buna gerçekten engel olan oldu mu, yoksa ben mi başaramadım? Bu sorulara dürüst cevaplar verebiliyor musunuz? Bugünkü yaşam biçimi sizin seçiminiz mi yoksa ödünler vermekten bir türlü kendi hayatınızı kuramadığınız mı?
Barbara Sher Sihirli Değnek adlı kitabında; “Hayat yolunuza giden ipuçları kayıp değil sadece dağınık ya da saklı haldedirler. Hatta bazıları tam da gözünüzün önündedir. Kendinize uyan bir yaşam; sabah heyecanla kalkıp günü karşılamak isteyeceğiniz, bazen biraz korktuğunuz ama tamamen canlı hissettiğiniz bir yaşam yaratmak için bu ipuçlarını bir araya getirmeli ve çok dikkatli bir şekilde incelemelisiniz.” diyor.
Peki ne zaman istediklerinizi yapacaksınız? Yoksa vazgeçiyor musunuz kendi hayatınızı yaşamaktan. Bir daha dünyaya geleceğinize inanıyor musunuz? O zamana mı sakladınız isteklerinizi, arzularınızı, ümitlerinizi, mutluluklarınızı, yoksa daha vaktim var nasıl olsa yaparım diye mi düşünüyorsunuz?
“Yarın, belki yarın, belki yarından da yakın" mı diyorsunuz? Bence yarın yok, dün de bitti. Şimdi var.. Sonsuz bir şimdi. Şimdi yaşayamıyorsanız yarın imkansız olabilir.
Eğer kendinizi güçsüz, uykusuz, enerjisiz yani çok kötü hissediyorsanız bunun nedeni hasta olduğunuzdan diye düşünmeyin sakın. Sadece ne yapacağınızı bilememektendir. Kendinizi iyi ve enerjik hissettiğiniz zaman gerçek yaşam yolunuzu buldunuz demektir. ''
Tülay Bilin
Dünya Gazetesi
İnsan Kaynakları Müdürü
tulay@karmaastrology.com