Jump to content



- - - - -

Yaşlı Adamdan Başbakan'a: Padişah Mısın?


  • Please log in to reply
5 replies to this topic

#1 ebarah

ebarah

    Onun için takıntı haline geldik

  • Dokunulmazlar
  • 2,132 posts
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Zeytinburnu

Posted 12.02.2010 - 16:45


Camiye alınmayan yaşlı adamdan Başbakan'a: Padişah mısın?
Ardıç AYTALAR/İSTANBUL, (DHA)

CUMA Namazı kılmak ve eski Milletvekili Mustafa Baş'ın annesinin cenaze namazına katılmak üzere Eyüp Sultan Camii'ne gelen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, içeri alınmayan 70 yaşlarında bir erkek tarafından protesto edildi. Camiye alınmayan bu kişi, “Sen benim namazıma nasıl karışıyorsun. Padişah mısın?” diye bağırdı. Başbakan ise, yürümeye devam etti. Polisler tarafından ağzı kapatılarak susturulan yaşlı, Başbakan Erdoğan içeri girdikten sonra camiye alındı. Saat 12.25'te okunması gereken ezan, Başbakan'ın camiye girmesinden sonra saat 12.40'da okundu.
***************************************************


Soytarı olmamak için,yaş 70 olması mı gerekiyor?


2010 Ramazan ayında sahur, Kısıklı'daki villadan yapılacak top atışıyla yapılır artık.

 580023663830.jpg


#2 antiqa

antiqa

    Burası olmadan yaşayamaz

  • Yöneticiler
  • 7,424 posts
  • Cinsiyet:Bay

Posted 15.02.2010 - 14:52

ikinci okunan ezan cuma namazlarında okunan iç ezanmış. cuma namazlarında camilerde iki kere ezan okunuyor. birisi milleti camiye çağırmak için birisi de içeride okunan ezan.

İstanbul Müftüsü Mustafa Çağrıcı, Başbakan Erdoğan için ezanın geç okutulduğu iddialarına cevap verdi.



İstanbul Müftüsü Mustafa Çağrıcı, 12 Şubat Cuma günü Başbakan Erdoğan'ın Eyüp Sultan Camisi'ne gelmesi nedeniyle ezanın 15 dakika geç okunduğuna ilişkin iddialara cevap verdi.

Çağrıcı, yaptığı yazılı açıklamada, 12 Şubatta Cuma namazını ve eski İstanbul milletvekili Mustafa Baş'ın annesinin cenaze namazını kılmak için Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Eyüp Sultan Camisi'ne gelişiyle ilgili olarak, bir haber ajansı ve bir gazetenin internet sitesinde yayınlanan haberlerde, ''Saat 12.25'te okunması gereken ezanın, Başbakanın camiye girmesinden sonra saat 12.40'da okunduğu'' iddiasının yer aldığını belirtti.

Ayrıca 13 Şubat cumartesi günü bir köşe yazısında da; ''İmam efendi Başbakanı beklemek için ezanı 15 dakika geç okumuştur'' denildiğini kaydeden Çağrıcı, bu bilgilerin gerçekle ilgisi olmadığını ifade ederek, şunları dile getirdi:

''Eyüp Sultan Camisi'nde anılan tarihte öğle ezanı tam vaktinde yani 12.24'te okunmaya başlanmış, Sayın Başbakan ezanın bitişinden sonra cami avlusuna girmiştir. Söz konusu haber ve köşe yazısında 15 dakika geç okunduğu belirtilen ezan ise vakit ezanı değil, Cuma hutbesinden önce müezzin mahfelinden okunan 'iç ezan'dır. Anlaşıldığı kadarıyla söz konusu haber, bu iki ezan hakkındaki bilgisizlikten kaynaklanmıştır.''

Çağrıcı, böylesine ciddi bir bilgi ve değerlendirme yanlışlığına düşmemek için daha önce konu hakkında kurumun yetkililerinden bilgi alınmasının beklendiğini de kaydetti.

http://www.interneth...terstitial=true

#3 AtamÇepni

AtamÇepni

    Türkiye Sevdalısı

  • Üyeler
  • 5,693 posts
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Atatürk'ün Ülkesi

Posted 15.02.2010 - 17:20

Bunlar çok Kurtlar Vadisi izliyorlar *lol

Aynada kendilerini görünce bile suikast düzenleyecek sanıyorlar :))

AKP olmadan Dinimi,
MHP olmadan Ülkemi,
CHP olmadan ATATÜRK’Ü sevebilirim...

#4 antiqa

antiqa

    Burası olmadan yaşayamaz

  • Yöneticiler
  • 7,424 posts
  • Cinsiyet:Bay

Posted 16.02.2010 - 12:09

murat bardakçı da bu konuya değinmiş.



'Vahim cehalet' diye işte buna denir!

BAZI gazetelerde üç gün boyunca bir ezan haberi ve haberle ilgili yorumlar çıktı...
Öğle ezanı geçen cuma günü Eyüpsultan Camii'nde güya 15 dakika geç okunmuştu. Sebebi, cuma namazını kılmak için camiye gelmesi beklenen Başbakan Tayyip Erdoğan'ın gecikmesi idi. Başbakan ezan saatinden 15 dakika sonra gelmiş ve bu yüzden aslında 12.25'te okunması gereken ezan, ancak 12.40'ta okunabilmişti.
Haberi ilk okuduğumda inanmamış, "Bu işte bir yanlışlık var" demiştim ve tahminim doğru çıktı. İstanbul Müftüsü Prof. Dr. Mustafa Çağırıcı dün bir açıklama yaptı, geç okunduğu iddia edilen ezanın "vakit ezanı" yani öğle ezanı değil, cuma günleri hutbeden önce müezzin mahfilinde okunan "iç ezan" olduğunu söyledi.
Prof. Çağırıcı, açıklamasında "Sözkonusu haber bu iki ezan hakkında bilgisizlikten kaynaklanmıştır" diyor; "Böylesine ciddi bir bilgi ve değerlendirme yanlışlığına düşmemek için, konunun daha önce yetkililere sorulmasının beklendiğini" söylüyordu.

MÜFTÜNÜN NEZAKETİ

İstanbul Müftüsü'nün resmî ve nazik bir dille yaptığı bu açıklamasıyla aslında ne demek istediğini söyleyeyim: Prof. Çağırıcı "Cehaletiniz öyle bir hâle gelmiş ki, vakit ezanını ve iç ezanı bile bilemeyecek vaziyettesiniz. İslâm Tarihi boyunca varolmamış bir iddiada bulunuyor ve bir devlet adamı için ezanın zamanının değiştirildiğini iddiaya kalkıyorsunuz. Cehaletin bu kadarı, ayıptan da ötedir. Ezanın ne olduğunu ve ne zaman okunduğunu bir zahmet gelin, bize sorun, öğrenin ve yapacağınız haberi öğrendikten sonra yazın!" diyor.
Dikkat buyurun! İstanbul Müftüsü'nün "ezanları bilmediklerini ve karıştırdıklarını" son derece haklı olarak söylediği kişiler Türkiye'deki yabancı gazeteciler, meselâ İngiliz, Fransız yahut Amerikan gazetelerinin başka dinlere mensup temsilcileri falan değil, doğrudan doğruya güzide basınımızın, yani Türk basınının mensuplarıdır. Mesele, yani cehalet öyle boyutlardadır ki, Türkiye'de çıkan Türk gazetelerinin muhabirleri ezandan bile bîhaberdirler.
İşte, kendimizle alâkalı kültür ve malûmat sahasında geldiğimiz son nokta... Hepimize hayırlı olsun!

ÜSKÜDAR KOMEDİSİ

Bundan birkaç sene önce, büyük gazetelerden birinin lisan bilen, entellektüel ve de herşeyden anlayan meşhur bir yazarı ezan konusunda daha da büyük çam devirmiş ve devrilen o çam konunun bilinmemesinden değil, hazretin okunmamasından dolayı yıkıldığı yerde kalmıştı:
Avrupa'da yaşayan entellektüel yazarımız birkaç günlüğüne memleketine gelme tenezzülünde bulunmuş ve kendi ifadesi ile "köklerini hissetmek" maksadıyla Üsküdar'ı şereflendirmişti. Semte hem lûtuf bahşedecek, hem de Kanaat Lokantası'nda ziyadesiyle özlediği Türk yemeklerinden taam buyurup mübarek karnını doyuracaktı.
Vakit akşama yakındı, gökyüzünde hoş bir kızıllık görünmeye başlamıştı ve üstad bir anda huşû içerisinde kalmıştı, zira minarelerden dalga dalga yükselen "cuma salâsı"nı işitmişti.
Güneş batarken cuma namazı!
İnanırsınız yahut inanmazsınız ama bu memleketin insanı iseniz, burada yaşıyorsanız, üstüne üstlük bir de gazetecilik yapıyorsanız bazı âdetleri bilmek zorundasınızdır. Ezan meselesi de, bilmeye mecbur olduklarınızın en başında gelir!
Zira, eski şairlerden birinin söylediği "Gâh olur gurbet vatan, gâhî vatan gurbetlenir" sözünü doğru çıkarmaya bir gazeteci olarak hiç mi hiç hakkınız yoktur

http://www.haberturk...zi.aspx?ID=8164

#5 ebarah

ebarah

    Onun için takıntı haline geldik

  • Dokunulmazlar
  • 2,132 posts
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Zeytinburnu

Posted 16.02.2010 - 12:30

Madem ki alıntıladığım yazının tarafındayım, bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmuş olmamdan dolayı "özür diliyorum." Araştırmam gerekiyordu.

Edited by ebarah, 16.02.2010 - 12:30.

 580023663830.jpg


#6 antiqa

antiqa

    Burası olmadan yaşayamaz

  • Yöneticiler
  • 7,424 posts
  • Cinsiyet:Bay

Posted 16.02.2010 - 12:33

suç sende değil ki abi suç basında.
bizim basınımız bu konuda sabıkalı.
mesela; hac bu sene de kurban bayramına denk geldi diyen gazeteler var.
ali imsan suresini duyunca; ali imran hoca kim diyen var.
ismet inönü cuma namazlarını evde kılıyormuş diyenler de :msn11:

bence gazetelere bir din editörü şart. :msn11:




1 user(s) are reading this topic

0 members, 1 guests, 0 anonymous users