İçerik değiştir



Sayı 99: 14 Şubat Sevgililer Günü


  • Yanıtlamak için giriş yapın
Bu konuya yanıt verilmedi

#1 DKNH

DKNH

    εїз Black Mamba 24 km/h hız yapar..

  • Muhabirler
  • 9.404 Mesaj
  • Cinsiyet:Bayan
  • Konum:Yok ki benim bir yedeğim

Gönderim zamanı 11.02.2010 - 13:11


Gönderilen Resim
Sevgililer günü her yıl 14 Şubat’ta kutlanır. Aslı Eski Roma İmparatorluğu kilisesine dayanır. İsmini Valentine adında bir din adamının isminden alır (St. Valentine Day).

“Zamanın Roma İmparatoru orduya asker bulmakta zorlanıyordu. Ona göre bunun sebebi erkeklerin ailelerini ve aşklarından vazgeçemiyor oluşuydu. Bu sebeple evlilik ve nişanlanmayı yasaklamıştır. Aziz Valentine adındaki papaz ise çifleri gizli gizli evlendirmeye devam ediyordu. Bunun sonucunda yakalandı ve ölüm cezasına çarptırıldı.”

Tabi bu Valentine ile ilgili efsanelerden sadece biri. Tarihte inancı yüzünde 14 Şubatta öldürülen 3 tane Valentine olduğu düşünülüyor.

Milattan Önce Dördüncü Yüzyıllarda yaşayan ve kendini aşka adadığı için devrin kralı tarafından ölüm cezasıyla cezalandırılan Aziz Valentine, ya da “Valentius” veyahut “Valentinian”… İşte bu farklı isimler ile anılan fakat kendini aşka adadığı konusunda birleşilen kişi adına kutlanıyor bugünkü sevgililer günü. Yani o bu günün bir sevgililer günü olarak kutlanmasına ön ayak oldu diyebiliriz.

Aradan 2500 yıllık bir süre geçtiği göz önüne alınırsa sevgililer günü anlayışında ve sevgililer günü adetlerinde değişiklikler olacağı muhakkak farkedilmiştir. Yaşanılan yörenin ve içinde bulunulan toplumun adetlerine göre şekillenen sevgililer günü adetleri gün geçtikçe ilginç bir hal almaya devam etmiştir.

Bu ilginç adetlerden birkaçından bahsedecek ve onları inceleyecek olursak değişim farkına varacağız. Söylenene göre ilk sevgililer günü adeti, Aziz Valentine tarafından oluşturulan çekiliş torbasına kız ve erkek isimleri yazılır ve atılırmış. Torbadan sana çıkan isim ile bir yıl boyunca sevgili olurmuşsun…

Daha modern bir inanışa göre de 14 şubat günü radyo veya televizyonda duyduğun ilk erkek ismi bayanlar için hayatının aşkı, erkekler için de ilk bayan ismi hayatının aşkı olacakmış.

Bir diğer yöresel adet de, İngiltere kırsallarındaki bir bölgede el ile yapılan “aşk kaşıkları”… Tahtadan yontulan ve üzerine desenler yapılan bu güzel hediye, her sevgililer gününde yani her 14 şubatta sevgiliye armağan edilirmiş… Ve herkes birbirinden daha hoş aşk kaşıklarını yapmak için çabalarmış…

Yine İtalya’nın kırsal bir kesiminde ise 14 Şubat sabahı bayanlar erkenden kalkar ve cam kenalarında yerlerini alırlarmış. Bunun sebebi ise camın eşiğinden ilk geçecek erkek onların hayatlarının aşkı olacaktır.

Bu ve buna benzer ilginç adetler 14 Şubat sevgililer gününü renklendirdiği gibi bu günün anlamını da bir nebze ortaya koymaktadır.

Sevgililer günü dünyanın farklı yerlerinde farklı isimlerde kutlanılan fakat ortak amaç etrafında birleşilen bir özel gün olma özelliğiyle sıradışılığını farkettiriyor. Türkiye’de sevgililer günü, çeşitli Avrupa ülkelerinde Valentine’s Day şeklinde adlandırılan bu sembolik gün sevgilimiz ile sevgimizi kutlayacağımız sembolik bir gün olma özelliği taşıyor. Fakat bana öyle geliyor ki, iş bu günü hatırlamakta değil; o heyecanı ve o sevgiyi bir ömür boyu birlikteliğe yayabilmekte ve her günümüzü o sevgi dolu anlar ile geçirebilmekte…

Sevgililer günü demişken, insanı insan yapan duygular arasında yer alan ve sanırım hayatım teme taşı diyebileceğimiz sevgiden, aşktan bahsetmeden de olmaz. Küçücük, bir el yumruğu kadar büyülkülte olan kalbimizin sevgi sınırını kavrayabilmekten gerçekten de zordur. Ona bir sürü sevgi sığdırırız. Ama hiçbir zaman tamam artık burda yer kalmadı dediğini duymayız. Düşünseniz kalbinizin her bir köşesi farklı bir sevgi türüyle dolu. Anne sevgisi, kardeş sevgisi, arkadaş sevgisi, okul sevgisi, hayat sevgisi ve en önemlisi hayat eşi sevgisi… Yani sevgilimize duyduğumuz sevgi… Yani sevgililer gününde sevgilimize duyduğumuz sevgiyi unutmamak, kalbimiz hala atıyor iken çok da zor olmasa gerek.

Aşık olmak ve sevgililer gününde kalbinizin hala attığını farkedebilmek gerçekten de tarifi mümkün olmayan bir duygu. Sevgililer gününde kalbinin attığını farketmek isteyen milyonlarca insan varken bunun bir bilimsel açıklaması var mı diyen diğer milyonlarca insanı da duyabilir gibiyim. Bilim adamları aşık olan insanların salgıladıkları özel bir hormounn olduğunu ve sevgiliyi gördüğünde, özel günlerde bu hormonun hat safhada olduğunu söylüyor. Hatta bu hormonun akıl sağlığı yerinde olmayan hastalarda da aynı seviyede olduğu belirtiliyor. Yani dışarda deli olmayı bekleyen milyonlarca insanla karşı karşıyayız.
Gönderilen Resim
Yoktun ve Tanrı bu ihtimalden hiç bahsetmemişti....





Benzer Konular Daralt

1 kullanıcı bu konuya bakıyor

0 üye, 1 ziyaretçi, 0 gizli