İçerik değiştir



- - - - -

AnkaKızı'yla Fikirlerinizi Paylaşır mısınız?


  • Yanıtlamak için giriş yapın
bu konuya 2 yanıt verildi

#1 ankakizi

ankakizi

    Hiç gelmiyor desek yeridir

  • Yeni Üyeler
  • 1 Mesaj

Gönderim zamanı 09.02.2006 - 02:48


Küçükken tırnaklarıma yapıştırdığım kırmızı yapraklı çiçekler.. şimdi yaprak yapıştırmama gerek yok tırnaklarıma , ne de olsa oje sürme özgürlüğüm var ama yine de sanki o zamanlar o yaprakları yapıştırmak farklı bir özgürlüktü : şimdi bir iş görüşmesine tırnaklarımda kırmızı yapraklarla gidememek de bir çeşit kısıtlama sayılmaz mı ? :P Nevin Teyze’ nin kırmızı yapraklı çiçekleri benim özgürlüğümün temsilcileriydi belki de…

Özgürlük kavramıyla ciddi sorunlar yaşadığım bir dönemdeyim sanırım. Çocukluğumda yaşadığım kısıtlamalar ve özgürlükler bugünkü yaşamımda ciddi rol oynuyorlar sanki. Hani araba kullanmakta serbest olmak ama kullanacağın yerin sınırlanması gibi...Gideceğin yerleri seçememek gibi...

“Gideceğin yerleri seçememek gibi..” Bu da kendi içinde bölünen bir kavram: somut yerler ve soyut yerler. Yani yolunu çizmenin mecaz ve gerçek anlamı içiçe. “Making life is making trouble” ( Hayatı yaratmak Sorun yaratmaktır) teorisi hayatımda hep geçerli oldu. Belki de herkesin hayatında geçerlidir ancak hani tavlada beklenmedik üç düşeş ardarda gelir ve oyunu kurtarırsın kolayca, işte o düşeşler gerçekte bana hiç gelmedi hep 3-1 lerle el aldım ben. Önce sorunlar, gerilimler, sıkıntılar, stresler sonra “bir el” alınır ve beşe bir türlü tamamlanamayan oyun devam edip gider…

Karamsarlığımı kağıda dökmek için yazmıyorum tüm bunları sadece kendime sadece kendi istediğim doğrultuda bir yol çizmek istiyorum ve bu yolda ilerlerken ciddi sorunlar olmadan ilerlemek istiyorum. Bugüne kadarki yaşamıma bakacak olursam çok şey istiyor olmalıyım. Ama neden olmasın?

İnsan ilişkilerinde bazı yerlerde olumlu olan tutumlar veya durumlar bazı yerlerde nasıl ki olumsuzsa, yaşamımda yer verdiğim insanlara olan yakınlığımda da böyle bir tezat var. Aslında bu tezatı kendi içimde yaşıyorum. Bir çeşit yaklaş-kaç çatışması. Aynı anda 2 yerde olamamak gibi, aynı kişiyle hem dost hem düşman olamamak gibi. Aile, arkadaş ve sevdiğin insan. Aile kurmak için bir aileden kopmak gerekmekte ama kopmak geride kalanların ailen olmadığını veya onlara karşı sorumlulukları ve bağımlılıkların olmadığını göstermemekte. Mesafelerin çizilmesi konusunda inanılmaz bir efor sarfetmek gerekiyor çünkü her an birilerinin kalbi kırılabilir ve en önemlisi o kırılan kalplerin başında hep kendininkinin gelmesi olur.

Ben imkansız diye bir şey olmadığına inanırım ama imkanları yaratırken asıl ulaşmaya çalıştığımız hedefin körelmesi, deforme olması söz konusu. Mesela bir ilişkiyi sadece var olsun diye değil içeriğiyle de tatmin edici olsun diye yürütmek isteriz. Ama ilişki sürerken kendisini ve taraflarını delice yıpratıyorsa, taraflar uzaklaşmalıdır. Bu şekilde düşündüğümde bu dönem sonunda bu şehirden uzaklaşmam gerektiğiyle başlıyorum yolumu çizmeye ama direk tıkanıyorum! Bunu yaparken en az zararla nasıl çıkarım işin içinden diye başlıyorum düşünmeye ve en az iki seçenekle karşılaşıyorum. Birinci : tayinimle tam istediğim gibi yaşama atılmak başka şehirde ama geride kırık kalpler bırakmak. İkinci : tayin çıkmazsa tayin bekleme süreci artı iş arama . Daha ileriye gidemiyorum çünkü göremiyorum. Bu da ayrı bir sıkıntı yaratıyor işte.

İnsan gerçek bir yol ayrımına geldiğinde kendisine yıllarca emek verenlerin isteği doğrultusunda mı yoksa gerçekten ne istediğini bulup o doğrultuda mı ilerlemeli? Zor bir durum değil mi? *böö


#2 Roland

Roland

    I Love My Frog :)

  • Üyeler
  • 4.729 Mesaj
  • Konum:pelin

Gönderim zamanı 09.02.2006 - 20:00

Kararını verirken kalbinin sesini dinlemek burda önemli bir ayrıntı, biraz yalnız kal kafanı boşalt ve yapacağın şeyi daha rahat bir kafayla düşün bu kadar karışık kafayla yanlış karar verip üzülmektense, kafanı dağıtıp yavaş yavaş fakat doğru olana karar vermek daha iyidir benim gözümde.

Not: Memati ablanın tayin işini ayarla bakim :rolleyes:
Kandırdım, kandırdıım, gemi memi yoktu

#3 zilli

zilli

    Dikkat! Patlayıcı Madde!

  • Üyeler
  • 675 Mesaj

Gönderim zamanı 10.02.2006 - 14:21

İnsan gerçek bir yol ayrımına geldiğinde kendisine yıllarca emek verenlerin isteği doğrultusunda mı yoksa gerçekten ne istediğini bulup o doğrultuda mı ilerlemeli? Zor bir durum değil mi?

Bu durumu biliyorum,üçüncü kez aynı şeyi yaşadığımda cesaret edemediğim yoldan yana kullandım seçimimi.Şimdi başka bi şehirdeyim,ailemi özlüyorum ve kırık kalpler geride kaldı.

Sonuç olarak seçimlerine sahip çıkabiliyorsan koşulları sorgula,kendini değil.

Gerçekten mutlu olmak(?) -Nerde olduğu önemli mi?
1+1=1





Benzer Konular Daralt

  Konu Forum Konuyu Açan İstatistikler Son Mesaj Bilgisi

1 kullanıcı bu konuya bakıyor

0 üye, 1 ziyaretçi, 0 gizli