"Biz sizi imtihan ederiz….." ile başlayan cümleler…
Başlarız düşünmeye… Kim bu bizi imtihan eden?… Neden bu imtihan denen olayları oluşturup, bizi de içine atıveriyor!.
Sanki, kazanıp kazanmayacağımızı bilmiyor mu?
Hakkındaki hükmüm bu, dese yukarıdaki; bizde itiraz edecek mecal mi var?
Kazanamazsak ne olur?
Ne zaman veya ne zamana kadar imtihan?!
Uzayıp giden bir yığın soru yumağı düşünebilen beyin için…
Biz sanıyoruz ki…
Yukarıdaki biri, bizim için bir şeyler düzenledi, biz dünyaya gelmeden bir kaç saat evvel!.
Sanıyoruz ki…
Güneş bizim için doğup batıyor!!!.
Mevsimler bizim için değişip duruyor!.
Buğday bizim için yeşerip, koyunlar bizim için kuzuluyor!.
Felekler dünya üzerinde yaşayan bu fakir için yaratılmış ve dönmede!.
Yıldızlar, supernovalar benim için yaratılmış galakside; benim için patlayıp duruyor!.
Yağmurlar benim için yağıyor; bitkiler benim için doğup yeşerip yayılıyor!.
"Geç anladım taşın sert olduğunu!..
Ateş insanı boğar; su yakarmış!!!
İnsan yaşamın gerçeklerini(?)…
Güneş yılı itibariyle yeryüzünde ortalama sekiz saniye yaşayan insanoğlu; kendini yeryüzünün hakimi görmeyi bırakın bir yana, göklerin hakimi olmaya çabalıyor; hayvani duygularından arınamadan!.
Tahakküm, zorlama!… Tam zeki hayvanlara yakışan duygu!.
İnsan olmanın sınavı ise yaşam boyu devam…
Evet, nereden geliyor bu sınav ve kim düzenliyor soruları?
İnsansılar…
İnsanlar…
Sınavlar insanlar için!..
Sorular; kendini içinde bulduğu olaylar!.
Sınıf geçme şartı, sorulara doğru cevap verebilmek…
Doğru cevaplar, RASULden ulaşmış bizlere… Kitap'ta yazılı…
İnsana yakışan temel prensipler bildirilmiş!.
Sen, olaylar içinde bulmuşun kendini, bilinçlendiğin günden bu yana… Hususi biri, olayları, senin için düzenlemiyor!
Yaratan sistemi yaratmış… "Kendini tanı; kendindeki beni bul" ve "ben"imle yaşa; "bana yakışır şekilde"; demiş… "Benim ahlakımla ahlaklan" demiş…
Her dem, bir olayla karşı karşıyasın!
Güneş senin için doğup batmıyor; yağmur senin için yağmıyor!.
Sen olayların içinde buldun kendini, elinde olmayan bir zaman ve ortamda. Olaylar kendi yolunda akmaya devam edecek!.
Sen…
Ya karşılaştığın olaylar içinde, RASUL'ün haber verdiği şekilde, kendi hakikatına yakışan bir biçimde, ilmin gereği olan davranışlar ortaya koyarak, hakikatine bir adım daha yaklaşacak; yakininin meyvelerini derleyeceksin…
Ya da… İlmi ve aklını bir yana koyup; şartlanmaların, ilkel değer yargıların, duyguların istikametinde davranışlar ortaya koyacak; sahiplik düşüncesi ve duygusuyla yaşamına yön verip, sonuçta pişmanlıkları oynayacaksın!. Boşa geçen, değerlendiremediğin zamanı, yapman gerekirken yapmadıklarını sonradan asla telafi edemeyeceksin!.
Karşına her dem gelen, her olay, ilminin imtihanıdır!.
Ya, doğru cevabı vereceksin, doğru cevap seni başka sorulara aktartacak; ya da yanlış cevap seni daha başka sorularla karşılaştıracak!.
Doğru veya yanlış, cevaplayıp geçtiğin soruya tekrar dönme şansın yok!
Sistem acımasız!.
Sistem kesin!.
Sistem katı!.
Sistem senin için yaratılmamış!… Sen, sistem içinde buldun kendini!.
Sistemin seslenişi