İçerik değiştir



İrticayla Mücadele Eylem Planı!


  • Yanıtlamak için giriş yapın
bu konuya 39 yanıt verildi

#21 antiqa

antiqa

    Burası olmadan yaşayamaz

  • Yöneticiler
  • 7.424 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay

Gönderim zamanı 18.06.2009 - 11:23

ne biliyim abi çökecekmiş. bu belge sahte bütün belgeler sahtedir demek istiyor heralde.
koca ergenekon davası bu belgenin sahteliğiyle çökecek.
ama gerçekse sadece genelkurmay başkanı bir özür dileyecek.
ve sıradaki gerçek belgeleri beklemeye başlayacağız.
özür dilesin dediği de heralde sızdırıldığı için özür bekliyor. :karaoke:
sızdırdınız madem özür dileyin bakiim. :mad1:

Bu mesaj AnTiQa tarafından düzenlendi. Düzenleme zamanı: 18.06.2009 - 11:24


#22 atlantisli

atlantisli

    Sadık bir ziyaretçidir

  • Üyeler
  • 1.241 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Atlantis

Gönderim zamanı 18.06.2009 - 11:31

oyun sanki bu hehe çocuk gibi bu adam:) belge sahte çıkarsa mızıkçılık yaparım oyun bozulur gibi :mad1: elle tutulur bi yer bulsa belgeyi savuncaktı,hatta bekledi baya da,ses çıkaran yok:) genelkurmay başkanı özür dilese ne özür dilemese ne sonuçta;görevden almak zorunda kalacağı adamlardan özür dilemesin yeter,hani mecburen yapmak zorundayım falan gibilerden,tabi belge doğruysa,yanlışsa zaten basın toplaşması yapılıp toplu hatta ağır toplu fırça dinle Başbuğ'dan :karaoke:

#23 kılıç

kılıç

    Sadece KILIÇ...

  • Üyeler
  • 11.484 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:BAŞIMIZ DİK

Gönderim zamanı 18.06.2009 - 20:22

Nereleri nerelere bağlıyorlar.Bu bizim siyasetle uğraşanlarda hayal gücü ne kadar geniş...Sayın Baykal gözünde bu dava hiç olmadı ki çöksün?
Bir gün daha geçti ve biz biraz daha yaklaştık;Bizden hiç uzak olmayan ölüme...

#24 Can Ka No Rey

Can Ka No Rey

    Burası olmadan yaşayamaz

  • Yöneticiler
  • 9.354 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay

Gönderim zamanı 21.06.2009 - 13:42

"İrticayla Mücadele Eylem Planı" bu haftanın bir numaralı gündem maddesiydi. Herkes kendi ideolojik safına göre belgeyle ilgili görüş/yorum ileri sürdü. Medyadaki bu gürültülü ortama son bir-iki yıldır sık rastlamaya başladık. Bir "belge" manşet yapılıyor; sonra birkaç gün tartışılıyor ve sonra hemen bir başka "belge"nin peşine sürükleniyoruz. Ancak belgeler sahte çıkınca, "belgeleri" konuştuğumuz kadar sahtelik üzerinde durmuyoruz. Çünkü arkasından hemen bir "belge" daha çıkarılıveriyor. Bu konuda size iki somut örnek vermek istiyorum.

Tarih 11 Mayıs 2008

Taraf Gazetesi manşeti:

"İşte MİT’in Sabancı Cinayeti Raporu"

Gönderilen Resim

Sabancı Holding Yönetim Kurulu üyesi Özdemir Sabancı, Toyota-SA Genel Müdürü Haluk Görgün ve sekreter [/b]Nilgün Hasefe,[/b] 9 Ocak 1996 tarihinde Levent’te bulunan Sabancı Center’ın yönetim katı olarak adlandırılan 25’inci katında öldürülmüştü.

Gazetenin haberine göre MİT’in, 1996/114 hazırlık, 1997/443 esas belgesi bu suikastı ortaya çıkarıyordu.

Haber şöyleydi:

"Özdemir Sabancı suikastıyla ilgili ortaya çıkan bir Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) belgesinde, DHKP-C’nin cinayeti para karşılığı üslendiği, organizasyonun ise Abdullah Çatlı, Hüseyin Kocadağ ve o dönemde kıdemli piyade yüzbaşı rütbesindeki Hüseyin Pepekal tarafından yapıldığı saptanıyor. MİT belgesinde ayrıca cinayeti işleyen Mustafa Duyar, Fehriye Erdal ve İsmail Akkol’un devlet tarafından kullanıldığı; olay sırasında Piyade Yüzbaşı Hüseyin Pepekal’ın da cinayet mahalli olan 25. katta bulunduğu belirtiliyor.

MİT raporunda başka tespitler de var. Belgede, İstanbul Büyükçekmece’deki Akçimento fabrikasında, Emniyet’in kaçakçılardan ele geçirdiği uyuşturucuların yakıldığı, ancak bir süre sonra bunların Akçimento ocaklarında imha edilmek yerine Avrupa’ya satıldığının öğrenildiği anlatılıyor. Özdemir Sabancı’nın uyarılmasına rağmen işleyişin sürdüğü bilgisi de belgede yer alıyor."


Bırakın gazeteci olmayı, bir vatandaş olarak böyle bir belgeye ulaşsanız ne yaparsınız? Tabii ki öncelikle doğrulatmaya çalışırsınız.

Hayır bu yapılmadı; haber manşetten bu deli saçması iddialarla yayınlandı.

Tabii medyada yer yerinden oynadı; kimi köşe yazarları "Kanım dondu" diye makale yazdı.

Bu haberden sonra odatv.com adlı haber sitemizde Ahmet Altan’a bir mektup yazdık:

"Sayın Altan,

Gerçeğe sadık olmayan ne Türkiye’yi ne dünyayı analiz edemez.

Taraf Gazetesi bazen siyasal görüşlerine ve dolayısıyla gazetenin çizgisine uygun gördüğü haber ya da belgeyi gözü kapalı sayfalarına taşıyor.

Ve ne yazık ki en az bir-iki kaynaktan ’çek edilmeyen’ bu haberler sonuçta fiyaskoyla sonuçlanıyor.

Sayın Altan,

Birçok gazeteci bilir ki, bu tür sözde MİT belgeleri gerçek değildir.

Ve tüm yayın organlarına sızdırılır.

Bu belgeye inanan yayın organları ya da son dönemlerin, internetten bulduklarıyla kitap yazan kişiler bu oyunun bir parçası oluyorlar.

Telefon açıp Ankara’daki deneyimli gazeteci temsilcinize ve meslektaşlarınıza bu durumu sorabilirsiniz. Eminiz ki onlar da size ’evet bizde de buna benzer onlarca belge var’ diyeceklerdir.

Sayın Altan,

Böylesine büyük bir iddiayı ne kadar kolay manşete taşıyorsunuz?

En azından açıp bu deli saçması haberi Güler Sabancı’ya sorabilirdiniz.

Ve bir uyarı:

Taraf Gazetesi şimdiden yorulmaya başladı; bu tür editoryal hatalar bunun sonucudur.

Ve karanlık güçler bunu bildikleri için bu tür belgeler / bilgiler sızdırıyorlar.

Lütfen biraz daha dikkat ediniz."

MİT açıklaması

Taraf Gazetesi’nin haberinin ardından sonra ne oldu?

MİT belgenin sahte olduğunu açıkladı.

Peki bu sahte belgenin hikayesi neydi?..

MİT’in Silivri’deki "Ergenekon Mahkemesi"ne gönderdiği açıklaması şöyleydi:

[/b]"Ergenekon Soruşturması kapsamında tutuklu bulunan Doğu Perinçek’in ikametgáhında yapılan aramada, Tuncay Güney İpek’ten elde edildiği öğrenilen dokümanlar arasında ayrıca benzer içerikli, MİT antetli. Mart 1996 tarih ve 11.07.14 (okunmuyor) sayılı yazının da bulunduğu belirlenmiştir.

Her iki dokümanın incelenmesi neticesinde;

MİT Müsteşarlığı olarak yasal görevimiz gereği çeşitli Bakanlık/ kuruluşlarla bu tür antetli kağıtlar kullanılarak yazışma yapıldığı, bu itibarla Müsteşarlığımıza ait antetli kağıtların Müsteşarlık dışından da temin edilerek fotokopi ile boş kağıt haline getirilip kullanılmasının mümkün olduğu,

Belge olduğu öne sürülen yazılardaki sayıların Müsteşarlığımızca kullanılan sistem ile ilgisinin bulunmadığı, makama hitap tarzının Teşkilatımızın yazışma kurallarına uymadığı,

Sabancı Center başlıklı yazının sonunda yer alan 413-914 Dinçer Bozak (Kd.Bnb.) ve 210-719 Yusuf Balbay (İstihda Yrd.) ibarelerinin Teşkilatımızla ilgisinin bulunmadığı, hususları belirlenmiş olup, söz konusu dokümanların dezenformasyon çalışması olduğu izlenimi edinilmiştir."[/b]

Ne sözüm ona MİT belgesi ne de MİT’in benzer açıklamaları yeniydi.

Son yıllarda gazeteciler benzer olaylarla sık karşılaşır oldu.

Taraf’ın manşeti yalandı.

Peki sonra ne oldu dersiniz?

Bu kez şöyle bir iddia ortaya attılar...

"Ergenekoncuların işi bu"

Tarih 25 Temmuz 2008.

Haber şöyle:

"’Gizli’ kaşeli MİT belgesinin Ergenekon soruşturması kapsamında örgütün üst düzey yöneticisi olduğu iddiasıyla tutuklanan İşçi Partisi (İP) lideri Doğu Perinçek’in evinden çıktığı öğrenildi. Soruşturmayı yürüten savcılığın Sabancı suikastını anlatan belgenin doğru olup olmadığını MİT’e sorduğu ancak olumsuz cevap aldığı kaydedildi. Savcılığın, iddianamede, Ergenekon terör örgütünün suikastlar sonrası sahte belgelerle kamuoyunu manipüle etmeyi amaçladığı tespitine yer verildiği ileri sürüldü."

Ne kolay değil mi?

MİT belgesi yalan çıktı.

O halde bu sahte belgeyi de Ergenekoncular hazırladı!

Gördünüz mü şu Ergenekoncuları, sahte belgelerle gözüpek/cesur süper gazetecileri nasıl ellerinde oyuncak yapıyorlardı. Manşet bile atmalarına neden oluyorlardı! Şaka gibi...

Bitmedi.

Bir de bu sahte MİT belgesi üzerine "Kod Adı Darbe" adında kitap yazan Zihni Çakır gibi gazeteciler vardı.

Kooperatif yolsuzluğu suçlamasıyla tutuklanan Çakır, yine sahte bir MİT belgesine göre Anayasa Mahkemesi eski Başkanı Yekta Güngör Özden’in CIA ajanı olduğunu da yazdı! Güya bu MİT belgesine göre Özden, 1994 yılı başlarında CIA Türkiye masası eski şeflerinden Direktör Albay W. Bob tarafından CIA ile irtibatlandırılıp, ’güvenilir ajanlar’ statüsünde alıyordu. Kod numarası ise, EC-7-97 idi!

Gülmeyin, bunları yazanlar tv tv dolaştırılıp, ekranlara "uzman" diye çıkarılıyor... Neyse.

Sabancı cinayetiyle ilgili sahte MİT belgesi dava konusu da oldu. Sahte MİT belgesinde adı geçen Albay Hüseyin Pepekal Taraf Gazetesi’ne dava açtı. Dava Kadıköy 2’nci Asliye Ceza Mahkemesi’nde devam ediyor.

Bir not ile bu bölümü noktalayayım.

21 Şubat 2009 tarihinde yapılan bu duruşmadan başka, aynı gün Taraf Gazetesi’nin 20 duruşması daha vardı!..

İnanması zor ama, mesleğin duayeni olarak bildiğimiz bazı gazeteci ağabeyler Taraf’ın bu tür sansasyonel haberciliğine övgü düzüyor.

Öyle ya haberin gerçek/doğru olup olmaması önemli değildi; yeter ki ses çıkarsındı!

Mumcu’yu MOSSAD öldürmüş

Tarih 11 Nisan 2008

Vakit Gazetesi’nin 1. sayfasındaki haber:

"Mumcu’yu MOSSAD öldürmüş"

Gazeteye göre bakalım Uğur Mumcu’nun katilleri kimdi?

"2 Şubat 1993 tarihli ve MİT tarafından Başbakanlık’a hitaben yazılmış MİT Müsteşarı Sönmez Köksal imzalı ’çok gizli ibareli’ Uğur Mumcu cinayeti konulu belgenin içeriği şöyle:

ABD’nin, güvenliğini ve hayat çıkarlarını yakından ilgilendiren Türkiye’nin, gerekli yerlerinde kuvvet bulundurmak ve bu maksatla Orta Doğu’yu kontrol altına alıp, Türkiye’nin dine dayalı bir yönetim altına girmesini önlemek maksadıyla; ABD Haberalma Servisi CIA denetiminde, İsrail kabine görevlisi Haim Bar-Lev kontrolünde, İsrail GANDA birliklerinde eğitim gören altı kişilik özel TİM Hayf Deniz Üssü’nden botla Türkiye’ye giriş yapmışlardır. Mezkur timin ülkemizdeki görevleri, Teşkilatımızın değerli haber kaynaklarından Gazeteci Uğur Mumcu ve Mehmet Ali Birand’ı öldürmektir.

Gazeteci Uğur Mumcu’yu öldüren tim elemanları, ikinci görevleri olan Mehmet Ali Birand’ı öldürmek için ülkemizden çıkış yapmamışlardır. TİM elemanlarının yaptığımız istihbarat neticesinde İsrail Hükümeti’nin Ankara Temsilciliği’nde kaldıkları tesbit edilmiştir."

Benzer olaylar çok

Bu haberden sonra hemen aynı gün odatv.com’da şunu yazdık:

"Karanlık odaklı merkezlerin en çok sevdiği yayın organları el altından sızdırdığı bilgi/belgeleri hiçbir süzgeçten geçirmeden yayınlayan yayın organlarıdır.

Son dönemlerde özellikle Ergenekon soruşturması nedeniyle bunun medyada sıkça örneğini görüyoruz.

Bu gazetelerin başında ne yazık ki Vakit Gazetesi geliyor. Bugün yaptıkları habere göre: Ergenekon terör örgütüne yönelik düzenlenen operasyon kapsamında Veli Küçük’ün evinde çıkan ’çok gizli’ kaşeli eski MİT Müsteşarı Sönmez Köksal imzalı bir belgeye göre, Uğur Mumcu ve M. Ali Birand MİT’e haber kaynaklığı yapmış.

Yine aynı belgede Uğur Mumcu’nun MOSSAD tarafından öldürüldüğü dile getiriliyor."

Haber bu.

Vakit Gazetesi’nin bilmediği gerçek ise şu:

Bu tür uydurma sahte belgeler Ankara’da her medya kuruluşuna gönderilir. Hangi gazeteye gitseniz bir torba dolusu böyle akla ziyan belgelerin bulunduğu dosya görürsünüz.

Ve işin daha garip yanı:

Vakit’in haber yaptığı bu belge zamanında medyada tartışma konusu oldu. Uğur Mumcu cinayetinden hemen sonra basın toplantısı düzenleyen RP Genel başkan Yardımcısı Şevket Kazan’ın dağıttığı belgenin aynısıydı.

Ancak kısa bir zaman sonra bu belgenin sahte olduğu ortaya çıktı."

MİT "Yalan " dedi

Vakit’in manşetinden verdiği MİT belgesi sahteydi.

MİT yıllar önce yalanladığı belgeyi bir kez daha yalanladı. Bakın nasıl bir açıklama yaptılar? Ancak MİT’in açıklamasını dikkatli okumanız gerekiyor. Bakın sahte belgeciler neler yapabiliyor:

"Uğur Mumcu suikastı ile ilgili basında yer alan sahte MİT belgesi hakkında; 16/05/2000 tarih ve 10.2.001.01.000.440.35-610/14026 sayılı yazı ile Adalet Bakanlığı’na yapılan suç duyurusu. (Listede yer aldığı sıra no: 35, 92, 103, 259)

Uğur Mumcu suikastını konu alan ve MİT tarafından yazıldığı izlenimi yaratılmak istenen her iki dokümanla ilgili olarak yapılan incelemelerde;

İlk belgede (02/02/1993 gün ve 01.786/0875/433 sayılı yazı) geçen imzanın doğru olduğu ancak, başka bir belgeden alınarak bu yazının altına monte edildiği,

MİT Müsteşarlığı olarak yasal görevimiz gereği çeşitli Bakanlık/ kuruluşlarla bu tür antetli kağıtlar kullanılarak yazışma yapıldığı, bu itibarla Müsteşarlığımıza ait antetli kağıtların Müsteşarlık dışından da temin edilerek fotokopi ile boş kağıt haline getirilip kullanılmasının mümkün olduğu,

Belge olduğu öne sürülen yazıdaki sayılarında Müsteşarlığımızca kullanılan sistem ile ilgisinin bulunmadığı, makama hitap tarzının Teşkilatımızın yazışma kurallarına uymadığı, hususları belirlenmiş olup, dezenformasyon olduğu anlaşılmış ve Adalet Bakanlığı’na suç duyurusunda bulunulmuştur. Anılan dezenformasyon çalışmasının Uğur Mumcu suikastının gerçekleştirildiği tarih itibariyle, faillerin tespitine ilişkin hedef saptırmak amacıyla ortaya çıkartıldığı izlenimi edinilmiştir."

Vakit Gazetesi, Ergenekon sanığı Veli Küçük’ün evinde bulunan MİT belgesini hiç doğrulatma gereği duymadan manşetine taşımıştı.

Herhalde belgeyi aldığı kaynağına çok güveniyordu!

Haberi doğrulatma ihtiyacı duymamıştı.

Durun ilgili haberle ilgili gelişmeler bitmedi.

Ah Ergenekoncular!

Tarih 13 Ağustos 2008

Aynı Sabancı suikastıyla ilgili sahte belge olayında olduğu gibi yandaş medyada yine benzer manşeti yaptılar:

"Ergenekoncular suikastlardan sonra sahte MİT raporu düzenlemişler."

Peki bu önemli iddiaya ilişkin elde hiç somut bir delil var mıydı?

Vardı! Çünkü bu sahte MİT belgeleri Ergenekon sanıklarının evlerinde ele geçirilmişti!

Siz hálá, "İrticayla Mücadele Eylem Planı"nı gerçek mi sahte mi olduğunu mu düşünüyorsunuz?

Bu sözde belgenin sahte olduğu ortaya çıkarsa ne yazacakları da şimdiden belli değil mi?

Türkiye tarihinin gördüğü en büyük psikolojik savaşa sahne olmaktadır.


Soner Yalçın - Hürriyet


#25 Sultanım

Sultanım

    Sadık bir ziyaretçidir

  • Üyeler
  • 1.113 Mesaj

Gönderim zamanı 21.06.2009 - 16:05

Kurumlara karşı güven zedelenmiş, isteseniz en iyi icadı en iyi güvenliği en iyi belgeyi sağlayın neye yarar.

Herşeyin maddiyata döküldüğü bencilliğin, hırsın dalaverenin keyfiliğin olduğu bir dünyada ne yaparsanız yapın söylediklerinizin bir ehemmiyeti inandırıcılığı yoktur.

Bu mesaj Sultanım tarafından düzenlendi. Düzenleme zamanı: 21.06.2009 - 16:05

SULAK TOPRAKLARDA ÜMİTLER YEŞERİR

KANIN DÖKÜLDÜÐÜ TOPRAKLARDA İNSANLIK ÖLÜR

YAŞANMAZ BİR DÜNYA İÇİN TÜM VAHŞİLİÐİNİ GÖSTEREN İSRAİL'İ KINIYOR VE LANETLİYORUM

KAHROLSUN İSRAİL!!


#26 AtamÇepni

AtamÇepni

    Türkiye Sevdalısı

  • Üyeler
  • 5.693 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Atatürk'ün Ülkesi

Gönderim zamanı 21.06.2009 - 17:47

Basın özgürlüğünün ardına saklanan, Vakit ve Taraf paçavraları ülke gündemini belirleyen zehirlerini akıtıyorlar.
Vardır bizi yönetenlerinde bir bildiği, biz fazla düşünmeyelim. Nasıl olsa sürü zihniyetiyle yaşamaya alışmış durumdayız.

Not: Kardelen duymasın Vakit'e iltifat ettiğimi sonra çok kızar :)

AKP olmadan Dinimi,
MHP olmadan Ülkemi,
CHP olmadan ATATÜRK’Ü sevebilirim...

#27 pac

pac

    Burası olmadan yaşayamaz

  • Dokunulmazlar
  • 13.198 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Barcelona
  • İlgi Alanları:Güzel olan herşey =)

Gönderim zamanı 21.06.2009 - 17:54

üstteki arkadaş şu VAKİT itirafıyla resmen TARAF tutmuş, nedense bu tarz RADİKAL yorumlarla bazı kesimlerin SÖZCÜsü olma merakı nın adı CUMHURİYETi savunmak olmuş ya ona yanarım :)




bu manşet denilen şey iki tane muhabirle bi tane genel yayın yönetmeninin keyfiyle belirlenen şeyler, o kadar önemsemeyin 70 milyonda 3 kişi işte bulundukları mertebenin tadını çıkarıyolar canlarının istediğini yazıyorlar ve en kral dokunulmazlık da bunlarda , ama herkes gerçek dokunulmazlık hakkı olan vekillere sataşmaktan bunlara zaman kalmıyo...

bu ülkede klişe olmuş gazeteler canları isteyince hükümet devirirlerdi olay olmazdı çünkü elit kesimdi ne zamanki "dağdaki çobanların" okuduğu gazeteler bu haberlerin çok daha ufaklarını yaptı fırtına koptu..

ve bir not; gerçekler "ZAMAN" la anlaşılır :)
YAŞAMAK BİR UMUTTUR...

#28 AtamÇepni

AtamÇepni

    Türkiye Sevdalısı

  • Üyeler
  • 5.693 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Atatürk'ün Ülkesi

Gönderim zamanı 21.06.2009 - 18:00

PACMAN reklamdan çok etkilenmişsin, ama güzelde ifade etmişsin. :)

Basın Kartın oldumu kralsın vesselam!

AKP olmadan Dinimi,
MHP olmadan Ülkemi,
CHP olmadan ATATÜRK’Ü sevebilirim...

#29 AtamÇepni

AtamÇepni

    Türkiye Sevdalısı

  • Üyeler
  • 5.693 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Atatürk'ün Ülkesi

Gönderim zamanı 21.06.2009 - 18:08

Deniz Feneri e.V. duruşmalarını izlemek için Frankfurt’a giden CHP’li Kemal Kılıçdaroğlu ile CHP PM üyesi Ali Kılıç’ın, PKK mensupları ile buluşarak genelev gibi çalışan bir saunaya gittiği ve dönüşte de Alman polisinin kontrolüne yakalandığı iddialarıyla ilgili düzenlenen tutanakların sahte olduğunun anlaşılmasının ardından, bu iddiaları gündeme getiren kişiyle ilgili bilgilerin de gerçekleri yansıtmadığı ortaya çıktı.

Kılıçdaroğlu hakkındaki iddiayı ortaya atan ve daha önce Alman Emniyeti’nde çalıştığı belirtilen Talip K. Vakit Gazetesi’ne yaptığı açıklamada, iddiasının arkasında olduğunu, gerekirse bunu belgeleriyle kanıtlayabileceğini söylemişti. Kılıçdaroğlu’nun avukatı, bu şahsın Alman Emniyeti’nde çalıştığının belirtilmesi üzerine Almanya’daki bir avukat arkadaşı aracılığıyla Talip K.’nın Frankfurt Emniyeti’nde çalışıp çalışmadığını sordu. 15 Haziran’da Adam Steinhofer imzasıyla gönderilen yanıtta, yapılan başvuruyla ilgili çalışmanın tamamlandığı belirtilerek, Talip K.’nın bahsedilen yerde çalışmadığı bildirildi.

Kaynak

Boşuna paçavra demiyoruz.. Bir haber yapıyorsan önce kendin ar ve namus sahibi olacaksın..

AKP olmadan Dinimi,
MHP olmadan Ülkemi,
CHP olmadan ATATÜRK’Ü sevebilirim...

#30 pac

pac

    Burası olmadan yaşayamaz

  • Dokunulmazlar
  • 13.198 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Barcelona
  • İlgi Alanları:Güzel olan herşey =)

Gönderim zamanı 21.06.2009 - 18:08

yok abi militanları değilim sadece sempatizanıyım :)
YAŞAMAK BİR UMUTTUR...

#31 AtamÇepni

AtamÇepni

    Türkiye Sevdalısı

  • Üyeler
  • 5.693 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Atatürk'ün Ülkesi

Gönderim zamanı 21.06.2009 - 18:11

yok abi militanları değilim sadece sempatizanıyım :)



Benim gibi ukalayı almazlar , alsalarda ben girmem onlara :)

AKP olmadan Dinimi,
MHP olmadan Ülkemi,
CHP olmadan ATATÜRK’Ü sevebilirim...

#32 pac

pac

    Burası olmadan yaşayamaz

  • Dokunulmazlar
  • 13.198 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Barcelona
  • İlgi Alanları:Güzel olan herşey =)

Gönderim zamanı 21.06.2009 - 18:14

sen zaten nik ten kaybediyon direkt :)



alsalar takiyeci der sizinkiler zaten :)
YAŞAMAK BİR UMUTTUR...

#33 atlantisli

atlantisli

    Sadık bir ziyaretçidir

  • Üyeler
  • 1.241 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Atlantis

Gönderim zamanı 22.06.2009 - 02:13

Soner Yalçın tarafla uğraşacağına kendi tarafına baksın.Gerçi tarafla aynı tarafta oldukları da söylenebilir.N'idiğü belirsiz adamın.Sadece Türk düşmanı olduğu aşikar.Bi de MİT in raporlarına atıfta bulunuyor.MİT seni bi kaşık suda boğar be:) MİT raporu belge sahte diyor.Teşkilatın kullandığı antetli kağıtlar kopya edilmiş diyor.Bunun içinse orjinal belge bulmaya gerek bile yok.Sahte belge bir adamın evinde çıkıyor.O adam Soner Yalçın'a göre masum;onu sahtekarlıkla suçlayanlar suçlu :P Şimdi bir evde sahte eroin bulunsa bu adama bu eroini niye ürettin demezler mi:) Eroin sahte çıktı bırakın adamları.Kusura bakmayın abi biz gerçek sandıydık:) Bu ne biçim izandır diycem ama bunu söyleyen Soner Yalçın.Ona göre 80 darbesiyle biten toplumsal kargaşayı Türkçüler başlattı ve hatta planladı.Öyle ki komünist ve sosyalist gruplar ülkücülere ve bilumum benzer hareketler yalvardı;abi bu vatan bayrak bizim yapmayalım kavga etmeyelim yazıktır kardeşiz :P Sonra bunlar sabretmişler 70 li yılların başlarına kadar,sonra vatan haini(!) Türkçülerin ve Türkeşin planları tutmuş ve komünistler zıvanadan çıkmış :P Bu 80'e uzanan olaylar ancak bu kadar tarafsız anlatılabilir:) Sonra bu ... adam Türk İstihbarat tarihi hakkında öyle şeyler söyler ki zannedersinki Türk tarihi ihanetten ibaret.En büyük komplolarından biri de Trablusgarpta M.Kemal gibi bir saha ajanı yetiştiren Osmanlı istihbaratını İngiliz Gizli servisinin uşağı uzantısı gibi göstermesi çabasıdır.Bilirsiniz Atatürk'e de İngiliz ajanı diyenler olmuştur,kitap bile yazılmıştır.İşte dış servislerin kamuoyuna pompaladıkları bunlar.Halbuki Araplarla içli dışlı kardeş olan İngiliz servisiyle böyle bir ilişki organik olarak mümkün değil.Kuşcubaşı Eşref'ler Devletin çöküş zamanında nerdeyse beş parasız neler başardı,Trablusgarpta M.Kemal'in yaptıkları sonra.Yıldız İstihbarat Teşkilatı'nın başarıları,Teşkilat-ı Mahsusa.Ulan sen bunları İngiliz uşağı göstersen ne göstermesen ne;senin gösterdiğin yere doğruyu değil yanlışı görmek için bakılır.Halk da zaten sizin ak dediğinize kara;kara dediğinize -kararmaya başlasa da-AK diyor.Bi yer işgal edildiği zaman oradaki fahişelere kimse dokunmazmış;dokunmazmış derken fahişelik onlar hakkında meslekten sayıldığı için...

#34 ebarah

ebarah

    Onun için takıntı haline geldik

  • Dokunulmazlar
  • 2.132 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Zeytinburnu

Gönderim zamanı 22.06.2009 - 11:36

Bu belge,hoca diye sıfatlandırılan adına fethullah gülen denilen,amacı ve ideolojisi(!) kendi sözleriyle meçhul kişiyi,amaçlarını,ideolojisini(!) meşrulaştırma girişimidir.

 580023663830.jpg


#35 antiqa

antiqa

    Burası olmadan yaşayamaz

  • Yöneticiler
  • 7.424 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay

Gönderim zamanı 22.06.2009 - 15:25

la 10 gün geçti hala sahte mi gerçek mi belli değil.
şimdi bundan önce buna benzer belgelerin gerçekleri var mıydı? vardı.
hem de kaç tanem. özellikle 28 şubat zamanı çıkan bir andıç vardı.

ilk başta bundna önce geçrek belge çıkmış insanlar yine yeniden gerçeğini hazırlamış olamazlar mı?
e olabilir.

dün de bir televizyonda fetullah gülen vardı. 5 ay önce böyle bir planın hazırlanacağı yönünde öngörüde bulunmuş kendisi.
bunu da açık açık söylemiş.
şimdi fethullah'ın böyle bir şeyi kendisi söylemiş olması, ona giden istihbarat başbakana, cumhurbaşkanına gitmedi mi diye sordurtuyor adama. ayrıcana fetullah gülen bunu biliyorsa kendisi hazırlamış olabilir ve bu yöndeki komplolar doğru olabilir diye düşünmüyor da değil insan.

ama şu geliyor sonra insanın aklına; böyle bir plan hazırlayan biri kalkıp da internette bana böyle böyle komplo kuracaklar diye açık açık söyleyip kendi planını kendi deşifre eder mi diye düşünürken şu geliyor aklıma. ya benim böyle düşünmem için böyle bir konuşma yaptıysa.

işin içinden çıkılmaz bir hal alıyor.

bir de bazı basının olayı karartma çabaları var.

habertürk gazetesi belge sahte diye manşet yaptı. hiç bir kaynağa dayanmadan belge sahte diyor adamlar.
fatih altaylı'ya belgenin sahte olduğu haberini kim uçurdu? daha ortada hiç bir şey yokken niye böyle manşet atıldı.?

bir de şu var; bir kere bu belge sahteyse ilker başbuğ taraf gazetesinin ağzına mıçar. 10 gün oldu hala niye çıkmıyor gerçek mi sahte mi?

#36 WaLe

WaLe

    Kimene!

  • Üyeler
  • 6.730 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Eskişehir

Gönderim zamanı 22.06.2009 - 16:54

Belge bir kere ıslak imzalı değil bir fotokopi. Fotokopi üzerinde Obama'nın imzasını yapıştırır İşte Obama nın AKP ve Feytullahı bitirme planı dersiniz.

Böyle bir olay gerçek bile olsa hiç bir kurum bunu kabul etmez ve bir Fotokopiyi kağıt üzerinden hiç kimse doğrulayamaz. Olayın gündem de çok kalması bir çok kurumun yıpranması anlamına gelir.

Olayın gündemden düşürüp savcının soruşturmasının sonucunu beklemek lazım..

"YURTTA SULH, CİHANDA SULH"
Gönderilen Resim



’Düşüncenin üstesinden gelemeyen‚ düşünenin üstesinden gelmeye çalışır.

Paul Valéry


#37 atlantisli

atlantisli

    Sadık bir ziyaretçidir

  • Üyeler
  • 1.241 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Atlantis

Gönderim zamanı 22.06.2009 - 17:10

Belgeye ne gerek var.Anayasayı darbeciler yapmadı mı.İşlenilmiş bir suçun birey birey bütün halka "sahte değildir" diye imzalatılıp onay alınmış tarihi belgesi.Anayasa gibi bir delil varken elde başka şeyleri tartışmak manasız :P Sonuçta bu belgeyi de yargılayan anayasal hukuk.Bir ananın çocuğuna ne kadar kıyacağı bilinir ki bu kadın çocuklarını devlet babaya karşı kışkırtıyor:) Devlet baba bu cazgır karıyı acilen boşamalı.Biz ona eli yüzü düzgün huyu huyuna boyu boyuna fıstık gibi kız buluruz.Asker ne anlar kadından.Akşama kadar er kişilerin içindeler,sokağa çıktı mı koca karıları kız gibi görüyolar :P

#38 pac

pac

    Burası olmadan yaşayamaz

  • Dokunulmazlar
  • 13.198 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Barcelona
  • İlgi Alanları:Güzel olan herşey =)

Gönderim zamanı 22.06.2009 - 17:51

mayın ihalesi noldu acaba kaynadı gitti :beatnik:
YAŞAMAK BİR UMUTTUR...

#39 antiqa

antiqa

    Burası olmadan yaşayamaz

  • Yöneticiler
  • 7.424 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay

Gönderim zamanı 23.06.2009 - 08:56

Albay daha önce bu imzayı kullanıyormuş. Belgede de bu imza varmış.

Gönderilen Resim

İfadesinde bu imzayı kullanmış.

Gönderilen Resim



Gönderilen Resim

:girlinlove:

Bu mesaj AnTiQa tarafından düzenlendi. Düzenleme zamanı: 23.06.2009 - 09:58


#40 Sultanım

Sultanım

    Sadık bir ziyaretçidir

  • Üyeler
  • 1.113 Mesaj

Gönderim zamanı 23.06.2009 - 10:04

İnsanın tek taraflılığı savunduğu fikirleri anlamsızlaştırıyor Dini çevreleri "Gericilik" diye vasıflandırırken, Laiklik üzerinden geçinen geri kafalıları (Bu kişiler ellerinde bulunan imkanları her şekilde kullanmak için Atatürk'ü de kullanırlar; sanarsanız ki memleketin yegane koruyucuları onlar cepine indirdikleri kadardır Cumhuriyete laikliğe Atatürk'e bağlılıkları).

Bu mesaj Sultanım tarafından düzenlendi. Düzenleme zamanı: 23.06.2009 - 10:05

SULAK TOPRAKLARDA ÜMİTLER YEŞERİR

KANIN DÖKÜLDÜÐÜ TOPRAKLARDA İNSANLIK ÖLÜR

YAŞANMAZ BİR DÜNYA İÇİN TÜM VAHŞİLİÐİNİ GÖSTEREN İSRAİL'İ KINIYOR VE LANETLİYORUM

KAHROLSUN İSRAİL!!






Benzer Konular Daralt

  Konu Forum Konuyu Açan İstatistikler Son Mesaj Bilgisi

1 kullanıcı bu konuya bakıyor

0 üye, 1 ziyaretçi, 0 gizli