bu konuya 36 yanıt verildi

[antiqa]

Mardin'in Mazıdağı İlçesi'ne bağlı Bilge Köyü'nde düğün yerine maskeli kişilerin 4 değişik koldan otomatik silahlarla yaptığı saldırıda ortalık kan gölüne döndü.

Mardin'in Mazıdağı İlçesi'ne bağlı Bilge Köyü'nde dün akşam nişan yapılan eve baskın düzenleyen maskeli ve silahlı kişiler katliam yaptı. İçişleri Bakanı Beşir Atalay, silahlı saldırıda 21'i çocuk 44 kişinin öldüğünü, 3 kişinin yaralandığını bildirdi.

Mardin'e 40 kilometre uzaklıktaki 300 nüfuslu Bilge Köyü'ndeki saldırı saat 21.30 sıralarında 4 koldan başladı ve yarım saat sürdü. Maskeli saldırganlar eski köy muhtarı Cemil Çelebi'nin kızının nişanının yapıldığı evde toplanan çoğunluğunu kadın ve çocukların oluşturduğu kalabalığı otomatik silahlarla taradı. Çevrede duyulan silah sesleri köyde nişan olduğu bilindiği için normal karşılandı.

Bilge Köyü'nde çoğu korucu olan erkeklerin büyük bölümü görev nedeniyle dışarıda oldukları için saldırganlar rahat hareket etti. Olay sırasında Suriye üzerinden gelen toz bulutunun kapladığı köyde tam bir can pazarı yaşandı. Nişan yeri feryat eden yaralıların yardım çığlıkları ile inlerken, katliam yapan saldırganlar peşlerinden takip edilmemeleri için köydeki karşılaştıkları tüm araçların lastiklerine ateş açarak kaçıp izlerini kaybettirdi.

Saldırının duyulması üzerine Bilge Köyü'ne güvenlik güçleri ve sağlık ekipleri sevk edildi. Köye ilk ulaşan ekip, kan gölüne dönen nişan yerinde çok sayıda ceset ve yaralılarla karşılaştı. Yaralılar hemen hastanelere ambulanslarla taşındı. Nişan öncesi imam nikahı kıyan köy imamının da yaralılar arasında olduğu bildirilirken, nişanı yapılan çiftin de öldüğü belirtildi.

,Olay nedeniyle Mardin'de güvenlik güçleri yoğun önlem aldı, köye giriş ve çıkışlar kapatıldı. Diyarbakır ve Mardin'den köye sevk edilen askeri birliklerin, sadece ambulansların giriş ve çıkışılarına izin verdiği öğrenildi.

Mardin Vali Yardımcısı Ahmet Ferhat Özen, olayın terör saldırısı ile ilgisinin bulunmadığını öne sürdü. Saldırıda ölenlerden isimleri belirlenen 5 kişinin nişanan yapıldığı evin sahibi Cemil Çelebi, ağabeyi yeni muhtar Osman Çelebi, Mehmet Salih Çelebi, Ali Çelebi ve Kenan Çelebi olduğu açıklandı. Saldırıda Çelebi ailesinden 31 kişinin yaşamını yitirdiği de öne sürüldü.

HASTANE MORGU CESETLERLE DOLUP TAŞTI

Katliamda yaşamını yitiren 36 kişinin cesedi Mardin Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı. Hastane morguna 12 erkek, 13 kadın ve 6 çocuk ile birlikte 5 kişinin daha cesedinin konulduğu öğrenildi. Olay yerinden de 8 cesedin hastaneye getirilmek üzere yola çıkartıldığı ifade edildi.

3 YAŞINDAKİ ÇOCUK GÖÐSÜNDEN VURULDU

Saldırı sırasında göğsünden vurulan 3 yaşındaki Medine Çelebi, Diyarbakır Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde ameliyata alındı. Durumunun ağır olduğu bildirilen Medine Çelebi için hastanede kan anonsları yapıldı.

Güvenlik güçleri, köyde ve hastanelerin çevresinde yeni olay yaşanmaması için geniş çaplı önlem aldı.

Bu arada İşiçleri Bakanı Beşir Atalay'ın olayla ilgili olarak Mardin Belediye Başkanı Beşir Ayanoğlu, Valilik ve askeri yetkililerden sürekli olarak bilgi aldığı da öğrenildi. Saldırı ile ilgili bölgede geniş çaplı araştırma da başlatıldı.

25 KİŞİNİN İSMİ BELİRLENDİ

Saldırıda ölen 44 kişiden 25'inin kimliği tespit edildi. İsimleri belirlenen 25 kişi şunlar:

Köy muhtarı Mehmet Çelebi, gelinin babası eski muhtar Cemil Çelebi ve aynı aileden Salih, Yıldız, Ali, Şükran, Arife, Mehtiye, Veysi, Emine, Abdulkadir, Abdulvahap, Vahap, Abdulvahap, Fesih, Mehdi, Şehmuz, Mehmet, Vedat, Kerim ve Salih ile damat Hatip Arı, kardeşi 4 yaşındaki Ruken, baba Mithat ve anne Kafi Arı.

Olayda yaşamını yitiren diğer kişilerin kimlik tespit çalışmaları devam ediyor.

MAZIDAÐI KAYMAKAMI AKGÜL: TERÖR OLAYI DEÐİL

Mazıdağı Kaymakamı Aytaç Akgül, silahlı saldırıyla ilgili olarak yaptığı açıklamada, olayın terör olayı olmadığını belirtti, soruşturmanın çok yönlü olarak sürdürüldüğünü söyledi. Kaymakam Akgül, “Saldırının terör olayı olmadığı kesin gibi. Olayda uzun namlulu silahlar kullanılmış. Kaçan saldırganları yakalamak için güvenlik güçleriminizin başlattığı operasyonlar devam ediyor” dedi.

BAKANLAR BÖLGEYE GİDİYOR

İçişleri Bakanı Beşir Atalay, Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Eker, Adalet Bakanı Sadullah Ergin ve Mardin milletvekilleriyle olay yerine gitti.

hürriyet

[AtamÇepni]

Allah ölenlere rahmet, yaralılara acil şifalar ihsan eylesin.

[L1Square]

ALLAH hepsine rahmet eylesin.. Olayda iki genç kız yatağın altına saklanarak kurtulmuş ve onların anlattıklarına göre katiller, kadın ve çocukları bir odaya kapatıp hepsinin üzerine defalarca mermi yağdırmışlar..8 katilde yakalanmış bu arada.. Ve belki de işin en üzücü yanlarından biri de, onlarda ölenlerle aynı soyadı taşıyorlarmış.. İnsanların ne olursa ama ne olursa olsun nasıl böyle gözü döner hiç anlamıyorum.. Yazık ölenlere de onlara da...

Bu mesaj gLamour tarafından düzenlendi. Düzenleme zamanı: 05.05.2009 - 08:55

[K@LPSİZ]

Allah rahmet eylesin.. Cok kötü bir durum ya..

[kılıç]

İdam kalkmamalıydı!Katliam yapanı yok edeceksin ki birdaha bu işi yapacak olan iki kere düşünsün...Ölenlere rahmet geride kalanlara sabır....

[Muziçko]

21. yüzyılda kadın ve cocuklara dahil yapılan bu katliamın yaraları nasıl sarılır nasıl böyle bır katlıam yapılır bilmiyorum ama insanlık nereye gidiyor belli. Yazıklar olsun


ölenlere rahmet diliyorum ..

[Lvnt]

MAZIDAÐI KAYMAKAMI AKGÜL: TERÖR OLAYI DEÐİL

Ne demek terör olayı değil? Resmen terör.

Allah korkusu olacak abi her şeyden önce. İşte bu yoksa insanda, korkacaksın ondan. Ne zaman ne halt yiyeceği belli olmaz çünkü. Allah ölenlere rahmet etsin, yakınlarına sabır versin.

[ebarah]

Ölenlere rahmet diliyorum.Öte yandan,silahlanmanın hangi boyuta geldiği,devletin buna seyirci kaldığı da göz önünde bulundurulmalı.Yakalanan faillerin silahlarının dökümanı,silahların menşei,faillerin bu silahları nereden ve nasıl temin ettikleri açıklanmalı.

Bu mesaj ebarah tarafından düzenlendi. Düzenleme zamanı: 05.05.2009 - 13:11

[kılıç]

Gözü bu kadar dönmüş bir caniler grupunun silah olmasa da bu işi yapacakları aşikar.Adamlar cani benzin döker yine yapar.Kaldıki bu bölgelerde silah bulmak zor olmasa gerek...Bu işin silahlanma ile değil cehalet ve cahillikle alakası var.Ayrıca bu hainler düğün evinde de silah olduğunu düşünerek erkeklerin namazda olduğu zamanı beklemeside ayrı bir canilik örneği.Bu gün tv de izledim insanları tardıkdan sonra canlı kalanları kontrol edip kafalarına sıkmışlar.Adalet çabuk olursa adalettir davaları aylarca sürüp sonunda ömür boyu bizlerin parasıyla üç öğün yemek yiyecekler ve bunun adı adalet olacak?Nasıl olsa idam yok yakalanırsak yatarız, içerde ağa oluruz mantığı bitirilmek zorunda...Meclis özel durumlarda idamları onaylıya bilmeli, ama nerde....?

[AtamÇepni]

Bunlar insan olamaz.

[Eylül]

Bende diyorum insan olamaz biz uzaktan yürek dayanmıyor sağ kalan insanlar nasıl dayanıyorlar o kadar acıya

[ebarah]

Türkiye'den başka bir Türkiye(!) olmuş,Doğu ve Güneydoğu.Bu başkalaşım,sosyal ve ekonomik alanda öylesine ilerlemiş ki,sanırsınız bu bölgelere hiç insan eli değmemiş.Elbette sosyal yaşantıdaki başkalaşımı ekonomik alandaki farklılık,eşitsizlik tetiklemiştir.Eşitsizlik,malda,mülkte almış başını gitmiştir.


Doğu ve Güneydoğu bölgelerimizde hala ağalık,aşiret düzeni hüküm sürmektedir.Toprak demek güç demek,zenginlik demek.Bu güçlüler ile üzerinden güçlenilenler arasındaki mesafe her daim korunmuş,kollanmış,buna müsade edilmiş hatta desteklenmiştir.Bu bölgelerimizdeki yoksul halk kesimi hala daha toprak sahibi yapılmamıştır.


1924 yılında Atatürk toprak reformu talimatını vermiş,1938 yılında vefat edene kadar bu reform yapılmamıştır.Yıl 2009,böyle bir reform yok,yapılmadı.


2009 yılına gelindiğinde göze sokarcasına görülmesi gereken diğer önemli gerçek ise,ülkemiz doğusundaki bu "bir kısım" zümrenin zenginleşmesinde,bu bölgelerimizde süregelen,silah,uyuşturucu vb. kaçakçılığıdır.

Ülkemizin doğu yarısında yaşanan,töre,namus etiketi yapıştırılan cinayetlerin,katliamların neden ve sonuçlarını yorumlarken bu bölge halkları arasında oluşan,oluşturulan sosyal ve ekonomik farklılıkları,bu farklılıkların kaynaklarının göz önünde tutulması gerekir.

[kılıç]

Kırk dört kişi?Bu kadar masumun kanına girmenin canilikden başka açıklaması olmaz,olamaz...Ben savaşda bile kadına çocuğa silah çevirmezken, bir kaç cani katliam yapacak bizde bunu sosyal ekonomik yapıyla açıklamaya calışacağız ve yine devleti mi mahkum edeceğiz...?

DTP de kendine pay çıkarmış neymiş?Bu olaylar devletin kürdü kürde kıdırma politikasının sonucuymuş.Eşkiya dan politikacı olursa işte böyle yorum yapar...Oralarda sosyo ekonomik yapının düzelmesini istemeyen ve engelleyen terör örgütü ve onun yandaşlarıdır,sosyo ekonomik yapı düzeldiği anda terör örgütü zeminini kaybeder, bu da işlerine gelmez zamanında temeli atılan iş yerlerini , fabrikaları, okulları, camileri yakan aynı terör örgütü değilmiydi?Yeni uzun lafın kısası bu işi sosyo ekonomik yapıya bağlıyacaksak bunun sorumlusu terör örgütüdür....

[ebarah]

30 yıldır oralardaki sosyal ekonomik gelişmenin olmamasının sorumlusu terör örgütü ise,bu devletin varlığını sorgularım ben.30 yıldır bu lanet bitmiyorsa neden bitirlemediğini sorgularım ben.Bu sorgulamayı yaparken de,en olmadık komplo teorilerini üretirim ben.Bu ne güçlü bir terör örgütüymüş ki(!),koskoca bir ülkenin belli bölgesindeki sosyal ve ekonomik gelişmelerin önüne set çekebiliyor.Acizliğin itirafına düştüğünüzün farkındamısınız?

Sahi,GAP'tan ne haber ya? Ortada Güneydoğu Anadolu Projesi olduğu bir gerçek.Bu proje çoktaan başladı ve devam ediyor da bilenimiz yok.Projenin ne zaman biteceğine yine projeyi çizenler karar verecek.Bu proje başka proje.Mimarları sağlam çizmişler,aktörler değişse de her daim proje işliyor.Yeter ki işletilenler olsun.

Bu mesaj ebarah tarafından düzenlendi. Düzenleme zamanı: 06.05.2009 - 23:16

[pac]

şu gerçek yüzümüze vurulup duruyorki devlet otoritesi bazı bölgelerde etkili değil


resmen olmasada fiili bazı kurallar işliyor ama ankaradan istanbuldan duyulmuyor


olay yeri itibariyle bir çok kişi normal bir haber diye geçiştirmiştir bile, Allah rahmet etsin

[kasu]

Korkunctu.
Yakınlarına sabır diliyorum

[kılıç]

Oralarda kim terörist kim sivil belli değil 15 yaşında çocuğun eline silah verip askere ,polise kurşun sıktıran var,sonra vurulduğu zaman bu çocuktu deniyor,bu çobandı, bu esnaftı deniyor...Gündüz kendi işiyle ilgilenip gece karakol basanlar var...Doğru söylüyorsunuz bitirilir, bitirilmeliydi, bence de ihmal var...Bu ihmal belkide devlet olmakdan ve terörist gibi hareket etmemekden geliyor, belkide tam bağımsız olamamakla ilgi bişey....Tabi bu gün dünya üzerinde tam bağımsızlıkdan söz edilebilir mi?Bu da ayrı bir konu...Bu gün ayrılıkçı terörisler, bağımsız kürdistan hayalleri kurarken kimlerin kucağına oturarak bu hayali gerçekleştirmeye çalıştıkları malum, ve o kucak onları hiç bırakmayacak...Hayaller idealler ve gerçekleri birbirine karıştırmamak lazım,çünkü hiç bir zaman örtüşmüyorlar...

[ebarah]

Vali'den şaşırtan öneri: Kızlara ayrı okul

Mardin Valisi Hasan Duruer, Bilge köyündeki katliamla ilgili koruculuğun bir etken olmadığını, kıskançlık ve cehaletin belirleyici olduğunu belirtti ve eğitim için herkesten yardım beklediklerini dile getirdikten sonra, kız çocuklarının eğitimi konusunda şaşırtıcı ve tatışılacak bir öneride bulundu: Ayrı okul...


Tüm Türkiye'yi yasa boğan ve koruculuk sistemi üzerinde tartışmalara neden olan Mardin'deki katliamla ilgili, şehrin valisi Hasan Duruer ilk kez NTV'de konuştu.

Vali, şaşırtan ve tartışılacak bir çalışmadan ya da öneriden bahsetti. Koruculuk sisteminin katliamda belirleyici olmadığını, kıskançlık faktörü üzerinde durduğunu belirten Duruer, cahillik vurgusu yaptı ve kız çocuklarının okutulması konusunda örf, adet ve inançları göz önüne alarak ayrı okullar, yurtlar yapılması gerektiğini söyledi.

Can Dündar'ın soruları ve Vali Duruer'in 'ilginç' yanıtları şöyle:

Can Dündar: Mardin'i hoşgörü ve güvenlik sorunlarının fazla yaşanmadığı bir kent olarak biliyoruz. Sizin eskortsuz gezdiğinizi de öğrendik. Böyle bir vahşet nasıl yaşandı?
Hasan Duruer: Mardin gerçekten bir hoşgörü kenti. 24 tane medeniyetin, binlerce kültür ve dilin buradan geçtiğini ve yaşadığını düşünürsek, bu hadiseyi izah etmek çok zorlaşır. İnsanlar yüzyıllardır hoşgörü içinde yaşıyorlar. Kürdün Türkle, Müslüman'ın Süryani'yle Arap'la sorunu olmamış. Bu açıdan da son derece üzgünüz.



Can Dündar: Neden? diye sorarsak. Kamuoyu ihtimaller üzerinde konuşuyor. Siz ne diyebilirsiniz?
Hasan Duruer: Bildiğim kadarıyla iki aile arasında uzun yıllardır devam eden bir husumet var. Kan davasına dönüşmemiş ama çıkar çatışması neticesinde böyle bir katliam olmuş gibi görünüyor. Bu gerçek mi, değil mi mahkemeler ortaya çıkaracaktır ancak şu an için görünen sebep bunlar gibi...

Can Dündar: Kıskançlıktan söz ettiniz. Kadın ve koruculuk meselesi de konuşuluyor. Basına yansıyan iddialar da var; onlar doğru mudur?
Hasan Duruer: İfadelerin çoğu doğru değil. Kıskançlıktan bahsedilen; bir tarafın zengin bir tarafın ise biraz daha fakir olması. Hadisenin koruculuk meselesiyle ilgisi olmadığını değerlendiriyorum. Köy tamamıyla korucu; 24 korucu var. Kin, husumet, nefret, intikam alma duygusu yani tam bir ilkellik var. Mardin'e yakışmayan bir hadise.

Can Dündar: Köyün özelliği nedir. Okur-yazar oranı, etnik kimlik durmu... Bunlar sorun yaratmış mıdır?
Hasan Duruer: Etnik kimliğin sorun yarattığını düşünmüyorum. Köy, Mardin'in en güzel köylerinden bir tanesi. Eski adı Kırkçeşme. Köyü gördüğünüzde, güzellikleri de görüyorsunuz. 'İnsan neyi paylaşamaz bu dünyada?' diye düşünüyorum.

Can Dündar: Devlete ait silahlar kullanılıyor. Bu devlet açısından bir sorun değil mi?
Hasan Duruer: Şu an incelemeler yapılıyor. Hangi silahların kullanıldığı konusu ortaya çıkacak. Kullanılmış olma ihtimnali de var tabii. Şu an için kesin bir şey söyleyememem...

Can Dündar: İçişleri Bakanı'nın bugünkü açıklamsı...?
Hasan Duruer: Kullanılmış olabilir. Çoğu akraba bunların. Faillerden 6 tanesi ölen muhtarın yeğeni yani bacısının çocukları. 3 tanesi teyzesinin torunu... Böyle bir aile yapısı var ortada.

Can Dündar: Geride kalanlar koruma bekliyorlar. Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü çalışmalara başladı galiba. Bu konuda durum nedir?
Hasan Duruer: 44 vatandaş öldürüldü. 17 tanesi bayandı ve 3 tanesi hamileydi. 6 çocuk vardı. 48 çocuk öksüz ve yetim kaldı. 31 tanesi hem annesini hem babasını, 10 tanesi annesini, 7 tanesi babasını kaybetti.

Köyde, psikolojik destek vermek amacıyla çalışmalarımıza devam ediyoruz. Çocukların devletin denetimi, gözetimi altında yurtlara yerleştirilebileceğini söyledik. Şu an acı taze olduğu için, köylüler yanaşmak istemedi ve 'biz sahip çıkarız' dediler. İnanıyorum ki, ileride devletin şevkatli ellerine teslim olacaklardır. Elimizden gelen her türlü gayreti göstereceğiz.

Can Dündar: Bir göç hazırlığı var mı?
Hasan Duruer: Özellikle faillerin aileleri köyü belli ölçüde terk etti. Geri kalanlar da gitmek istiyorlar; kan davasına dönüşmemesi için. Biz vatandaşların güvenliğini sağlamak için bir karakol kurduk...

Can Dündar: Turizm açısından korkularınız var mı? Bazı iptaller olmuş sanırım...
Hasan Duruer: Hoşgörü kenti ve turizmin etkilenmemesi mümkün değil tabi ama umarım kısa sürer...

Can Dündar: Dün konuştuğumuz Mardin Üniversitesi Rektörü Prof. Serdar Bedii Omay, modarnite-gelebek çatışması yorumu yaptı, katılır mısınız?
Hasan Duruer: Rektörümüzün sözlerine katılıyorum. Maalesef bölgede bir cehalet hakim. Özellikle kadınların ve kızların eğitimi konusunda... Bütün sebep cehaletten kaynaklanıyor. Eğitimsizlikten kaynaklanıyor. Bu konuyla ilgili herkesin üzerine düşeni yapması gerekiyor. Eğitimle ilgili desteklere ihtiyacımız var. Okul öncesi eğitim, kızların kadınların eğitimi konusunda çok ciddi çalışmalar yapmamız gerekiyor.

Can Dündar: Siz bir vali olarak bu konunun çözümü için ne tavsiye edersiniz?
Hasan Duruer: Olay sosyolojik ve psikolojik açıdan çok iyi değerlendirilmeli. Buradaki aşiret yapısının, töre düzeninin, insanların yapısının iyi analiz edilmesi gerekiyor. Kız çocuklarının okuması konusunda gayret göstermemiz gerekiyor. Yörenin inançları gereği, kız çocuklarının ayrı okullarda okumasının faydalı olacağını düşünüyorum. Erkeklerle aynı okullarda okumaları istenmiyor. Bu çocukları eve mahkum etmemek için, çok sayıda kız okullarına, yurtlarına ihtiyacımız olacaktır.

Okul öncesi eğitimi açısından yüzde 20'ler düzeyindeyiz. Bu çok süratli biçimde yüzde 80'lere 100'ler çıkartılmalı. Şu anda kızların okuması gibi bir şeyin söz konusu olamayacağını değerlendiriyorum. Kızlarımızı kadınlarımızı eğitirsek, aile ve toplumu eğitmiş oluruz...

Biz geçen hafta şiddetin önlenmesi konusunda anne-baba eğitimi çalışması yapmıştık. Buna devam etmemiz gerekiyor. STK'ların her konuda yardıma, hayırsever iş adamlarına okul yapma davetinde bulunuyorum. Eğitim problemini çözmek zorundayız.

Can Dündar: Kız çocuklarının ayrı okuması düşüncesini bakanlara ilettiniz mi?
Hasan Duruer: Çalışmalarda bulunuyoruz. Yörenin örf, adet ve inançları gereği ayrı okulların olması; eve mahkum olmasından daha iyi olacaktır diye düşünüyorum.

Can Dündar: Soruşturma ne zaman bitecek? Önümüzdeki süreçte bizleri ne bekliyor?
Hasan Duruer: Şu anda tahkikat safhasında ve mahkemede dava açılacak. Ne kadar sürecek bilemem. Mardin hoşgörü kentidir ve bu olayda köyde olmuştur. Bütün Mardin'e mal edilemez. Mardin tekrar eski güzel günlerine kavuşacak diye düşünüyorum. İnşallah çok fazla etkilenmeyiz.
********************************************************************************
****************************************


Mardin valisi,kız ve erkek çocukların ayrı okullarda okuması önerisini,yöre halkının inançlarına ve talebine bağlıyor.Anladığım kadarıyla böylece,okul çağından başlayabilecek bir aşk-meşk ilişkisinin önüne geçilmiş olacak ki sonrasında özellikle kız evlatlar istenilmeyen bir erkeğe gönlünü kaptırmayacaklar.

Ben dondum kaldım,acıyan yüreğimde bu çözüm önerisine eleştiri getirecek derman kalmadı.Bu çözüm önerisine "olumlu olur" şeklinde yorum getirebilecek arkadaşlar,bu ülkeye yazık oluyor,yazık...

[kılıç]

Garip bir öneri olmuş? ama madem ki orayı tanıyan bir vali böyle bir öneride bulunuyor, değerlendirilsin...Ne getirir ne götürür bakılsın...Bana sorarsan uygulama imkanı olmayan bir öneri....

[AtamÇepni]

Aşk , sevgi nedir ki? Çocukluk aşkları işte bu cinnet olaylarına neden oluyor.

En iyisi yaşı gelince kızların aillerine bastır parayı al kızı , değil mi sayın vali?

Haremlik selamlık uygulamasına, bu vahşeti kılıf olarak biçtiği açıkça ortada.