İçerik değiştir



Sayı 84: Arşiv Çalışması


  • Yanıtlamak için giriş yapın
Bu konuya yanıt verilmedi

#1 dumrul

dumrul

    Onun için takıntı haline geldik

  • Üyeler
  • 1.785 Mesaj
  • Konum:ankara
  • İlgi Alanları:ilgi alanım konsept

Gönderim zamanı 23.04.2009 - 13:42


Kendimi bildim bileli insanların en mutlu anı nedir diye düşünür dururum. mine urgan'ın en büyük mutlulukların küçük mutluluklarından geçtiğini ve kitabının büyük bir bölümünde bahsettiği lezzetli yemekler ve hiç tanımadığı balıkçı teknesinde rakıları fondipleyip balık yiyenlerin arasına yüzerek gitmesimidir. bunu mutluluk olarak değil de fantezi olarak düşünenlerdenim. ancak yine de dağ güvercinlerinin ızgarasının iyi olduğunu biliyorum. en azından açlığımı giderdiği için dünyamızdaki her türlü nimetler için tanrıya şükranlarımı sunuyorum. bir de feodaliteyi yıkmak için şans verse ne güzel olurdu değil mi? çünkü aç kalarak ölenlerin manevi yönünü düşündüğümde aslında kuru bir ekmek ile de insanların mutlu olabileceği de aşikardır. bu yüzden benimgibilere maneviyat gerekli. bazen diyorum hiç olmasak,suya sabuna dokunmasak ne olurdu.
koca koca hayallerimiz yıkıldı ne idügü belirsiz sistemler yüzünden. ıssaz bir adaya kadar ulaştı kredi kartları,ne içindi bunlar. işte ben bunları düşündükçe kendimi alkole bağladım. bir gün diyorum alkol komasına girdiğimde çıkamasam,göremesem ertesi günü,ama mutluluk bu da değil. insanların en iyi bildiği şeyi yapması gerekir. mesela yalan konuşmanın sanat olduğunu düşünüyorum. keşke yalan konuşabilseydim. aklıma ilk gelen şeyi söylemek bana acı veriyor,buna engel olamıyorum. ama bazen de acı vermiyor.
defne yapraklarını toplayan tüccar bir arkadaşım iş yerinde beklemekten canı sıkıldığını,artık para kazanmanın verdiği hazdan daha farklı mutluluklar aradığını. bu sebepten dolayı da anadolunun çeşitle yerlerinde yetişen defne ağacı toplayan illere seyahatler düzenlediği,bu illerin ilçelerine,ilçelerin de köylerine giderek farklı insanlar tanıdığını ve bu zamana kadar boşa yaşadığını bana söylemesi bile,benim bu arkadaşımdan,babamdan,babamı aldatan annemden,bu dünyanın adamı olan abilerimden daha farklı olduğumu anlamam bile benim için mutluluk sayılabilirdi. ancak bunları onların bilmesine rağmen aşağılık düzenin hayatını yaşamaları beni yine de mutlu insan yapmıyor. hafızamı yokladığımda çok uzun zaman önce sene geçen sene ( ya ben bu espriyi çok seviyorum ) nazan öncel'in teomix barda harfleri kelime haline getiren ve hiç bir düzene uymayan bu kelimeleri söz haliyle benim bir kedim bile yokkkkk dediği gün çok mutlu olmuştum. hatta yer bulamamıştım da,65 yaşında bir izmir beyefendisinin yanına oturmuştum. harbi iyi içiyordu. mutluydum o gün, karşıyaka göztepe maçını seyretmekte mutluluk vericiydi. ancak izmirde bulunduğum sürelerde ben en çok altay maçlarından zevk alıyordum.
mutluluk galiba anlık bir şey. küçücük miniminnacık. şu an o mutluluğu yaşıyorum,yoksa aklıma bir tanım daha geldi. mutluluk hesabını veremeyeceğin kadar büyük,yaşamasını bilenler için sıradan bir şey olsa gerek.
seviyorum lan sizi.
Turkish Rock Legend





Benzer Konular Daralt

  Konu Forum Konuyu Açan İstatistikler Son Mesaj Bilgisi

0 kullanıcı bu konuya bakıyor

0 üye, 0 ziyaretçi, 0 gizli