İçerik değiştir



- - - - -

Melankoli...


  • Yanıtlamak için giriş yapın
bu konuya 24 yanıt verildi

#21 Arjantin Cad.-ANKARA

Arjantin Cad.-ANKARA

    Sırdan öte ne var ki

  • Üyeler
  • 18.713 Mesaj
  • Cinsiyet:Belirtilmedi
  • Konum:Edebi metin

Gönderim zamanı 17.08.2009 - 14:33

Müsait zamanında aşkı anlatır mısın ?

Her yanda güz sancısı öpüşmeler var ama nedense hepsi yarım...


#22 alsancakE24

alsancakE24

    Onun için takıntı haline geldik

  • Üyeler
  • 2.849 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay

Gönderim zamanı 19.08.2009 - 18:49

"...herşeyin rengi değişiyor siyahtan başka renkler sadece hayal gibi oluyor...
sürekli yüreğinde bir bıçak, boğazında bir boğum oluyor..."

Siyahı beyaz yapmak elimizde değil mi dost?

#23 melek ata

melek ata

    Hiç gelmiyor desek yeridir

  • Üyeler
  • 22 Mesaj
  • Cinsiyet:Bayan

Gönderim zamanı 24.09.2009 - 16:36

ben deldimmmm yenilerini göremedim
bekliyorum en kısa zamanda takibi bıraktıgımı sanma :mad1:

#24 tandem

tandem

    Sadık bir ziyaretçidir

  • Üyeler
  • 1.157 Mesaj
  • Cinsiyet:Bayan
  • Konum:artık kendi evinde..

Gönderim zamanı 18.10.2009 - 11:42

İnsanların yalnız kalmak istediği anlar kaçıp gizlendikleri odaları vardır. Bu odalar kapandıktan sonra elinizdeki yüz anahtarı da deneseniz açamazsınız. Çünkü o kapılar yalnızca içeriden açılır. Benimse gezegenlerim, başka dünyalarım var. Çok sıkıldığım bir an alıp basımı gidiyorum bu dünyadan..Hep bir ayagım yerde,, bir ayagım bulutların üstünde. Aynaya baktıgım zaman gülümseyen bir çocuk yüzü görüyorum.
"Hadi yakala beni " diyor Şımarık bir gülümsemeyle. "Hadi yakala beni, senin mutlulugun ben de gizli, Bensiz bir hiçsin "sen".
Sonra saklambaç oynuyoruz birlikte.
Kendimden kaçıyor, kendimden saklanıyor, kendimi yakalamaya çalışıyor, sonra bir sokak arasında aniden kendimle karşılaşınca "işte yakaladım seni" diye seviniyorum çocukca.
Ama uzun sürmüyor bu sevincim, bu kez yakaladıgım "ben" den kaçarken buluyorum kendimi..
Yagmurlu gecelerde bir ürperti kaplıyor içimi. Şimşeklerden,, gökgürültülerinden korkuyorum.
Annemi arıyorum yanı başımda.. iyilik meleklerini çagırıyorum yardıma..
Kimse duymuyor sesimi. Titreyerek yorganın altına gömüyorum başımı..
Sofi'nin dünyası'nı okumuş muydunuz? Orada şöyle der:
"Neden yaşadığımız konusuyla ilgilenmek , pul toplamak kadar "rastlantısal" bir ilgi degildir. Felsefeyle tanışmanın yolu felsefi sorular sormaktan geçer.
İyi bir filozof olabilmek için gerekli tek şey hayret etme yetenegidir.
Küçük çocukların hepsinde bu yetenek vardır. Çocuk konuşmayı - ve de felsefi düşünceyi - bile daha tam öğrenememişken dünya bir alışkanlık haline gelir. Büyüdükçe , dünyaya hayret etme yeteneğimizi yitiriyoruz, anlaşılan. Ancak bu arada çok önemli bir şeyimizi yitirmiş oluruz ki, filozofların bizde canlandırmaya çalıştığı şey de budur. Çünkü her şeye rağmen içimizde bir ses ,yaşamın büyük bir sır olduğunu söyler. Bu bizim, bir zamanlar, daha düşünmeyi öğrenmeden önce yaşadığımız bir duygudur.
Senden beklentim, dünyayı hazır, verildigi gibi kabul edenlerden biri olmamandır sevgili Sofi.Şimdi seçme sırası sende Sofi: hala " dünyaya alışmamış" bir çocuk musun, yoksa bunu asla yapmayacağına söz vermiş bir filozof mu?"
Sanırım ben iyi bir filozof olacağım!.-)) Çünkü bu dünyaya hiç alışamadım ve alışmaya da hiç niyetim yok!
Gördüğüm, yaşadığım her şey hayrete düşürüyor beni.. Nedenlerin, niçinlerin arasında kaybolup gidiyorum..
Çocukken başımı okşayarak ""büyüyünce ne olmak istiyorsun bakayım " diye soran birisine "Ben büyüyünce çocuk olacağım " demiştim.
Bu yüzden mi ayak uyduramıyorum büyüklerin dünyasına acaba!


(alıntıdır..)
BAZEN SUSMAK ÇOK ŞEY ANLATIR....

#25 alsancakE24

alsancakE24

    Onun için takıntı haline geldik

  • Üyeler
  • 2.849 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay

Gönderim zamanı 21.10.2009 - 07:23

"İyi bir filozof olabilmek için gerekli tek şey hayret etme yetenegidir."

İlginç bir yazıydı dost...
Teşekkürler paylaşım için.




0 kullanıcı bu konuya bakıyor

0 üye, 0 ziyaretçi, 0 gizli