Osmanlılarda Cinsellik
#21
Gönderim zamanı 06.10.2008 - 17:24
İftira kolay atılan ama temizlemesi zor olan bir pisliktir...
Şimdi birisi birisinin annesine sen fahişesin dese,Annesine fahişe denilen kişi bu lafı söyleyen kişiye annesinin fahişe olmadığını kanıtlamak zorundamı...Bu tip yazar çizer takımının amacı zaten insanların ilmi olarak fikirlerini değiştirmek değil;Akademik çapta bişey yaptığı izlenimini vererek zihinleri bulandırmakdır...
#22
Gönderim zamanı 07.10.2008 - 17:09
Harem adı üstünde yasak yani özel bir yer... Arkadaşlar harem okuldur... Enderunun kız karşılığı olan bir okuldur... Enderunda devletin bürokratik kadrosu yetiştirilir buna karşı haremde bu devlet terbiyesi ile yetişen bürokrasiye yine devlet terbiyesi ile yetişmiş hanım yetiştirilir... Padişah haremdeki her kadınla birlikte olamaz bunun bir protokolu vardır... Valide sultanın izin verdiği ön gördüğü birisiyle birlikte olurlar... Zaten buraraya koyulan yazıda da bu geçiyor... Haremde zekası yeten kızlar büyük mevkilere gelir valide sultan olmak gibi...ama zekası yetmeyenler diğer görevlerde kalır hizmetçilik v.s.
Bu gün harem diyince herkesin ve alıntıda ön gördüğü gibi her türlü sapıklığın kol gezdiği bir yer olarak anılmasında ki bu belli bir zümrenin ortaya attığı ve savunduğu bir olaydır... Tamamiyle batılıların fantezisinden ibarettir ve hayal ürünüdür Halil İnalcık hocanın dediği gibi... Halbuki saraya gelen hiç bir elçi yahut hiç bir yabancı görevli haremin içini görmemiş buna yeltenmesi bile söz konusu olmamıştır olamazdırda...
Şimdi gelelim padişahlara... yukarıda okuduğum kadarıyla yazayım... III.Murad'a kadar padişahların öyle her kadından 100 lerce çocuğu yoktur... Zaten şöyle bir bakarsanız... Kanuni tek varis olarak tahta geçmiştir... Yavuz yanlış hatırlamıyosam 4 yahut 5 kardeşiyle taht kavgası yaparak tahta geçmiştir... II. Bayezıd malum Cem Sultanla mücadele etmiştir... Fatih Sultan Mehmet'te kardeş kavgası yapmadan tahta oturmuştur... örnek böyle çoğalır gider... Yalnız rivayet şudur ki III.Muratın 100 den fazla çocuğu vardır... Hiç kimsede bak arkadaş adam 100 tane çocuk yapmış demek ki kadın azmanıymış diye bir yakıştırma yapamaz... Kaldı ki yok genelevdir yok bilmem nedir kimse diyemez...Evli kadınlara göz koymak yahutta sokaktan kadın çevirmek gibi bir şey söylemek cahilliğin daniskasıdır ki bu tür hareketler devlet yıkar hiç bir kuvvet bunu yapamaz... Halktan zorla bir kadını alıp sarayına koyamaz bu büyük bir yalandır...
Bu günde Türkiye'de 50 60 çocuklu adamlar var 3-4 kadından hemde buna bakarsak III.Muratın biraz daha insaflı davrandığını düşünebiliriz....
Yukarıdaki alıntıda Kanuni'nin Gülfem hatunu yatağına gelmedi diye öldürtdüğünü bahsetmiş... Evet bu olay doğrudur Gülfem hatunu yatağına gelmedi diye öldürtmüştür.. Ama alıntıda kadının neden gelmediği yazılmamış bir sepebten denilerek geçirilmiş... Hürrem sultan öldükten sonra Gülfem hatun kanuninin gözdesi olmuştur... Bu çekemeyen bir haseki yani diğer bir kadın Gülfemi çok kıskanmaktadır... Gülfem hatun bir cami yaptırmaya başlamıştır ancak bu camiye para yetiştirememiştir... Bu haseki gülfem hatunun bu sıkıntısını fark edip ona bu geceki sıranı bana ver bende sana para vereyim der oda kabul eder... Kanuni gülfemi beklerken başka bir kadını karşısında görünce sorar neden gülfem yoktur diye kadında sizin yatağınıza sırt dönmüştür padişahım diyerek kanuniyi doldurur... Kanunide gülfemin öldürtülmesini ister... Sonra işin gerçeğini öğrenince bu işe çok üzülmüş ve yarım kalan camisini tamamlattırıp Mimar Sinan'ada aynı yere bir medrese inşa ettirmiştir.. Ve bu cami Üskadar'dadır...
Diğer mesele iç oğlan meselesi... Yukarıdaki yerde yine bahsedilmiş iç oğlanların ne işe yaradığı padişahın özel hizmetlerinden sorumlu kimseler ( Abdest suyu dökmek havlu tutmak v.s) bu kişilerin genç parlak yüzlü olduğundan bunların '' oğlancılık için'' saraya alındığını düşünmek abesle iştigal... Padişah makamı güzelliğin temizliğin makamıdır... Oradaki her kişinin elinin ayağının düzgün olması şarttır... Kaldı ki bu gün bir paşa şöförü olacak kişiler yakışıklı erkeklerden seçilir... Muhafizlar uzun boylu gösterişli kişilerden seçilir...
Padişahın yanında kirli sakallı çirkin adamların gezmesi sizce daha mı makbuldur...?
Eşcinsellik bütün toplumlarda görülmüştür evet doğrudur bunu kimse inkar edemez... Ancak bunun devlet eliyle yapıldığı gibi bir şey söylemek büyük bir iftiradır cahilliktir... İslam'ın bayraktarlığını yapan bir devletin halifelik makamını elinde bulunduran bir devletin Kuran-ı Kerim'de geçen Lut kavminin neden helak edildiğini bilmesine rağmen böyle bir eşcinsel ilişkileri kendi üst kadrosunda yaşatmasına inanmak nasıl bir mantıktır... Bir padişahın böyle şeyleri sevdiğini gününü eşcinsellerler gün ettiğini nasıl ortaya atabiliriz... Böyle bir şeye ulema nasıl izin verir...? Yavuz gibi osmanlı tarihinin en sert padişahına bile yanlış bir kararında dikilen bir ulemanın bulunduğu devlet kadrosunun böyle bir olaya nasıl göz yummasını bekleriz...?
Bu ilişkiler münferittir... Bu gün günümüzde nasıl ki kişilerin kendisini ilgilendirirse o zamanda kendisini ilgilendirir... Bununlada ilgili bir anektod anlatayım; Yavuz'un kızı birisiyle evlenir bu kişi erkeklere ilgi duymaktadır. Ve babasına kendisini kurtarması için mektup yazar nihayetinde dul kalır ve bir daha kimseyle evlenmez kendisini hayır işlerine verir... Zeynep Dramalının kitabında bu mektubun tam metni vardır...
Küçük sultanlarla evlenme konusuna bakarsak... Bunun bir nedeni vardır... Saray entirkanın gücün döndüğü yerdir... bir sultan kızıyla evlendirilmek kişiyi itibarca büyütür ve değerli kılar... Evlenen kişiler o kçük sultanlarla hiç bir zaman reşid olsaya kadar bir ilşikiye girmemişlerdir... Padişah beşikteki kızını vezirine ilişki için peşkeş çekmesini benim aklım almıyor alan varsada gelsin... Gerçekten bunu bu niyetle yapsalardı acaba halk ne gibi bir azgınlığa düşerdi bunu görmek zor olmasa gerek... Bu evlilikler sadece güç için yapılan evlilklerdir... Padişah damadı olmak demek farklı bir konumda olmak demektir... Bu tartışma bir sayfada daha olmuştu yanlış hatırlamıyosam...
Gelelim Genç Osman meselesine 18 yaşında bir padişah ve yeni çeriler tarafından tahtan indirilmiş evet türlü hakaretlere türlü tacizlere uğramıştır... Ama bu onun onurunu kırmak onu rezil etmek içindir... Onun bütün itibarını herkesin önünde yıkmak içindir... Zaten o dönemde de yeniçeriler çığrından çıkmıştır... IV.Murat güçlü iradesiyle onları dizginleyebilmiştir...
Dikkat edin bugün bile uzun saçlı küpeli bir kişiyle kavga ettiğinizde söyleyeceğiniz söz bellidir... Ulan diye başlarsınız...
Yukarıda Prof. Dr Ahmet Akgündüz'ün yazılarına yer verilmiş aslında gayette iyi açıklamış... Haluk Akçam kimdir bilmiyorum ama astrologmuş burdan öğrendiğim kadarıyla... Benim nazarımda ve ilim eşrafında bir astroloğun araştırmasından çok Bir Profesörün bu işi araştırıp yazması daha makbuldur...
Yine İlber Hocanın Osmanlıyı Keşfetmek kitabında harem anlatılır...
Her zaman insanların ilgisini çeker yatak odası... Topkapı sarayına giden turistlerinde en merak ettiği yer burasıdır... Topkapı sarayı öğretmen ve öğrencilere ücretsizken harem dairesi herkese ücretliydi.... Bir padişahın yatak odasında ne yaşadığı kimseyi ama kimseyi ilgilendirmez... Ama bir padişahın koynuna erkek aldığını yoldan geçen evli kadınları zorla koynuna aldığını söylemekte art niyetli bir şeydir...
Şimdilik aklıma gelenler bunlar ama ben bu iddaları hocalarımla konuşurum onlarında fikirlerini alırım... Olmadı Harem ile ilgili yapılan çalışmaların bir litaratürünü buraya koruz isteyenler buradan okur...
Ama şuda bir gerçektirki bu harem mevzusunu daha çok yabancılar ilgi göstermişlerdir... Bizimde bu harem konusuna iyice eğilip yanlış bilenenleri düzleltmemiz daha sağlıklı çalışmalar ortaya koymamız lazım...
#23
Gönderim zamanı 07.10.2008 - 17:24
#24
Gönderim zamanı 08.10.2008 - 00:10
Sevgili poseidon,
Bilgilendirmen için teşekkür ederim.Sizlerle paylaştığım alıntıda yaptığım veya yapmadığım lehte veya aleyhte tavrı,Poseidon arkadaşın yaptığı yorum için de takınmakta bir mahsur görmüyorum.
Poseidon arkadaşın bilgilendirme yazı ve yorumunda,benim alıntıma karşılık kullanılan en ağır kelimeler: "Hayal ürünü,yalan,iftira,cahillik,art niyet" .Diğer arkadaşların verdiği yanıt diyemeyeceğim çünkü bir yanıt değildi,yorumlar karşısında,bu nitelemeler bile iltifat olarak kabul edilir.
Poseidon arkadaş,alıntıyı yapana vurmamış,saldırmamış,alıntı üzerine yoğunlaşmış,alıntının içeriğinden dolayı,ne yazara ne de alıntıyı yapana karşı etnik ayrımcılık çağrıştıran kelime ve cümleler kullanmamış,bu iki kişiyi vatan hainliğiyle de suçalayacak kadar gözünü döndürmemiştir.Alıntının yazarı hakkında kullandığı en ağır cümle, "Haluk Akçam kimdir bilmiyorum ama astrologmuş burdan öğrendiğim kadarıyla... Benim nazarımda ve ilim eşrafında bir astroloğun araştırmasından çok Bir Profesörün bu işi araştırıp yazması daha makbuldur..." olmuştur ki,diğer katılımcı arkadaşlara örnek ola.
Son söz,
Tarihte yer almış kişi,kurum,kuruluş,her kim,her neresi olursa olsun,ne topyekün kutsamak,ne de topyekün kaldırıp çöpe atmak...Bunların her ikisi de yapılmamalı.Ben,konusu itibarıyle topyekün kaldırıp çöpe atıldığı izlenimi edindiğim alıntıyı sizlerle bilerek paylaştım.Poseidon arkadaşın bilgilendirdiği cümlelerden bihaber olmam mümkün değil.İnanın veya inanmayın,bu sizlerin takdirine kalmış;Alıntısını yaptığım türden ifadelerle ilk defa karşılaştığım için bunu sizlerle paylaşmak istedim.İstedim ki,başkaları bu konuda ne düşünür,ne der.Karşılığında aldığım cevapları tekrarlamak istemiyorum,tüm üyeler okudu zaten.Yine de tüm katılımcı arkadaşlara teşekkür ederim.Konu benim açımdan kapanmıştır.
Sevgiler
#25
Gönderim zamanı 08.10.2008 - 08:47
#26
Gönderim zamanı 09.10.2008 - 18:58
"YURTTA SULH, CİHANDA SULH"
’Düşüncenin üstesinden gelemeyen‚ düşünenin üstesinden gelmeye çalışır.
Paul Valéry
#27
Gönderim zamanı 13.10.2008 - 05:24
suyu bulandırmaya yetecek kadar lafda var malesef
#28
Gönderim zamanı 12.12.2008 - 03:29
Bu mesaj Rock tarafından düzenlendi. Düzenleme zamanı: 12.12.2008 - 03:29
#29
Gönderim zamanı 19.12.2008 - 17:48
Esefle kınıyorum sizi..
7 cihana adaletiyle - inancıyla başarısıyla nam salmış koca bir imparatorluğu bu şekilde çirkefleştirip - haremlerinden bahsedip - cinselliği vurgulamanız acizliktir.. Ki zira tesbitlerin elle tutulur - inanılır bir tarafıda yoktur.
Şunuda unutmayınız ki Osmanlıda padişahların bir çoğu her 2 cihan tahsili görmüştür. Bazılarının ' Evliya ' oldukları yönünde ortak fikirde vardır.. Karalarken biraz daha dikkat lütfen.
#30
Gönderim zamanı 20.12.2008 - 02:55
Bazıları Evliya ise, Bazıları çapkın, bazıları deli, bazıları da ayyaş tı : ) Birilerini kınamadan önce biraz okuyun isterseniz.
"YURTTA SULH, CİHANDA SULH"
’Düşüncenin üstesinden gelemeyen‚ düşünenin üstesinden gelmeye çalışır.
Paul Valéry
#31
Gönderim zamanı 20.12.2008 - 12:05
Bu konuda hiç bir belge yoktur şu şunu şu zaman şu şekilde bazı şeyleri odasında paylaştı diye sadece bazı yazarlar yazıyor ilginç olayları Tarih bu değil ona bakarsan toplumda herkes bunu yapıyor ama tarihe geçecek bir olay değil cinsellik onun için milleti oku diyerek kendini zeki gösterme senin kadar herkes okuyordur herkes biliyordur...
birde bu konuyu yönetici kapatmış sen yine adminliğini kullarak istediğin bir konu diyerekten geri açıyorsun senin ne özelliğin var ki o zaman herkes istediği konuyu tartışsın konu kapatmak olmasın.
Bugünlerde yine başladın aklına gelmeyen adminiliğini yapmaya.
Bu mesaj Ysf tarafından düzenlendi. Düzenleme zamanı: 20.12.2008 - 12:20
Her yanda güz sancısı öpüşmeler var ama nedense hepsi yarım...
#32
Gönderim zamanı 20.12.2008 - 12:13
"Açılsın ki tartışılsın" diyerek ve açıklama da yaparak konuyu açmış.
Kişisel sataşmalarla değil, fikir mübadeleleriyle devam edelim..
#33
Gönderim zamanı 20.12.2008 - 12:18
Saol mel ge bilgin için.
Bu mesaj Ysf tarafından düzenlendi. Düzenleme zamanı: 20.12.2008 - 12:19
Her yanda güz sancısı öpüşmeler var ama nedense hepsi yarım...
#34
Gönderim zamanı 20.12.2008 - 14:06
#35
Gönderim zamanı 21.12.2008 - 20:02
On parmağın onuda bir değildir. Demek istediğim budur.
Zira kendiniz demişssiniz '' Bazıları Evliya ise, Bazıları çapkın, bazıları deli, bazıları da ayyaş tı '' diye. Bazılarının sapkınlıkları sebebi ile bu karalamanın yersiz ve gereksiz olduğu kanısındayım.
Ayrıca kılıç'ta çok güzel not düşmüş.
#36
Gönderim zamanı 22.12.2008 - 01:12
Burada Osmanlı İmparatorluğunu değil osmanlıdaki cinsel hayatı tartışıyoruz. Yanlış bilgi veriliyorsa poseidon gibi doğrusu ile tartışmada yer alabilirsiniz. Osmanlı 600 küsür yıl dünyaya hükmetti, adaletiyle nam saldı gibi ilkokuldan beri hafızalarımıza kazınan bilindik klişe cümleler tartışmayı sadece kısırlaştırır.
Bu sebeple tepki değil bilgi verin..
Konuya dönersek kilit kavramlar bizi konu içerisinde bizi belli bir noktaya getirebileceğini düşünüyorum.
- Cariye
- Odalık
- İkbal
- Civelek
- Hiz Oğlanı
- Hadımağa
Yukarıdaki kavramların açılımları Osmanlıda cinsellik noktasında geniş bir fikir sahibi olmamızı sağalayacaktır.
"YURTTA SULH, CİHANDA SULH"
’Düşüncenin üstesinden gelemeyen‚ düşünenin üstesinden gelmeye çalışır.
Paul Valéry
Benzer Konular
Konu | Forum | Konuyu Açan | İstatistikler | Son Mesaj Bilgisi | |
---|---|---|---|---|---|
Hamilelik Döneminde Cinsellik Hakkında Merak Ettikleriniz |
Geyik | hüfyaa |
|
|
|
Cinsellik internet sayesinde evriliyor |
İnternet | Haberci |
|
|
|
Türkiye'de Cinsellik |
Bir derdim var | keremalkan |
|
|
|
Kalp krizi cinsellikten uzaklaştırıyor |
Sağlık | Haberci |
|
|
|
Cinsellik kalp krizini tetikler mi? |
Cinsel Yaşam | Haberci |
|
|
1 kullanıcı bu konuya bakıyor
0 üye, 1 ziyaretçi, 0 gizli