İçerik değiştir



Yanlış bilinen cinsel inanışlar


  • Yanıtlamak için giriş yapın
bu konuya 1 yanıt verildi

#1 cuci987

cuci987

    Boş vakti boldur

  • Üyeler
  • 465 Mesaj

Gönderim zamanı 19.05.2008 - 19:22


Yanlış bilinen cinsel inanışlar

Cinsel mitler yeni evlilerin hayatını karartıyor. Bilgisizlik ya da yanlış bilgilenme nedeniyle bunalım yaşıyorlar.
Yanlış inanışlar yeni evli çiftlerin hayatını kabusa çevirebiliyor. Kadınlar en çok acı çekme korkusu yaşarken erkeklerde en çok karşılaşılan yanlış inanış ise her an cinselliğe hazır ve cinsellikte başarılı olma gerekliliği.

Psikiyatri Uzmanı Berfu Günel Akbaş, “Bilgi eksikliği nedeniyle oluşan korkular ortadan kalkınca hem ruhsal sorunlar hem de çiftlerin arası düzeliyor” diyor.

Yanlış cinsel inanışlar

Cinselliği erkek başlatır ve yönetir; bu erkeğin üzerinde çok ciddi baskı oluşturuyor. Başlatmalıyım kontrol etmeliyim, yönetmeliyim kaygısı yaşıyor.
Erkek cinselliğe her zaman hazırdır.
Erkek cinsel organının boyutu cinsellikte çok önemlidir.
Cinsel ilişkiyi başlatan kadın ahlaksızdır.
Cinsel ilişkiyi erkek başlatmalı ve yönetmelidir.
Kadınlar ilk cinsel deneyimlerinde büyük bir kanama yaşarlar: Halbuki bugün biliyoruz ki bazı kızlık zarları elastiki ve hiç kanama olmayabiliyor, esnek olabiliyor. Bu da normal bir süreç.
Cinsel ilişki, cinsel birleşme demek değildir. Yani cinsel ilişki penisin vajina ile ilişkisi değildir; her ilişkide mutlaka cinsel birleşme yaşanması gerekmez. Cinsellik yakınlaşmakla duygusal anlamda düşünsel anlamda paylaşmakla başlar.

Çiftlere Öneriler

Çiftler ilk etapta endişelerini, korkularını ve cinsel beklentilerini paylaşmalılar. İletişim çok önemli.
Çiftlerden herhangi birinin bir rahatsızlığı, sıkıntısı varsa yokmuş gibi davranmamalı. Örneğin “rol yapma” meselesini çok fazla dinliyoruz. Sakıncalı bir davranıştır.
Cinsel sorunlar aile içinde çok fazla açıklanmamalı. En uygun yöntem bir uzmana danışmaktır.
ATATÜRK'ÜN SÖZÜ;

Dinimizin tavsiye ettiği tesettür (örtünme) hem hayata, hem fazilete uygundur... Tarz-ı telebbüsümüzü (kıyafet şeklimizi) ifrata vardıranlar, kıyafetlerinde aynen Avrupa kadınını taklit edenler düşünmelidir ki, her milletin kendine mahsus ananesi, kendine mahsus âdeti, kendine göre millî hususiyetleri vardır. Hiçbir millet aynen diğer bir milletin mukallidi olmamalıdır.

(Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, 2. cilt, sh: 149)


Gönderilen Resim

#2 cuci987

cuci987

    Boş vakti boldur

  • Üyeler
  • 465 Mesaj

Gönderim zamanı 19.05.2008 - 19:23

bunlari ogrendik ya artik butun islerimizde daha basarili olacaz.
ATATÜRK'ÜN SÖZÜ;

Dinimizin tavsiye ettiği tesettür (örtünme) hem hayata, hem fazilete uygundur... Tarz-ı telebbüsümüzü (kıyafet şeklimizi) ifrata vardıranlar, kıyafetlerinde aynen Avrupa kadınını taklit edenler düşünmelidir ki, her milletin kendine mahsus ananesi, kendine mahsus âdeti, kendine göre millî hususiyetleri vardır. Hiçbir millet aynen diğer bir milletin mukallidi olmamalıdır.

(Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, 2. cilt, sh: 149)


Gönderilen Resim





Benzer Konular Daralt

  Konu Forum Konuyu Açan İstatistikler Son Mesaj Bilgisi

0 kullanıcı bu konuya bakıyor

0 üye, 0 ziyaretçi, 0 gizli