İçerik değiştir



- - - - -

Yeni Sosyal Güvenlik Sisteminde Hak Kayıpları


  • Yanıtlamak için giriş yapın
bu konuya 5 yanıt verildi

#1 AtamÇepni

AtamÇepni

    Türkiye Sevdalısı

  • Üyeler
  • 5.693 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Atatürk'ün Ülkesi

Gönderim zamanı 13.03.2008 - 11:26


Gönderilen Resim


Yeni sosyal güvenlik sisteminde hak kaybına yol açan düzenlemelere ilişkin tespitler:

Aylık bağlama oranı düşüyor: Mevcut sistemde 25 yıl çalışan işçi ve esnaf statüsündekiler, çalıştıkları her yıla karşılık yüzde 2.6 üzerinden (25 yıl X 2.6) prime esas kazançlarının yüzde 65'i oranında; memurlar ise yıllık yüzde 3 üzerinden (25 yıl X 3) yüzde 75 oranında emekli aylığına hak kazanıyor. Yeni sistemde ise çalışılan her yıl için, prime esas kazancın yüzde 2'si oranında aylık bağlanacak. Bu düzenleme, mevcut çalışanların bundan sonraki süreleri ile yeni çalışanların emekli aylıklarında yüzde 23 ile 30 arasında düşüşe yolaçacak.

Ekonomik büyümenin çalışana faydası yok: Mevcut sistemde geçmiş dönem kazançları, kazancın ait olduğu yıldan itibaren aylık tahsis talep tarihine dek yaşanan tüketici fiyat endeksi (TÜFE) artışı ile GSYH artışının toplamı kadar artırılıyor. Yeni sistemde ise işçi ve esnaf ile 'yeni' memurların geçmiş dönem kazançları, tüketici enflasyonu artışı ile GSYH'daki artışın yüzde 30'unun toplamı kadar artırılarak güncellenecek.

Prim ödeme gün sayısı 9 bine çıkıyor: Mevcut sistemde esnaf ve memur statüsündekilerin emekli olabilmesi için en az 25 yıl prim ödemeleri gerekiyor. İşçiler ise 7 bin gün prim ödüyor. Yeni sistemde, memur ve esnafın prim gün süresi değişmezken, işçilerin prim gün sayısı 2008 yılından başlayarak her yıl 100 gün artırılarak, 2028 yılında 9 bin güne çıkarılacak.

Emeklilik yaşı artıyor: Mevcut sistemde kadınlar 44-58, erkekler ise 48-60 yaşları arasında emekli olabiliyorlar. Yeni sistemde emeklilik yaşı 2036 yılına kadar kadında 58, erkeklerde 60 yaş olarak uygulanacak. 2036-2048 yılları arasında ise müracaat tarihine bağlı olarak kadınlar 59-65, erkekler ise 61-65 yaşları arasında emekliliğe hak kazanabilecekler.

Mevsimlik işçilerin emekliliği zorlaştı: Bir yıl içinde 5-6 ay çalışıp, kalan günlerde işsiz kalan mevsimlik ve geçici işçiler, emeklilik yaşını doldurdukları takdirde mevcut sistemde 4 bin 500 gün prim ödeyerek 'eksik aylıkla' emekli olabiliyorlar. Yeni sistemde ise mevsimlik ve geçici işçilerin 5 bin 400 gün çalışıp, yaş haddini de üç yıl aşmış olmaları gerekecek.

Prim oranları: Sigorta prim oranları işçiler için değişmezken, esnaf ve memurlar açısından artacak.

Sosyal güvenlik destek primi: Yasa yürürlüğe girmeden önce çalışmakta olan işçiler emekli olduktan sonra çalışmaya devam ettikleri takdirde, şu an yüzde 30 seviyesinde bulunan sosyal güvenlik destek primi (SGDP) yerine prime esas kazançlarının yüzde 31'i ila yüzde 36.5'i oranında destek primi ödeyecekler. Esnafta emekli aylığının yüzde 10'u oranındaki destek primi ilk etapta yüzde 12'ye, kademeli olarak dördüncü yılda yüzde 15'e çıkarılacak.

Emekli aylığı alt sınırı düşüyor: Mevcut sistemde emekli aylıklarının aşırı düşük düzeyde kalmasını önlemek amacıyla işçilerde 540 YTL, esnafta 420 YTL, kamu çalışanlarında ise 750 YTL seviyesinde alt sınır uygulanıyor. Yeni sistemde alt sınır asgari ücretin yüzde 35'i (213 YTL) seviyesine çekildi.

Ölüm aylığında adaletsizlik: Ölüm aylığı esnafla eşitlenerek, işçiler için 900 günden 1800 güne, memurlar için 3 bin 600 günden 1800 güne getirildi. Yasanın yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla 900 gün ila 1800 gün arasında prim ödemesi bulunup da, yasa yürürlüğe girdikten sonra yaşamını yitirecek işçiler açısından bir geçiş hükmü konulmadığı için hak kaybı doğacak.

İşsizsen tedavin zor: Mevcut sistemde 90 gün prim ödeyen işçi, işten ayrıldıktan sonra altı ay süreyle sağlık hizmetinden yararlanabiliyor. Böylece mevsimlik ve geçici işçiler yıl boyu sağlık hizmeti alabiliyor. Yeni sistemde, sağlık hizmetinden yararlanma koşulu 30 güne çekildi ama işsiz kalanlar, işsiz kaldıktan sonra tedavi hizmetinden 10 gün yararlanabilecek.

Yaş haddini bekleyen GSS primi ödeyecek: Emekli olmak için gerekli prim gün sayısını 45 yaşında dolduran ancak 60 yaşında emekliliği bekleyen kişiler herhangi bir işte çalışmıyorlarsa bu süre boyunca sağlık hizmetinden yararlanabilmek için genel sağlık sigortası (GSS) primi ödemek zorunda kalacaklar.

Çeyiz yardımı azalıyor: Yetim kız çocukları için ödenmekte olan evlenme yardımı, yetim aylığının 24 katı tutarından, yeni tasarıyla 12 katına düşürülüyor.

Dul aylığı düşürülüyor: Çalışan ve ölüm aylığı alan çocuksuz dul eşin aylığı yüzde 75'ten yüzde 50'ye düşürülecek.

Diş için devlete güvenmeyin: Halen ücretsiz karşılanan diş tedavilerine sınır getiriliyor. Sosyal Güvenlik Kurumu, 18-45 yaş arasındakilerin diş protez tedavilerini karşılamayacak, bu yaş dışındakilerin ise sadece yarısını karşılayacak.

Yatarak katkı payı sürüyor: Yatarak tedavide yüzde 1'lik katkı payı getirilmesinden vazgeçilmekle birlikte, kamu hastanelerinde otelcilik ve öğretim üyesi farkı; özel hastanelerde ise yüzde 20 fark ödemesi getiriliyor.


AKP olmadan Dinimi,
MHP olmadan Ülkemi,
CHP olmadan ATATÜRK’Ü sevebilirim...

#2 AtamÇepni

AtamÇepni

    Türkiye Sevdalısı

  • Üyeler
  • 5.693 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Atatürk'ün Ülkesi

Gönderim zamanı 13.03.2008 - 18:41

Sosyal güvenlik yasası Türkiye'nin dört bir yanında böyle protesto edildi:

Emek Platformu'nu oluşturan ve aralarında Türk-İş, Hak-İş, DİSK ve KESK'in de bulunduğu 17 kuruluşun üyeleri, Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Yasa Tasarısı'nı protesto etmek ve hükümeti uyarmak amacıyla Tünel'den Taksim'e yürüdü.

Tünel'de saat 11.30'dan itibaren toplanmaya başlayan Emek Platformu üyeleri, döviz ve pankartlar açarak, sloganlar eşliğinde yürüyüşe geçti.

İstiklal Caddesi'nin Taksim Meydanı girişinde barikat oluşturan polis, grubun yürüyüşünü durdurdu. Türk-İş 1. Bölge Temsilcisi ve Emek Platformu Sözcüsü Faruk Büyükkucak, güvenlik kuvvetlerine, işçilerin alana çıkmamaları halinde kendilerini duyamayacağını belirterek, basın açıklamasının ardından dağılma sözü verdi. Ancak polis, grubun Taksim Meydanı'na geçişine izin vermedi.

Bunun üzerine işçilerin bir kısmı, Sular İdaresi'nin bulunduğu alana kadar ulaşırken, büyük bir bölümü ise İstiklal Caddesi'nde kaldı.

-''YARIN 2 SAAT İŞ BIRAKMA EYLEMİ YAPACAÐIZ''-

Burada Emek Platformu tarafından hazırlanan basın açıklamasını okuyan Faruk Büyükkucak, Emek Platformu'nun, Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Yasa Tasarısı'na karşı hükümeti bir kez daha uyarmak için aldığı 2 günlük uyarı eylemi çerçevesinde bugün 81 ilde kitlesel basın açıklaması yaptıklarını, yarın da 10.00-12.00 saatleri arasında işçilerin ''çalışmama hakkını'' kullanarak, 2 saat iş bırakma eylemi yapacaklarını hatırlattı.

Hükümetin, tasarıya ilişkin kendilerinin görüşünü de aldığını, ancak görüşlerinin TBMM Alt Komisyonu'nda dahi dikkate alınmadığını dile getiren Büyükkucak, yasa tasarısındaki 19 madde üzerinde hükümet ile mutabakata varamadıklarını kaydetti. Büyükkucak, sorunun sadece bu eylemlere katılan konfederasyon temsilcilerini değil, halkın yüzde 70'ini ilgilendirdiğini belirterek, bu nedenle eylemler sırasında yaşanacak rahatsızlıklara halkın hoşgörü ile yaklaşmasını istedi.

TBMM Genel Kurulu'nda görüşülecek yasa tasarısının, çalışanlar, emekliler, hak sahibi durumundaki aile fertleri ile dul ve yetimler için sosyal sigortalar ve sağlık alanında ağır hak kayıplarına neden olacağını öne süren Büyükkucak, emeklilik ve sağlık alanında köklü değişiklikler yapan ve kazanılmış hakları geriye götüren tasarının sosyal devlet ilkesine aykırı olduğunu savundu.

Büyükkucak, yapılan düzenlemelerin ülkede yaşayan herkesi olumsuz etkileyeceğini, sosyal sigortalar ve sağlık haklarına erişimlerini güçleştireceğini ve giderek daha olanaksız kılacağını iddia etti. Oluşturulmak istenen sistemle mevcut sistemdeki hakların korunduğunun iddia edildiğini belirten Büyükkucak, ''Ancak bu iddia, tüm çalışanlar için gerçeği yansıtmamaktadır. Çünkü bu tasarının yasalaştığı tarihten itibaren herkes bu yasa kapsamında çalıştığı süre oranında yeni düzenlemelerden etkilenecektir. Ayrıca tasarı yine iddia edildiği gibi çalışanlar arasında norm ve standart birliği sağlamamakta, var olan farklılıkları derinleştirmektedir. Buna rağmen Başbakan, bizi yalancılıkla itham etmektedir'' diye konuştu.

-HAK KAYIPLARI-

Faruk Büyükkucak, tasarı ile yapılacak düzenlemeler sonucu oluşacak hak kayıplarını şöyle sıraladı:

''Bugün emeklilik için kadınlarda 58, erkeklerde 60 olan yaş sınırı, kademeli olarak kadın ve erkeklerde 65'e, prim ödeme gün sayısı 7 binden 9 bine yükseltilmektedir. Halen fiili hizmet zammından yararlanan çalışanların bu hakları, aralarında medya çalışanlarının da bulunduğu bazı sektörlerde ellerinden alınmaktadır. Malullük ve ölüm aylığı hak etmek için aranan 5 yıllık hizmet süresi 10 yıla, 900 günlük prim gün sayısı ise 1800 güne yükseltilmektedir. Aylık bağlama oranı, her 360 gün prim gün sayısı için yüzde 2'ye indirilmektedir. Emekli aylıklarının hesaplanmasına ilişkin kazançların güncellenmesinde kullanılacak kat sayının belirlenmesinde gelişme hızının yüzde 100'ü yerine, yüzde 30'u dikkate alınacaktır. İş kazası veya meslek hastalığı sonucu yüzde 25 ve daha yüksek oranda sakat kalanlara bağlanan sürekli iş göremezlik gelirinin alt sınırı kaldırılmakta, çalışan ve ölüm geliri aylığı alan çocuksuz dul eş aylığı yüzde 75'ten, yüzde 50'ye düşürülmektedir. Çalışanlar ile emekli, dul ve yetimler, özel hastanelerden yararlanmak için sağlık hizmetinin bedelinin yüzde 20'sini cepten ödeyecekler.''

Büyükkucak, ''Sosyal güvenlik hakları açısından yarınları tamamen güvencesiz bırakan, amaçlanan norm ve standart birliğini çalışanların aleyhine daha da bozan düzenlemeleri kabul etmemiz mümkün değildir'' dedi.

Hükümetin 2 günlük uyarı eylemine kulak vermemesi halinde Emek Platformu'nun tekrar toplanacağını ve bundan sonra atılacak adımları belirleyeceğini ifade eden Büyükkucak, bu kararların da kamuoyuna açıklanacağını sözlerine ekledi.

Grup, yapılan basın açıklamasının ardından dağıldı.


AKP olmadan Dinimi,
MHP olmadan Ülkemi,
CHP olmadan ATATÜRK’Ü sevebilirim...

#3 lasrocas

lasrocas

    SaKLıMdASıN

  • Dokunulmazlar
  • 1.142 Mesaj
  • Cinsiyet:Bayan
  • Konum:heryer

Gönderim zamanı 13.03.2008 - 21:38

sinir oldum ben bu sosyal cart curtuna..

zor işlerde çocuk çalıştıranlardan 100 ytl ceza alıncakmış..şimdi bu miktar 400 ytl sanırım..bu nasıl iş ben nlamadım..asgari maaş 250 mi ne olcak..cüs yaa miler aclıktan ölüyor zaten..

hey yarabbim..hey ne diyim
Devletin içine düştüğü yok olma tehlikesinin
korkunç derinliğini görmekten aciz olan zavallılar,
elbette ciddi ve hakiki çareyi görmemek için gözlerini yumarlar.

#4 AtamÇepni

AtamÇepni

    Türkiye Sevdalısı

  • Üyeler
  • 5.693 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Atatürk'ün Ülkesi

Gönderim zamanı 14.03.2008 - 09:51

Atın bir yerleri ile uğraşırken millet, bu yasa bir yerlerine ....................

haberleri yok. :)

AKP olmadan Dinimi,
MHP olmadan Ülkemi,
CHP olmadan ATATÜRK’Ü sevebilirim...

#5 AtamÇepni

AtamÇepni

    Türkiye Sevdalısı

  • Üyeler
  • 5.693 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Atatürk'ün Ülkesi

Gönderim zamanı 18.03.2008 - 15:19


Yeni emeklemeye başlayan bir çocuk düşünün sürekli hareket halinde gördüğü her şeyi merak eden ve sürekli yenilikler arayışında olan bir çocuk.

İşte ülkemizde son dönemlerde böyle bir kısır döngü içerisinde.

Terör, başörtüsü, özelleştirme, iç çekişmeler, dış politikalar falan derken son günlerde de reform niteliği taşıyan sosyal güvenlik yasa tasarısı ülke gündemine oturdu.

Kanımca ülke insanı için terör, türban ve diğer konulardan çok daha önemli olan bu yasa tasarısı neticelenene kadar çok tartışılacak gibi.

İşin enteresan yanı konuyla direkt etkilenecek olan bizlerin tasarı hakkında hiçbir bilgi sahibi olmamamsı

Çalışan ve emeklilerin tamamen izleyici konumunda bırakıldığı bu yasa tasarısı hakkında farklı beyanatlar var.

Hükümet kanadı sendikacılara atfen “bazıları yasa tasarısının tek cümlesini okumadan spekülasyon yapıyorlar dürüst davranmıyorlar yalan söylüyorlar kazanılmış haklar aynen devam edecek hiç kimseden bir şey alınmayacak tam aksine iyileşme olacak ülkenin böyle bir reformu erteleme gibi bir lüksü olmadığını geçmişte siyasilerin oy kaygısı nedeni ile böyle bir girişimde bulunmadıklarına değinirken. Temennilerle devlet yönetiminin geride kaldığını ve bu yasanın tamamen ülke geleceğinin menfaatlerine olacağını savunurken.

Sendika temsilcileri yasa tasarısının çalışanların aleyhine olduğunu durumun Başbakanın dediği gibi faydalı olması halinde bütün sivil toplum örgütlerinin tepkisinin ne anlam taşıdığının açıklanması gerektiğinin aksi takdirde mükemmel bir yasaya karşı çıkmaları için deli olmalarının gerektiğine değindiler.

Evet, ortada çalışma hayatımıza ve geleceğimize doğrudan etki edecek bir yasa tasarısı varken her zaman olduğu gibi meselinin özünden çok karşılıklı didişmeler gündemi meşgul ediyor.

Hiç kimse yasanın içeriğini net olarak anlatmıyor herkes kendince bir şeyleri savunuyor

Ben her iki kanadında yaklaşımlarını yanılış olarak yorumluyorum

Sivil toplum örgütlerinin asli görevleri çalışanlarının haklarını savunmak bunu yaparken de zamanı ve zemini iyi ayarlamaları gerekir geç kalınmış hiçbir tepkinin anlam taşımadığını bilmeleri gerekir en son TEKEL’in özelleştirme sürecinde yaşananlar gibi.

Hükümet kanadının da reform niteliği taşıyan böyle bir tasarıyı oldubittiye getirmeden geniş bir platformda ilgili ve yükümlü birimleri bir araya getirerek geniş kapsamlı bir şekilde tartışıp en sağlıklı haliyle yasalaştırması gerekir unutulmamalıdır ki sosyal devlet anlayışının gereği de budur.

Bütün ülke insanını ilgilendiren bir konuda çok iyi analiz ve araştırmaların yapılmasının daha doğru olduğuna inanıyorum.

Mühür bende en iyisini ben yaparım benim yaptığım her şey doğrudur zihniyeti ile ülke yönetilmez. Yönetmeye çalışan birçok siyasi partimizde şuan tarih sayfalarında yerlerini almış durumdalar.

Madem özel durumlarda (savaş. Ekonomik kriz. vs) ülke insanından fedakârlık isteniyorsa bu insanlarla alakalı ciddi yasa tasarılarında da referandum yoluyla fikirleri sorulmalı ve çoğunluğun sesine kulak verilmelidir.

Ülke yararına herhangi bir yasa değişikliği yapılması gerekiyorsa. Yapılmalı. Ancak bazı temel taşlarıda oynatmamanın daha sağlıklı olacağı gerçeği unutulmamalı.

Bu bağlamda hükümetin sosyal devlet anlayışından uzaklaşmadan gerekli değişiklikleri yapacağını ümit ediyorum.

Bize düşen konunun biraz daha netleşmesini beklemek ve ondan sonra daha kapsamlı yorum yapmak sanırım.



Yusuf Dündar


A L I N T I

Bu mesaj Mollaömeroğlu tarafından düzenlendi. Düzenleme zamanı: 18.03.2008 - 15:21


AKP olmadan Dinimi,
MHP olmadan Ülkemi,
CHP olmadan ATATÜRK’Ü sevebilirim...

#6 AtamÇepni

AtamÇepni

    Türkiye Sevdalısı

  • Üyeler
  • 5.693 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Atatürk'ün Ülkesi

Gönderim zamanı 10.05.2008 - 12:41

Erken emeklilikten yararlanmak için Gül'ün oğlu ve 100’den fazla vekilin çocuğu da sigortalı oldu. Bu devleti kandırmak değil mi? Bu sahtecilik değil mi? Bizi yönettiğini sananların , devlete karşı bu suçlara karşı mücadele etmesi gerekenlerin yaptıklarına ne demek gerekir?

AKP olmadan Dinimi,
MHP olmadan Ülkemi,
CHP olmadan ATATÜRK’Ü sevebilirim...





Benzer Konular Daralt

1 kullanıcı bu konuya bakıyor

0 üye, 1 ziyaretçi, 0 gizli