kadın titredi..
adam sus dedi..
sarıldı..
aradı sonra aynayı
uzakdan farkettim..
iki dakikalık telas sonrası
kadın yaktı bir sigara...
kadın..
cekti içine siyahı...
ne siyaha acıdı
ne masumluguna..
daldi kırmızıya biraz
sitemliydi kırmızı
o gece..
yeter dedi adam..!
saclarını sürgüne batırdıgın...
ey kahrına sürgün oldugum kadın...
sen!!
sen dedi...
kadın, ama dedi
ama............
hüzünlüdür kadın..
gelin gitmiştir ölüme...
ben sarhoşum dedi adam..
elleri ceplerinde...
uyu hadi...
hem sarayım
hem kanatayım
tenini..
büyüydü tırmalayan kadını..
bak dedi adam..
bak parmaklarımı
kırasıya
kanatasıya
cıldırasıya
sevıyorum seni...
deli die icerlendi kadın
yatabılırmıyım sanıyosun
yatagıma sen düşmeden...
ayna arıyordu kadın
taramalıydı saclarını
anlıyordu biraz biraz..
en sakin dalga
basını döndurecektı....
sesini...
rimelini....
rujunu...
kıskırtıcı kokusunu...
sacma buluyordu artık...
baksa dedı
ah bı baksa...
ne bilecek ki cıplak oldugumu..
be kadın !!
bunu nası becerıyosun
dedi adam..
kırmızıya bulanıp
kan akıtıyosun
şuursuz bedenıme..
belliydi...
yuruyecekdı ay bu gece
sularda...
sevişi siıyah kadın
o kadar güzelsin ki dedi adam..
ve yaklastı..
ay vardı
gece vardı..
siyah ,kırmızı
hepsı ordaydı
kadın yoktu..
kızılcık şerbetı sürdügü dudaklarına
baska bı renk boyanıyordu..
keşfedilmenin
büyüsünü yasayan kadın
ayin sessizligindeydi...
bir gölge kımıldıyordu
bır beden de...
mululuk diyordu adam
sıyırıp örtüsünü...
sarmaş dolaş soluyarak
sevişmememek ölümdü...
sarıl ve agla dedi sonra
sarıl ve agla...
hışırdasa yırtılıcak
şehrin senfonisiyle
agladı kadın..
ince ipekden gece de...
adam geceden uzaga bulandı
cıglık cıglıga sarkı söluyordu.
hayli geckin
aglamaklı..
ne kadar yakısmıslardı siyaha......
(HeRa)