HOŞGELDİN...
Hoş geldin!
Kesilmiş bir kol gibi
omuz başımızdaydı boşluğun...
Hoş geldin!
Ayrılık uzun sürdü.
Özledik.
Gözledik...
Hoş geldin!
Biz
bıraktığın gibiyiz.
Ustalaştık biraz daha
taşı kırmakta,
dostu düşmandan ayırmakta...
Hoş geldin.
Yerin hazır.
Hoş geldin.
Dinleyip diyecek çok.
Fakat uzun söze vaktimiz yok.
YÜRÜYELİM.....
//Nazım Hikmet Ran
hoş geldin
Kafesteki kuşlar bile sakindi gittiğin günün ertesi
Saksıdaki çiçekler mahzun sonbahara bürünmüş gibi
Yorgun her bir gecenin sabahında
Doğmuyordu güneş sen yokken
Ansızın bir gülücük kapladı yüzümü
Ansızın yazın sıcaklığında bir meltem esintisi geldi
Ansızın kafesteki kuş bile çırpını verdi
Saksıdaki çiçekler ilkbahar olduğunun farkına vardı
Sen canım,yeganem Hoş geldin..
Hoş geldin
denizler durulmadı ,dalgalar hırçındı sen olmayınca
Hoş geldin
umutlar yeşermedi sevgin olmayınca
Hoş geldin
doğmadı güneş, parlamadı yıldız, açmadı çiçek
Hoş geldin
Hayaldi bence sensiz bir hayatı düşünmek
Hoş geldin
sensiz geçti günler, aylar seneler olmadı sen izin vermedin
Hoş geldin
göçmen kuşlar döner olmuştu bu şehirden sen olmayınca
Hoş geldin
mutluluk azalmıştı çoğalır oldu sen gelince
Varlığın apaçık belli etti kendini
Ve o güzelim gözlerin aydınlattı karanlıkta kalmış bu şehri
Bir kez daha
Hoş geldin..
///ibrahim şengün