İçerik değiştir



- - - - -

Bildiğim Tek Fıkra.


  • Yanıtlamak için giriş yapın
bu konuya 31 yanıt verildi

#1 Bulutsuzluk

Bulutsuzluk

    Sadık bir ziyaretçidir

  • Üyeler
  • 1.309 Mesaj
  • İlgi Alanları:Olmak istediği...

Gönderim zamanı 20.08.2005 - 13:31


Uzun yıllar önce Müjdat Gezen'in anlatmış olduğu ve aklımda tek kalan fıkrasını paylaşmak istiyorum.

Milli Güvenlik Kurulunun yapıldığı şurada,sözüm ona Cumhurbaşkanı ile Genelkurmay Başkanı ülke sorunlarını konuşmadan önce sıkı bir tartışmaya girişirler. Aralarında geçen bahis konusu ise '' Evli çiftlerin havlet olması Vazifemidir?.. Yoksa Angarya mıdır?.'' sorusu üzerine hararetli tartışmaya girişirler.
Cumhurbaşkanı Vazifedir der ısrarla.
Genel Kurmay Başkanı da Angaryadır ( Boş iş anlamına gelir anlamı )
Vazifedir, angaryadır tartışması kaos haline dönüşünce ve üstüne üstlük ülke sorunları unutturacak egoya kapılmaya başladığını hissettiklerinde. Kesin yargıya ulaşmak için,Her fıkranın olmazsa olmazı Temel'i çağırırlar.
Temel o yıllarda sadece askerlik anılarına konu olmaktadır. Çünkü askerlik vazifesini yapmaktadır. Ve askerliği yapanlar bilir. Asker'in görevi bir üst rütbelini vediği boş,angarya işleri yerine getirmekdir.
Temel'i çağırırlar. Haliyle temel gelir :=)
Sorar Genel Kurmay Başkanı; Oğlum temel Evli çiftlerin havlet olması Vazifemidir?. Yoksa Angarya mıdır ''
Temel bilindik hazır cevaplılığıyla ''VAZİFEDİR KOMUTANIM.'' der.
Genel Kurmay Başkanı Angarya dediği,istediği cevabı alamadığı için hiddetli sorar; Oğlum biz sabahtan beri tartışıyoruz,bir netice alamadık. Sen nasıl kısa sürede kanaata vardın.
Temel de '' ANGARYA OLSAYDI BANA YAPTIRIRDINIZ KOMUTANIM'' der.

Dipnot: Temel Halen asker!..
Asrın yeni bir umdesi var, hak kapanındır.
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Neyzen'im...

#2 Jack_Davinson

Jack_Davinson

    Sadık bir ziyaretçidir

  • Üyeler
  • 1.408 Mesaj

Gönderim zamanı 07.09.2005 - 17:57

ehehehee :wub:

#3 Elric

Elric

    Mel G.'nin Vârisi :)

  • Üyeler
  • 6.432 Mesaj
  • Konum:Mélnibone

Gönderim zamanı 07.09.2005 - 23:56

öööööeeeaaaaahhhhhhhhh
Gönderilen Resim

#4 Bulutsuzluk

Bulutsuzluk

    Sadık bir ziyaretçidir

  • Üyeler
  • 1.309 Mesaj
  • İlgi Alanları:Olmak istediği...

Gönderim zamanı 27.02.2006 - 20:46

Yeni öğrendiğim 2. fıkra

Adam barda gördüğü güzel bir bayanla konuşmanın yollarının ararken bir yandan da cesaretini toplamaya çalışır.

Sonunda cesaretini toplayarak kıza yaklaşır. Ve "biraz konuşabilir miyiz,acaba?" der.

Bayan birden haykırır ve "Terbiyesiz! Ben senin bildiğin kızlardan değilim!" diyerek adamı bozar.

Adam utancından ve içinden hayıflanarak allahım ben kendimi nereye saklasamda diyerek masasına bardaki bakışlar altında geri döner.

Bir süre sonra kız gülümseyerek adamın yanına gelir. ve " Az önceki olay için özür dilerim. Ben psikoloji öğrencisiyim ve utandırıcı durumlarda insanların nasıl davrandıklarını inceliyordum" diyerek adamı teselli etmek ister.

Adam da şaşkınlığına sinsi bir gülücük kondurur ve avaz avaz bağırarak cevap verir.

" Ne? Gecesi 200 dolar mı? Deli misin çarşıdan alırım daha iyi diyerek kızda olan rencideliğini geri alır.

200 dolara evlenirim dememiştir heralde,lakin işin ucunda Doğan CÜCELOÐLU olduğunu düşününce bu ihtimal bana uzak gelmiyor açıkcası...
Asrın yeni bir umdesi var, hak kapanındır.
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Neyzen'im...

#5 inan

inan

    tersceviroku

  • Üyeler
  • 2.596 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay

Gönderim zamanı 27.02.2006 - 21:17

:msn111:
Bîgâne-i mahabbetün olmaz gam-âşinâ
Ey dâğ-ı derdin eylemeyen merhem-âşina

#6 Bulutsuzluk

Bulutsuzluk

    Sadık bir ziyaretçidir

  • Üyeler
  • 1.309 Mesaj
  • İlgi Alanları:Olmak istediği...

Gönderim zamanı 27.03.2006 - 00:12

Bir sergide ünlü romancı ressam arkadaşına:
''Kutlarım; sergi açılışına bakanlar gelmiş.''
Ressam:
''Biraz da alanlar gelseydi.''

Güneri CİVAOÐLU'dan alıntı '' Para harcamak kültür işidir.''
Asrın yeni bir umdesi var, hak kapanındır.
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Neyzen'im...

#7 GÜLEÇ

GÜLEÇ

    Hiç gelmiyor desek yeridir

  • Üyeler
  • 16 Mesaj

Gönderim zamanı 28.03.2006 - 00:03

Şapka satarak geçinen bir adamın yolu bir gün bir ormana düşmüş. Adam biraz yürüdükten sonra sıcaktan ve yorgunluktan bunalmış, bir ağacın altına oturmuş. Şapkalarla dolu sepetini de yere koymuş ve uykuya dalmış. Birkaç saat sonra adam tuhaf sesler duyarak uyanmış. Bir de bakmış ki yanındaki sepet bomboş. Şapkalar gitmiş.Kafasını kaldırıp ağaca bakmış ki, ağacın dallarında bir sürü maymun, her birinin kafasında adamın şapkaları... Adam düşünmeğe başlamış : " Ben şimdi ne yapıcam, şapkaları bu maymunlardan nasıl geri alacam ? " Düşünceli bir şekilde kafasını kaşırken bakmış ki, maymunlar da adamın taklidini yapıyorlar, kafalarını kaşıyorlar. Adam ellilerini havaya kaldırmış, maymunlarda...derken adam ne yapacağını bulmuş, kendi kafasındaki şapkayı çıkarıp yere atmış, maymunlar da... Adam böylece bütün şapkaları geri almış, sepetine koyup yoluna devam etmiş.
Aradan 50 yıl geçmiş... Artık adamın bir torunu varmış, o da dedesi gibi şapka satıcısı olmuş. Genlerden bir gün onun da yolu aynı ormana düşmüş. Hava yine çok sıcakmış ve genç adam bir ağacın altına oturmuş, şapkalarla dolu sepetini yanına koymuş ve uykuya dalmış... Bir saat sonra uyanmış, bir de bakmış ki sepetin içinde şapkalar yok...derken tuhaf sesler duymuş, bir de kafasını kaldırmış ki ağacın üstünde bir sürü maymun, hepsinin kafasında birer şapka. Düşünmüş..." Dedem yıllar önce bana bir hikaye anlatmıştı...ne yapacağımı çok iyi biliyorum..." Adam kafasını kaşımaya başlamış, maymunlar da aynısını yapmışlar...adam ellerini havaya kaldırmış, maymunlar da.. ve adam gülümseyerek kendi başındaki şapkayı çıkarmış yere atmış...o anda ağaçtaki maymunlardan biri yere inmiş, adamın yere attığı şapkayı kapmış, adama da bir tokat atmış ve şöyle demiş : "Sadece senin mi deden var? "

:wacko:

#8 GÜLEÇ

GÜLEÇ

    Hiç gelmiyor desek yeridir

  • Üyeler
  • 16 Mesaj

Gönderim zamanı 28.03.2006 - 00:05

Meşhur bir golfçü birincilikle bitirdiği turnuvada kazandığı çeki cebine koyar, otoparkta arabasına binerken yanına bir kadın yaklaşır. "Lütfen bayım yardım edin bebeğim hastanede ve onun iyileşmesi için paraya ihtiyacım var. Biraz para verebilir misiniz? der. Adam cebinden çek karnesini çıkararak yüklü bir miktar yazar. Sanırım bu yeterli olur der. Kadın teşekkür ederek gözden kaybolur. Tam bu sırada bir arkadaşıyla selamlaşırlar. Arkadaşı"o kadın senden para mı istedi." diye sorar. "Evet hasta bir bebeği varmış" der. Sevgili dostum bu kadın park yerinde herkesten para sızdırmaya çalışır vermeseydin daha iyi olurdu derken, Adam önce biraz düşünür sonra "Yani ortada hasta bir bebek yok öyle mi?" "Evet yok" der arkadaşı. "Dostum öyle rahatladım ki, bu gün duyduğum en güzel haber. "diye yanıtlar golfçü.

Bu mesaj GÜLEÇ tarafından düzenlendi. Düzenleme zamanı: 28.03.2006 - 00:08


#9 GÜLEÇ

GÜLEÇ

    Hiç gelmiyor desek yeridir

  • Üyeler
  • 16 Mesaj

Gönderim zamanı 28.03.2006 - 00:06

Akşemsettin, birgün, padişah Fatih Sultan Mehmet ile konuşurken sözleri padişahı çok etkiledi. Padişah:

-Hocam... Beni de halvetinize kabul eder misiniz?

-Hayır, olmaz.

-Niçin?

-Halvet, pek tatlıdır. Bu manevi aleme dalınca insan dünyayı unutur. Bu Dünya işlerinin de düzene girmesi için sizin gibi büyük bir padişaha ihtiyaç vardır da

#10 GÜLEÇ

GÜLEÇ

    Hiç gelmiyor desek yeridir

  • Üyeler
  • 16 Mesaj

Gönderim zamanı 28.03.2006 - 00:09

Pek saf olan genç kiz yanliz olarak tren ile yolculuk yaparken , oturdugu koltugun karsisina , bitirim ve uyanik bir genç oturur.

Selam faslindan sonra ;

-"Dikkat ettimde sayin bayan , otururken sürekli ayak ayak üstüne atip ellerinide dizlerinde tutuyorsun. Bir sebebimi var acaba..." der..

Genç kiz,

-"Benim bacaklarimin arasinda bir kesik var. Ayaklarimi açarsam belki bu yirtilip , canim aciyabilir deyince..."

-"Neden üzülüyorsun bende ignesi var. gel hemen dikelim de iyilessin" der ve hemen o tren odasinda kizin isini bitirir.

Fakat bir ,iki derken kizin çok hosuna gider.

-"Hadi bir daha dik"
-"Hadi bir daha dik"

Delikanli kan ter içinde , artik yorgunluktan bitap halde,

-"Ip bitti artik dikemem!" deyince,

kiz gözlerini yumurtalara dikip,

-"Vallahi inanmam , bak orada iki yumak daha ip var.."

#11 Elric

Elric

    Mel G.'nin Vârisi :)

  • Üyeler
  • 6.432 Mesaj
  • Konum:Mélnibone

Gönderim zamanı 28.03.2006 - 00:12

Meşhur bir golfçü birincilikle bitirdiği turnuvada kazandığı çeki cebine koyar, otoparkta arabasına binerken yanına bir kadın yaklaşır. "Lütfen bayım yardım edin bebeğim hastanede ve onun iyileşmesi için paraya ihtiyacım var. Biraz para verebilir misiniz? der. Adam cebinden çek karnesini çıkararak yüklü bir miktar yazar. Sanırım bu yeterli olur der. Kadın teşekkür ederek gözden kaybolur. Tam bu sırada bir arkadaşıyla selamlaşırlar. Arkadaşı"o kadın senden para mı istedi." diye sorar. "Evet hasta bir bebeği varmış" der. Sevgili dostum bu kadın park yerinde herkesten para sızdırmaya çalışır vermeseydin daha iyi olurdu derken, Adam önce biraz düşünür sonra "Yani ortada hasta bir bebek yok öyle mi?" "Evet yok" der arkadaşı. "Dostum öyle rahatladım ki, bu gün duyduğum en güzel haber. "diye yanıtlar golfçü.

yanılmıyorsam bu olay bi beysbolcunun adıyla çıkmıştı ve olay gerçekti... yanılmıyosam tabi..
Gönderilen Resim

#12 Bulutsuzluk

Bulutsuzluk

    Sadık bir ziyaretçidir

  • Üyeler
  • 1.309 Mesaj
  • İlgi Alanları:Olmak istediği...

Gönderim zamanı 02.04.2006 - 15:12

Pek saf olan genç kiz yanliz olarak tren ile yolculuk yaparken , oturdugu koltugun karsisina , bitirim ve uyanik bir genç oturur.

Selam faslindan sonra ;

-"Dikkat ettimde sayin bayan , otururken sürekli ayak ayak üstüne atip ellerinide dizlerinde tutuyorsun. Bir sebebimi var acaba..." der..

Genç kiz,

-"Benim bacaklarimin arasinda bir kesik var. Ayaklarimi açarsam belki bu yirtilip , canim aciyabilir deyince..."

-"Neden üzülüyorsun bende ignesi var. gel hemen dikelim de iyilessin" der ve hemen o tren odasinda kizin isini bitirir.

Fakat bir ,iki derken kizin çok hosuna gider.

-"Hadi bir daha dik"
-"Hadi bir daha dik"

Delikanli kan ter içinde , artik yorgunluktan bitap halde,

-"Ip bitti artik dikemem!" deyince,

kiz gözlerini yumurtalara dikip,

-"Vallahi inanmam , bak orada iki yumak daha ip var.."

Çok rezil bir fıkra.

Bu fıkrayı okuduktan sonra 4 gün bekledim. Ve bu fıkranın yorumunu nasıl yapabilirim diye düşündüm de. En kırılgan olmayanı seçtiğimde 4 günün arifesinde yine rezil düşüncesi çıktı.
Asrın yeni bir umdesi var, hak kapanındır.
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Neyzen'im...

#13 inan

inan

    tersceviroku

  • Üyeler
  • 2.596 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay

Gönderim zamanı 03.04.2006 - 18:11

Iki kilo Raki
Yüksel Bastunç,"bu fikra ne kadar dogrudur,bilinemiyor" diye yaziyor: "Atatürk bir aksam Neyzen'i Florya'daki kösküne çagirtiyor.Bir iddiasi vardir:
--Senin çok fazla içki içtigini söylüyorlar.Benim kadar içermisin?
--Ne kadar içersiniz? der Neyzen
--iki tane kiloluk raki içerim.
M.Kemal kelimelere basa basa bu sözleri söylemistir.Neyzen'in gözünü korkutmak istemistir. "Canim ne isterse,susuz,mezesiz" diye devam eder.
Neyzen: "Bende iki kilo içerim ama,öyle içmem.Kâse geliyor,iki kiloluk rakiyi Neyzen kâseye bosaltiyor.Digerleri Neyzen'in basini kâseye daldirip lakir lakir rakiyi içecegini zannediyorlar.Fakat Neyzenin isi bitmemistir.Bir somun ekmek bir de irice bir kasik geliyor.Neyzen ekmegi lokma lokma koparip kâsedeki rakiya bastiriyor.Lokmalar rakiyi iyice çekince,Neyzen çalakasik yanasiyor bu bade tridine.
Yine anlatilanlara göre; M.Kemal," Pes,pes " diye bagirarak ayaga kalkmis ve elleriyle yüzünü kapatmis...




Kirk yillik ölü
Dr.Fahrettin Kerim Gökay "içkinin zararlari" konulu konferansini vermektedir. Bir ara:
--Rakinin her kadehi,hayatimizi bir saat kisaltir,der.
Dinleyiciler arasinda olan Neyzen yerinden firlayip bagirir:
--Eyvah,yandik!
--Hayrola?
--Hesap ettim,meger ben öleli tam kirk yil olmus!!!



*saksak
Bîgâne-i mahabbetün olmaz gam-âşinâ
Ey dâğ-ı derdin eylemeyen merhem-âşina

#14 Bulutsuzluk

Bulutsuzluk

    Sadık bir ziyaretçidir

  • Üyeler
  • 1.309 Mesaj
  • İlgi Alanları:Olmak istediği...

Gönderim zamanı 04.04.2006 - 20:27

Hayrola nereden?
--Be be ben mi? Rad rad radyodan geliyorum...
Ne vardı radyoda?
-- Spi spi spi spiker sı sı sı sınavı vardı da...
Eeee,ne oldu?
-- Bı bı bı bırak yahu! Kı kı kıravat ta ta takmadım diye almadılar...
Asrın yeni bir umdesi var, hak kapanındır.
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Neyzen'im...

#15 Bulutsuzluk

Bulutsuzluk

    Sadık bir ziyaretçidir

  • Üyeler
  • 1.309 Mesaj
  • İlgi Alanları:Olmak istediği...

Gönderim zamanı 04.04.2006 - 20:29

Kirk yillik ölü
Dr.Fahrettin Kerim Gökay "içkinin zararlari" konulu konferansini vermektedir. Bir ara:
--Rakinin her kadehi,hayatimizi bir saat kisaltir,der.
Dinleyiciler arasinda olan Neyzen yerinden firlayip bagirir:
--Eyvah,yandik!
--Hayrola?
--Hesap ettim,meger ben öleli tam kirk yil olmus!!!

Çok iyiydi dostum. (:
Asrın yeni bir umdesi var, hak kapanındır.
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Neyzen'im...

#16 Bulutsuzluk

Bulutsuzluk

    Sadık bir ziyaretçidir

  • Üyeler
  • 1.309 Mesaj
  • İlgi Alanları:Olmak istediği...

Gönderim zamanı 06.04.2006 - 12:42

Temel cinayetten yargılanıyor. Ama " Suçsuzum " diyor başka birşey demiyormuş...
Hakim:
-- Ama bu cinayetini işlerken gören bir şahit var,ya ona ne diyeceksin? demiş.
Temel sinirlenmiş:
-- Görmeyen de bir sürü insan var,onlara ne diyeceksiniz?



Not: Mahkeme salonunda böyle bir olay meydana gelmiştir. Temel'in adı çıktığı için onun ismini vermekten sakınmadım.
Asrın yeni bir umdesi var, hak kapanındır.
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Neyzen'im...

#17 Dolunay

Dolunay

    Burası ona huzur verir

  • Üyeler
  • 307 Mesaj

Gönderim zamanı 06.04.2006 - 13:05

Günün birinde kayseriye uzaylilar gelmis,ve tabi bu yerel radyolardan insanlara duyurulmus tarif etmisler boylari kisa ve elleri yere degiyor sakin korkmayin eger yavas konusursaniz türkce biraz anliyorlar.Vatandasin biri pastirmalari sucuklari doluyo boynuna ben bunlara satarim bunlara diyo basliyo uzayli aramaya bütün gün dolasiyo aksam hava kararmak üzere bi gölge görüyo yanina yaklasiyo, basliyo konusmaya:Ben....Kayserili .....Mehmet....size.....pastirma .....satmak ....istiyorum.

karsisindaki de cevap veriyo:ben kastamonulu ahmet get basimdan tuvaletimi yapiyom *secret

#18 Bulutsuzluk

Bulutsuzluk

    Sadık bir ziyaretçidir

  • Üyeler
  • 1.309 Mesaj
  • İlgi Alanları:Olmak istediği...

Gönderim zamanı 08.04.2006 - 15:20

Dolunay Kastamonulara binaen " ayu çıkabilur" adlı bir fıkra biliyormuydun?

Bu arada imza sekülerindeki kuşu nasıl koydunuz?

Bu mesaj bulutsuzluk tarafından düzenlendi. Düzenleme zamanı: 08.04.2006 - 15:30

Asrın yeni bir umdesi var, hak kapanındır.
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Neyzen'im...

#19 Denio

Denio

    Kamış Kotak

  • Dokunulmazlar
  • 7.870 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:alayına konum

Gönderim zamanı 09.04.2006 - 14:08

Anav MeretAkayı birevi "etmen rakı, Tatar'ın akkı" degen. Tora
aytkan. Etni aşar, rakını içer, kiypine karar Tatar. Vakti zamanında
işten bunday kop kop et aşap rakı içilgen bir Tatar köyünde üç kart
bir araga kelgende içlerinden birevi "Akaylar, yaşlarımız bayagı
boldu. Endi acige ketme vakti kelmedi mi, dep ortaga bir laf aktan.
Anav birevleri "Emen ketiyik" demegenler. "Kısmet bolsa, bolur be
!.." dep kaçamak bir şiyler aytkanlar. Lafnı ortaga aktan soyu
"Akaylar ! Alımız vaktımız aruv, savlugumız da yerinde. Kudaynın da
emırı.Ta neçün savsaklamaga ograşasınız şo ?" dep sorganda pek
ketimkâr bolmaganlardan birevi sonunda avuzından baklanı çıkargan: -
Tora aytasın ekem. Ketmesi de kolay, kelmesi de. Alımız da aruv,
vaktımız da. İlle ve lâkin, kaytkan son, anav meretke tövbe etmek
kerek de, degen. "Meretke tövbe" lafın tuygaman, işler teran
kıyışkan. Kel zaman, ket zaman, kunler kelip keçken. Bular er rakı
içip aygan son "Emen taşlasak da bolur be, endi tövbe etsek de bolur
be !.." diy diy sonunda acıga ketmege belsengenler. Uzun etmiyik,
muratlarına ergen, aciga ketip kelgenler. Tabii, aramga da tövbe ta.
Tövbesine tövbe de, bular köyde yaşagan kişiler. Em de köyün balaban
akaylarından, acı efendilerinden. Kayda toy bar, başta bular
şakırtuvlı. Eee Tatar da armannı köterdimi tura mı ? Er yakta toy.
Em
de Tatar toyu. Rakısız toy yok. Erkes aşay, içe. Bizimkiler sade
aşay, içkenlerge karay. Halk kebapnı şaynay. Bostanın cuta, artından
rakısın soza, kiyplene de kiyplene. Olarga karap bizimkiler de
tamşana ta. Konakbaynın birevi bularnın tamşanganın korüp katlarına
bargan. "Akaylar sizge de birer kade ciberiyim mi?" degen. Acılardan
birevi kızgan körünüp "Şaşmalay berme ! Bizim acı bolganımıznı
bilmeysin mi ?" dese de, bizim konakbay "Köpten beri içmeysiniz,
sagıngansınızdır, bir kadeden ne bolacak şo ?" degende acılar
birbirevine karagan. Konakbay da cuvurıp bularga rakını da, mezeni
de
cibergen. Aldlarına rakı kelgende dayanamaganlar ta. Bizim efendi
akaylarga keyif, toyga da neşe kelgen. Kulüp, oynap anlata ekende
yatsı vaktı kelgen. Minareden ezan sesi tuyulgan. Ezan seseinen
barabar içlerinden birevi "Bari namaznı taşlamayık, barıp yatsını
kılayık da keliyik" degen. Anav birevleri de tastiklegenler. Üçevi
de
camige ketip namazga turgan. Namazga turmasına turganlar da,
içlerinden birevi secdege barganda birtta turalmagan. Katındaki
arkadaşı ekinci secdege barganda türtken, "tur, tur, ayıp bolayatır"
dep. Catkan soyu "maga boldu, ber Acı Ametke !.." diy eken.
Sanırım içmek,
ertesi sabah
tekrar hayata
dönülebilen
ve her gün
tekrarlanabilen
bir intihar biçimidir.

Charles Bukowski


Piizan

#20 Dolunay

Dolunay

    Burası ona huzur verir

  • Üyeler
  • 307 Mesaj

Gönderim zamanı 09.04.2006 - 20:02

Dolunay Kastamonulara binaen " ayu çıkabilur" adlı bir fıkra biliyormuydun?

Bu arada imza sekülerindeki kuşu nasıl koydunuz?

Hayir bilmiyorum buraya yazda okuyalim :)


kuslarmi cok kolay ögrenirsin sende...





Benzer Konular Daralt

  Konu Forum Konuyu Açan İstatistikler Son Mesaj Bilgisi

1 kullanıcı bu konuya bakıyor

0 üye, 1 ziyaretçi, 0 gizli