İçerik değiştir



Sayı 48: Cumhuriyet Dönemi Siyasi Partileri III


  • Yanıtlamak için giriş yapın
Bu konuya yanıt verilmedi

#1 LaHesis

LaHesis

    Baş Yazar

  • Üyeler
  • 1.142 Mesaj
  • Cinsiyet:Belirtilmedi

Gönderim zamanı 23.07.2007 - 17:17


Kimine göre Demokrat Parti, Atatürk devrimlerini yok etmeyi amaç edinen ve bugün bu ereğine iyice yaklaşmış görünen, gerici bir siyasal akımın ilk büyük halkasıdır. DP demek, karşıdevrim demektir. Kimine göre ise, Demokrat Parti, baskıcı yönetimler karşısında yüzyıllardır boyun eğmiş "kitlelerin isyanı"dır ve en büyük özelliği demokrasinin kurucusu olmasıdır. Ancak, birbirinin tam karşıtı olan bu iki savın yine de anlaştkları bir nokta vardır: Bugünkü düzenin oluşmasında DP'nin payını azımsamak olanaksızdır. Öyleyse, bugünü çözümlemek isteyenlerin, elli yıl öncesine uzanıp o günlerin siyasal havasını solumaları zorunludur.

1945 yılı sonlarında meclisteki bütçe görüşmelerinde çıkan anlaşmazlık sonucu “dörtlü takrir” denilen Celal Bayar, Adnan Menderes, Fuad Köprülü ve Refik Koraltan’ın oluşturduğu grup CHP ye daha liberal politikalar izlemesi konusunda bir önerge sundular. Bu önerge reddedilince Celal Bayar istifa ederek diğer üyelerde azil yoluyla CHP den ayrıldılar.

İşte bu olay sonrası 7 Ocak 1946 tarihinde “dörtlü takrir” e imza atanlar Demokrat Parti’yi kurdular. Parti genel başkanı Celal Bayar olmuştu. Liberal politikayı savunan yeni partinin kuruluşu çok partili demokrasi açısından önce olumlu karşılanmış ama katı muhalefet takip eden DP bir müddet sonra CHP iktidarını rahatsız etmeye başlamıştı. İktidar muhalefeti ihtilalcilikle suçlarken, muhalefet ise iktidarı tek parti özlemcisi olarak niteledi. Muhalefetin yasalarda ve seçim sisteminde değişiklik isteğinin iktidar tarafından kabul edilmemesi, çatışmaları arttırdı.

1950 yılına kadar seçim sistemini eleştiren DP ara seçimlere katılmadı. Nihayetinde 1950 seçimlerinde gizli oy açık sayım sisteminin gelmesi ile seçime dahil olan DP 487 milletvekilliğinin 408 ini alarak Türk siyasi tarihinde görülmemiş bir olaya imza attı. 1950 den sonra 3 dönem tek başına iktidarda kalan Demokrat partinin icraatlarını kısaca şöyle özetleyebiliriz:

Demokrat Parti birinci iktidar döneminde (1950-54) liberalleşmede önemli adımlar attı.

Yabancı yatırımlar desteklendi.

Ezanın Arapça okunması ve radyoda dini program yapılması yasağı kaldırıldı ve okullara din dersi kondu.

1950 yılında Kore'ye asker göndererek NATO'ya girişin ilk adımı atıldı. 1952'de NATO'ya girildi.

Dış politikada Batı'ya yakın duruldu.

Türkiye 1953'te Balkan Paktı'na, 1955'te Bağdat Paktı'na katıldı.

DP, kuruluş ve gelişiminde demokrasinin savunuculuğunu yapmasına rağmen iktidara geldikten sonra özgürlükleri kısıtlamaya, hükümeti eleştiren gazetelere ağır cezalar ve sansür uygulamaya başladı.

Vatan cephesi kurularak partinin gücü ülke çapında kanıtlanmaya çalışıldı.
Muhalefetin etkinliklerinin soruşturulması için TBMM içinde Tahkikat Komisyonu kuruldu.

Yoğun baskılar karşısında 28-29 Nisan 1960'ta Ankara ve İstanbul'da üniversite öğrencilerinin olaylı protesto gösterilerini Harp Okulu'nun başkentte yaptığı gösteri yürüyüşü izledi .27 Mayıs 1960'ta silahlı kuvvetlerin yaptığı bir darbeyle hükümet devrildi.

DP milletvekilleri ve parti yöneticileri tutuklandılar. Yüksek Adalet Divanı'nca yargilandılar. 15 kişi idama, 31 kişi ömür boyu hapse, 418 kişi değişik hapis cezalarına çarptırılırken 123 kişi de aklandı. Milli Birlik Komitesi'nin onayıyla Adnan Menderes, Hasan Polatkan, Fatin Rüştü Zorlu idam edildi. Celal Bayar ve Refik Koraltan ile 11 kişinin idam cezası ömür boyu hapse çevrildi. DP, 29 Eylül 1960'da kapatıldı.






Benzer Konular Daralt

0 kullanıcı bu konuya bakıyor

0 üye, 0 ziyaretçi, 0 gizli