Tayyip'i unutanlara;
#21
Gönderim zamanı 30.04.2007 - 20:12
............................şşşşt sessiz ol!.................................
#22
Gönderim zamanı 30.04.2007 - 20:12
Ya da şöyle demeliydim yeeersenn
Tecrübe çok zalim bir öğretmendir. İnsanı önce sınavdan geçirir, sonra dersini öğretir. - Spuitems
#23
Gönderim zamanı 30.04.2007 - 20:16
duygusuz sende inanma böyle şeylere
#24
Gönderim zamanı 30.04.2007 - 21:00
geyiğe taşıyın ne de olsa burda yazılan şeylerin aslı astarı yok biz sallıyoz di mi ediz
Ya da bu Son;Bahar biter mi ?
#25
Gönderim zamanı 01.05.2007 - 09:19
ya arkadaşlar bırakın ya nie kötülüosunuz adamı... sütten çıkma "ak" kaşık o... yapmayın etmeyin lütfen...
#26
Gönderim zamanı 03.05.2007 - 11:25
Bu söylediklerine üstüne 10 ekleyerek katılıyorum..TAYYİP'İ UNUTANLARA;
Elhamdulillah seriatciyiz. (21.11.1994 Milliyet)
Yilbasina karsiyim. (19.12.1994 Sabah)
Icki yasaklansin. (1.5.1996 Hurriyet)
Mayo reklami sehvet somurusudur. (6.3.1996 Hurriyet)
Milli Piyango zulumdur. (29.9.1994 Hurriyet)
1- Şeriatçılık kötü birşey değildir..
2- Yılbaşında karşı olduğu şey,tabiiki yeni yılın gelmesinin kutlanması değil..Hristiyanlar gibi kutlamalara karşı..Bende onlara karşıyım..
3- İçki yasaklansın..Ne aşırı alkol yüzünden trafik kazaları olur.Ne yine alkolun etkisiyle işlenen cinayetler,ne de tecavüzler..
4- Her mayo reklamı olmasada,bazıları gerçekten zaten içinde sapıklık duygusu olanları dahada kışkırtmaktan başka bir işe yaramıyor.
5- Milli Piyango zulumden öte,haramdır..
başka söze hacet yok.
#27
Gönderim zamanı 04.05.2007 - 13:22
MUSTAFA KEMAL ATATÜRK
#28
Gönderim zamanı 04.05.2007 - 14:00
Ya da bu Son;Bahar biter mi ?
#29
Gönderim zamanı 04.05.2007 - 14:03
MUSTAFA KEMAL ATATÜRK
#30
Gönderim zamanı 04.05.2007 - 17:19
#31
Gönderim zamanı 07.05.2007 - 15:17
*nerde böyle başbakan
*gelin din elden gidiyor diye bi daha seçelim..
*Anayasa mahkemesi kararlarını kendilerine saldırı kabul eden ve buna dile getiren birisi neden unutulsun ki
*biras daha sesinizi çıkarmasanız mesihim diyecek utanması olmasa peygamberim..
*şehitlere kelle denildiği hangi hükümette görülmüş
*şerefsize sayın denildiği hangi dönemde görülmüş
*okuduğu tarihi kuran kursu yıktıran kim vadır.(tarihe saygın yok madem kuranı öğrendiğin yeri sırf birilerine yalakalık olsun diye neden yıkarsın be kardeşim)
*Fransızlara hoş gözükmek için ermenilerin kilisesi hangi dönemde müze olarak açılmış(bide utanmadan bak açıyoruz ama müze olarak haç bile koymadık öle açtık diyen kim var Allah aşkına)
*Demokrasi amaç değil araç diyen
*Fransızların Kurtuluş savaşında bulunduğu yerleri sırf hoş görünmek için ders kitaplardan kaldırarak tarihimize kamçı vuran kim)
*ortada kürt sorunu gibi bir durum yokken ortalığı ayağa kaldırmanın "kürt sorunu benim sorunumdur"diyen birisi.(yıllarca beraber yaşamadık sanki..ayrıca bu topraklarda sadece kürt kökeni yoktur..)
*milyon sayısı cok kullanılmaya başladı diyen kim,milyon bu kadar küçümsenecek bir sayıdır diyere kendinle çelişen.(mitinglere karamalama yapıor aklınca)
*"Ne mutlu Türk'üm diyene" özünü anlamayıp bölücülüktür diyen birisini Cumhur adayı gösteren birisi..
*ılımlı islam diye bir kavramı kabul eden birisi..
böyle bir kişilik unutulabilirmi Allah başımızdan eksik etmesin..(töbe töbe)
çamur atmayın kardeşim,uydurmayın,yalaka basın bile bunları yazmak zorunda kaldı,Adam helal süt emmiş,yapmayın yazıktır adama ne işler yaptı neler yaptı biz görmüyoruz gözümüz kör olmuş yapmayın arkadaşlar..bu adama orayı burayı açıor böyle yapıor çamur atmayalım lütfen izi kalır yazıktır...
Helali haramı bize öğreten arkadaşlar neyin ne olduğunu çok iyi biliyoruz. asıl günah dinimizi bize öğretmeye kalaknlarda,Yaradan Allah'ımı tanımlamaya çalışlanlara ses çıkarmayanlarda,İslamiyeti amaç değil araç görenlerde.
#32
Gönderim zamanı 07.05.2007 - 18:59
Son günlerde Türkiye gündeminin başına oturan demokrasi ve laiklik mitingleri ile Genelkurmay'ın elektronik bildirisi ve Anayasa Mahkemesi'nin Cumhurbaşkanlığı seçimini iptal eden kararının ortak noktası nedir?
Hepsi, iktidarın dayatmacı kültürüne karşı, demokratik ve laik düzeni korumak amacını yansıtmaktadır.
Bu dayatmacı kültür , eylemsiz geniş halk kitlelerini meydanlara dökmüş , Türk Silahlı Kuvvetleri'ne, demokratik ve laik rejimin koruyucusu olduğunu anımsattırmış, Anayasa Mahkemesi'ne Cumhurbaşkanlığı oylamasını iptal ettirmiştir.
***
İstanbul'un varlıklı olmayan bir mahallesinde doğacaksınız.
İmam eğitimi alacaksınız.
Siyasete atılacaksınız.
***
Siyasete girdiğinizde, katıldığınız parti anayasaya aykırılıktan kapatılacak.
Bir parti daha kuracaksınız.
O da anayasaya aykırılıktan kapatılacak.
Bütün bunlara karşın, yerel siyasette yükseleceksiniz.
Bu anayasal düzen sayesinde Türkiye'nin en büyük kentine başkan olacaksınız.
Size "İstanbul'un İmamı" denecek.
***
Bir mitingde yaptığınız konuşmadan dolayı hakkınızda, halkın din duygularını kötüye kullanarak düşmanlık yaratmaktan dava açılacak.
Mahkûm olacaksınız.
Hapse gireceksiniz.
***
İdeolojik bir suçtan sabıkalı olduğunuz için yeni kurduğunuz partinin başında genel seçimlere katılamayacaksınız.
Seçimlerde kullanılan oy pusulasının üzerinde genel başkan olarak adınız yazılı olduğu ve seçimlere katılamadığınız halde, Türkiye'deki bu anayasal düzen , yani demokratik, laik sosyal bir hukuk devleti düzeni, seçimleri geçerli sayacak.
Kayıtlı seçmenlerin sadece dörtte birinin , oy kullananların ise yalnızca üçte birinin oylarını aldığınız halde, bu anayasal düzen size Meclis'te üçte iki çoğunluk verecek.
***
Hapisten çıktığınızda, sabıka kaydınıza karşın, muhalefetin de desteğiyle bu düzen , anayasa değişikliği yapılarak seçilme hakkınızın iade edilmesini sağlayacak.
Yine muhalefetin de desteğiyle, bu anayasal düzen sizin için bir ilde özel bir seçim yaptıracak ve Meclis'e gireceksiniz.
Siz Meclis'e girdikten sonra, Başbakan istifa edecek ve bu anayasal düzen sizi Başbakan yapacak.
Bütün bunlara ek olarak bu anayasal düzen sizi Cumhurbaşkanlığı seçiminde tek seçici konumuna ve gücüne getirmiş olacak.
***
Ama bu anayasal düzenin sağladığı bütün bu olanaklar ve fırsatlar size yetmeyecek:
4.5 yıllık iktidarınızı, gücünüzü artırmak , sizi bu konuma getiren bu anayasal düzeni , insanların günlük yaşam biçimlerini bile tehdit edecek bir biçimde değiştirmek için kullanacaksınız.
4.5 yıllık iktidarınız süresince, bu anayasal düzenin bir parçası olan, Yargı ile, Üniversiteler ile ve Türk Silahlı Kuvvetleri ile sürekli çekişeceksiniz, onları da etki ve egemenlik alanınıza dahil etmeye çalışacaksınız.
Merkezi hükümeti, tüm bürokrasiyi, belediyeleri, ekonomiyi, kültürü, medyayı ve özellikle eğitimi, toplumu din eksenli bir yapıya dönüştürmek için kullanacaksınız.
Meclis içi ve dışı muhalefetle hiçbir uzlaşma aramayacaksınız.
"Dediğim dedik, öttürdüğüm düdük" anlayışıyla, her türlü demokrasi anlayışından uzak, uzlaşma kültüründen hiç nasiplenmemiş dayatmacı bir politika izleyeceksiniz.
***
Dilerim bu dayatmacı kültür , başarıya ulaşmaz ve toplumun ya da rejimin tümüyle ekseninden kaymasına yol açmaz.
EMRE KONGAR
Cumhuriyet 07.05.2007
#33
Gönderim zamanı 12.05.2007 - 14:10
#34
Gönderim zamanı 12.05.2007 - 14:20
Atatürkçülüğün ve Cumhuriyetin bir numaralı savunucusu Tayyip beye bu ülkenin ihtiyacı vardır !!!!!
alkışşşşşşşş
1 kullanıcı bu konuya bakıyor
0 üye, 1 ziyaretçi, 0 gizli