İçerik değiştir



- - - - -

Ben böyle aşkı.....


  • Yanıtlamak için giriş yapın
bu konuya 5 yanıt verildi

#1 whoysuz

whoysuz

    Hiç gelmiyor desek yeridir

  • Üyeler
  • 41 Mesaj

Gönderim zamanı 30.12.2004 - 01:14


tam yerine rast geldii, manzara koyduk...

Köşe kadısı misali, suya sabuna dokunmadan, artezyan kuyusuna attığım taşı çıkarmanızı izlerken, kikir kikir kikirdedim vallahi. Çok yaşayın e mi!

Bu köşeyi takip edenler bilir; soytarılık yokuşundan aşağıya 4. vitesle inerken, 'aman başıma bi gelecek var' deyip frene basmak benim işim değil.. Eh hal böyle olunca, önüme çıkan her konuya 'saaa-laaak saaa-laaak' deyip, kahkaha atmaktan da geri durmadım.

Ben böyle ota püsüre sarıp nanik yaparken ve dahi günlerim 'kahkiri kah kah' geçip giderken; Kerem ile Aslı, Leyla ile Mecnun, Ferhat ile Şirin gibi efsane ikililer de bu ruh halimden nasibini aldı.

İnanmazsınız, günlerdir kendi kendime: 'Eyvah! Gene eşeğin şeyine şey kaçıracaksın.. Yüz yıllardır halkın dinlediği, anlattığı, sevdiği, kutsallaştırdığı, idol olarak bellediği, türküler yaktığı manevi değerlere ilişme oyarım! Sen de normal insanlar gibi normal şeylere kafanı taksana be kadın!' diye homur homur homurdanmaktayım.

Nihat Genç'in 'Kerem ile Aslı' başlıklı yazısı menzilime düşmeseydi, neredeyse kendimi ikna da edebilecektim hani..

Bir de Kerem ile Aslı gibi destansı aşk hikayelerine sayfalar dolusu övgüler düzen Nihat Genç, yazının bir yerinde: "Daha da güzeli, mucizevi olanı, bugüne değin hiç kimse 'nedir bunlar kardeşim, Leyla da kim, Aslı da kim, Mecnun da ne' diye küçümsemeyi göze alamadı" yazmasın mı? Septik ve asi yanımı durdurabilene aşk olsun!

'İt ürür, kervan yürür.. Şöyle kenara kaçıl bakayım' diye bir güzel beni itekledikten sonra klavye başına oturan septik yanım: "Buyrun Nihat Bey! İşte ben diyorum! Nedir bunlar kardeşim? Leyla da kim? Aslı'ya koim! Mecnun'u yemişim.. Kerem de dopun biriydi zaten.." yazıverdi...

Günahı Nihat Genç'in boynuna artık!

Mecnun'u çöllere düşüren, Ferhat'a dağlar deldiren, Kerem'i cayır cayır yakan aşkın maneviyatını da kutsallığını da yemişim.. Sadist misiniz, mazoşist misiniz kardeşim?

Hayır birşey değil aslan gibi delikanlılar, cillop gibi çıtırlar Mecnun'u mücnunu, Ferhat'ı merhatı, Kerem'i meremi örnek mörnek alı:huh: 'Ben aşka aşk demem, içinde trajedi mirajedi yoksa' diye heba oluyorlar. (Benim ikilememin mikilememin, kekelememin mekelememin, bununla bir alakası yok tabii. Tamamen asabi bir durum!)

Delikanlılarımız sevdiği kıza aşkını kanıtlamak için oralarına buralarına façalar atarken; genç kızlarımız da kendisi için beton delen yiğidi (eh günümüzde dağlar taşlar beton oldu malum) ‘en bi aşık’ erkek sanıyorlar.

Neden?

İşte bu Ferhat, Mecnun, Kerem gibi işgüzarların bok yemesi yüzünden!

Sonra da çıkıp ‘mutlu aşk yoktur’ diyorlar. Olmaz tabii. Mecnun’u örnek alırsan, Leyla’yı kıskanırsan nah mutlu olursun.. Aşkın tanımı yanmaktan, çöle düşmekten, dağ delmekten geçiyorsa; Kayahan’la bir gün, bir yerde nah buluşursun!

Yanıyorsanız adam gibi yanın, şehvetle yanın.. Yazıktır, günahtır.. Ferhat gibi eliniz şeyinizde yanıp gitmeyin!

* * *

Hikayeyi bilirsiniz: Isfahan şehrinin padişahı ile onun haznedarı olan keşişin (ikisinin de) çocukları olmuyormuş. Bu iki kafadar, dinleri farklı olmasına rağmen ‘nasılsa çocuğumuz olmuyor’ diye, çocukları olursa evlendireceklerine dair ahd ederler. Kör şeytan bu ya, bir gün çocukları olur...

Padişah’ın oğlu olur, adını Kerem (Ahmed Mirza) koyar; keşişin kızı olur, adını Aslı (Kara Sultan) koyar... Lakin keşiş efendi yan çizer ve Müslüman olduğu için Kerem’e kızını vermez.

Heyhat, ateş bacayı sarmıştır bir kere...

Keşiş, o diyar senin, bu diyar benim kızını kaçırırken, fonda ‘Ha Bu Diyar’ türküsü tıngırdamakta, Kerem de it gibi Aslı’yı kovalamaktadır...

Kerem’in durumu öyle vahimdir ki, hikayenin bir versiyonuna göre; Aslı’nın annesi ‘dişçekicisi’dir (o zaman diş hekimliği fakülteleri henüz açılmamış tabii) ve Kerem Aslı’yı bulacağım diye, her dişçiyi kaynanası sanarak 32 dişini de boku bokuna çektirmiştir..

Sanki memlekette Kerem’e kız yok!

Tamam, o zamanlar ‘Biz Evleniyoruz, Gelin Kaynana’ gibi medyatik pezevenkler piyasada yok, ama ‘bir kız öpeceğim’ diye bunca eziyet çekilir mi yahu?

Peki onca eziyete rağmen Kerem Aslı’yı öpebilmiş midir?

Nerdeeee!

Detayları boş verin, hikayenin finalinda Kerem ile Aslı bir şekilde evlenir. Amma ve lakin asıl trajedi gerdek gecesinde yaşanır. Zira, keşiş efendi Aslı’nın düğünde giydiği entarinin düğmelerine büyü yaptırmıştır.

Aslı ile halvet olabilmek için pişmiş tavuğa dönen Kerem: ‘Azimle şeyeden Aslı’yı deler.. nihohahuhamuamaua... gıpraşma kız dürtecem seni... nihohahuhamuamauaa...’ diye erekte oladursun; keşiş efendi de: ‘Dürt de görelim Kerem dopu... nihohahuhamauamauhaha’ diye hönkürmektedir. Çünkü Kerem Aslı’nın degajesindeki düğmeleri açtıkça, sihirli düğmeler tekrar kapanmaktadır..

(Bizim Kerem aşk destanlarında jönü oynuyor ama üzerinize afiyet biraz ebleh, biraz da beceriksiz! Aslı’nın elbiseyi ‘höşürtdedenek’ yırtmayı, degajedeki düğmeleri açmadan etek kaldırmayı, oralı, moralı akıl edemiyor! Hiç mi porno morno bişi izlemedin mübarek?)

Yoooo trajedi burada bitmez.. Daha eli şeyinde kalan Kerem ‘bir ah’ çekecektir ve ağzından çıkan alevlerle tutuşup yanacaktır.. Efendime söyleyeyim, saçlarını süpürge edip Kerem’in küllerini süpürmek isteyen Aslı da, saçından tutuşarak yanacak ve aşıkların bedenleri sevişemese de külleri sevişecektir.. (Hikayenin değişik nüshaları var, biliyorum.. Ukalalık yapanı yakarım!)

* * *

Huzurlarınızdan ayrılırken sözlerime bir tekerleme ile son verir; pire için yorgan, düğme için Kerem yakmayın derim..

Aslı için dağları deldi Kerem,
Aslı ise vermedi bi kerem,
Ben böyle aşkı mikerem..
"Gözlerini karanlığa alıştırma..."

#2 flame

flame

    Burası olmadan yaşayamaz

  • Üyeler
  • 6.503 Mesaj
  • Konum:izzmirr

Gönderim zamanı 03.04.2005 - 13:28

bu ne abi destan yazmışsın allah ellerine zeval vermesin ama ben okumaya kalksaydım benim gözlerime zeval gelecekti sanırım
nese ya sen bana bakma arada sırada saçmalarım ben
sabah öle akşam elimizde biralar
sallana sallana alsancaktan aşağı
bir konakta karşıyakada
ben o yari arar dururum

#3 flame

flame

    Burası olmadan yaşayamaz

  • Üyeler
  • 6.503 Mesaj
  • Konum:izzmirr

Gönderim zamanı 03.04.2005 - 13:29

ha buarada şu yazdıklarının bi özetini alsak fena olmaz hani yorma bizi
sabah öle akşam elimizde biralar
sallana sallana alsancaktan aşağı
bir konakta karşıyakada
ben o yari arar dururum

#4 redkitt

redkitt

    Boş vakti boldur

  • Üyeler
  • 658 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Göçebe
  • İlgi Alanları:harabe.net :)

Gönderim zamanı 26.08.2005 - 21:35

valla yaa bende baktım okumaya cesaret edemedım yani..sadece flame ninkileri okudum..abi bir özetlesen yaa...ama kısa olsun bir zahmet.:)
mutlu olmayı yarına bırakmak,karşıya geçmek için nehrin durmasını beklemeye benzer.....nehir asla durmaz..

#5 gel_pc_pc^^

gel_pc_pc^^

    Hiç gelmiyor desek yeridir

  • Üyeler
  • 82 Mesaj

Gönderim zamanı 27.08.2005 - 11:52

okyun abi okumakta fayda var. okurken gülüceke gülerken düşüneceksiniz :) hadi kolay gelsin..

huysuz sağol bunca uraşmışsın. ellerine emeğine sağlık...

#6 HAYAL@

HAYAL@

    Burası ona huzur verir

  • Üyeler
  • 360 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:efkarlı hem de istanbullu
  • İlgi Alanları:o kadar çok ki hangisini sölüm

Gönderim zamanı 09.11.2009 - 13:25

ilginç bir yazı...
adam arayanlar adam olsalardı

dünya adamdan geçilmezdi





Benzer Konular Daralt

  Konu Forum Konuyu Açan İstatistikler Son Mesaj Bilgisi

1 kullanıcı bu konuya bakıyor

0 üye, 1 ziyaretçi, 0 gizli