İçerik değiştir



- - - - -

Düşünüyorum Öyleyse Varım - Rene Descartes


  • Yanıtlamak için giriş yapın
bu konuya 35 yanıt verildi

#1 vaudeville

vaudeville

    Siyaset Yazarı

  • Üyeler
  • 302 Mesaj

Gönderim zamanı 26.02.2007 - 00:12


Taban ve üstdüzey entelektüel birikim sahiplerince bilinegelen bu özdeyişle ne demek istemiş acaba Rene Descartes?Kulağa hoş gelmesinden farklı olarak ne anlam ifade ediyor olabilir?Yoksa,materyalizm ve idealizm mayalarını hamuruna kattığının özeti midir,hiç düşündünüz mü?Pekala,halihazırda "var" mısınız?

#2 vaudeville

vaudeville

    Siyaset Yazarı

  • Üyeler
  • 302 Mesaj

Gönderim zamanı 26.02.2007 - 00:35

2 ihtimal diyor vaudeville;

-Mutlu bir rüya ve sevinerek uyanmak,

-Metafiziksel güç,kader ve irade


Vodviller eğlenceli olur genelde ama *zong

#3 phuklette

phuklette

    Hiç gelmiyor desek yeridir

  • Üyeler
  • 6 Mesaj

Gönderim zamanı 26.02.2007 - 12:23

Descartes'a göre şüphe etmek gerçeğe ulaşmanın kesin yoludur.şüphe eden insan düşünen insandır.düşünmekse insanı insan yapan,onu var eden bir eylemdir.bu nedenle,Descartes, varoluşun temelini düşünmeye bağlar.onun için düşünen ve düşüncesini eyleme döken insan ''var''dır.

#4 DaaAnnK

DaaAnnK

    Sözde Değil Özde Haylaz

  • Üyeler
  • 7.176 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:O'nun kalbinde

Gönderim zamanı 26.02.2007 - 12:40

Onun bu sözü nasıl söylediğini ve neyi anlatmaya çalıştığını soruyorsanız bunu en iyi kendisi cevaplayabilir. Neyse şaka bir yana var olmak mevcudiyetlik olarak görüldüğü zaman yaşamının farkında olduğunu düşünecek tek hayvan insan. Birey olmak toplum içinde yer sahibi olmak ise anlatılmak istenen bunun içinde düşünmek bu sisteme uyum sağlamak kastediliyor bence.
Sen benim herşeyimsin, hayatımın herşeyi sensin

Gönderilen Resim

#5 inan

inan

    tersceviroku

  • Üyeler
  • 2.596 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay

Gönderim zamanı 26.02.2007 - 13:53

evet,''düşünüyorm o halde varım'' sözünün çıkış noktası budur, bu başlangıcı bilmeyenler o laftan bi bok anlamazlar.
Varlığın ispatı olarak düşünmeyi görürler, sözün çıkış noktasını bilmeyenler, varlığın farkına varmanın soru sormaktan şüphe duymaktan geldiğini anlatmaya çalışır durur.
Bîgâne-i mahabbetün olmaz gam-âşinâ
Ey dâğ-ı derdin eylemeyen merhem-âşina

#6 vaudeville

vaudeville

    Siyaset Yazarı

  • Üyeler
  • 302 Mesaj

Gönderim zamanı 26.02.2007 - 14:12

Sevgili inan sözün sahibinin varlığı anlamadaki metodu şüphedir..Kişisel yorumlamalar da elbet önem arz etmekte,fakat somut veriler de göz ardı edilmemeli..Yaklaşımınız materyalizmle örtüşmekte,lakin Descartes,idea-materyal sentezinde tutarlı bir perspektif sağlamıştır..Soralım;sözün çıkış noktası nedir?

#7 inan

inan

    tersceviroku

  • Üyeler
  • 2.596 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay

Gönderim zamanı 26.02.2007 - 16:16

Sormak,düşünmek, bir çıkış noktası olarak gösterebilirmiyiz.
Bîgâne-i mahabbetün olmaz gam-âşinâ
Ey dâğ-ı derdin eylemeyen merhem-âşina

#8 vaudeville

vaudeville

    Siyaset Yazarı

  • Üyeler
  • 302 Mesaj

Gönderim zamanı 26.02.2007 - 16:32

Beyefendi felsefenin volkanik patlaması sormak ve düşünmekle gerçekleşmiştir..Arkhe'nin ne olduğu soru ve düşüncesiyle başlar herşey..Özet;felsefenin olmazsa olmazıdır "sormak"..

#9 mavikırmızı

mavikırmızı

    Burası ona huzur verir

  • Üyeler
  • 264 Mesaj

Gönderim zamanı 28.02.2007 - 02:31

'her şeyden kuşku duyabilirim, ama kuşku duyduğumdan kuşku duyamam; ne var ki, kuşku duymak düşünmektir ve öyleyse şu kesindir: düşünüyorum, öyleyse varım'

descartes'in yöntemli kuşkusundan sonra ulaştığı nokta septızm..

elbette SORMAK gerek..Dekart varlıktan şüphe etmiştir, insan dış dünyanın varlığından nasıl emin olabilir? Ya herşey yalansa, dış dünya yoksa, birileri bize yalan söylüyorsa, ya biz gerçekten yoksak...vb. sorularına sonunda insanın düşünme yetisinden ve doğal olarak bir zihnin varlığından yola çıkmış ve kendinin, evrenin varolduğu sonucuna varmıştır.
sormak ve düşünmek felsefenin degil,İNSAN olmanın geregidir.
Cesurduk herkes kadar
Geçtik Gökkuşağının altından
Sakınmadan, ıslanmadan.
Umudumuz Sevgiydi, Maviydi, Deniz''di
Korkmadık kırmızıya boyanmaktan..

#10 abidik

abidik

    Buranın müptelasıdır

  • Üyeler
  • 3.464 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:nerede akşam orada sabah
  • İlgi Alanları:ömer,şems,yunus

Gönderim zamanı 28.02.2007 - 17:23

varlık bızden kaynaklı deil bir olgudur.
düşünmek ise bize has tır. yani düşünebilme bizim var olduktan sonra edindiğimiz bir eylemdir.
o halde descartes amcamıs bunu bir süphe yada bir soru olarak algılamamız için söylememiştir bu cümleyi .
bizim buradan kaynaklı düsünmemizi istediği sadece ve de basitçe
varlığın edinebildiği en önemli edinimin düşünce olduğu dur.
bunuda söylerken sanıyorum görebildikleri ve duyabildikleri üzerine
tek cümlelik bir sentez düşünerek yapmış olmalıdır.
gezinen bir gölgedir hayat,
gariban bir aktör bir ileri bir geri saatini doldurur.
ve sonra duyulmaz olur sesi,
bir masaldır gürültücü bir salağın anlattığı,
ki yoktur hiç bir anlamı .

#11 vaudeville

vaudeville

    Siyaset Yazarı

  • Üyeler
  • 302 Mesaj

Gönderim zamanı 28.02.2007 - 22:25

Mesele üzerine kayda değer görüşlerin varlığı olumlu..Metafiziksel öğeleri,deneysel düzlemden çıkarma noktasında;elbette,düşünmek insana has bir olgudur,önermesi desteklenebilir niteliktedir,lakin genel bir kavram olan "insan",alt kategorilerine indiğimizde sağlık,tercihler,vs..gibi merkezinde,sınırlandıramayacağımız bir üst kategori olan felsefeyi "sormak" ve "düşünmek"ten muaf tutmak,tutarlı bir önerme değildir,fikrimce..Bunula birlikte,soru ve düşüncenin insana özgü olduğu fikri de enteresan bir şekilde felsefeyi sınırlamak oluyor,değil mi?Tekrar;İnsan taşeronuluğundaki felsefe,2 temelden beslenir:Düşünmek-Sormak..

Efendim,zannediyorum,konunun uğramış olduğu bu sapma da,konsepte uymamız gerektiğini defaatle hatırlatma gereği duyan kardeşleri rahatsız edecek..Vefa göstereyim başlığa da değinmiş olayım..Düşünsel evrenimde,Descartes'in anlatmak istediğini;yukarıdaki bir yazımda iki ihtimal dahili olarak yorumlamıştım..Umarım konsepte uygun olmuştur...

#12 vaudeville

vaudeville

    Siyaset Yazarı

  • Üyeler
  • 302 Mesaj

Gönderim zamanı 01.03.2007 - 21:54

Varlık,sormak ve düşünmek üzerine kelam etmek isteriz,destur..

Bir binanın gövde itibariyle deforme oluşuna Descartes'te karşılaşıyoruz..Tutarlı ve spesifik bir temel üzerinde mutlak şüphe metoduyla inşa ettiği madde-soyut sentezi,maalesefki,birikimli fikriyatında aynı dengede seyredememiştir..Öyle ki;felsefe tarihçileri Descartes'in birçok tutarsızlığını açığa çıkarmış,çelişen görülerini tabiri caizse ayan beyan meydana sermişlerdir..Yukarıda bahsolunan özdeyişi analiz eden arkadaşlar,varlığı bir nevi;şüphe dahil düşünsel öğelere bağlayan Descartes'in,aynı oranda içinde bulunduğu maddeci yaklaşımın,insanın "var" olduğu için,fikri öğeleri öne sürebildiği mantalitesini unutmamalıdırlar..Yani;"Varım,öyleyse düşünüyorum.."

Şahsi kanaatim odur ki;Descartes binası,hala "var"lığını muhafaza ediyorsa bunu sağlam temeline ve analitik geometriye borçludur...

#13 abidik

abidik

    Buranın müptelasıdır

  • Üyeler
  • 3.464 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:nerede akşam orada sabah
  • İlgi Alanları:ömer,şems,yunus

Gönderim zamanı 02.03.2007 - 11:08

amcamıs descartes platon,sokrates gibi us çuların 1500 lü yıllardaki temsilcisi olduunu soleyerek baslıyorum.ne yazıktırki 54 yaşıda soğuktan ölmüş her var olanın tattığı ölümü tatmıştır.
her sonuca aklımızla ulaşabileceğimizi düşünen bu felsefeyi böyle karmaşık cümlelerle anlatmak yerine sade cümlelerle anlatmayı tercih ederim.
tabiidirki bu amcanın felsefesi bir sentezdir.
ana fikri de aklın sınırları ve neler yapabildiğidir.
insanın gunumuzde varlığı sorgulaması gerılerde kalmıstır, düşünen insan varlığın bütün sırlarını en küçük birimine kadar çözmüş ve sonlandırmıştır.
yani descartes amcamızın temelinin üzerinde bir çok bina yükselmiştir
gezinen bir gölgedir hayat,
gariban bir aktör bir ileri bir geri saatini doldurur.
ve sonra duyulmaz olur sesi,
bir masaldır gürültücü bir salağın anlattığı,
ki yoktur hiç bir anlamı .

#14 vaudeville

vaudeville

    Siyaset Yazarı

  • Üyeler
  • 302 Mesaj

Gönderim zamanı 02.03.2007 - 11:30

Kişisel tercihleri bu denli sıklıkla belirtmemeliyiz..Sade bir üslub tercih ediyorsanız,bir başkasının üslubuna eleştirel ve önyargılı yaklaşıp,akabinde altını çizmeniz gerekmiyor..Saygı göstermeye,üslub ile başlayabilirsiniz..

Gelelim meselemize;

Son yazı itibariyle şahsımı meraka iten bahisler konu oldu,soralım;

-Felsefe çerçevesinde hangi sorunun kesin cevabı bulunmuştur -ki felsefenin amacının cevap bulmak olmamasına rağmen- ?

-Çözülmüş olan varlık sırları nelerdir?

-Ve temel soru;varlık nedir?

Rene'nin sağlam temelinin üzerinde yükselen bina,filozofinin doğal bir sonucudur,bunda şaşırılacak şey göremiyorum,yalnız şaşırıyorsam bunun sebebi varlık sırrının çözüldüğünü bu güzel bahar sabahında öğrenmiş olmamdır ::

#15 abidik

abidik

    Buranın müptelasıdır

  • Üyeler
  • 3.464 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:nerede akşam orada sabah
  • İlgi Alanları:ömer,şems,yunus

Gönderim zamanı 02.03.2007 - 11:48

eleştirme ve ön yargı yoktur .
saygı da mutlaktır. ifadelerimde ve uslubumda.
düşünce kesin cevap bulamaz sadece düşünür.
sadece dna yı düşünecek olursanız bu soruyuda cevaplandırmış olursunuz.
varlığı ise sadece kendi bedeniniz ile anlamlandırabilirsiniz.
gezinen bir gölgedir hayat,
gariban bir aktör bir ileri bir geri saatini doldurur.
ve sonra duyulmaz olur sesi,
bir masaldır gürültücü bir salağın anlattığı,
ki yoktur hiç bir anlamı .

#16 vaudeville

vaudeville

    Siyaset Yazarı

  • Üyeler
  • 302 Mesaj

Gönderim zamanı 02.03.2007 - 12:00

Pekala,ben de Nietzche için bir beddua arşivi oluşturduğunuzu düşünmüştüm ::

İzninizle ben de bir çelişkinizi ifade edeyim..Düşüncenin kesin cevabı bulamayacağını söyleyip,bir sonraki cümlenizde,DNA'yi "düşünerek","cevabı" bulacağımdan dem vurmuşsunuz..İfade ile alakalı bir çelişkidir,tabii ben demek istediğinizi anladım..

Yalnız DNA'yı düşünerek,topyekun varlık kavramını açıklama yetisine haiz olamıyorum..Elbette benim de inançlarım var,yalnız şu başlıkta,cümle filozofun perspektifine bakarak,zemin felsefe kurallarına bağlı kalmaya çalışıyorum..İnanışlarım elbette bana "varlık" üzerine bir fikir veriyor,yalnız sizin ve benim inanışlarım,"öteki" için anlam ifade etmeyebilir..Doğal olarak,sizin açık ve net olduğuna inandığınız,hatta somutlaştırıldığını iddia ettiğiniz (varlık üzerine tartışmalar son bulduysa,somutlaşmış demektir)varlık açıklamaları,belli ki yalnız sizin için sonlanmış..

Felsefe,hala varlığı tartışıyor,emin olunuz...

#17 abidik

abidik

    Buranın müptelasıdır

  • Üyeler
  • 3.464 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:nerede akşam orada sabah
  • İlgi Alanları:ömer,şems,yunus

Gönderim zamanı 02.03.2007 - 12:29

benim çelişkilerimin sizin anlamnıza engel olmamsına pek şaşımadıımı söylemek ısterım bellıkı aklınız sızın bu sonuca ulaşmanızı sağlamıstır.
tabiidir ki herkesin aynı dusunmesı olası deıldır.
tartışılanın varlık deıl varlığın eylemleri olduuna dair şuphelerim vardır.
şu anda tartışılması gerekenın ,yok oluş olması gerektıını dusunduumu de söylemek isterim.
ınsanlar dunyanın bu gunku yok olma tehlıkesını dusunuyorlarsa
varlığı da bu anlamda kabul etmıslerdır
gezinen bir gölgedir hayat,
gariban bir aktör bir ileri bir geri saatini doldurur.
ve sonra duyulmaz olur sesi,
bir masaldır gürültücü bir salağın anlattığı,
ki yoktur hiç bir anlamı .

#18 vaudeville

vaudeville

    Siyaset Yazarı

  • Üyeler
  • 302 Mesaj

Gönderim zamanı 02.03.2007 - 23:22

Şüphesiz,Descartes'in sözü üzerinden,yok oluşu değil,sizin 4 basamaklı sayı oyununda "+2-2"yi bulmanıza benzer şekilde,varlık ekseninden,varlığın eylemlerine sapmamız gerektiği inancını taşıyorum..Bir başka başlıkta,naçizane bizi de kabul buyurursanız,varlık kavramını açıklama "çaba"sını,gösterebiliriz..

Varlığın eylemlerinden devam edelim..Eğer varlık eylemi mevzu'bahis ise,tekrar "düşünüyorum öyleyse varım" değil,daha önce de belirttiğim üzere "varım,öyleyse düşünüyorum" olmalıdır,kanaatimce..İşte Descartes'in yanılgıları da bu çatlaktan çıkıverir..Varlık problemi ise,belirttiğiniz kadar koyu olmasa da,yok oluş korkusunu sadece dürtükleme ve merak uyandırma noktasında ele alabileceğimiz gibi,bundan farklı olarak,"oluş"u,maddesel ve ideal gerçekliği açıklama isteğiyle doğar..

Hülasa;bir Descartes analizi yaptığımızda sormak gerekir,düşünsel öğeler seni var kılıyor,fakat düşünsel öğeleri sana kazandıran,maddesel varlığın değil mi?Elbette bunu bir idealiste sorabilirim..Daha esnek bir sistem olan materyalizm savunucusuna da sorabilirim..Ve her ikisinin de sorgulama üslubuna göre tutarlı bir cevap da alabilirim..İşte beni,felsefe meraklılarını,filozofları ve felsefe tarihçilerini sıkıntıya sokup,rahatsız eden;Descartes'te aynı tutarlılıkla karşılaşamamaktır..

#19 Gölge

Gölge

    ..Hayaletin Gölgesi..

  • Üyeler
  • 15.435 Mesaj
  • Cinsiyet:Bay
  • Konum:Bahçelievler

Gönderim zamanı 02.03.2007 - 23:35

Olmadan düşünmek zor..
O halde neymiş?
madem varım nie düşünmim ?
Düşünsel organ hakkın rahmetine ulaşınca vucuda sebze diolar ama :banghead:

smiley-sport036.gif  


#20 vaudeville

vaudeville

    Siyaset Yazarı

  • Üyeler
  • 302 Mesaj

Gönderim zamanı 02.03.2007 - 23:58

İşte Gölge,bu çok doğru bir tespit..Sebzeden kastının bitkisel hayat olduğunu tahmin ederek,beyan ediyorum..Anlatmaya çalıştığımın farklı bir üslubla dile getirilişi..

Yalnız,beynimde canlanan bir başka karmaşıklık ise;daha önce söylediğim "Descartes'in bugünkü 'var'lığı,sağlam temeli ve analitik geometridir" sözleri ve yine bugünkü varlığının düşünsel öğelerle bağlanması ve madde ortamına aktarılması ile bugüne süregelmesi..Daha basit ifade edeyim;Descartes düşündü(soyut),yazdı(somut) ve bugün onu tanıyabiliyoruz..İşte bahsettiğim sağlam temel de burada yatıyor..Muhteşem bir madde-soyut sentezi..Bu paragrafı iyi okuyunuz ve fikirlerinizi alma isteğime karşılık veriniz;"Descartes düşündüğü için mi var,var olduğu için mi düşündü?"





Benzer Konular Daralt

  Konu Forum Konuyu Açan İstatistikler Son Mesaj Bilgisi

2 kullanıcı bu konuya bakıyor

0 üye, 2 ziyaretçi, 0 gizli