Kadın ile erkek, İstanbul ile Çanakkale Boğazları gibi farklıdırlar. Yeni konumuz bu, doğru bildiniz : )
İlişki (flört, evlilik) sonlanıp ikisi de birbirinin ardından baktığında biri diğerinin kalçasına bakıp iç geçirir, diğeri de öbürünün cüzdanına. İşte erkek ve kadının bu anlayış farkı da toplamı da sıfırı verir. Elde kalır aşk, mı acaba : )
Ey erkekler! Kadınları anlayamazsınız. Ve ey kadınlar! Erkeklere anlatamazsınız.
Şu repliklerde erkek ve kadın nasıl farklı, gör:
- Ne güzel elbise.
- Ne pahalı elbise.
- Lokanta iğrenç.
- Kebabı şahane.
- Bu futboldan ne anlıyorsun?
- Alo Hilmi, baklavasına mı oynayacaz?
- Beni neden seviyorsun söyle bakalım?
- Beni neden sevmiyorsun?
- Bir çiçek alalım gidelim
- Lokum alıp götürelim
- Sen o kıza mı bakıyordun?
- O adam sana mı bakıyordu?
- Benim nerem güzel : (
- Çok yakışıklıyım çook.
Kadınlar yorumlamayı, erkekler yorulmayı severler. Erkeklerdeki enerji fazlasından olsa gerek, çocukken bile devasa fark vardır; kız oyuncak bebeğini uyutmaya çalışır, erkek oyuncak silahıyla bütün ev ahalisini vurur : )
Erkeklerin kadınlardan bazı istekleri de bunun tezahürüdür:
* Alışveriş yapmak zevkli değil ve olmayacak.
* "Beni seviyor musun?" diye sormayın. Sevmesek emin olun yanınızda bir saniye bile durmayız.
* Bir probleminiz olduğunda bizden sorunu çözmek için yardım isteyin. Bizden sizinle aynı üzüntüyü çekmemizi beklemeyin, o sizin kız arkadaşlarınızın işi.
* Bir yere gittiğimizde, hangi kıyafeti giyerseniz giyin, size çok yakışıyor, yemin ederiz. O yüzden bir daha sormayın.
* Biz erkekler basitizdir. Sizden ekmeği getirmenizi istiyorsak, ekmeği getirmenizi istiyoruzdur. Bundan "Ekmek masada değil" diye bir iğneleme yaptığımız sonucunu çıkarmayın. Bunda ne dolaylı bir anlam, ne de bir iğneleme var.
* Normal cümleyi farklı manada algılamışsanız o algınız kesinlikle yanlıştır. Bizi sıkıntıya sokmayın.
* Ne istiyorsanız doğrudan söyleyin. İma, anlamamızı bekleme filan kasmayın. Ne gereği var?
* Eğer sişmanladığınızı düşünüyorsanız, şişmanlamışsınızdır. Bize sormayın. Yalan söyletmeyin bize, zaten günahımız çok.
* Biz herşeyin kolayını seçeriz. Bizden komplike şeyler beklemeyin. Hayır ne gereği varki?
* Erkekler sadece ana renkleri görürler. Lila, turkuaz neyin bilmeyiz, ilgilenmeyiz.
* Erkeklerin çoğunun en fazla 3 çift ayakkabısı vardır. O yüzden hangi ayakkabınızın kıyafetinize yakışacağını sormayın. Bilemiyoruz.
* bizim evetimiz evet, hayırımız hayırdır. Sizin evetiniz olan "Bilmem ki" cevabınızı bizden işitmezsiniz.
* Haftasonu: Bol bol yemek yemek, arkadaşlarla muhabbet, uyku. Eğlencemiz budur. Bu listeye ek bindirmeyin.
* Bizim cinsellikten ne anladığımızı sormayın. Biz de çantalardan ne anladığınızı sormuyoruz. Çantalarınızın aşkına, bak ağır yemin verdik : )
* Size "Neyin var?" diye sorduğumuzda "Yok bir şey" demişseniz bize göre sizin birşeyiniz yoktur. 10 saat sizinle uğraşmamızı beklemeyin. Sorduk en başta insan gibi di mi ama?
* Boş boş baktığımızda bir şey düşündüğümüzü nerden çıkarıyorsunuz? Biz boş boş bakabiliyoruz, öylesine değişik varlıklarız, ya yaa.
* Yeteri kadar elbise, ayakkabı ve çantanız var. Bizi iflas ettirmek bir sevgi gösterisi değildir.
Erkekler kadınlar kadar sorgulayıcı, didikleyici, ayrıntılı düşünmezler. Kadınlar herşeyin birden fazla açılımını düşünür, bir noktadan sayısız çıkarım yaparlar; bu da erkeklerin sabrını zorlayan bir kalıptır. Erkek neticeye, kız haticeye oynar. Kadınla erkek için decoder gereklidir bazen. Da Vinci'nin şifresi gibidir farklar.
Bu bir kimyadır, taktikle filan çözülür elbet. Ve fakat çözerken kendin olmazsın. Kendin olmadığından bir müddet sonra dayanamaz kendin olursun ve film kopar. Kadın için de, erkek için de bu böyledir.
Dünyada şu an milyonlarca kadın ve erkek kendilerine uygun eş bulamıyor. Bu bir sonuç mu?
Eğer bu bir sonuçsa; birbirlerinin düşünce ve arzularına saygı duymayıp, kendi doğrularını birbirlerine zorla aşılamaya çalışmalarından doğan bir sonuç değil de nedir??
Ya bu son dediğim de bir sonuçsa? Peki bu; toplumsal cinsiyet kimliklerine sıkışıp kalmalarının bir sonucu değil de nedir??
- Seni görmek istemiyorum Ali
- Neden ama?
- Seni görmek istemiyorum Aliye
- Peki görmezsin.
Nedir peki bu diyaloglardaki fark? Ali koşan, Aliye koşturan. Neden? Çünkü kadın erkek kadar istemez. Ya olur da isterse? Kadınlık gururu engel olur.
Hobaaa... Lafa gel. "Kadınlık gururu". Çocuklar anlamadı, açıklayıp cümle içinde kullanıyoruz:
Kadınlık gururu; çok ulu, çok ince, çok hassas bir hissiyat. Zaten her şey önemli bu hayattaaa (burada sinirleniyor)! Nedir bu? En nihayetinde düttürük bir gurur meselesi değil mi bu (cevabı dinlemiyor bile)? Kadını erkeği gayi mi olur bu işin he? Ahahahaha (burada seviniyor) modern zaman zırvalığından başka bir şey değil bu kadınlık gururu. Yukarıdaki örnekte kadın erkek tarafından istenmediğini duyunca, adamın gerçek hislerinin ne olduğunu bilmek istemiyor, tek istediği basıp gitmek. Erkek ise kadının ağzından bakla (baklava demek istedi) almak, mutlu sonla fezaya uçup fezada Doritos açmak istiyor. Niyeee (gene kızdı)? Çünkü erkekte kadınlık gururu yoook (ellerini kaldırıyor). Erkek dediğin gurursuz bir şey zaten di miii (nota basıyor)?! Sene olmuş 2009 (yılları karıştırdı), halen siz yok kadınlık gururu okşandı, yok kadınlık gururu kırıldı bilmemne (cümleyi bağlayamadı)... Erkeklik gururu şarampole mi yuvarlandı lan (kibarlığı şarampole yuvarlandı)?!
Kadın ilişkiyi yukarıdaki örnekteki gibi pat diye bitiriyorsa, o kadın sevmiyordur. Eğer bitirmiyorsa ya erkeğe maddi yönden ihtiyacı vardır, ya da (uzak ihtimal ama) adamı gerçekten seviyordur.
- Efendiiim?
- Günümüzde gerçek sevgiden bahsediyor dedeciğim
- Gününüzde sevgi kalmış da sahtesini gerçeğinden mi ayırıyorsunuz deli uşaklar?
- Ulan (kibarlığı şarampolde mutlu bir yuva kurdu) bu dedem de hep böyle cort doğrular söyler adamın yüzüne yüzüne
- Ne olmuş yüzüme be? Bak sen kendi yüzüne
- Havalar diyorum, soğudu diyorum. Patlarsın diyorum, tez zaman diyorum, dileğimdir diyorum.
Son not: Erkek kadını böyle bilir de gene de vazgeçemez di mi? Kadın erkeğin böyle düşündüğünü bilir de gene de vazgeçemez di mi? İşte insanın acziyetinin noterli ispatlı tezkeresi. Yenik düşüyoruz birbirimize iki cins olarak. Çekiliyoruz birbirimize doğru bir şekilde. İnsan acınası varlık, zayıflığının farkında bile değil. Saygıyı mı, şefkati mi hakediyor bu haliyle? Cevabını senin zihnine bırakıyorum.